Libya'da Kaddafi Dönemi Yetkililerine İdam Cezası Verilmesi

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Libya'da devrik lider Muammer Kaddafi döneminin yetkilileri hakkında verilen idam kararlarından rahatsızlık duyduğunu bildirdi.

Komiserlik, sosyal paylaşım sitesindeki resmi hesabından yayımladığı açıklamada, gözaltı ve yargılanmaların yakından izlendiğini, uluslararası adil yargı standartlarının sağlanmadığını ifade etti.

Bireylerin cezai sorumluluğunun belirlenmediği vurgulanan açıklamada, sanıklara yargılama esnasında avukatlarıyla istişare imkanı verilmediği ve yargı sürecinin sanıkların gıyabında devam etmesinin yanı sıra sanıklara kötü muamele iddialarının bulunduğuna yer verildi.

"Mahkeme yasalara ve insan haklarına uygun"

Öte yandan, eski rejim yetkililerinin yargılandığı davadan sorumlu soruşturma ofisi başkanı Sadık es-Sur ise yaptığı basın açıklamasında, mahkeme sürecinin yasalara ve insan hakları kurallarına uygun yürütüldüğünün savunarak, yargı sürecine ne hükümet ne de yasama makamlarının müdahalesinin söz konusu olmadığını ifade etti.

Hükümlerin rastgele değil, 2011'den beri yürütülen soruşturmalar sonucunda verildiğine işaret eden Sur, verilen idam hükümlerinin temyiz yolunun açık olduğunu belirtti.

İdam kararına yönelik eleştiriler

İdam kararları, Libya'da bazı kesimler tarafından da eleştirildi.

Tobruk hükümeti Adalet Bakanı El-Mebruk Karire, uluslararası toplumu verilen hükümleri reddetmeye çağırarak, hakimlerin mahkeme sürecini silah tehdidi altında yürüttüğünü iddia etti.

Libya'daki sivil toplum kuruluşlarından Ulusal İnsan Hakları Komisyonu raportörü Ahmed Abdulhakim Hamza ise hükümlerin "keyfi" olduğunu savundu ve "Hükümler misilleme kabilinden ve adil yargı kurallarına uymamaktadır. Alınan karar, ulusal uzlaşı sürecinde engel teşkil edecektir" dedi.

Teyyar Vatani Vusta üyesi Muhsin en-Nebati de idam kararlarını kesinlikle kabul etmediklerini vurguladığı açıklamasında, "Karar, El-Mahmudi, Seyfulislam Kaddafi ve diğerlerinin yerine Trablus'u ele geçirmiş terörist militanlar tarafından alınmıştır" iddiasına yer verdi.

Mahkeme kararını "suikast" olarak nitelendirerek uluslararası toplumdan Fecr-i Libya birlikleri üzerinde baskı uygulamasını isteyen Nebati, kararın sorumluluğunu el-Bağdadi el-Mahmudi'yi Libya makamlarına teslim ettiği gerekçesiyle Tunus'un eski Cumhurbaşkanı Muhammed Munsif el-Marzuki ve Başbakan Hamadi el-Cibali'ye yükledi.

Marzuki, Libya'da eski Başbakan El-Bağdadi el-Mahmudi hakkında idam cezası verilmesini kınamıştı.

Trablus İstinaf Mahkemesi, bugün aralarında Libya'nın devrik lideri Muammer Kaddafi'nin oğlu Seyfulislam Kaddafi, eski istihbarat şefi Abdullah es-Senusi ve eski Başbakan El-Bağdadi el-Mahmudi'nin olduğu eski bazı rejim yetkililerine idam cezası verdi.

Seyfulislam Kaddafi, eski istihbarat şefi Senusi ve eski Başbakan Mahmudi gibi rejimin sembol isimlerinin de aralarında bulunduğu 37 kişi, 17 Şubat 2011'de başlayan halk ayaklanmasında "gösterileri şiddet kullanarak bastırmak ve göstericileri öldürmek, köy ve şehirleri kuşatma altına almak ve kamu mallarını zarara uğratmak" gibi suçlamalarla yargılanıyordu.