Maden Şehitlerine Yakınlarından Bayram Mektubu

Ramazan Bayramı'nı hüzünlü karşılayan Soma'da, maden faciasında yaşamını yitiren işçilerin yakınlarının bıraktığı mektuplar okuyanları duygulandırıyor.

Soma ilçesinde 13 Mayıs'ta meydana gelen ve 301 işçinin hayatını kaybettiği facianın izleri halen yüreklerde yaşanıyor. Şehit madencilerin yakınları her fırsatta Madenciler Şehitliği'ne gelerek içlerindeki acıyı bir nebze de olsa hafifletmek istiyor. Madenci yakınlarının içlerinde yaşadıkları acılar ise mezarlara bırakılan mektuplarda kendisini hissettiriyor.

Maden faciasında hayatını kaybeden 29 yaşındaki Ali Çifitçi'nin eşi Sibel ve yakınlarının yazdığı 3 mektup okuyanları duygulandırıyor.

-"Evladının küçücük gözleri seni arıyor"

Eşine olan sevgisini ve özlemini satırlara döken Sibel Çifitçi'nin mektubunda şunlar yazıyor:

"Sen yokken kömür dahi ısıtmaz bizi. Güneş bile aydınlatmaz. Sen olsan sabah çıksan evden akşam elinde bir ekmekle dönsen eve. Girsen kapıdan içeriye, kömür yüzünle gülümsesen bize ve ısıtsan içimizi. İçimiz yanıyor bak. Gözlerimiz yaşlı. Böyle hiç yere mi olacaktı gidişin. Sessiz bir bekleyişle bana bıraktığın evladının küçücük gözleri seni arıyor bak. Her bayram gittiğimiz ailen seni istiyor. Neredesin, dön artık."

Ali Çifitçi'nin akrabalarının yazdığı mektupta da şunlar kaydedildi:

"Arkadaşların çıkıyor sen giriyorsun o kara kasvetli tünele. Nereden bilebilirsin ki gülerek şakalaşırken o kara tünelden cansız bedeninin çıkacağını. Nereden bilebilirsin ki şakalaştığın arkadaşının cansız bedenini kendi omuzlarında çıkaracağını. Kimilerine göre kader bu. Kimilerine göre bu meslekte olan bir şeymiş bu. Şimdi gözü yaşlı ailen ne olacak. O ne umutlar ne gelecekler beslediğin evladın o ne olacak. Annen, baban dayanabilir mi evlat acısına. Arkadaşların sensiz nasıl güler şimdi. Ey yüzü gözü kara adam. Yüz karası değil kömür karası. 'Madencinin kaderi böyle' diyenler utansın."