Manisa Bilirkişi 301 Madencinin Öldüğü O Madene İnecek

Bilirkişi 301 madencinin öldüğü o madene inecek

CHP'li Özel: Geçti Soma'nın pazarı sür eşeğini Eynez'e

CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, faciadan 20 ay sonra 301 madencinin öldüğü madende bilirkişi heyeti tarafından inceleme yapılacağını, daha önce iki kez girilen madende ilk kez olay yerine inileceğini açıkladı. Özel, "1.5 yıl boyunca film seti hazırlandı. Katil zanlısı cinayeti işlediği mekanda oturdu, hazırlık yaptı. Şimdi 1.5 yıllık delil arayacağız. Geçti Soma'nın pazarı sür eşeğini Eynez'e noktasındayız" dedi.

Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.'ye bağlı Eynez bölgesinde, 301 kişinin öldüğü maden ocağında, önümüzdeki cuma günü bilirkişi heyeti inceleme yapacak. Olaydan 20 ay sonra, söz konusu şirkete teslim edilen ocakta inceleme yapılmasını, delillerin ortadan kalktığı gerekçesiyle anlamsız bularak eleştiren Özgür Özel, konuyla ilgili açıklama yaptı. Yangının çıktığı noktaya ilk kez inileceğini ve daha önceki bilirkişi raporlarının yeterli görülmediğini kaydeden Özel, madende hiçbir delil kalmadığını savundu. Özel, şunları söyledi:

"Soma davası hakiminin verdiği karar gereğince bilirkişi raporunu hazırlayan kişiler, tarafların avukatları ve hakimler keşif yapmaya inecekler. Olayın yaşandığı yerleri görecekler. Bu karar gecikmiş bir karardı. 1.5 yıl önce savcılık madeni şirkete teslim ederken biz yalvardık bunu yapmayın diye. Şu anda orada keşif yapılacak. 1.5 yıl önce bilirkişilerin yazdığı bazı şeyler var onlar tartışılacak. 1.5 yıldır maden Soma A.Ş.'nin elinde. Şimdi Soma A.Ş. 'hayır dediğiniz gibi değil, başka bir türlü, isterseniz gidip bakalım' diyor. 1.5 yıl boyunca film seti hazırlandı. Katil zanlısı cinayeti işlediği mekanda oturdu, hazırlık yaptı. Şimdi 1.5 yıllık delil arayacağız. Geçti Soma'nın pazarı sür eşeğini Eynez'e noktasındayız. Bundan sonra ne bulunan kanıtın bir inandırıcılığı olur. Keşke 1.5 yıl önce bu maden Soma A.Ş.'nin kucağına verilmeseydi. Bir kayyum atansaydı. O günden bu güne orada bir şey yapıldığı yok, üretim yapılmıyor. Ama 1.5 yıl boyunca orada davayı Soma A.Ş.'nin aleyhine götürecek hiçbir şey kalmadı. Lehine deliller hazırladılar. Onları Cuma günü hep birlikte göreceğiz."

REDDİ HAKİM TALEBİNE 'VİCDANSIZLIK' YORUMU

Şirketin reddi hakim talebini 'vicdansızlık' olarak nitelendiren Özgür Özel, amacının tazminat davalarını geciktirip, aileleri yıldırmak olduğunu söyledi. Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İlk örnek dava geçen ay sonuçlanmıştı. Mahkeme aileyi haklı bulmuş, Soma A.Ş'nin 395 bin lira tazminat ödemesine karar vermişti. Bu şekilde 400 tane dava var. Soma'da üç hakimden iki tanesi sadece bu davalarla uğraşıyor. Ama Soma A.Ş. beklenmedik bir hamle yaptı. İkinci dava, 28 Ocak günü görülecekken reddi hakim talebinde bulundu. Reddi hakim talep edilmesinin haklı bir yanı yok. Ama bunu suiistimal aracı olarak kullanıp tazminat davalarını geciktirmeye çalışıyorlar. Geçtiğimiz günlerde henüz çıkarmadıkları kömürleri teminat göstererek bankalara paraları bloke ettirip çıkacak tazminatlardan önce diğer alacaklıların işçi ailelerin önüne geçmesini sağlamışlardı. Bu akılla, vicdanla bağdaşır bir şey değildir."

TALEPTEKİ İFADELERİ RAHATSIZ BULDU

Şirketin sekiz sayfalık reddi hakim talebinde rahatsız edici ifadeler olduğunu da söyleyen Özel, şöyle dedi:

"Esas olarak reddi hakim talebinde en rahatsız edici şey 'öncelikle çok fazla tazminata hükmediyorlar'. Diyor ki: 'Böyle tazminatlar olursa; takdir edilecek tazminat miktarı, felaketi özlenir hale getirecek nitelikte olacaktır' diyor. Soma A.Ş.'nin avukatları '301 tane madenci öldü, aileleri çocukları babasız kaldı. Şimdi bir tazminat davası var. Siz burada 365 bin lira tazminat verdiniz. Bu felaketi özlenir hale getirir' diyor. Yani şuanda babaları, eşleri madende çalışan aileler 'Bir felaket daha olsun. Bizim de babamız ölsün. Biz bu parayı alırız diye düşünürler. Böylelikle yeni faciaların önü açılır' diyor. Bu nasıl bir akıl, nasıl bir kurgu?' 'Böyle yaparsanız tazminat almak için başka facialar yaparlar' diyor. Herhalde dünyanın en büyük iş kazalarından bir tanesiydi. Dünyanın kalbi en taşlaşmış avukatlarının yazdığı bir dilekçe ile karşı karşıyayız. Bu sekiz sayfalık dilekçe tamamen davayı boşa düşürme, zaman kazanma, onları yıldırmaya yöneliktir. Reddi hakimi gerektirecek hiçbir dayanağı olmayan bu dilekçe topu taca atma, zaman geçirme, başka çareler bulma suretiyle malları, paraları kaçırma amaçlıdır."