Meksikalı sanatçının Dolmabahçe Sarayı'na uzanan sanat yolculuğu - Son Dakika
Magazin

Meksikalı sanatçının Dolmabahçe Sarayı'na uzanan sanat yolculuğu

Meksikalı sanatçının Dolmabahçe Sarayı\'na uzanan sanat yolculuğu

Sanat hayatına lisede yaptığı tablolarla başlayan 43 yaşındaki Sofia Chavez, Meksika Devlet Üniversitesi'nde Mimarlık Fakültesi'ni bitirdikten sonra, dünyadaki farklı kültür ve sanat zenginliklerini keşfetmek için yıllar sürecek binlerce kilometrelik bir sanat yolculuğuna çıktı.

09.11.2020 15:48  Güncelleme: 20:06
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Sanat hayatına lisede yaptığı tablolarla başlayan 43 yaşındaki Sofia Chavez, Meksika Devlet Üniversitesi'nde Mimarlık Fakültesi'ni bitirdikten sonra, dünyadaki farklı kültür ve sanat zenginliklerini keşfetmek için yıllar sürecek binlerce kilometrelik bir sanat yolculuğuna çıktı.

Güney Amerika'daki birçok ülkenin ardından İtalya ve Kanada'da mimari estetik ve resim eğitimleri alan Chavez, dünyanın en tanınmış mimarları arasında sayılan Antoni Gaudi hayranı olduğu için önce İspanya'ya, mobilya tasarımı için İskandinavya ülkelerine, kaligrafi eğitimi için Singapur'a gitti, bu ülkelerin hem kültürlerini hem sanatlarını öğrendi.

Chavez, seyahat ettiği ülkelerde müze, sanat galerisi ve önemli mimari yapıları da inceleyerek, sanatçılardan özel eğitimler aldı.

Hayatını "Sanat dolu yolculuklar" olarak özetleyen Chavez, 65 ülkenin ardından geldiği Türkiye'ye yerleşerek Türk ve Meksika sanatlarını "harmanlamaya" başladı.

İstanbul'da 4 yıldır farklı sanatçılardan ebru, hat, kaligrafi, tezhip ve cilt eğitimi alan Chavez, ilgisi ve yetenekleriyle girmeye hak kazandığı Dolmabahçe Sarayı Cilt Restorasyon Atölyesi'nde Ahmet Kurnaz'ın yanında sanat yolculuğuna devam ediyor.

Meksikalı sanatçı Chavez, 30 yıla yaklaşan sanat hayatında yaşadığı tecrübeleri ve Türkiye izlenimlerini AA muhabirine anlattı.

"Türkiye benim yuvam oldu"

Chavez, 20 yaşında Meksika'dan dünya sanatlarını öğrenmek için ayrıldığını, 23 yıl boyunca 66 ülkeyi gezerek farklı sanat akımları ve tekniklerini öğrendiğini söyledi.

Gezdiği 65 ülkenin ardından sanat hayatına yön verecek ve uzun süre kalabileceği bir ülke için araştırma yaptığını belirten Chavez, "Hayatım yollarda geçti. Sanat için yolculuklar yaptım. Son olarak ülkemdeki problemlerden dolayı ayrılmak istiyordum. Hangi ülkenin sanatım için daha iyi olabileceğini düşünüyordum. Türkiye'nin yeni bir hayata adım atmak için doğru ülke olduğuna karar verdim." dedi.

Chavez, gittiği tüm ülkelerdeki kültür farklılıklarının kendisini etkilediğini belirterek Türkiye için, "Kültürlerimizin benzer olduğunu düşünüyordum buraya gelmeden önce. Ama geldikten sonra aslında çok farklı olduğunu gördüm. Zamanla alıştım ve her gün yeni şeyler öğreniyorum." diye konuştu.

İstanbul'a geldikten sonra buradaki kültür ve sanat ortamından çok etkilendiğini anlatan Chavez, İstanbul'un gezdiği yüzlerce şehir ve 66 ülke içinde en güzellerinden olduğunu ifade etti.

"İstanbul'da her şeyi seviyorum"

Sanatın yanında kendisini en çok şaşırtan şeyin Türk mutfağı olduğunu vurgulayan Chavez şöyle devam etti:

"İstanbul'da her şeyi seviyorum. Binalar, desenler, yemek kültürü, insanlar. Her zaman Türk kültürü hakkında yeni şeyler öğreniyorum. Bazen sevmediğim şeyler de oluyor tabii ki. Ama her zaman kültürler arası bir sentez oluyor. Türkiye artık benim yuvam oldu. O yüzden her şeyi seviyorum.

Yemek kültürüne alışmakta epey zorlandım çünkü siz çok yoğurt yiyorsunuz. Biz sadece hasta olduğumuzda yoğurt yiyoruz. Ama Meksika'ya gittiğimde yoğurdu, pilavı ve çiğ köfteyi özlüyorum. Çiğ köfteyi özellikle seviyorum çünkü baharatlı ve ülkemi hatırlatıyor. Çay için de aynısını söyleyebilirim. Siz çayı çok seviyorsunuz. Biz çayı da sadece hasta olduğumuzda içiyoruz. Meksika çok sıcak bir ülke. Soğuk meyve suları içiyoruz. Gittiğim yerlerde hep şekerli çay denememi istiyorlar ama hala sevemedim, alışamadım. Çay simit ya da baklavayla güzel. Bana ilk defa Türk kahvesi denettiklerinde çok tatlı ve yanık tadı vardı. Çok sert. Çok iyi hatırlıyorum, ilk defa kahve içtiğimde rahatsızlandım sabaha kadar uyuyamadım. Yine de Meksika'ya giderken çantam ceviz, Türk kahvesi ve pastırma dolu oluyor. "

"Meksikalı kadınlar dizilerinden etkilenip Türklerle evlenmek istiyor"

Chavez, Türk dizilerinin son yıllarda ülkesinde de en çok izlenenler arasında olduğunu söyledi.

"Ülkemde herkes Türk dizileri izliyor." diyen Chavez, dizilerin etkisini şu sözlerle ifade etti: "Yemekte hep Türk dizilerinden bahsediyorlar. Mesela benim annem, "Bu diziyi gördüm, Türk erkekleri çok yakışıklı" falan diyor. Bu yüzden Meksikalı kadınlar Türkiye'ye gelip bir Türkle evlenmek istiyor. Ama bence Türkiye bir diziden çok öte. Zengin kültür ve sanata sahip bir ülke. Ben bir erkekle evlenmek için gelmedim. Benim aşkım sanat. Ben buraya sanat için geldim ve Dolmabahçe Sarayı'nı çok seviyorum. İstanbul'da insanlar hızlı yaşıyorlar. Nefes alamıyoruz. Ben buraya gelip tarihin kokusunu alıyorum kendimi daha özgür hissediyorum. Burası beni çok mutlu ediyor. "

Türkiye'ye geldikten sonra dil eğitimi almaya başladığını söyleyen Chavez, eğitimini yarıda bıraktığını ve Türkçeyi "sokakta" öğrendiğini söyledi.

Türk müziğiyle ilgili düşüncelerini de paylaşan Chavez, "Eski Türk müziğini daha çok seviyorum. Cümlelerinin daha anlamlı olduğunu düşünüyorum. Ritimleri daha güzel. Zaten bendir öğrenmeye başlamıştım ama Korona salgını yüzünden ara verdim. Meksika'da 10 sene önce Tarkan çok popülerdi. Onun şarkıların hatırlıyorum. "diye konuştu.

"Karşılıklı olarak birbirimize bir şeyler öğretiyoruz"

Dolmabahçe Sarayı Cilt Restorasyon Atölyesi Sorumlusu Ahmet Kurnaz da Sofia'yla çalışmanın keyifli olduğunu belirterek, şunları söyledi: "1988'den beri Milli Saraylar restorasyon atölyelerinde çalışıyorum. Cilt ve kağıt restorasyonu üzerine çalışıyorum. Gençler maalesef çok ilgi göstermiyor. Onları eğitip bünyemizde birlikte çalışmak istiyoruz. Sofia geçen sene misafir olarak geldi. Önceden de bu işleri yapmış, dünyada birçok ülkeyi gezerek farklı cilt sanatlarını öğrenmiş sonra ülkemize gelmiş. Biz de elimizden geldiği kadar klasik ve Osmanlı cilt sanatını öğretmeye çalışıyoruz. Çok başarılı, efendi bir sanatçı. Karşılıklı olarak birbirimize bir şeyler öğretiyoruz. Kendi ülkesinin sanatı daha farklı. Belki ikisini karma yaparak ortaya yeni ürünler çıkaracağız."

Kaynak: Hürriyet

Son Dakika Magazin Meksikalı sanatçının Dolmabahçe Sarayı'na uzanan sanat yolculuğu - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • Metin Akpınar'ın kızı Duygu Nebioğlu, annesi Suphiye Orancı'yı bulmak için harekete geçti
    01:09 Metin Akpınar'ın kızı Duygu Nebioğlu, annesi Suphiye Orancı'yı bulmak için harekete geçti

    DNA testiyle ünlü oyuncu Metin Akpınar'ın kızı olduğunu kanıtlayan Duygu Nebioğlu, şimdi de annesi Suphiye Orancı'ya ulaşabilmek için Müge Anlı'nın programına katıldı. Suphiye Hanım'ın çocuklarının biyolojik babasıyla ilgili iddialar da programda ele alındı. Ümit Besen ise bahsi geçen kadını tanımadığını ve olaylarla hiçbir ilişkisinin olmadığını belirtti.

  • Önce kardeşleri sonra kendisi... Edirne'nin en meşhur ciğercisi hayatını kaybetti
    22:09 Önce kardeşleri sonra kendisi... Edirne'nin en meşhur ciğercisi hayatını kaybetti

    Edirne'de 2 ay önce toprağa verdiği ağabeyinin acısını sindiremeden geçen hafta Perşembe günü yine bir ağabeyini daha toprağa veren Edirne'nin meşhur ciğercisi Bahri Dinar, uyurken geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Edirne'nin tanıtıma büyük katkı sağlayan kentin sevilen yüzü, Edirne'yi Tanıtma ve Tava Ciğer Kalite Koruma Derneği Başkanı 63 yaşındaki Bahri Dinar, hayatını kaybetti.

  • Müjde Ar'a Münih Türk Film Günlerinde 'Yaşam Boyu Başarı Ödülü'
    21:10 Müjde Ar'a Münih Türk Film Günlerinde 'Yaşam Boyu Başarı Ödülü'

    Münih'te düzenlenen 35. Münih Türk Film Günlerinde Yeşilçam'ın usta oyuncusu Müjde Ar'a 50. Sanat Yılı dolayısıyla 'Yaşam Boyu Başarı Ödülü' verildi. Müjde Ar ödülünü aldıktan sonra yaptığı konuşmada kadınları desteklemeye adadığı hayatını anlattı ve kendisine verilen ödülün iki sahibi olduğunu belirtti. Ayrıca, Müjde Ar'ın Şener Şen ile başrolleri paylaştığı 'Şalvar Davası' adlı film restore edilerek festivalde gösterildi.

  • Neşe Aksoy'dan Akciğer Kanseri İtirafı
    21:10 Neşe Aksoy'dan Akciğer Kanseri İtirafı

    Magazin dünyasının tanınmış isimlerinden Neşe Aksoy, yaklaşık 10 ay önce akciğer kanseri teşhisi konulduğunu ve yaşadıklarını magazinci.com'daki köşesinde paylaştı. Aksoy, son tahlillerinde yeni kitlelerin görüldüğünü belirterek gelecek süreç hakkında bilgi vermedi.

  • Edirne'nin Tava Ciğer Elçisi Bahri Dinar Vefat Etti
    20:11 Edirne'nin Tava Ciğer Elçisi Bahri Dinar Vefat Etti

    Edirne'yi Tanıtma ve Tava Ciğer Kalite Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar, evinde geçirdiği rahatsızlık sonucu hayatını kaybetti. Edirne'nin meşhur lezzeti tava ciğeri ve şehri tanıtmak için yaptığı çalışmalarla bilinen Dinar'ın vefat haberi, Edirnelileri derin bir üzüntüye boğdu. Cenaze törenine birçok önemli isim katıldı ve Bahri Dinar için duygusal açıklamalar yapıldı.

  • Arka Sokaklar 670. Bölüm: Ekip, Rus bürokrata suikast girişimini önlemeye çalışıyor
    17:28 Arka Sokaklar 670. Bölüm: Ekip, Rus bürokrata suikast girişimini önlemeye çalışıyor

    Kuzgun, İstanbul'da bir konferans verecek olan ünlü Rus bürokrat Ivan Nazımovıc'in peşindedir. Ekibimiz Ivan için bir koruma kalkanı oluşturur. Bir asker uğurlama töreninde havaya sıkılan kör bir kurşunla kızını kaybeden baba Kazım intikamını almak için ilginç bir yola başvurur. Arka Sokaklar 671. Bölüm 2. Fragmanı yayınlandı! Engin, casusluktan gözaltına alınıyor! Arka Sokaklar yeni bölümüyle 19 Nisan Cuma saat 20.00'da Kanal D'de!

  • Erol Küçükyalçın'ın Anma Konseri Cem Karaca Kültür Merkezi'nde Yapıldı
    17:10 Erol Küçükyalçın'ın Anma Konseri Cem Karaca Kültür Merkezi'nde Yapıldı

    2018 yılında hayatını kaybeden Türk Musikisi'nin önemli isimlerinden Erol Küçükyalçın için anma konseri düzenlendi. İstanbul Türk Musikisi Sevenler Derneği Başkanı Nilüfer Fenerci Yargıcı, konuşmasında hocanın adını yaşatmak için ellerinden geleni yapacaklarını belirtti. Konserde Küçükyalçın'ın en sevdiği Türk Musikisi şarkıları seslendirildi ve izleyiciler de şarkılara eşlik etti. Erol Küçükyalçın, TRT radyolarında bantları denetimden geçen nadir sanatçılardan biriydi ve 40 yıl boyunca İstanbul Türk Musikisi Sevenler Derneği'nin hocası ve şefi olarak görev yapmıştı.

  • Ege, İstanbul'u farklı gözlerle anlatan klibi hakkında konuştu
    17:09 Ege, İstanbul'u farklı gözlerle anlatan klibi hakkında konuştu

    Ege, çekilen görüntülerden sonra İstanbul'u daha önce hiç böyle görmediğimizi söyledi. Ayrıca, oyuncuların şarkı söylemesi konusunda da açıklamalarda bulundu ve bu durumun mesleki etikle bağdaşmadığını ve haksız rekabete neden olduğunu belirtti.

  • Ergin Ataman'ın babası İbrahim Nuray Ataman son yolculuğuna uğurlandı
    14:59 Ergin Ataman'ın babası İbrahim Nuray Ataman son yolculuğuna uğurlandı

    A Milli Erkek Basketbol Takımı ve Panathinaikos'un başantrenörü Ergin Ataman'ın 89 yaşında vefat eden babası İbrahim Nuray Ataman, Zincirlikuyu Camisi'nde düzenlenen cenaze töreniyle toprağa verildi. Cenazeye birçok spor ve sanat camiasından isimler katıldı.


Advertisement