Minik Maradona Artık Büyüdü

Aykut Saltık, herkes tarafından 2011 yılında spor medyasında yer alan 'Ege'nin Maradonası' haberiyle tanınmıştı.

Futbol ile ilk tanışması babası sayesinde

Koyu bir Fenerbahçe taraftarı baba Bayram Saltık, 1996 yılında Fenerbahçe'nin şampiyon olmasından etkilenerek 1997'de doğan oğluna Aykut Kocaman'dan etkilenerek Aykut adını vermiş. Aykut, ismininde verdiği etkiyle 2006 yılında Tavşanlı amatör kulüplerinden Üçeylülspor kulübüyle futbola "Merhaba" demişti.

Kariyeri memleketinde başladı

25 Eylül 1997 yılında Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde dünyaya gelen Aykut, futbola 9 yaşında Tavşanlı amatör spor kulüplerinden olan Üçeylülspor'da başladı ve burada yaklaşık 5 yıl boyunca alt yapı eğitimini alırken aynı zamanda yaşına rağmen Amatör Liglerde A takımda tabiri caizse babasının yaşında olan amatör futbolcularla aynı sahada top koşturdu. 2009 yılında ise Fenerbahçe'nin Ankara seçmelerini kazanan Aykut, lisans problemi yüzünden Fenerbahçe'nin kapısının önünden döndü diyebiliriz. Daha sonra 2011 yılında futbolseverler tarafından büyük bir sempati toplayan Tavşanlı Linyitspor'a transfer oldu. A takıma yükselmesindeki en büyük etkenlerinden olan Linyitspor altyapısının U17, U19 ve U21 akademi liglerinde toplam 45 maça çıkan genç oyuncu, bu maçlarda toplam 17 kez fileleri havalandırmayı başardı. Alt yapıdan sonra 2014 yılında 17 yaşındayken profesyonellikle tanışan genç oyuncu. TFF 2.Lig'de 8 maç, TFF 3.Lig'de 5 maçta kendisine forma şansı buldu.

'Kocaman' bir 10 numara

Ofansif yönü ağır basan bir futbolcu olan Aykut, orta sahanın ortasında ve 10 numara mevkiinde oynayabiliyor. Hızı ve tekniği göz önüne alındığında ileri uçta oynaması takımı ve kendi adına daha fazla etki yaratıyor.

Eğitime açık, futboluna yön verilecek

En dikkat çekici özelliği bana göre yaşının ve profesyonel liglerde oyuna çoğu zaman sonradan girmesiyle de alakalı olan futbola olan isteği ve sevgisi olduğu hemen göze çarpan özelliklerinden. Bu özellik gereği de top ile oynamayı seven bir oyuncu. Dikine doğru top sürmede ve birebir adam eksiltmede oynadıkça daha da iyiye gidiyor.

Kendinden büyük oyuncularla mücadele etme konusunda yaşıtlarına nazaran çok daha iyi durumda. Aykut'un bir diğer önemli özelliği ise alt yapıdan A takıma yükselen hemen hemen her oyuncuda bulunan hırsı ve azimli oluşu ama bu özellik Aykut'ta oyuna girdiği an hemen belli oluyor. Aykut'un 10 numara mevkiinde oynadığı sıralar attığı ara paslar ise taraftarı heyecanlandıran cinsten.

Her genç oyuncuda bulunduğu gibi Aykut'un da en büyük dezavantajı maç eksikliği ve tecrübesizlikten kaynaklanıyor. Bunun getirdiği de oyuncuya oyunda kaldığı süreler takıma adapte olma süresini uzatıyor. Tabii her genç oyunda yaşanan klasik sorunlar Aykut'ta görülmüyor değil.

Neden ayrıldı bilen yok

Aykut Saltık ile Tavşanlı Linyitspor'un yolları içinde bulunduğumuz devre arasında transfer döneminde ayrıldı. Profesyonelik ile tanıştığı takım olan Linyitspor'dan neden ayrıldığı konusunda net bir şey yok. Belki kendi isteğiyle, belki devre arasında takımın başına gelen teknik direktör tarafından, belki yönetimsel sebeplerden, belki de artık yeni heyecanlar aramak için yuvadan ayrıldı. Oyuncunun şu an için herhangi bir bonservis sorunu bulunmuyor.

Kariyer planına kendisi karar verecek

Gelecek vaad eden bir oyuncu olduğu, akademi liglerinde ve Fenerbahçe seçmelerindeki başarısından belli olan Aykut'un önünde şimdilik 2 seçenek gözüküyor. Genç oyuncu Aykut ya 2. veya 3. Lig'de bulabilirse gençlere önem veren bir takıma giderek burada forma şansı araması ya da Süper Lig veya PTT 1.Lig'den bir takımın alt yapısına transfer olarak tekrardan A takım için ilk günkü istekle çalışmalarına devam etmesi. Bana göre iki seçenekte de Aykut, aynı istek ve performans ile devam ederse ve kendisine forma şansı verilirse en kısa zamanda kendi yaş grubunun milli takımına seçilmesi için önünde hiçbir neden yok. Milli takıma seçildiği an kulüpsel başarı kendisini zaten bulacaktır.

Hazırlayan: Burak KOCAYÖRÜK