Öğretmenlikten Taksiciliğe

Öğretmenlikten emekli olduktan sonra geçim sıkıntısı yaşamaya başlayan Mümtaz Günay Sezgi, öğretmenlikten sonra önce inşaatlarda çalıştı ardından bir taksi durağında şoförlük yapmaya başladı. Sezgi, evini geçindirmek için ek işler yaparken bir taraftan da içindeki yaşam sevinciyle hem izci oldu hem de AKUT üyesi olarak hayat kurtarmaya başladı.

Manisa'da 2006 yılında Manisa Lisesi Coğrafya öğretmeniyken emekli olan ve sivil hayata atılan 56 yaşındaki Mümtaz Günay Sezgi, yaşama mücadelesiyle görenleri kendine hayran bırakıyor. Emekli olduktan sonra bir süre işsiz kalan ve daha sonra inşaatlarda çalışmaya başlayan evli ve 1 kız çocuğu babası Sezgi, ardından Manisa Arama Kurtarma Ekibi'ne (AKUT) katıldı. İki buçuk yıl AKUT'ta görev alan ve sonra eşi Nazik Sezgi'yi de AKUT'a dahil eden fedakar öğretmen, "Bu ülkenin daha iyi yerlere gelmesi için var gücümle çalışıyorum" dedi.

Emekli maaşı yetmeyince tekrar iş hayatına atılan emekli öğretmen Sezgi, 6 ay önce direksiyon başına geçerek taksicilik yapmaya başladı. Manisa merkez Şehzadeler ilçesinin en büyük taksi duraklarından biri olan Sultan Taksi'de direksiyon başına geçen Sezgi, sözlerini şöyle sürdürdü: "Çalışmadığın takdirde Türkiye'de geçinmek bir hayal. Çalışmamak ayıptır. Allah elden ayaktan düşürmediği sürece çalışmaya devam edeceğim. Bunun garantisini verebilirim. Emeklinin çalışmadan yaşama hakkı yoktur. Emekli eğer çalışmadığı oturduğu takdirde ölüme mahkum edilmiş bir pranga mahkumuna benzetiyorum. Ben pranga mahkumu olmak istemiyorum. Devletin bize verdiği cüz'i bir maaş. Bu maaşla geçinmenin o kadar zorluğunu yaşadım ki, hala yaşıyorum ve hala bir takım işlerde çalışma zorunluluğumun olduğunu biliyorum. Bizi emekli maaşına karşı mahkum eden kişilere karşı ayıp olarak görüyorum."

Manisa Arama Kurtarma (AKUT) teşkilatında görev aldığı için çok mutlu olduğunu söyleyen Sezgi, şunları söyledi: "Yaşama sevinci içerisindeyiz. Neden yaşama sevinci içerisindeyiz bu ülkeyi seviyorum. Bu ülkenin daha iyi yerlere gelmesi için var gücümle çalışıyorum. Bu ülkeye çok aşırı sevgim var. İnsanları seviyorum. Bu sevgiden dolayı AKUT olayına girdim. AKUT halk arasında özellikle depremde bilinir ama biz sadece depremde değil her yerde varız. Biz her türlü afetlere hazırız. Manisa'da çıkan iki yangına direk girdim. Küçücük bir karıncanın yanması bile canımı yakar. İzci liderliğine gelince bunu bir arkadaşımızın vasıtası ile yaptım. Çanakkale'de 'Dedeciğim ben geldim' adlı izci kampına katıldım ardından izci liderlik kursuna girdim başardım. Şuan sertifikam var." - MANİSA