Orhan Miroğlu Malatya 4. Anadolu Kitap Fuarı'na Katıldı

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Mardin Milletvekili adayı Orhan Miroğlu, Malatya'da düzenlenen 4. Anadolu Kitap Fuarı'na katıldı. Burada kitaplarını imzalayan Miroğlu, çözüm süreci ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Malatya'da düzenlenen fuarda okurları ile bir araya gelen Miroğlu, kitaplarını imzalamasının ardın gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Kürtlerin en çok istediği şeyin siyasi olarak muhatap alınmak olduğunu kaydeden Miroğlu, " Türkiye'de Kürtleri siyasi olarak muhatap alan AK Parti'den başka bir parti var mı, yok. Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) beyannamesi neye dayanıyor? Kürt meselesi söz konusu olduğunda bu siyasi muhataplığı reddetmeye dayanıyor. Kılıçdaroğlu, iktidar olmaları halinde İmralı ile görüşmeleri bitireceklerini defalarca söyledi zaten. İmralı ile görüşmeleri bitiren bir iktidarla Kürt siyasetinin ne işi olabilir? Bence hiç bir işi olamaz. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) bunu zaten bir ihanet projesi gibi görüyor" dedi.

"KENDİMİ BÖLGENİN BİR İNSANI OLARAK HİSSEDİYORUM"

Bölgede makbul Kürt vatandaş tipi oluşturulmak istendiğini belirten Miroğlu, "Makbul Kürt vatandaş tipi oluşturmak aynen makbul Türk vatandaşı yaratmak gibi. İnanın inşa aynı inşa. Bölgede ben bunu hissediyorum, belirgin bir şekilde hissediyorum. Dışarıdan bir yerden gelip Mardin'e aday olmuş biri değilim. Seçim çalışmalarımı partili arkadaşlarımla, akrabalarımla yapıyorum. Sokağa çıktığım zaman tanıdığım yüzlerce insan oluyor. Dolayısıyla yabancısı olduğum bir bölgede değilim. Bir ilçeye girdiğimde şunu hissettim yüzlerce dostum var ama ilçe parti merkezinde bizi karşılayan insan sayısı 15-20 idi. Sebebini sorduğumda ise, diyorlar ki geceleri evlere ateş ediliyor ve ses bombaları atılıyor. 6-7 Ekim olaylarında 16 yaşında çocuğu öldürülmüş bir baba, geçen haftanın başında beni aradı yardımcı olmamı istedi. Geride iki oğlu kalan baba, onları da dağa götürmek istediklerini ve oğullarından birini Bursa'ya birini de İzmir'e zor bela kaçırdığını anlattı. Şimdi böyle bir atmosfer var. Bu atmosfer sadece dağın yani silahlı, insanların gücü ile mi sağlanıyor? Ben bu kanıda değilim. Çözüm sürecinin yarattığı rahatlama, devletin hep yumuşak yüzüyle toplumun içinde olması öyle bir istismar alanı yaratmış ki; kürdün kürde düşman olduğu bir durum yaratmış. Üstelik bu düşmanlık, çatışma dönemlerinde, korucularla PKK'lı aileler arasında olan düşmanlığın da ötesine geçmiş bir düşmanlık ve bir ötekileştirme var" diye konuştu.

"İNSANLARI UMUDA SEVK EDİYORLAR"

Sene içinde Diyarbakır'dan Dersim'e kadar bir çok yere gittiklerini ve bunları gözlemlediklerini ifade eden Miroğlu, "Süreç 3-5 ay sonra üç yılını tamamlayacak. 3 gündür Mardin'de seçim çalışması yürütüyoruz. Gördüğüm şey şu, çözüm süreci PKK bakımından bence bir istismar süreci olarak başlatılmış. Yani bu süreçte bir Türkiye barışını inşa etmek ve hep ıskaladığımız barışı yakalamak açısından hiçbir çaba gösterilmemiş. Bunu PKK kadrosundan KCK kadrosundan başka illegal faaliyet gösteren kadrolardan değil ama herhalde sivil kadrolardan bekleme hakkımız vardır. Ama bu hakka dair de çok fazla şey göremedik. Bu hükümet insanları fazla umuda sevk ediyor. Aslında böyle bir şey yok. Yani hiç kimse merak etmesin silahlı insanlar dağlarda gezmeye devam edecekler. Bir silahsızlanma kongresine dair çağrı falan değil bu. Biz tabi yazı yazan da insanlarız. Yazdığımız yazıların faydalı olmasını da istiyoruz. Bu bakımdan bu tür açıklamaları defalarca okuyorum. Ancak bunların Kürt siyasetinde bu tepkileri doğurmasını da hiç anlayamıyorum. Yani bahar aylarında bir silahsızlanma kongresi çağrısı, çok net bir çağrıydı. Abdullah Öcalan, bahar aylarında bir silahsızlanma kongresine davet ettiğini söyledi ama Halkların Demokratik Partisi'nin politikacıları olsun Kandil olsun bin dereden su getirerek dediler ki bu çağrı aslında Dolmabahçe'de ilan edilen on maddenin hayata geçirilmesinden sonra gündeme gelecek bir şey dediler. Eğer hakikatten Abdullah Öcalan bu işi var eden insansa, eğer hakikatten Öcalan'ın siyasi nüfusu hala geçerliyse, o zaman peki sizin AK Parti karşıtlığınız ve öfkeniz üzerinden, neden bölgede AK Parti'li insanlar bir öteki Kürt muamelesi görüyor" şeklinde konuştu.

Belediye binası arkasında 10 Mayıs Pazar gününe kadar açık kalacak olan fuara, 370 yayın evi ve 265 yazar katılıyor. - MARDİN