Polatlı'daki Darbe Girişimi Davasında Dördüncü Gün - Son Dakika
Güncel

Polatlı'daki Darbe Girişimi Davasında Dördüncü Gün

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin, Ankara'nın Polatlı ilçesinde bulunan 58. Topçu Tugayı ile Topçu ve Füze Okul Komutanlığında görevli 330 kişi hakkında açılan davanın dördüncü gününde sanıkların savunmalarının alınmasına devam ediliyor.

03.03.2017 16:50
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin, Ankara'nın Polatlı ilçesinde bulunan 58. Topçu Tugayı ile Topçu ve Füze Okul Komutanlığında görevli 330 kişi hakkında açılan davanın dördüncü gününde sanıkların savunmalarının alınmasına devam ediliyor.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü duruşma salonunda görülen duruşmaya sanıklar, yakınları, müştekiler ve tarafların avukatları katılıyor.

Sanık eski 3. Batarya Komutanı Üsteğmen Melih Yasin Yüksel, darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi, eski 58. Tugay Komutanı Tuğgeneral Murat Aygün'ün komutasında hareket merkezinde toplantı yapıldığını ve burada sıkı yönetim ilan edildiği bilgisinin kendisine söylendiğini belirtti.

Aygün'ün kendisine görev dağılımı gösteren liste sunduğunu, olası bir terör saldırısına karşı listedeki askerlerle ODTÜ Kavşağı'nda güvenlik önlemi alması için emir verdiğini öne süren Yüksel, emrindeki askerlerle hazırlık yaptıktan sonra konvoy halinde 2 No'lu Nizamiye kapısına yöneldiklerini anlattı.

Çıkış noktasında eski Tugay Komutan Yardımcısı Albay Selçuk Serhat Pesek'in kendilerine, "Yol güzergahında trafik ışıkları, polis kontrol noktalarında durmayın." şeklinde emir verdiğini ifade eden Yüksel, "Bu emri, görevin aciliyetine binaen verildiğini düşündüm." dedi.

Temelli ilçesine geldikleri sırada annesinin kendisine telefonla ulaşarak, Genelkurmayda saldırı olduğunu, polis ile asker arasında çatışma yaşandığını söylediğini aktaran Yüksel, "Bunun üzerine durumu açıklığa kavuşturmak için telefon görüşmelerine devam ettim. Yüzbaşı Hakan Kıvrak ile görüştüm, o da gidişimizin kanunsuz olabileceğini söyledi. Bu nedenle araçlarımızı durdurduk." diye konuştu.

Bulundukları yere gelen bazı vatandaşların, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın darbe girişimine ilişkin televizyonda yaptığı görüşmeyi kendileriyle paylaştığını kaydeden Yüksel, şöyle devam etti:

"Kemal Yarbay ve Cafer Yüzbaşı ile görüştüm. Gidişimizin kanunsuz olduğunu, birliğe geri dönmemiz gerektiğini kararlaştırdık. Bulunduğumuz yol boyunca yoğun trafik vardı ve araçların manevra yapmaları oldukça zordu. İleride U dönüşü yaptık bu esnada vatandaşlar bize tepki gösteriyordu. Onlara karşı en küçük bir direniş ve karşı koyma yapmadık. Askerlerime de bu yönde emirler verdim. Personelim de oldukça iyi niyet gösterdi. Daha sonra yolda bir trafik polisine denk geldik, birliğe dönmek istediğimizi kendisine söyledik. O da bize tutanak tuttuktan sonra gidebileceğimizi söyledi."

Polise karşı silah kullanma emri

Kendisi gibi üsteğmen olan Naci Koza ve Yusuf Aydoğan ile yaptığı görüşmede eski Tugay Komutanı Aygün'ün bu iki isme "Polise karşı silah kullanma yetkiniz var." şeklinde emir verildiğine işaret eden Yüksel, savunmasını şöyle tamamladı:

"Hiçbir şekilde bu emri yerine getirmedik, bu yönde bir irade göstermedik. FETÖ ile ne benim ne de ailemin bir irtibatı yoktur. Örgütün finans kurumlarında hesabımız da olmamıştır. Himmet adı altında hiç kimseye para vermedim. ByLock gibi programı da kullanmadım. Demokrasiye inanan bir insanım, amirlerim dışından kimseden emir almadım. Bu süreçte hayatım elimden alındı."?

"Alınan emir kanunsuzmuş"

Eski 58. Topçu Tugay Komutanı Murat Aygün'ün sanıklardan eski 3. Batarya Komutanı Üsteğmen Yüksel'e, ODTÜ Kavşağı'nda güvenliğin sağlanması için görev verdiğini belirten sanık eski Astsubay Kerim Sarı, "Temelli çıkışında Kerim Üsteğmen beni arayarak, alınan emrin kanunsuz olduğunu ve aracı durdurmam gerektiğini söyledi. Durduktan sonra yanımıza gelen vatandaşlar, darbe girişimi olduğunu söyledi." ifadelerini kullandı.

ODTÜ Kavşağı'nda güvenliği sağlamak için taburdan ayrıldıklarını kaydeden sanık Emrah Metin de "Temelli çıkışında beklerken Uzman Çavuş Yasin Altıntaş'ın annesi arayarak, 'Oğlum, neredesiniz? Darbe olmuş Cumhurbaşkanımız açıkladı. Bir şeye bulaşmayın, gerekiyorsa elbisenizi çıkartın gelin.' dedi. Biz bu sırada darbe girişimi olduğunu öğrendik." şeklindeki bilgileri aktardı.

Terör örgütü üyesi olarak yargılanmasının, kendisi ve ailesini derinden üzdüğüne dikkati çeken Metin, "Gözaltına alındığımda eşim hamileydi. 20 Ocak'ta bir kızım oldu, 36 günlükken kirli bir camın arkasından görmek zorunda kaldım. Çocuğumu kucağıma alamadım. Vatanıma, milletime ve devletime ihanette bulunmadım." diye savunma yaptı.

Metin'in savunması sırasında mahkeme salonunda bulunanlardan bazıları ağladı.

Sanık eski Uzman Çavuş Yasin Altıntaş ise darbe girişiminden annesinin araması sonucu haberdar olduğunu ileri sürdü.

Üsteğmen Yüksel'i eski 58. Topçu Tugay Komutanı Aygün'ün aradığını ve darbe girişimine karşı koyacak kişilere karşı silah kullanma emri verdiğini iddia eden Altıntaş, "Allah, devletimize zeval vermesin, suçsuzluğum elbette ortaya çıkacaktır. 20 aylık bebeğim bana yabancı gibi bakıyor. Sözleşmem feshedildiği için eşim ekonomik zorluklar yaşıyor. Kirayı ödeyemediği için evden çıkartıldı. Bizleri kullanarak bu duruma düşürenler her kimse herkesten şikayetçiyim." şeklinde konuştu.

Sanıklar, Abdülsamet Darbaş, Veli Ürkmez, Fatih Özdemir ve Uğur Demirci de savunmalarını yaptı.

Duruşmada, ODTÜ Kavşağı'nda "güvenlik kontrolü sağlamak için görevlendirildiği" öne sürülen sanıkların savunmalarına devam ediliyor.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Polatlı'daki Darbe Girişimi Davasında Dördüncü Gün - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement