Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu

Görüntü Dökümü:

- Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu konuşması Sağlık Bakanı Müezzinoğlu:

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Onlar ne derse desin, hangi çelmeyi takarsa taksın, hangi iftirayı atarsa atsın, hangi çukuru kazarsa kazsın o çukura daha önce FETÖ için nasıl söylediysek, şimdi o teröristler için söylüyoruz, o çukura onları dolduracağız. Onları gömecek ve bu ülkeyi muasır medeniyet seviyesine yükselteceğiz" dedi.

Müezzinoğlu, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen AK Parti Bursa İl Başkanlığı'nın 38. Danışma Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, katılımcılara Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun selamını iletti, kalp tetkiki ve operasyonu geçiren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye acil şifalar diledi.

CHP Olağan Kongresinde yeniden sorumluluk üstlenen genel başkan ve bugün sorumluluk üstlenecek parti meclisi üyelerine başarı temennilerini ileten Müezzinoğlu, " Türkiye'nin CHP'nin vizyonuna ihtiyacı var. Halkı, demokrasiyi, hukuku, insan haklarını merkeze alan, vatanın bölünmez bütünlüğünü merkeze alan Hakkari'de de varım diyen bir CHP'ye, Türkiye'nin ihtiyacı var. Ümit edelim ki önümüzdeki dönemde CHP bu sorumlulukları da üstlenir ve dinamik, katkı sağlayan bir siyaset, üreten bir siyaseti Türkiye gündemine katar, AK Parti'nin yürümesine, koşmasına engel olan değil tam aksine o vizyona katkı sağlayan o vizyonun daha da güçlü olmasına alternatifler üreten bir anlayışla ülkeye millete demokrasiye katkı sağlar" diye konuştu.

Müezzinoğlu, "Timsah Arena Stadı"na katkıları nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe'ye de teşekkür etti.

Hükümetin 24 Kasım itibariyle kurulduğunu, üstlendikleri sorumlulukların hakkını da hesabını da verebilmeyi Allah'tan dilediğini belirten Müezzinoğlu, İstanbul gibi Bursa'nın da lokomotif görevi ve sorumluluğunun olduğunu vurguladı.

"Yatak kapasitesinin 45'ini nitelikli yatak haline çevirdik"

Sağlık alanında 2002-2015 döneminde neler yapıldığına değinen Müezzinoğlu, şunları kaydetti:

Özellikle yatak kapasitesi anlamında, yatak oranımızın yüzde 45'ini nitelikli yatak haline çevirdik, yani, artık koğuş sisteminden nitelikli, 1-2 yataklı odalara ve diğer tıbbi donanımlarıyla dünyanın en ileri ülkelerindeki seviyeye taşıdık, hasta yataklarımızın yüzde 45'ini. Şu anda diğer yüzde 35'i de inşaat halinde inşaatları devam ediyor. 2015 yılında, 77 tane hastane 13 tane de yenilenen bina olmak üzere, toplam 90 hastane 8 bin yatak kapasiteli hastanelerimizi bu milletin hizmetine sunduk. Bunun içinde Bursa'da Karacabey, Mustafakemalpaşa, İznik var, inşallah bu yılda da peşinden inşaatları devam eden ilçelerimiz gelecek. Bu yıl itibariye açılışa hazırladığımız 49 yeni hastanemiz ve yenilediğimiz 6 hastanemizle birlikte 55 hastanede 10 bin yatak kapasiteyi yeniden nitelikli hastaneler olarak milletimizin hizmetine sunacağız."

Müezzinoğlu, birkaç rakam daha paylaşmak istediğini belirterek, şöyle devam etti:

"Yeni doğan yoğun bakımdaki yatak sayımız 2002'de bin 91 adet. Yani 2002 yılında bin 91 adet yeni doğan yoğun bakım yatağı vardı Türkiye'nin 2015'te 9 bin 720, yani yaklaşık 10 bin yatak yeni doğan yoğun bakımlarımızın yatağı. Erişkin yoğun bakımda da 2002'de 2 bin 244 yatağımız var, bugün içinse 2015'te 18 bin 736. 2002'de yeni doğan bin bebekten 31 bebeğimiz ölürken, bugün 2015 itibariyle yeni doğan bin bebekten 7,5'i ölmektedir. 2002 yılında 10 bin anneden 64'ü ölürken, bugün geldiğimiz nokta doğum yapan 10 bin anneden 14'ü ölmekte."

"Ne olur kasaba politikası yapma"

Geldikleri aşamayı yeterli görmediklerini ifade eden Müezzinoğlu, "Şu anda biz bebek ölümlerinde bin bebekten 7,5'e inmiş olmayı bir başarı olarak görüyoruz. Ama yeterli bir başarı olarak görmüyoruz. Bunu gelişmiş dünyanın standartlarında bin bebekten ortalama 5'i ölüyor, bizde 7,5. Şimdi bu 7,5'i, 5'e çekmenin, altyapısını kurmaya çalışıyoruz. Anne ölümlerinde de 10 bin anneden bunu 10'ların altına çekmek için her anne ölümünü tek tek analiz ediyor ve bununla ilgili çalışmalar yapıyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Müezzinoğlu, CHP Bursa milletvekili Ceyhun İrgil'in mecliste, "AK Parti milleti hasta yaptı. Türkiye'de yıllık 220 milyon hastaneye, doktora müracaat varken, bu 220 milyon şimdi 600 küsur milyon oldu ve siz milleti hasta yaptınız" şeklinde sözler sarf ettiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bunu sıradan bir politikacı söylese, açıkçası cevap verme ihtiyacını duymam, çünkü bunu zaman zaman bazı köşe yazarları söylüyorlar. Bazı ideolojik dar kalıptaki AK Parti'yi eleştirmek isteyenler söylüyorlar. Ama bunu bir hekimin söylemesi, bilimsel verileri analiz etmeyen bir anlayışla, siyasi rant sağlayacağım diye söylemesini bir hekime hele hele Bursa milletvekiliyse asla yakıştıramam. Ceyhun kardeşim bebeklerin ölümünü, daha aza nasıl indiririz bununla ilgili bir projen varsa, buyur gel biz hazırız, daha iyisini hep beraber yapalım. Anne ölümlerini daha azaltabilmek için farklı projelerin varsa gel hep beraber yapalım. Ama ne olur kasaba politikası yapma. Buna artık millet de inanmıyor. Kasabadaki köydeki vatandaşımız seni aştı, bu zihniyeti aştı, çünkü oralarda da biliyorsun ki sana pirim yok."

"Ayağımızdan çekiyorsunuz, çelme takıyorsunuz"

Hastaneye giden annelerin 10 yıl önce ve şimdi nasıl hizmet aldığını gayet iyi bildiğini ifade eden Müezzinoğlu, "Neyin nasıl değiştiğini o anneler, babalar biliyor, yaşlı teyzeler biliyor, ne olur ya bir de siz bilin, bir de siz anlayın. Bu ülkenin böyle bir CHP'yi ihtiyacı var. Bakın iktidar partisi olarak söylüyorum, 11'inci mağlubiyetinizi aldınız, AK Parti karşısında ne olur bir ders alın. inşallah bu kongre buna vesile olur. Mevlana'nın o güzel sözü, 'Dün dünde kaldı cancağazım artık yeni bir şeyler söylemek lazım. AK Parti hep yeni bir şeyler söylemek derdinde. Hep daha iyiyi daha güzeli, işini yapmak derdinde" dedi.

Müezzinoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ülkemizin demokrasisi, birlik ve beraberliği, o muasır medeniyet seviyesinin üzerindeki yola güçlü yürüyebilmesi için milleti merkeze alan, milletle beraber yürüyen, sizin partinizin adı anlamında halkı merkeze alan, halkla beraber yürüyen bir Cumhuriyet Halk Partisine, bu ülkenin de AK Partinin de ihtiyacı var. Çünkü ayağımızdan çekiyorsunuz, çelme takıyorsunuz, belden aşağı siyaset yapıyorsunuz. Millete yapmak istediğimiz hizmetler yerine zamanımızın bir kısmını sizinle uğraşarak kaybediyoruz. Bu anlamda artık gelin, bu milletin karşısında daha çok mahcup olmayın. Gelin bu milletin karşısında 12'nci dersinizi, biraz dersinizi çalışmış olarak yapın ve önümüzdeki bu 4 yılı iyi değerlendirin. Projelerinizi getirin eleştirilerinizin de o zaman başımın üstünde yeri olur. Ama siz şehir hastanelerini özelleştirmenin truva atı olarak değerlendirirseniz, bakınız bugün özel sektör şehir hastanelerinden korkuyor. Niye? 'Benden daha modern, daha kapasiteli hastaneleri yapıyor AK Parti iktidarı' diyor. Evet yapacağız, çünkü bu millet hizmetin en iyisine layık. İnşallah bu yıl Mersin Şehir Hastanesini, yine yıl sonu Bilkent Şehir Hastanesini, 3 bin 660 yataklı, Mersin ile beraber 5 bin yatak kapasitenin üzerindeki şehir hastanelerini de hizmete açacağız."

CHP Milletvekili Ceyhun İrgil'e seslenmeyi sürdüren Müezzinoğlu, "2002 yılında, 110 bin cebi dolu bu ülkenin zengini teşhis ve tedavi için yurt dışına gidiyordu, şimdi 500 bin yabancı yurt dışından Türkiye'ye tedavi için geliyor. Bunu yabancılar görüyor da siz nasıl görmüyorsunuz? Bunu köylü, kasabalı, şehirli görüyor siz nasıl göremiyorsunuz. Tabii gözleri vardır görmez, kulakları vardır işitmez, onların kalpleri mühürlüdür. Gelin sizi seviyoruz, kalbiniz mühürlü olsun istemiyoruz.

Müezzinoğlu, CHP'nin 1 Kasım'da 7 Haziran seçimlerine göre yüzde 1,5 oy kaybı yaşadığını, böyle gitmesi halinde 2019'da bu kaybın artacağını ifade ederek, "Lafla Atatürkçülük olmaz, siz Atatürkçü filan olamazsınız. Atatürk'ün gölgesinden geçinen bir duruşunuz var. Siz Cumhuriyetçi olabilirsiniz ama asla cumhurdan yana olmadınız. Asla halkçı olmadınız olamadınız, o nedenle ne olur halkçı olun" ifadelerini kullandı.

Bu uyarılarla CHP'ye ücretsiz danışmanlık yaptığını, yön gösterdiği için belki de partisinden eleştiri alacağını dile getiren Müezzinoğlu, şunları şunları kaydetti:

"Niye bu ülke bizim ülkemiz? Ağır bir terör sürecinden geçiyoruz. CHP ben Hakkari'de, 'Diyarbakır'da siyaset yapacağım' demez ise CHP Genel Başkanı 'Tunceli'de doğduğu halde ben burada siyaset yapacağım' demez ise 'Güneydoğu beni ilgilendirmiyor' demeye devam ederse ondan sonra da 'Kardeşlerim arkadaşlarım bu çukurları kazmayın' demekle bu ülkede terör bitmez. Halkın tamamını kucaklamazsanız, Siirtlisi, Batmanlısı, Şırnaklısı 'Benim insanım' diyemezseniz. 'Onların derdi benim derdim' diyemezseniz. Oranın hastanelerini, yollarını bozan gelişmesini engelleyenlere 'katil' diyemezseniz, teröristin karşısında dimdik duramazsanız, bu ülkede sadece 'tatlı su balığı demokratlığı' yaparsınız. İzmir'de Bursa'da ulusalcılık veya Balıkesir'de milliyetçilik yapmak kolay ama onu Hakkari'de de Diyarbakır'da da yapacaksın. Diyarbakır'ın sokakları bizim sokaklarımız, Hakkari'nin sokakları bu milletin sokaklarıdır.

- Leyla Zana'nın sözleri

Leyla Zana'nın bir süre önce Bursa'da söylediği, 'Bursa'da ne varsa Diyarbakır'da onu istiyoruz' sözlerine değinen Müezzinoğlu, "Evet aynen katılıyorum. Bursa'da ne varsa Diyarbakır'da da onu yaptık. Ama Bursa'nın belediyesi sokaklara hendekler veya çukurlar kazmadı. Bursa'nın belediyeleri altyapı için kazdı. Mayın döşensin diye kazmadı" dedi.

Zana'dan veya HDP'den bir hizmet beklemediğini ifade eden Müezzinoğlu, muhalefet partileri CHP ve MHP'den vatandaşların bazı beklentilerinin olduğunu kaydetti.

AK Parti'yi yıpratmaya çalışmakla, iftira atmakla iktidar olunamayacağını vurgulayan Müezzinoğlu, şunları söyledi:

"Sen iktidara talipsen Hakkari'de Türk bayrağının nasıl huzurlu dalgalanacağını söyleyeceksin. Şırnak ve Cizre'deki mağdur vatandaşlarımızın sıkıntılarını gidermek için projelerini üreteceksin. Hainlere hain demeyi ona karşı mücadele etmeyi, hep birlikte nasıl başaracaksak, onun için sokağa çıkacaksın. Son dönemde 26 şehidimiz var polis ve asker olarak. 26 şehidimizin bu anlamda sayılarının artmaması, bu sürecin bir an önce huzura kavuşması için, sokağa çıkma yasağı olan bölgelerdeki insanların sıkıntılarını giderebilmek için onlara bu insanlığın şefkatini, bu milletin merhametini, bu milletin güvenini veren ama teröriste de 'terörist' diyen, onları ezip geçen bir anlayışa ortak olmak gibi bir duruşu CHP'den beklemek bu milletin haklıdır. MHP'den bu duruşu beklemek milletin hakkıdır."

Akademisyenlerin bildirisi

Güneydoğu'da çukur ve hendek kazan anlayışlara başka çukur anlayışların da katıldığını belirten Müezzinoğlu, "Oralarda çukur kazan çukur anlayışlara destek olan, çukur anlayışla, akademisyen adıyla bildiri dağıtanlar var. O bildiriye imza atanlar var. O bildirinin 'Hepsine katılmıyoruz ama düşünce özgürlüğüdür' diyen bir CHP var. ya bunlar bölücü, bunlar terörist, bunlar çukur kafalı çukurlar, şimdi bütün bunları görmezden gelerek sen AK Parti iktidarını veya onun kurucu genel başkanını, cumhurun yüzde 52 oyla seçtiği cumhurbaşkanını eleştirerek ne katkı sağlayacaksın bu ülkenin birlik beraberliğine."

Demirtaş'ın sözleri

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın Çınar Emniyet Müdürlüğüne yapılan saldırı için özür çağrısı yapmasına da değinen Bakan Müezzinoğlu, şunları dile getirdi:

"HDP Genel Başkanı şunu söylüyor; 'özür dilemeliler'. Yani kamuoyunda meşruiyet arayacak ya ama başka bir cümle yok, 'Ey beyefendi sen Ankara'daki katliamdan sonra cumhurun seçtiği Cumhurbaşkanı'na 'katil' dedin. Hükümetine 'katil hükümet' dedin. Katillere 'Ey katiller, ey teröristler bunun bedelini ödeyeceksiniz' diyebiliyor musun? Sanki meşru bir yapı hata yapmış da özür dilemeliymiş. Bunu yapan yapı teröristlerdir, bölücüdür, haindir vatan bütünlüğüne ve bayrağa karşı bir hareketin temsilcisidir. Neyin özrü?

Oralarda çukur kazan "çukur anlayışlarına bir de çukur akademisyen adıyla bildiri yayınlayanlar, o bildiriye imza atanlar... Onlar ne derse desin, hangi çelmeye takarsa taksın, hangi iftirayı atarsa atsın, hangi çukuru kazarsa kazsın o çukura daha önce FETÖ için nasıl söylediysek, şimdi o teröristler için söylüyoruz, o çukura onları dolduracağız. Onları gömecek ve bu ülkeyi muasır medeniyet seviyesine yükselteceğiz."

Bakan Müezzinoğlu, hükümetlerine hangi iftira atılırsa atılsın, Türkiye'yi muasır medeniyet seviyesine ulaştıracaklarını sözlerine ekledi.