Türkiye'de Suriyeli sığınmacıların en yoğun yaşadığı kentlerden biri olan Kilis'te her köşe başında ayrı bir hikaye var. Ülkelerindeki savaştan kaçıp komşu ülke Türkiye'ye sığınan Suriyeli sığınmacılar yabancısı oldukları ülkede pek çok zorlukla karşılaşıyor.
Bugün Cumhuriyet gazetesinde yer alan bir haber, Suriyeli kadınların yaşadıkları dramı gün yüzüne çıkardı. Kilis'te yaygın olan 'kuma' geleneğine kurban giden Suriyeli kadınlar için İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyükşehirlerden bile gidenler var.
İşte Cumhuriyet'te yer alan o haber ve Suriyeli kadınların yürek burkan hikayesi;
Kilis'te turist gibiyiz. Çünkü burada nüfusun yarıdan fazlasını Suriyeli sığınmacılar oluşturuyor. Dükkânların çoğunda Arapça yazılar göze çarpıyor.
O dükkânlar arasından geçip Kilis eşrafından Mehmet E. ile buluşuyoruz. Kilis'in kodunu, dışarıdan gelip kısa zamanda çözmenin mümkün olmadığını anlıyoruz. Suriyelilerin de yaşadığı küçük bir apartmandayız. Yine Suriyelilere kiralanmak üzere ayrılan ve iptidai eşyaları olan bir daireye geçiyoruz. Ticaretin yanı sıra müteahhitlik de yapan 60 yaşın üzerindeki Mehmet E. dairenin sahibi. Yeni bir bina yaptığını ve elinde çok fazla daire olduğunu söyleyen Mehmet E. bunların büyük çoğunluğunu Suriyelilere kiralıyorum derken "alçakgönüllülükle" ekliyor: "Bazılarını da mağdura hayrına veriyorum."
"ADAMIN EVLİ OLMASI SORUN DEĞİL"
Genç bir Suriyeli olan ve E'nin evinde kirada oturan Ahmet de bize katılıyor. Erkek dünyasından kadınların yaşamını anlamaya çalışıyoruz. Ahmet, kendi kültürü hakkında kısa bilgiler veriyor: "Biz 12-13, bilemedin 14 yaşına gelen kızlarımızı, kardeşlerimizi veririz. Zaten savaş var, bakacak durumda değiliz. Öyle büyük başlık paraları da istemeyiz. Sığınmacılarla resmi nikâh yapılmıyor. Kızımızı vereceğimiz kişinin evli olması sorun olmaz. Bizde 4 kadın almak serbest zaten. Ailemizdeki kızların pek çoğu burada, bu şekilde evlendi. Hem bizim içimizde hem de karşı tarafta evlilik işlerinde aracı olanlar var. Kadınlar da erkekler de bu işlere yardımcı oluyor."
"ANKARA'DAN İSTANBUL'DAN İZMİR'DEN GELENLER VAR"
Mehmet E, Ahmet'in bıraktığı yerden sözü alıyor:""Şaşıracak bir şey yok. Biz zaten öteden beri kız alırdık. Savaştan beri bu işler kolaylaştı. Sadece Kilis'te değil, buralarda, Gaziantep'te, Şanlıurfa'da herkesin bir yandan tutması vardır. Şimdi Kilis'e Ankara'dan, İzmir'den, İstanbul'dan kız almaya gelen oluyor. Yaşı hayli fazla olan bir esnaf arkadaşımız var. Dükkânında 14 yaşında bir kız çalıştırıyor. Kafayı ona takmış. 'İlla ben bu kızı alacağım, babasıyla konuştum' diyor."
Söz burada bitmiyor. Mehmet E. çekinmeden resmi nikâhı dışında iki eşi olduğundan söz edip şakayla karışık ekliyor: "Yeni bir tane daha alacağım. Ama zordur ha! Kimisi bir kadının kahrını çekemezken…" Sessizliğin ardından aynı şey bir kez daha yineleniyor: "Şaşırmayın, öyle bir günde buraları kavramak kolay değil."
"ANLAMAZ OLURLAR MI HİÇ"
Peki… Üstüne kuma getirilen kadınlar bu durumu anlamıyorlar mı?
"Anlamaz olurlar mı hiç" diyor Mehmet E. "yüzlemezler sadece, anlasalar ne yapacaklar ki!"
"79 numaralı" plakaya sahip otomobillerin arasından geçip kasabadan bozma şehirden ayrılıyoruz. Nüfusun yüzde altmışı Suriyeli… Evdeki nüfus belirsiz. Şehirden çıkarken arkamızı dönüp tabelaya bakıyoruz. Kilis… Nüfus: 89.500, Rakım: 640… Sanki hiçbir şey gerçek değil.
"NEFRET SÖYLEMLERİ YAYGINLAŞIYOR"
MAZLUMDER Gaziantep Şubesi Başkanı Avukat Sabri Sayan'la öncelikle sığınmacı sorunu ve Türkiye'nin bu konudaki pozisyonu üzerinde duruyoruz. Sayan, Türkiye'de yıllar öncesine uzanan yanlış uygulamalara dikkat çekiyor: "Suriyelilerden önce de bu kadar büyük olmamakla birlikte mülteci sorunu vardı. Ülkedeki mültecilerin mağduriyetlerinin en önemli sebeplerinden biri Türkiye'nin 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi'ne koymuş olduğu çekincedir. Bunun bir sonucu olarak buraya, sadece Avrupa'dan gelenler göçmen statüsünde değerlendiriliyor. Diğer bölgelerden zorunlu olarak ülkemize girenler ise 'sığınmacı' statüsündeler. Bu insanlara geçici bir kimlik belgesi veriliyor. Durumlarının ne olduğu belirsiz... Ucuz işgücü olarak görülüp mağdur ediliyorlar. Onların ucuza çalıştırılması ise ülke insanının işsizlik sorununu büyütüyor. Bununla birlikte ev sahiplerinin sığınmacılardan iki üç kat daha fazla bedeller istediklerini biliyoruz. Kiralar artıp ülke insanlarının ekonomik sorunları büyüyor. Nefret söylemleri yaygınlaşıyor."
"HALEN BİR SÜRÜ EKSİKLİK VAR"
Göçmen ya da sığınmacı sorunuyla ilgili ivedi olarak ne yapmak gerekiyor?
Avukat Sayan, "Türkiye yanlış politikaların bedelini ödüyor" sözleriyle anlatıyor: "Üç beş günde Emevi Camii'nde namaz kılarız, diyenler evdeki hesabın çarşıya uymadığını gördüler. Artık Suriye'deki savaş bitmediği sürece bu iş kalıcı olarak çözülmez. Savaşın devam etmesi ya da yayılması durumunda ise, sorunlar daha da içinden çıkılmayacak bir boyuta gelip, kangrene dönüştürür. Türkiye, bu durumlara hazırlıksız yakalandı. Kamplar alelacele kuruldu. Halen bir sürü eksiklik var. En azından bundan sonra iyi organize olmak gerekiyor. Nefret söylemlerinin de önüne geçilmeli. Bu insanlara geçici bir çalışma izni verip ucuz işgücü engellenmeli."
GAZİANTEP, KİLİS VE ŞANLIURFA BAŞI ÇEKİYOR
MAZLUMDER Şube Başkanı işlerin daha kötüye gitmesi durumunda Türkiye'de neler yaşanabileceğini de özetliyor: "10 yıl sonra, sığınmacı çocukları büyüyecek. Erkek çocuklar, suç çetelerinin hedef kitlesinde. Hem bu çocukların geleceği karartılacak hem de ülkedeki suç oranı yükselecek. Sokaktaki bir kız çocuğunun geleceği ise çok karanlık. Onlara fuhuş sektörü hazırlık yapıyor. Onlar mağdur edilirken, Türkiye'de yozlaşma artacak."
Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde Suriye'de yaşanan iç savaşın ardından ikinci, hatta üçüncü evliliklerin de çok fazla yaygınlaştığına dikkat çeken Sayan, "Bu konuda şehrimizle birlikte, Kilis ve Şanlıurfa başı çekiyor" diyor.
ÇİFT YÖNLÜ MAĞDURİYET
Sayan, bunun çift yönlü bir mağduriyet olduğunu anlatıyor: "Savaşlarda en çok kadın ve çocukların yara aldığına bizzat yaşayarak tanıklık ediyoruz. Bir ekmek ve sıcak bir yuva arayan mağdur sığınmacı kadınlar bir yanda, 'kocam üstüme ya başka birini getirirse' diye endişelenen eşler öte yanda… Bölgede resmi olmayan evliliklerin ve kuma sorununun giderek daha fazla yaygınlaştığını görüyoruz. Bununla birlikte yaşlı birinin genç bir sığınmacıyla para karşılığında evlendiğine şahit oluyoruz.
Son Dakika › Güncel › Suriyeli Kadınlar, Katalogtan Kuma Olarak Seçiliyor - Son Dakika
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, çay destekleme bedelinin 363 milyon 608 bin TL olarak belirlendiğini ve bugün çiftçilerin hesaplarına aktarıldığını duyurdu. Yumaklı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, çiftçilere 530 TL çay destekleme bedelinin ödendiğini belirtti.
Çin'in güneyindeki Hainan eyaletinde bulunan Boao kasabasında düzenlenen Boao Asya Forumu 2024 Yıllık Toplantısı başladı. Forum, bölgedeki ekonomik ve siyasi konuların tartışıldığı önemli bir platform olarak biliniyor.
Çin Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi Başkanı Zhao Leji, Çin'in yeşil ve düşük karbonlu kalkınmasının ekonomik büyümede devasa bir artış yaratacağını ve her yıl 10 trilyon yuanlık bir yatırım ve tüketim pazarını besleyeceğini belirtti. Zhao, yeşil kalkınmanın Çin'deki yüksek kaliteli kalkınmanın belirleyici özelliği olduğunu vurguladı. Çin, 2030 yılına kadar karbondioksit emisyonlarını nihai zirve noktasına çıkarıp, 2060 yılına kadar da karbon nötr olma hedefine ulaşmayı hedefliyor.
Ortadoğu'daki birçok ülkede yardım kuruluşları, Ramazan ayı süresince ihtiyaç sahiplerine yemek yardımı yapıyor. Bu yardımlar, bölgedeki insanların Ramazan ayını daha kolay geçirmelerine yardımcı olmayı amaçlıyor.
Hamas yönetimindeki Sağlık Bakanlığı'nın açıklamasına göre, Gazze Şeridi'nde devam eden İsrail saldırılarında hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 32.490'a ulaştı.
Trabzon'un Hayrat ilçesindeki Balaban mahallesinde içme suyu isale hattı çalışması sırasında meydana gelen göçükte hayatını kaybeden 3 işçiden biri olan İbrahim Keskin son yolculuğuna uğurlandı.
Aksaray Belediye Başkanı Evren Dinçer, teşkilat üyeleriyle birlikte esnafları ziyaret ederek yeni dönem projeleri ve yatırımlar hakkında bilgiler verdi. Başkan Dinçer, birlik ve beraberlik içerisinde şehir için çalışacaklarını belirtti.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP Mersin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Vahap Seçer, Akdeniz İlçesi'ne bağlı Karacailyas Mahallesi'ni ziyaret etti. Seçer, halka adalet ve hizmet sözü verdi.
CHP Isparta Milletvekili Hikmet Yalım Halıcı, iktidarın devlet olanaklarıyla seçim kampanyası yürütmesini eleştirdi. Halıcı, bakanların görevlerini yapmak yerine AKP ve MHP adaylarına oy istediklerini belirtti.
Dikili Belediye Başkanı ve CHP Adayı Adil Kırgöz, Çandarlı'da düzenlediği açık hava toplantısında yurttaşlarla buluştu. Yoğun katılımın olduğu buluşmada, Çandarlı'da tarihi bir güne tanıklık ettiklerini söyleyen Başkan Kırgöz, 5 yıllık görev süresince Çandarlı'da önemli hizmetler sunduklarını belirterek, 'Yeni dönem Çandarlımızın dönemi olacak' dedi.
Yorumlar (20)