Tataristan, Türkiye Olan Ticaret Hacmini Arttırmak İstiyor

Rus-Türk İşadamları Birliği (RTİB)'in düzenlediği Zirve Sohbetleri'ne konuk olan Rusya Federasyonu'na bağlı Tataristan Cumhuriyeti Devlet Başkanı Rüstem Minnihanov, Türkiye ile olan ticari, ekonomik ve kültürel ilişkilerden son derece memnun olduklarını belirterek iki ülke arasında geçen yıl gerçekleşen 650 milyon dolarlık ticaret hacmin daha da artırılması için işbirliğine hazır olduklarını söyledi.

Rus-Türk İşadamları Birliği RTİB'in geleneksel hale getirdiği ve yedincisini düzenlediği 'Zirve Sohbetleri programına konuk olan Tataristan Cumhuriyeti Devlet Başkanı Rüstem Minnihanov, Moskova'daki Swiss Otel Krasnye Holmy toplantı salonunda düzenlenen etkinlikte çok sayıda Türk, Rus ve Tatar iş adamına seslenme fırsatı buldu.

Minnihanov, RTİB'in çok ciddi bir kuruluş olduğunu ve bünyesinde çok ciddi firmaların olduğunu belirterek iş çevresinde bir otoriteye sahip olduğunu gördüğünü belirtti. 'RTİB Türkiye ile Rusya arasında ticaret hacminin artırılmasında çok ciddi katkı sağlamaktadır. Bizler bu ilişkilerin dahada gelişmesine memnun olacağız. Toplantının sonunda RTİB ile Tataristan Yatırım ve Geliştirme Ajansı arasında imzalanacak işbirliği sözleşmesinin de katkıda bulunacağını düşünüyorum diyen Devlet Başkanı Minnihanov, konuşmasını şöyle sürdürdü

'Tataristan Cumhuriyeti, Türkiye ve kardeş ülke halkı ile gerçekleşen temaslara çok büyük önem vermektedir. Rusya ve Türkiye arasında dostluk başta olmak üzere çok yönlü işbirliğinin gelişmesine önem vermekteyiz.

Türkiye yabancı ortaklarımız arasında lider ülkelerden bir tanesidir. Yabancı yatırımcı ortaklı şirketler sıralamasında birinci sıradadır. Türk iş adamlarının yatırımı ile kurulan şirket sayısı 280'ne ulaştı. Türk yatırımları 1,5 milyar doları aştı. Tataristan ile Türkiye arasında geçen yıl gerçekleşen dış ticaret hacmi 650 milyon doları geçti.

Tataristan ile Türkiye ilişkileri özellikle yakıt ve enerji başta olmak üzere petro-kimya, inşaat, oto sanayi, ağaç işleme, cam üretimi, hizmet sektörü ve daha birçok sektörde aktif bir şekilde gelişmektedir. Özel ekonomik bölgemiz Alabuga'yı Türk firmalarına açtık ve bunlardan Coşkunöz ağustosta, Kastamonu Entegre ise eylülde fabrikasını açtı. Yakın zamanda da 3 fabrika daha açılacak. Bunlardan 2 tanesi Şişecem birisi de Hayat Kimya tarafından açılacak.

2009 yılında Tataristan'ı ziyaret eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra birçok bakan ve valinin bizi ziyaret etmesi işbirliğimizin gelişmesinde büyük rol oynadı.

Bende Türkiye'ye çok defa gittim ve sadece bu yıl içerisinde 4 defa ziyaret ettim ki bunlardan en sonuncusu Sayın Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı görevine başlama töreniydi. Yine aralık ayı başında Ankara'da geçekleşecek Türkiye-Rusya Üst Düzey İşbirliği Konseyi'nin (ÜDİK) toplantısına Rus heyeti içerisinde bir kez daha Türkiye'yi ziyaret etmeyi planlıyorum.

Federal makamların desteği ile Tataristan ile Türkiye arasındaki ikili ilişkiler gelişmektedir. Kazan'da bulunan Türkiye Cumhuriyeti Başkonsolosluğu ve İstanbul'daki Tataristan temsilciliği aktif bir şekilde çalışmaktadır.

Bunun ile birlikte yüksek bir ekonomik imkanlarımız mevcuttur. Tataristan Rusya'nın önde gelen ve en gelişmiş bölgelerinden bir tanesidir. Petrol çıkarıp işletiyoruz, gelişmiş petro-kimya sektörümüz var. Tataristan'da uçak, gemi, helikopter, karayolu araçları ve makine sanayi gelişimi düzeydedir. Endüstri ürünlerimizin yüzde 50'si ihraç ediliyor.

Rusya pazarı dinamik bir şekilde gelişmektedir, Türk şirketlerinin bu pazara giriş için Cumhuriyetimizi seçmesini istiyoruz.

'TÜRKİYE'Yİ DÜNYANIN EN GÜÇLÜ, SÖZÜ EN DİNLENEN ÜLKELERDEN BİRİ HALİNE GETİRMEYİ TEMEL VAR OLUŞ HEDEFİMİZ OLARAK BELİRLEDİK

Toplantıda kısa bir konuşma yapan Türkiye'nin Moskova Büyükelçisi Ümit Yardım ise kısa bir süre önce Tataristan'ı ziyaret etme fırsatı bulduğunu ve orada da Sayın Minnihanov, ile görüşme fırsatı bulduğunu belirterek, önümüzdeki günlerde de bölge ziyaretlerine devam etme arzusunda olduğunu söyledi. Büyükelçi Yardım, 'Biz Türkiye olarak bölgesel ve küresel bir güç ve etki sahibi olan bir ülke olmayı temel vizyonumuz olarak tespit ettik. Türkiye sadece kendi içinde yaşayan, kendi yağı ile kavrulan bir ülke olmayacaktır. Biz ilk aşamada cumhuriyetimizin 100. Yıl dönümü olan 2023 yılında ve müteakiben daha uzun vadeli bir perspektif içerisinde Türkiye'yi dünyanın en güçlü, sözü en dinlenen ülkelerden biri haline getirmeyi temel var oluş hedefimiz olarak belirledik.

Bunu yapmak için hem devlet ve bürokrasi hem de iş adaları ve iş dünyası, hayatın başka sektörlerindeki insanlarımız ile çok yoğun bir eşgüdüm ile gerçekleştirmemiz lazım.

Biz bu hedefe yönelik olarak çalışırken sadece Avrupaya ve ya herhangi birine bakmıyoruz. Biz Türkiye olarak öncelikle komşularımız olmak üzere kuzeye, güneye, doğuya, batıya bütün dünyaya yönelik bir bakış açısı içerisindeyiz. Bu çerçeve içerisinde de bakıldığında da tabiki bunların başında Rusya gelmektedir. Rusya ile yüzlerce hatta bin yıla ulaşan bir ilişki tarzımız var. Bunun beş yüz yılını da diplomatik ilişki çerçevesinde geliştirmiş iki ülkeyiz. Potansiyellerimiz çok güçlü. Türkiye ile Rusya bir birini gayet iyi anlayan iki ülkedir. Bir birimizin ne dediğini ne düşündüğünü son derece samimi bir şekilde konuşaraktan ortaya koyuyoruz. Tabi buda önümüze çok geniş bir alan açıyor. En başta ticari ilişkilerin ve ona bağlı bütün alanların gelişmesinin temel unsuru şudur; iki ülkenin siyasi düzeydeiyi ilişki içinde olması. Siyasi ilişkileri olumsuz olan ülkeler arasında ticaretin, sporun, kültürün geliştiği dünya üzerinde yoktur. Böyle bir ilişki tarzı yoktur. Dolaysı ile bizim bu değerli komşumuzla bu derece iyi ilişkilerimizin olması ve önünde çok daha geniş bir vizyonu olması bütün alanlardaki işbirliğimizin gelişmesinin de önünü açıyor dedi.

'100 BİN RUS İNSANINI İSTİHDAM EDİYORUZ

Toplantının ev sahibi olarak konuşan RTİB Başkanı Naki Karaaslan ise Rusya'da faaliyet sürdüren 300'den fazla büyük çaplı Türk ve Rus şirketinin derneklerine üye olduğunu ve Rusya ekonomisine 10 milyar dolardan fazla yatırım yapan üye şirketlerinin 100 binden fazla Rus insanını istihdam ettiğinin altını çizdi.Karaaslan, şöyle devam etti

'Geçtiğimiz yıl Türkiye ve Rusya arasındaki ticaret hacmi 35 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Biz daha yolun başında olduğumuzu düşünüyoruz. Ekonomilerimizin birbirini tamamlayıcı özellikleri olduğu için bu hedefe ulaşılabilir. Ancak bu hedefe giden yol uzundur ve zorludur. Ekonomik ilişkilerimizin bundan sonraki gelişimi ile ilgi stratejinin net bir şekilde belirlenmesi gereği vardır. Bu işe ülkelerimizin yöneticileri olduğu kadar, politikacıları ve işadamları da katılmalıdır.

Türkiye-Rusya ekonomik ilişkilerinde Tataristan'ın önemli bir yeri vardır. Türk şirketleri bu cumhuriyette bir dizi büyük proje gerçekleştirmişlerdir. Büyük bir memnuniyet ile belirtmek isterim ki Sayın Tataristan Devlet Başkanı şahsen bu projelerin gerçekleştirmesi sürecini takip etmiş ve gerekli olduğu zaman hissedilir yardımlarını esirgememiştir.

Türk-Rus ilişkilerinin tüm alanlarda aktif bir şekilde gelişeceğine olan inancım tamdır. Bunun için gerekli tüm şartlar mevcuttur. Ülkelerimizi arasında çözümsüz kalmış politik bir sorun bulunmamaktadır. Türk-Rus ilişkileri diğer birçok komşu ülke için güzel bir örnek teşkil etmektedir.

Toplantıya katılan Tataristan Cumhuriyeti Bakanları da bölgenin yatırım iklimini ve avantajlarını anlatırken, toplantı sonunda da RTİB ve Tataristan Yatırım ve Geliştirme Ajansı arasında bir işbirliği anlaşması imzalandı.