Tmb, Küresel Kuruluşları Bilgilendirmek İçin Harekete Geçti

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminin ardından uluslararası düzeyde harekete geçti. Birlik, uluslararası meslek kuruluşlarına ve Türkiye'deki bütün yabancı misyon temsilciliklerine mektup göndererek sürece ilişkin bilgi verdi.

TMB'den yapılan açıklamaya göre, Birlik tarafından Uluslararası Müteahhitler Birlikleri Konfederasyonu (CICA), Avrupa İnşaat Sanayi Federasyonu (FIEC), Avrupa Uluslararası Müteahhitler Birliği (EIC) ve Dünya Su Konseyi (WWC) gibi uluslararası kuruluşlar ile Türkiye'deki bütün yabancı misyon temsilciliklerine mektup gönderildi.

TMB Başkanı Mithat Yenigün imzalı mektupta, Türkiye'nin demokrasiye bağlılığına vurgu yapıldı. Türk ekonomisinin ve inşaat sektörünün gücüne işaret edilen mektupta, hem yurt içinde hem yurt dışında 100'ü aşkın ülkede süren altyapı ve üstyapı projelerinin ara vermeden devam ettiğinin altı çizildi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Yenigün, şunları kaydetti:

"TMB olarak demokrasimize karşı gerçekleştirilen darbe girişimini şiddetle kınadığımızı açıkladık. Demokrasi tarihimize kara bir leke olarak geçecek bu girişime, başta vatandaşlar olmak üzere hükümet ve muhalefet partileri, sivil toplum örgütleri, tüm medya, polis ve askeri ile toplumun tüm kesimlerinin hep birlikte ortak tepki vermesini büyük bir takdirle karşıladığımızı dile getirdik.

Bu süreçte tüm vatandaşlarımızın birlik, beraberlik ve sağduyu içerisinde cumhuriyete, demokratik değerlere sahip çıkmaya devam edeceğine güvenimiz tamdır. Türkiye Müteahhitler Birliği Yönetim Kurulu ve üye firmalarının, güzel ülkemizde barış ve huzurun sağlanması, kalkınma ve yatırım çalışmaları ile ekonomik büyümenin kesintisiz devamı için üzerlerine düşen görevi her zamankinden büyük bir kararlılıkla yerine getirmeye hazır olduklarını bir kez daha vurgulamak isterim."

"Piyasalarda kısmen rahatlama sağlandı"

Yenigün, söz konusu darbe girişiminin ardından Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası öncülüğündeki kamu tarafıyla bankalar, iş dünyası temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının aktif bir şekilde tepki verdiğini anımsattı.

Bu tavrın, hayatın ve ekonominin olağan akışına hızla döndürülmesi ile mali çalkantıların potansiyel dalga şiddetinin azaltılması açısından piyasalarda kısmen rahatlama sağladığını bildiren Yenigün, şu görüşleri de paylaştı:

"Darbe girişiminin piyasalar üzerindeki artçı etkileri sürerken, 20 Temmuz itibariyle yurt genelinde 3 ay süreyle Olağanüstü Hal (OHAL) uygulamasına geçildiği açıklandı. Terör tehdidi nedeniyle bu günlerde Almanya, Fransa ve Belçika gibi Avrupa Birliği (AB) ülkelerinde de uygulanan olağanüstü hal sisteminin, teorik açıklamalardan ziyade uygulama pratiklerine göre piyasa hareketlerine ve yatırım ortamına yansıyacağı değerlendiriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın OHAL açıklamasında da vurguladığı üzere uygulamanın temel hak ve özgürlükleri kısıtlamadan, politik, sosyal ve ekonomik açıdan normalleşmeyi sağlayacak şekilde hayata geçirilmesi, uygulamanın yatırım ortamına etkisini de sınırlayacak.

Kısa vadede artan belirsizliğin, risk iştahını azaltma, piyasalarda dalgalanmayı arttırma, sermaye akımlarını tersine çevirme, dış krediye erişim olanaklarını kısıtlama, yatırımları daha da aşağı düzeylere indirme potansiyelinin yüksek olduğu değerlendirilmektedir. Öte yandan demokrasi ve hukukun üstünlüğüne bağlılık ile Türk ekonomisinin halihazırda ihtiyacı bulunan reformların da etkinlikle hayata geçirilmesi halinde, orta-uzun vadede Türkiye ekonomisinin eskisinden de olumlu bir konumda olabileceği düşünülmektedir."