Uluslararası Uyuşturucu Kullanımıyla Mücadele Günü - Son Dakika
Güncel

Uluslararası Uyuşturucu Kullanımıyla Mücadele Günü

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, uyuşturucu ile mücadelenin önce ailede başladığını belirterek, "Çocuğa nutuk çekmek, dikte etmek ve 'içme, içersen bağımlı olursun' demek yerine farklı ilgi alanlarına yönlendirmek önce ebeveynlerin sonra biz eğitimcilerin kritik başarı faktörü olmalı" dedi.

26.06.2015 16:01
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, uyuşturucu ile mücadelenin önce ailede başladığını belirterek, "Çocuğa nutuk çekmek, dikte etmek ve 'içme, içersen bağımlı olursun' demek yerine farklı ilgi alanlarına yönlendirmek önce ebeveynlerin sonra biz eğitimcilerin kritik başarı faktörü olmalı" dedi.

Üsküdar Üniversitesi'nde "Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü" kapsamında düzenlenen toplantıda, bugün Cenevre'de açıklanan Birleşmiş Milletler (BM) Uyuşturucu ve Suç Ofisi 2015 Dünya Uyuşturucu Raporu değerlendirildi.

Toplantıda konuşan Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, kurum olarak uyuşturucuyla mücadelede strateji belgesine sahip olduklarını söyledi. İstanbul Kalkınma Ajansı'nın desteği ile "Toksit ve Bağımlılık Yapan Maddelerin Kanıta Dayalı Tayin ve Danışma Merkezi" olan BATAMER'i kurduklarını hatırlatan Tarhan, uyuşturucu talebini azaltmanın püf noktasının "pozitif ebeveynlik" olduğunu vurguladı.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan, ailelerin çocuklarıyla iletişim konusunda dikkatli olması gerektiğini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:

"Bizim pozitif psikoloji uygulamaları kapsamında yaptığımız araştırmalar çocukla iletişim kurmada pozitif ebeveynlik konusuna işaret ediyor. Çocuğu anlayan, dinleyen ve ona göre hamlelerini yapan ebeveynler iletişimde çok başarılı oluyor. Bu nedenle uyuşturucu ile mücadele önce aileden başlıyor. Çocuğa nutuk çekmek, dikte etmek ve 'içme, içersen bağımlı olursun' demek yerine farklı ilgi alanlarına yönlendirmek önce ebeveynlerin sonra biz eğitimcilerin kritik başarı faktörü olmalı."

Denetimli serbestlik

Tarhan, uyuşturucu kullanımı konusunda denetimli serbestliğe değinerek, şunları kaydetti:

"Uyuşturucu kullanan bir kişi 'ben bağımlıyım ama tedavi olmak istiyorum' derse mahkeme tarafından denetimli serbestliğe tabi ediliyor ve hapse girmiyor, doktor kontrolünde tedavisi yapılıyor. Bu iyi işleyen bir sistem ama bunda da suistimaller olabiliyor o nedenle çok iyi takip edilmesi gerekiyor. Çünkü denetimsiz bağımlı kişiler diğer insanlar için bir canlı bomba gibidir. Her bağımlı yanına bağımlı yapmak için başka kişiler arar."

Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sevil Atasoy da yasadışı maddelerin üretim, kaçakçılık ve kullanımının oluşturduğu tehditlere yoğunlaşmak açısından bugünün önemli olduğunu söyledi.

Son 20 yılda Türkiye'de uyuşturucu sorununun tanınmayacak ölçüde değiştiğini belirten Atasoy, "60'lardan bu yana ülkemiz, uluslararası sözleşmelere uygun şekilde dengeli bir mücadeleyi hedeflemiş olsa da arzın önlenmesine yönelik gayretlerimiz hep ağırlıktaydı. Ekilen afyonun kaçağa kaymaması için gayretlerimiz ve güvenlik güçlerimizin Afgan eroininin Avrupa piyasalarına geçişini engellemedeki başarısı her zaman takdir edilmiştir.  Kasım 2014 tarihli Başbakanlık genelgesinden itibaren il ve ilçe koordinasyon kurullarının kararları doğrultusunda önleyici çalışmalara hız verildi" dedi.

Uyuşturucunun rotası değişti

Uluslararası kuruluşların raporlarını değerlendiren Atasoy, uyuşturucu trafiğinde değişen güzergaha da dikkati çekti. Atasoy, "Raporlara göre geleneksel olarak İran ve Türkiye üzerinden "Balkan Yolu" ile taşınan eroin,  İran ve Pakistan'dan hava ve deniz yolları kullanılarak önce Afrika ülkelerine oradan Avrupa'ya taşınmaya başlandı. Güney yolunun giderek daha fazla kullanılır olması, güney komşularımızdaki denetimsizliğin yanı sıra, güvenlik güçlerimizin yakalamadaki başarısının bir sonucu olarak değerlendirilmeli" ifadelerini kullandı.

Rapordaki Türkiye ile ilgili başka veriye de dikkati çeken Prof. Dr. Atasoy, ülkeye eroinin eskiden olduğu gibi sadece İran'dan değil artık Irak üzerinden de getirildiği bilgisini paylaştı.

Atasoy, son yıllarda yapılan araştırmalara göre, Türkiye'de uyuşturucu kullanımının azalmadığını, kullanım yaşının da 10'a kadar gerilediğini belirtti.

Prof.Dr. Atasoy,  Birleşmiş Milletler'in 13 üyeli Uluslararası Uyuşturucu Kontrol Kurulu'na yeniden aday gösterildiğini de açıkladı. 13 üyeli kurulun 2017'de boşalacak beş sandalyesi için oylama, 2016 baharında New York'ta Ekonomik ve Sosyal Konsey genel kurul toplantısında yapılacak.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Uluslararası Uyuşturucu Kullanımıyla Mücadele Günü - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement