Ünlü Olma Hayali Kuran Gençlere Organizatörden Uyarılar - Son Dakika
Güncel

Ünlü Olma Hayali Kuran Gençlere Organizatörden Uyarılar

Ünlü Olma Hayali Kuran Gençlere Organizatörden Uyarılar

Başak Gürsoy Ajansı'nın ortaklarından olan organizatör Emrah Esen, model ve oyuncu olma gibi hayallere kapılan gençlere uyarılarda bulundu.

28.01.2014 16:34
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Başak Gürsoy Ajansı'nın ortaklarından olan organizatör Emrah Esen, model ve oyuncu olma gibi hayallere kapılan gençlere uyarılarda bulundu.

Şanlıurfa Piazza Alışveriş Merkezi'nin programı kapsamında Şanlıurfa'ya gelen eski manken ve teknik yönetmen Emrah Esen, son dönemlerde yurt dışına ihraca başlayan dizi sektörünün hızla gelişmesi ile birlikte model ve oyuncuya ihtiyacın da aynı oranda arttığını söyledi. Genç yetenekleri tespit etmek amacıyla birçok ajansın da kurulduğunu hatırlatan Esen, gençlerin hayallerini suya düşüren olayları duymaya başladıklarını belirterek, uyarılarda bulundu. Modellerin de 'kast' sektörünün içerisinde olduğunu kaydeden Esen, ortağı olduğu Başak Gürsoy Ajansı'na ayda bin kişinin oyuncu ya da modellik için müracaat ettiğini aktardı. Müracaatlarda sadece 10 kişinin ajansa alındığını belirten Esen, "Bunlar sadece model başvurusu değil. Sektör olarak modeller de 'kast' sektörünün içerisinde. 'Kast' sektörü ise reklam, dizi ve benzeri yerlere oyuncu verir. Bin kişiden 500'ünü internet üzerinden eliyoruz. 500'ü mülakata çağırıp, ayda 100 kişi alıyoruz. Gerçekten uygunsa, yapabileceğine inanıyorsak, bizleri de herhangi projede ve sonrasında sıkıntı oluşturmayacağını düşünürsek ajansa alıyoruz" dedi.

Başak Gürsoy Ajansı'nın işleyiş sistemini de anlatan Esen, şöyle devam etti:

"Ajansların prosedürleri birbirinden farklıdır. Biz sözleşmeleri 1 senelik yapıyoruz. Hem bizi ve hem onları güvence altına alıyoruz. Karşı taraf çalışmak istemediğinde, sözleşmeyi bahane edip, çalışmaya zorlamak olmaz. Böyle bir şeye gerek yok. İnsanı kendi kadronuzda tuttuğunuzda, çalışmak istemiyorsa size de büyük yük. Bizimle çalışmak istemediğinde, bizlere kadar bile gelmez. Sekreterya departmanına bu konu söylenir hemen 2 dakikada sözleşmesi çıkarılır, feshedilir. Manken organizasyon esnasında gitmek istediğinde cezai şartı olması lazım. Bizim de hizmet verdiğimiz yerler de bize cezai işlem uygular. İkisinin arasındaki balans farkı tarafımızda yüksektir."

ADAYLARA TAVSİYELER

Gençlere uzun yıllar sözleşme yapan ve bu sözleşmelerin feshi için tazminatın ödenmesini isteyen ajansların da bulunduğunu hatırlatan Esen, "Bir sürü insan ajans açıyor. Hepimiz duyuyoruz 5-10 senelik sözleşmeleri. Bunlar hukuki olarak da geçerliliği olmaz. Reel şeyler değildir. Sözleşmeyi geri almak, feshetmek için ceza ödemek, bence doğru değil. Çalışmak istemeyen gider. Ama sektörde bunu bizler belirleyemiyoruz" diye konuştu.

Sektördeki gerçek ajansların sayısının bir elin parmaklarını geçmeyeceğini belirten Esen, model ya da oyuncu adayları için şu tavsiyelerde bulundu:

"Forum sitelerinde yazılanları okumak, neler yapıldığını, hangi ajansa gidilip, nasıl sonuç alındığına dikkat edilmesi gerekir. Ajansa gidildiğinde, çalışanlardan, neler yapıldığından, referanslarına kadar her şeyine dikkat etmek gerekir. Her ajansın web sayfası var. Yanıltıcı olabilir. Güncel dizileri koyup oyuncu aradığını söylüyor aslında böyle bir şey yok. Ajansa gidip konuşunca hemen bu durum ortaya çıkıyor. İlk önce 4-5 ajansı görüp, ziyaret edip, onlarla konuşup, ondan sonra başlamak. Köklü ajansları ellerinizden geldiğince tercih edin. Reklam oyunculuğunda her türlü insan reklam filminde yer alabiliyor. Doğru servis alabilecekleri bir yere gitmeleridir. İnternetteki bilgileri doğru şekilde analiz etmelidir. Adımız kullanılarak, farlı yöntemler ortaya çıkıyor ama bunlar çabuk ortaya çıkıyor ve hemen önünü kesiyoruz. Sözleşmelerin düzgün şekilde okunması lazım. Sözleşme içeriği çok önemli. Diyelim ki ajansa kayıt oldunuz, 'çıkarsanız 100 bin dolar cezası var' dendiğinde, bu hukuki bir konu olduğu için hemen avukata danışılması gerekir. Konu mahkemeye ulaştığında bu tür sorunlar, çabuk çözülür. Kast ajansları derneği var. Her sektörün, iyisi de kötüsü var. Ajansta çalışmak istiyorsanız öncelikle markaya bakın. Markanın ne zaman kurulduğuna ve yaptığı projelerine bakın."

Eskiden ünlü olmanın çok kolay olduğunu şimdi ise bu işin çok zor olduğunu ifade eden Esen, sektörün artık oturduğunu belirtti. Sektörün hızla büyümesi ile sektöre girecek kişilerde aranılan şartların da arttığına dikkat çeken Esen, "Eskiden daha kolaydı. Günümüzde o kadar hızlı ilerlemiyor. Sektör oturdu. Dizileri takip ederseniz son dönemde büyüme inanılmaz. Bu kadar talep olan sektör. Magazin basınında, gazetede çok fazla haberleri çıkabiliyor. Oraya girebilmek gerçekten çok zor. Sektör büyüdüğü zaman istenilen şartlar da gelişiyor. Tiyatro, sinema, televizyon mezunları var. Mesela bunlar sektörde yerini alıyor, dışarıdan gelen insanlar ise belirli prosedürden geçiyor. Kast ajansına başvuruda buluyor. Orada ufak ufak reklamlarda yer alıyor. Bu reklamlardan sonra dizi olabiliyor, bazen olmuyor. Bazen hiçbiri de olmuyor. Yüz kişiden belki 1 kişi olabiliyor o da reklamlarda olabiliyor. Gerçekten bir marka olabilecek isimler ise belki on binde bir olur" şeklinde konuştu.

"OYUNCULUKTA KABİLİYET DEVREYE GİRİYOR"

Oyuncu adaylarının bu işe büyük umut bağlamamasını isteyen Esen, reklam ve dizi oyunculuğunda kabiliyetin çok önemli olduğunu kaydetti.

Yetenekli gençler için alanın önü açık olduğunu anlatan Esen, "Reklam ve dizilerde her türlü insan yer alabilir. Reklam ve dizi oyunculuğunda kabiliyet devreye giriyor. Kamera karşısında farklı bir kişiyi canlandırmak zor bir şey. Tamamen kabiliyet. Şuan ki oyunculardan birçoğu eğitim almadı, sonradan eğitim almaya başladı. Sabırlı olunması, iyi düşünülmesi gerekir. İş hobi olarak düşünülmeli, iş olarak düşünmemelidir. Bu sektör hobi olarak bakıp, işe dönüştürmek yeni başlayanlar için daha sağlıklıdır. Brad Pitt mankenlikten gelmiş oyuncu olmuş. Türkiye'de Kenan İmirzalıoğlu gibi, Alp Kırşan gibi isimler var. Birbiriyle çok ilişkili bir durum. Ünlü olduğunuz zaman birçok dalda yer alıyorsunuz. Ses sanatçısı bambaşka bir şey. Görüntünüzle var olduğunuz zaman, reklamda, dizide oynuyor, podyuma da çıkıyorsunuz. Belirli bir zümre hepsini yapma kabiliyetine sahip. Tabii ki yapılıyor. Birbirinden ayırt etmek çok zor. Zaten dünyada, Avrupa'da da böyle. Bazıları başarılı oluyor ama bazıları olamıyor" dedi.

"MANKEN, KLİP DE ÇEKER"

Mankenlikten ses dünyasına geçmek isteyenlerin de bulunduğunu belirten Esen, yine bunun da yetenekle mümkün olduğunu ifade etti. Ses sanatçılarının bu konudaki tepkilerinin hatırlatıldığı Esen, mankenlerin göz önünde olması sebebiyle ses sanatçısı olmak istediğinde tepki alabildiğini kaydetti. Esen, "Örnek verilirse; mankendir, ses sanatçısı olacaktır. 100 kişi dener, 1 kişi olur. Zaten bunu halk seçer. Garsonu da ses sanatçısı oluyor. Manken göz önünde olduğu için dikkat çekiyor. Tercih tamamen halkta. Eğitim mutlaka gerekiyor. Allah vergisi ses varsa, alıp götürüyor. Bir sürü ses ustası okullu değiller. Tekrar bir İbrahim Tatlıses getiremezsiniz. Mankenler, göz önünde bulunduğu için, geçiş dönemlerinde herkes biliyor. Bir sürü insan klip yapıyor bir sürü para harcıyor, bir süre sonra yok oluyor. Elemesini halk yapıyor" diye konuştu.

"ŞARKICILAR DA DEFİLEYE ÇIKABİLİR"

Esen, ses sanatçılarının defileye çıkmasına ise belirli bir konsept dahilinde sıcak baktığını ifade etti. Esen, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Belirli konsept dahilinde sıkıtı olmaz, keyif katar. İlişkiler organizasyonu güçlendirir. Ses sanatçıları podyuma çıksa ki bu eskiden 2000'li yıllarda yapılıyordu. Artık mankenlikte, sanatçı çıkması kalmadı. Sektör değişti. Artık kıyafet daha ön planda. Bu nedenle ses sanatçısı, manken ayrımı yok. Ses sanatçısı da olsa o podyumda olabilir. Yeter ki fiziki özelliği ve cesareti olsun. Zaten hepsinin bu cesareti var ki, on binlerce kişi karşısında konser veriyor. Yeter ki konsept de kaldırsın. Ses sanatçısının proje içinde olmaması gerekiyorsa ve sadece ses sanatçısı olduğu için podyuma çıkıyorsa sıkıntı olur, sırıtır. Bunu da ne bizler, ne de hizmet verdiğimiz firmalar ister."

"KÖTÜ DİZİLER 13 BÖLÜMDE YAYINDAN KALKIYOR"

Esen, bir soru üzerine son dönemlerdeki dizi furyasını da değerlendirdi. Esen, dizilerin tırmanışa geçtiğini ve diziler ile birlikte sinema sektörünün de yükselişe geçtiğini söyledi. Esen, her sezon pek çok dizininin çekildiğini ve ayakta kalmayı başaran dizi sayısının 10-15 adet olabildiğini ifade etti. Esen, "Sinema sektöründe düşüş olmuştu, şimdi tekrardan yükselişte. Bu konuda dizilerin etkisi var. Oyuncular ne kadar çok para kazanırsa, yapımcılar da kazanıyor. Yapımcılar sinema filmi de yapıyor. Sezonda milyonlarca dizi giriyor, ayakta kalanı 10-15 tanesidir. Bunların da ayakta kalması gerekiyor. Çünkü sektörden oyuncular, yapımcılar, yönetmenler ekmek yiyor" dedi.

Son dönemlerde dizi ihracı yapılacak kadar kaliteli dizilerin ekranlara geldiğini vurgulayan Esen, aralarında kötü projelerin yer aldığını da ifade etti. Kötü dizilerin 13 bölümden sonra yayından kaldırıldığını belirten Esen, "Birçok projemiz artık, yurt dışında da gösteriliyor. Bizim için keyifli oluyor. Hem kültürümüz tanıtılmış oluyor, hem de sanatçılarımızın yurt dışına açılması mümkün oluyor. İyisi de var, kötüsü var. Kötü olanlar, 13 bölümden sonra yayından kaldırılıyor. Bazısı ise ikinci, bazısı beşinci bölümde yayından kalkıyor" diye konuştu.

Dizilerin tutulmasını sadece oyuncuya bağlamanın mümkün olmayacağını vurgulayan Esen, açıklamalarını şöyle tamamladı:

"Yönetmeni, görüntü yönetmeni, yapımcısı, ışık yönetmeni, oyuncusu bütün olduğu zaman keyifli olur. Bizdeki organizasyonlar gibi, bir bacağı kötü olursa devrilir. Tripot olarak düşünürsek, bir bacağını kaldırırsanız, düşmek zorunda. Dizilerde bir sürü ekmek yiyen insan var. Hepsinin çok iyi çalışması lazım ki, o dizi bir yere gelsin. Sadece oyuncu ile olmuyor. Görüyorsunuz o dizi de kalkıyor. Hangi diziler kalktı, sizler de biliyorsunuz. Hepsi iyi olduğu zaman proje devam ediyor. Bu da çok zor bir şey. Trend sürekli değişiyor." - ŞANLIURFA

Kaynak: İHA

Son Dakika Güncel Ünlü Olma Hayali Kuran Gençlere Organizatörden Uyarılar - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement