Uysalcumhurbaşkanlığı Seçimi Türkiye'nin Yeniden Fabrika Ayarlarına Dönebilmesi Adına Önemli

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, Türkiye'nin yeniden fabrika ayarlarına dönebilmesi adına önemli bir manivela milletimizin önündedir. Bu da Cumhurbaşkanlığı seçimidir dedi.

Ankara'dan Eskişehir'e gelen DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, partisinin il binasını ziyaret etti. Uysal DP İl binasında düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada cumhurbaşkanlığı seçimlerinin Türkiye için önemli olduğunu belirtti. Uysal konuşmasını şöyle sürdürdü

Türkiye'nin yeniden fabrika ayarlarına dönebilmesi adına önemli bir manivela milletimizin önündedir. Bu da Cumhurbaşkanlığı seçimidir. Türkiye'nin yeniden doğru bir iklime çevrilebilmesi adına, kendi gerçeklik gündemiyle meşgul olabilmesi adına, milletimizin müşterek değerlerde yeniden buluşabileceği bir zemini bu cumhurbaşkanlığı seçimleriyle Türkiye'mizin ve insanımızın yakalayabileceğine inanıyoruz. İşte bu noktada sorumlu bir anlayışın sahibi olarak DP olarak hiçbir kompleks duymadan, iktidarın oyunu aldığı kitlelerin rızasının ötesinde alamadığı kitlelerin de rızasını gözeten bir üslupla bu büyük ülkeyi yönetmesi gerekirken, geçen yıl Mayıs ayından itibaren bu ülkenin Başbakanı maalesef neredeyse bu ülkede yüzde 50'nin yarısından fazlasının başbakanlığından istifa eden noktadan tavrı sahibi olmuştur. İnsanlarımızı kamuoyu önünde acılarını paylaşacağına hakaret ettirir noktasına getirmiştir. DP Genel Başkanı Gültekin Uysal iktidarın tavırları karşısında çatı adayı teklifi ile siyasi aktörlerin bir uzlaşma arayışına girdiğini söyledi. Uysal şu şekilde konuştu

Arayışın neticesinde bugün Ekmeleddin İhsanoğlu'nun şahsında Türkiye yeniden, nasıl bir Türkiye'de yaşayacağını tayin edecek bu cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bir tercih yapacaktır. Bu noktada tercihimizi bir ucube anlayış içerisinde, Türkiye'ye giydirilmeye çalışılan ve bu coğrafyada olduğu kadar kendi içerisinde de bir çok problemi derinlerde barındıran bu siyasetin dışında makul bir siyasetin, Türkiye'de makul bir çoğunluğun sesi olacak, yeniden milletimizin müsterih haline getirdiği dini, milli, cumhuriyetin ve demokrasinin bütün değerlerini yeniden inşa edecek bir mantığı milletin önünde ayağa kaldırmak gibi bir mesuliyetimiz vardır. Hak ve özgürlüklerin adeta bir padişah tarafından ulufe olarak, onun keyfince millete dağıtıldığı iklim içerisinde yeniden gasp edilen haklarımızı hukukumuzu, demokrasimizi yeniden millet eliyle tutabilmek adına bir tavrın sahibi olarak hiçbir kompleks duymadan olumlaştırıcı, olgunlaştırıcı tavrımızı bu süreç içerisinde gördük. Açık yüreklilikle ifade edebilirim ki; eğer Türkiye bugün, bu seçimlerde 12 yıldır demokratik modelimiz içerisinde dengeleme ve denetleme mekanizmalarını meşru yollardan işletemediği bu iklim içerisinde bu iradeyi gösterebildiği takdirde Türkiye'ye deli gömleği olarak giydirilmek istenen sınırsız yetki, sıfır denetim mantığı içerisinde keyfi bir iradeyle beraber bu elbise benim üzerimde iyi duruyor diyerek dayatılan bu anlayışı geçmişte Sevr'i nasıl yırtmış atmışsa yeniden yırtıp atacak milletin hakiki iradesinin temsili olarak demokrasiyi de ayağa kaldıracaktır.