AK Parti Grup Toplantısı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, muhalefeti 'kiriz ve gerilim üretmekle suçlayarak' "Alnımız ak. Türkiye'de muhalefet neden geriliyor? Bu soruya cevap arayanlar muhalefetin içinde bulunduğu durumu anlayabilirler. Seçim sandığı kurulduğuda halkımız muhasebe kayıtlarına, hükümetin başarılarına bakarak kararını verecek. Antidemokratik yönetime özlem duyanlar, bu özlemini gideremeyecek. Meşruiyet de, yönetim de halkındır. Bunu böyle bilin" diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında muhalefete yüklenirken, "Daima yukardan bakan siyasetçi tipi halka 'bilmediğiniz şeyler var' derler. Halkla barışık olmayan, imtiyaz üreten seçkinci anlayışı tanımıyoruz kabul etmiyoruz. Hukuk devletinde herkesin hukukunu devlet korur. Bu düşünceyle bu zamana kadar açık şeffaf bir tutum takındık. Bundan sonra da halkla beraber olan anlayışımız sürecek. Çünkü bizim iktidarımız bugün olduğu gibi yarın da hesap veren bir iktidar olacaktır. Geriye bakıp bazı sorular sormamazı ve bunlara cevap vermemiz gerekiyor. Türkiye'nin kaynaklarını ve imkanlarını ne kadar güçlendirdik. Demokrasi ve hukuk devleti olarak ülkemizi nereden nereye getirdik. Hükümetimiz, bakanlarımız neler yaptı. Sivil toplum örgütlerinin sesine ne kadar cevap verdik. Halkın taleplerini ne kadar karşıladık. Allah'a şükürler olsun ki bu soruların hepsini cevaplayacak kadar alnımız ak" ifadelerini kullandı. "Halk bundan önceki hükümetler ne kadar iyidir mi diyor? Hayır. Çünkü Türkiye'de muhalefet çözüm üretmek için değil, kriz ve gerilim üretmek için var" ifadelerine yer veren Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Türkiye'de muhalefet neden geriliyor? Bu soruya cevap arayanlar muhalefetin içinde bulunduğu durumu anlayabilirler. Seçim sandığı kurulduğuda halkımız muhasebe kayıtlarına, hükümetin başarılarına bakarak kararını verecek. Antidemokratik yönetime özlem duyanlar, bu özlemini gideremeyecek. Meşruiyet de, yönetimde halkındır. Bunu böyle bilin. Onların demokrasi anlayışı da, yönetim anlayışları da bol sıfırlı paralar gibi tedavül dışı kalmıştır. Türkiye artık onların dar görüşlü mesafesinden çıkıp, yol almıştır. Vakti saati geldiğinde millet bizim yaptığımız hizmetlerimize bakarak, vicdanı ile kararını verecektir. Yolun başında milletimize vaadettiğimiz gibi biz ne aldatan olduk, ne aldanan olduk. Bundan sonra da inşallah ne aldatan ne de aldatılan olacağız. Bundan sonra da halkımızın vicdanı ve aklı olacağız".

Hizmet hedeflerinin aldatmamak olduğunu ve verilen tarihde her hizmetin bittiğini belirten Erdoğan, buna rağmen önlerinde hendeklerin olduğunu ifade ederek, "Bu efendiler kendilerini doğuştan imtiyazlı görüyorlar. AK Parti iktidarının halkın vicdanına yaslanmamızdan, yurtdışında Türkiye'nin tezlerini bu kadar ısrarla anlatmamızdan rahatsız oluyorlar. Türkiye olarak bu dönemde bizler acaba Cumhurbaşkanı ve başbakan olarak şu son 4 senede ne kadar yurtdışı seyehati yapılmış. 1980'den 2003'e kadar, 23 yıl. 1980'den 2003'e kadar Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanları ve başbakanlarının yurt dışı ziyaretlerinde bizim 4 senen mukayesesi yapıldığında. 4 sene 2.3 kat daha fazla ziyaret gerçekleşmiştir. Bu ne demektir, bunu asgari 5'le çarptığınız zaman nereye varır, yaklaşık 11.5 kat daha fazla yurtdışı temasları yapılmış. Bu ne getiriyor Türkiye'nin dünyadaki itibarını, Türkiye'de gündemi belirlenen bir ülke olmaktan çıkıyor. Türkiye artık gündem belirleyen bir ülke haline geliyor. Burda oturmakla dünyada gündem belirleyen bir ülke olamazsanız. koşarsanız gündem belirleyen ülke olursunuz" ifadelerine yer verdi. Bazı kesimlerin sadece zaaflar üzerinden siyaset yapmaya çalıştığını belirten Erdoğan, bu çerçevede de çirkin, yakışıksız, itham edici ifadelerin ortaya çıktığına dikkat çekti. Bu yakıştırmaların ve iftiraların siyasetin çıtasını düşürdüğünü blirten Erdoğan, kendilerinin böyle bir yola grimeyeceğine işaret ederken, "Bu olmayacak, onlar isterlerse gölgeleriyle kavga etmeye devam edebilirler ama, Türkiye'de siyaset yeniden o girdaba düşmeyecek. AK Parti Türkiye'de siyasetin normalleşmesini, demokratik bir çizgiye oturmasının, kalite kazanmasının başrolünü üstlenmiştir. Siyasetteki ve ekonomideki istikrar devam edecektir" dedi.

(AU-MAY-ÖK-ÖK-Y)