2019 Yılı Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Milli Savunma Bakanlığının 2019 yılı bütçesi üzerinde milletvekilleri söz aldı.

CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) kendileri için çok önemli olduğunu belirterek, "Çünkü asker milletiz. TSK, cumhuriyetten daha eski bir geleneğe sahip. Askeri yargı, sağlık hizmetleri de bunlardan biriydi. Bu iki hizmetin görülmesiyle ilgili sıkıntılar var. GATA'da kalan doktorlar ile bazı işler yapılmaya çalışılıyor ama onlar bittiğinde sıkıntılar olacak. Yargı ve sağlık konularında yapılması gereken işler var. " dedi.

Kuşoğlu, kurulduğundan beri Milli Savunma Bakanlığına bağlı olan Savunma Sanayii Başkanlığının yine bakanlığa bağlı olması gerektiğini söyledi.

HDP İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu da dünyanın, daha demokratik yere evrilmesi halinde savunma harcamalarının azaltılması, tehlikeli yere gidiyorsa artırılması gerektiğini söyledi.

Katırcıoğlu, siyasetin, ne kadar demokrasi ne kadar savunma ikilemine cevap üretmesi gerektiğini ifade ederek, "Savunma harcamalarının attırılmasına ilişkin tehditler var, bu belli artışı makul hale getirebilir. Hükümetin, özellikle iç politikada tercihinin daha otoriter yöne doğru evrildiğini görüyor, rahatsız oluyorum. Türkiye'de kıt kaynaklarımızın önemli kısmı savunmaya doğru gidiyor. Eğer Türkiye siyaseti içeride Kürt sorununu barışçı şekilde çözebilseydi o zaman iç ve dış savunma gibi bütçemizin önemli kesimini kullandığımız kaynaklar, belki de refahın artmasına doğru kullanılacak kaynaklar haline gelebilirdi." diye konuştu.

MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı ise Türk milletinin, 15 Temmuz'daki darbe girişimiyle tarihinin en büyük ihanetlerinden biriyle karşı karşıya kaldığını, iç savaş çıkararak ülkeyi bölmek isteyen işgal girişimini, milletin milli iradeye, demokrasiye sahip çıkarak engellediğini, kahraman askerlerin de bunda payı olduğunu söyledi.

Kalaycı, terörle mücadelenin çok boyutlu, başarılı şekilde icra edildiğini, milli güvenliği sağlamaya yönelik operasyonların ülke toprakları ve sınır ötesinde sürdürüldüğünü anımsattı.

TSK'nin, milletin gözbebeği olduğunu, burayı peygamber ocağı olarak gördüğünü dile getiren Kalaycı, TSK'de ileri teknoloji kullanımında uzman personel istihdamı yaratılması, TSK'nin daha da güçlendirilerek yeniden yapılandırılması, modernize edilmesi, caydırıcılık kabiliyetinin daha da artırılması gerektiğini anlattı.

Kalaycı, orduevleri ve askeri kantinlerin, tüm TSK mensuplarına açık hale getirilmesini isteyerek, orduya da bunun yakışacağına işaret etti.

İYİ Parti Ankara Milletvekili Durmuş Yılmaz, 5 kez bedelli askerlik düzenlemesi yapıldığını, her birinin farklı olduğunu, içlerinde tutarlılık ve adalet bulunmadığını, birinde döviz alındığını, birinde x, birinde y miktarda para alındığını savundu.

Yılmaz, siyasetçinin, bu tür fırsatların ortaya çıktığını gördüğü anda milli ekonominin mantıklı şekilde çalışması için gereken uzun vadeli reformları yapmadığını öne sürerek, "Kalıcı, adaletli, öngörülebilir bir askerlik yasası getirebilir miyiz?" diye sordu.

15 Temmuz FETÖ hain darbe girişiminden sonra kararlar alındığına işaret eden Yılmaz, " Kuleli Askeri Lisesi'ni kapatmakla bir yere varabilir miyiz? Önemli olan zihniyetin değişmesi. İçindeki zihniyet değiştirilerek tarihi gelenek devam ettirilemez mi?" dedi.

İYİ Parti Bursa Milletvekili İsmail Tatlıoğlu da Genelkurmay Başkanlığının Milli Savunma Bakanlığına bağlanmasını olumlu bulduklarını ifade etti.

Çuvalla başlayan TSK'yi itibarsızlaşma konusunu, TSK'nin iyi yönetemediğini öne süren Tatlıoğlu, "Bedelli askerlik konusuyla ilgili bir politikanız olsun. Kuvvetli birinin yakınının askerlik durumu var, bununla ilgili düzenleme geliyor iddiası doğru değil ama çok da uçuk sayılmaz. Bu konuda belirli politikamız olması lazım." diye konuştu.

AK Parti Kocaeli Milletvekili Sami Çakır, ateş çemberi yeniden yakılmaya çalışılıyorsa bakanlığın söylediklerinin sadece bütçe değerlendirmesi olamayacağını ifade etti.

Terör örgütü PKK'nın faaliyetlerinin sınırlarda ve sınır dışında nasıl beslendiğini gördüklerini kaydeden Çakır, DEAŞ, PKK, YPG hangi ad altına olursa olsun yarın yenilerine hazır olunması gerektiğinin unutulmamasını istedi.