28 Şubat Davası - Son Dakika
Güncel

28 Şubat Davası

28 Şubat Davası

Sanık avukatları, naip hakimler tarafından okunan ve tutanak altına alınan, 28 Şubat 1997 tarihli MGK tutanaklarına göre hükümetin istifaya zorlanmadığını savunarak, davanın düşürülmesini istedi Duruşmada Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, iddianameye yapılan itirazlara cevap verdi

23.09.2013 16:13
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

28 Şubat dönemine ilişkin, 103 sanık hakkında "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini cebren devirmeye, düşürmeye iştirak" suçundan açılan davada, sanık avukatları, naip hakimler tarafından okunan ve tutanak altına alınan 28 Şubat 1997 tarihli Milli Güvenlik Kurulu (MGK) tutanaklarına göre, hükümetin istifaya zorlanmadığını savunarak, davanın düşürülmesini istedi.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, iddianameye yapılan itirazlara cevap verdi.

Batı Çalışma Grubu'nun (BÇG), resmen 10 Nisan 1997'de Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir'in imzasıyla kurulduğunu belirten Çetin, BÇG'nin bu tarihten önce de gayriresmi olarak faaliyetlerini sürdürdüğü kanaatine vardıklarını söyledi.

28 Şubat döneminde hükümetin, cebir ve tehdit sonucu görevini bırakmak zorunda kaldığını ifade eden Çetin, belgelerden, yasa dışı kurulan BÇG'nin, 2009 yılına kadar faaliyet gösterdiğinin anlaşıldığını dile getirdi.

-Avukatlardan itiraz

Sanık avukatları, 1997'de, 28 Şubat sürecine ilişkin yapılan suç duyurusuna, mahkemenin takipsizlik kararı verdiğini hatırlatarak, takipsizlik kararının ortadan kaldırılmasını gerektirecek yeni delillerin ortaya çıkmadığını, açılan davanın hukuksuz olduğunu savundu. Avukatlar, davanın dürüşülmesine karar verilmesini talep etti.

Sanık avukatlarından Aykanat Kaçmaz, duruşmada ne şekilde savunma yapacaklarını bilmediklerini ifade ederek, "Zarar gördüm diyerek, davaya katılmak isteyen müştekilerin, beyanlarına ya da suçlamalarına da cevap verecek miyiz? Cumhuriyet savcısı bizim nasıl savunma yapacağmızı anlatabilir mi?" dedi.

-"Yüzlerce yeni dilekçe ve delil"

Tekrar söz alan Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, müştekilerin davaya katılması konusunda mahkemenin karar vereceğini kaydetti.

28 Şubat soruşturmasının, müşteki Hasan Celal Güzel'in başvurusu üzerine, 1997'de takipsizlikle sonuçlanan dosya üzerinden başlatılmadığını, yüzlerce yeni dilekçe ve delil ele alınarak yürütüldüğünü anlatan Çetin, cumhuriyet savcısının, yeni delillerin varlığı doğrultusunda dava açabilmesinin, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 173/6. maddesinde düzenlendiğini söyledi.

-"Dava çökmüştür"

Sanık avukatlarından Ali Fahir Kayacan, naip hakimlerce incelenen 28 Şubat 1997 tarihli MGK tutanağından, hükümetin istifaya zorlanmadığının anlaşıldığını savunarak, "Dava maddi unsurları itibariyle çökmüştür. Erbakan, MGK'daki kararları, 'bugün değil, yarın imzalayım' diyor" dedi.

Sanık Çetin Dizdar'ın avukatı Ulvi Tunç da naip hakimler tarafından okunan MGK tutanağının soruşturma sırasında savcılık makamına sunulmadığını hatırlatarak, "Heyetiniz tarafından okunan tutanakla, davanın temeli ortadan kalkmıştır. Bu çerçevede dava düşürülmelidir" diye konuştu.

Diğer sanık avukatları da MGK tutanakları doğrultusunda davanın düşürülmesini istedi.

-"Katılma talepleri değerlendirilsin"

Bir kısım sanık avukatları da müştekilerin davaya katılma taleplerinin, mahkemece, bugün değerlendirilmesi talebinde bulundu.

Tutuklu sanıklardan Çetin Doğan, söz alarak, "Müdahil bana soru soracak mı, tartışacak mı? Bunu bilmemiz lazım. Önce davaya katılma kararı verilsin ki ben savunmamı ona göre yapayım" dedi.

-"Terör örgütü" nitelendirmesi

Mağdur avukatlarından Bülent Demir, savcının, sıkıştırılmaya çalışıldığını iddia ederek, Batı Çalışma Grubu'nu (BÇG) "terör örgütü" olarak nitelendirdi.

Bu sırada, duruşmayı izleyen mağdurlar, Demir'i alkışladı. Mahkeme Başkanı Tayyar Köksal, izleyicileri uyararak, tekrarlanması durumunda salondan çıkaracağını söyledi.

Sanık avukatlarından Hikmet İşler, salonda oturanların terörist değil, şerefli Türk subayları olduğunu söyledi.

Sanık avukatlarından Yavuz Er de 28 Şubat sürecinde devletin mağdur olduğunu savunarak, "Atılı suçtan 400-500 kişinin mağdur olma ihtimali yok. 70 milyon insanın çağırılması gerekir. Bakanlar Kurulu'na karşı suç işlenmiş olmasına rağmen Bakanlar Kurulu mağdur müşteki şikayetçi olamıyor" dedi. - Ankara

Kaynak: AA

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement