28 Şubat Davası - Son Dakika
Güncel

28 Şubat Davası

28 Şubat Davası

Emekli Tümgeneral Çetin Dizdar: "BÇG terör örgütü değildir, yasalara aykırı bir kuruluş olduğunu söylemek mümkün değildir" "BÇG ile herhangi bir bağım ya da ilgim olmamıştır. Komutanlarımın...

24.10.2013 17:18
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

28 Şubat Davasının tutuklu sanıklarından emekli Tümgeneral Çetin Dizdar, Batı Çalışma Grubu'nun (BÇG) terör örgütü olmadığını, yasalara aykırı bir kuruluş olduğunun söylenemeyeceğini savundu.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın öğleden sonraki bölümünde çapraz sorgusu tamamlanan emekli Tuğgeneral İdris Koralp'ın avukatı Şemsettin Tolga Altan söz aldı.

Altan, müvekkilinin, soruşturma safhasındaki ifadelerinin tam olarak tutanaklara geçirilmediğini savunarak, iddianamede yer alan suçlamaları kabul etmediklerini söyledi.

Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) "dinsiz" denilmesini kabul etmediğini belirten Altan, "Müslüman ülkelere yardım elini uzatan bir TSK var. Bosna'da, Kafkasya'da görev yapabilen, Müslümanların yardımına gidebilen başka bir ordu yok. Öyle aşiret bozması devletlerin ordusu, oraya bisküvi bile gönderemez. TSK kimsenin saçıyla, sakalıyla uğraşmamıştır. TSK'nın günah keçisi olarak görülmesinin yanlışlığını anlatmak istiyorum" dedi.

Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin'in, "Savcılık sorgusunda, müvekkilinizin ifadelerinin tam olarak yansıtılmadığını düşündüğünüz tutanağı neden düzelttirmediniz?" sorusuna Avukat Altan, şu yanıtı verdi:

"İstedim, ancak soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili, bana ters davrandı. Müvekkilimin yanında mahçup oldum. Müvekkilimin, ifadelerinin kaydedildiği bilgisayarın ekranı bize dönük değildi. Ben, ekranın bize döndürülmesini istedim, kabul etmedi. Ben de müvekkilimin verdiği cevapları bir kağıda not aldım. Sonra elimdeki kağıttan bir kısmını düzelttim. Mustafa Bilgili bana çok sinirlendi, 'yaptığım işin lüzumsuz olduğunu' söyledi."

Kemal Çetin'in "Müvekkilinize ait savunma tutanağında, bazı ifadelerin farklı aktarıldığını söylediniz. Bunları birer birer söylermisiniz?" sorusuna, Altan, "Bana 10 dakika verirseniz hepsini söyleyebilirim" cevabını verdi.

Bunun üzerine araya giren Mahkeme Başkanı Tayyar Köksal, avukat Altan'a başka bir zaman söz verebileceklerini söyledi.

-"Türk askeri yalan söylemez"

Avukat Altan'ın beyanlarının ardından, tutuklu sanıklardan Çetin Dizdar savunmasını yaptı.

İddianamede açıklanan olayların ve suç delili sayılan belgelerin, hukuki değerinin bulunmadığını iddia eden Dizdar, ıslak imzalı olmayan belgelerin suç delili olarak değerlendirilmesini kabul etmediğini söyledi.

İddianamede yer alan, isminin bulunduğu, 12 ve 19 Ağustos 1998 tarihli, Batı Çalışma Grubu'na (BÇG) ait belgelerin gerçek olmadığını savunan Dizdar, "Soruşturma sırasında, belgenin aslının Hava Kuvvetleri Komutanlığı'ndan getirtilmesi talebimiz, savcılıkça dikkate alınmamıştır. Bunun üzerine biz istedik. Hava Kuvvetleri'nden gelen cevapta, bu belgenin sahte olduğu ortaya çıktı" dedi.

Çok kısa bir dönemde, komutanlarının emri ile BÇG toplantılarına katıldığını, ancak yazışmalarının olmadığını ifade eden Dizdar, "Türk askeri yalan söylemez, doğruyu söyler. İddianameden anlaşıldığı kadarıyla benimle ilgili ıslak imzalı hiçbir belge yok. Islak imzalı olmayan, resmi kayıtlarla doğrulanmayan belgelerin hukuki geçerliliği yok" diye konuştu.

-"Devlet mi suç işlemiştir?"

Cezaevinde, 546 gündür haksız yere tutulduğunu, 72 yaşında ve hasta olduğunu kaydeden Dizdar, istediği şekilde muayene olamadığını ileri sürdü.

28 Şubat döneminde, Hava Kuvvetleri Komutanlığı Muhabere İstihbarat Daire Başkanlığı (MUHİM) yaptığını belirten Dizdar, "BÇG ile herhangi bir bağım ya da ilgim olmamıştır. Komutanlarımın emri olmadan, kendi başıma gidip BÇG toplantılarına katılmam, askeri kural ve teamüller çerçevesinde söz konusu olamaz. BÇG terör örgütü değildir, yasalara aykırı bir kuruluş olduğunu söylemek mümkün değildir" dedi.

BÇG'nin, devletin çeşitli organlarıyla yazışmalar yaptığını ve koordineli çalıştığını anlatan Dizdar, "Eğer BÇG yasalara aykırıysa, ondan bilgi alan, ona bilgi veren devletin bütün organları da buna ortaklık etmiştir. Diğer bir ifadeyle, devlet mi suç işlemiştir? BÇG, iddia edildiği gibi yasalara aykırı kurulmuş değildir" diye konuştu.

-"Hükümeti düşürmek gibi eylem yok"

İddianamede yer alan, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini devirmek" suçunu kabul etmediğini ifade eden Dizdar, REFAH-YOL hükümetini düşürmek, devirmek gibi bir suç ya da eylemlerinin olmadığını savundu.

Dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu'na yaptığı açıklamaların, 28 Şubat 1997 tarihli MGK tutanaklarının, dönemin hükümetine baskı yada cebir uygulanmadığını ortaya çıkardığını iddia eden Dizdar, tahliyesini ve beraatını istedi.

-Soruları sandalyede cevapladı

Dizdar'ın savunmasını tamamlamasının ardından çapraz sorgusuna geçildi.

Mahkeme Üyesi Hakan Oruç'un, "BÇG toplantılarındaki değerlendirmeleri hangi bilgiler üzerine yapıyordunuz?" sorusuna Dizdar, MGK Genel Sekreterliği, MİT, İçişleri Bakanlığı gibi devletin çeşitli organlarından gelen bilgilerle yaptıkları cevabını verdi.

Dizdar, "Garnizon komutanlıklarından ya da birliklerden gelen bilgiler var mıydı?" sorusuna ise "Hatırlamıyorum" yanıtını verdi.

Bu sırada Dizdar, başının döndüğünü belirterek, soruları, sandalyeye oturarak cevaplamak istediğini söyledi. Mahkeme Başkanı Köksal'ın izin vermesiyle Dizdar, sandalyeye oturdu.

Sanıklardan Çetin Doğan'ın, "BÇG toplantılarıyla göreviniz gereği yaptığınız istihbarat toplantılarını karıştırmış olabilir misiniz? Sık sık BÇG diye tekrarlanınca, beyniniz yıkanmış, yanlış hatırlıyor olabilir misiniz? sorusuna Dizdar, "Hayır, karıştırmıyorum" karşılığını verdi.

Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, Doğan'ın sorusuna itirazda bulunarak, "Sanığın nasıl cevap vereceğini söylüyor" dedi.

Dizdar, "İddianamede yer alan 28 Ağustos ve 11 Ağustos 1997'de yapılan toplantılara katıldığımı Allah canımı alsın hatırlamıyorum. Türk askeri doğru söyler. Bu toplantı nereden çıktı anlamıyorum, kafayı yiyeceğim. Hava Kuvvetleri İstihbarat Başkanı olarak vallahi billahi katılmadım, yeminle söylüyorum" diye konuştu. - Ankara

Kaynak: AA

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement