28 Şubat Davası - Son Dakika
Güncel

28 Şubat Davası

28 Şubat Davası

Emekli Tuğgeneral Zeytinci: "Benim, BÇG denilen kuruluşla hiçbir ilgim, bağlantım yok. Burada, çalışmam ve görevim olmadı"

01.11.2013 16:01
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

28 Şubat Davasının tutuklu sanıklarından emekli Tuğgeneral Refik Zeytinci, "Benim, Batı Çalışma Grubu (BÇG) denilen kuruluşla hiçbir ilgim, bağlantım yok. Burada, çalışmam ve görevim olmadı" dedi.

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada, dönemin Kara Kuvvetleri Harekat Başkanı Şükrü Sarıışık'ın çapraz sorgusu yapıldı.

Müşteki avukatlarının sorularını, Sarıışık, "müştekilerin, müdahilliklerine henüz karar verilmediği" gerekçesiyle yanıtlamadı.

Daha sonra Sarıışık'ın avukatı Ali Fahir Kayacan savunma yaptı.

Müşteki avukatlarının bazı sorularını eleştiren Kayacan, "Soru sorma hakkı var' diye, herkesin her aklına geleni sormaya hakkı yok. Yaptığımız kamu görevinin saygınlığına uygun davranmak ve yargılamanın kalitesine katkıda bulunmak durumundayız" dedi.

İddianamede suç tarihinin 8 Mayıs 1996 ve sonrası olarak gösterildiğini hatırlatan Kayacan, iddianameye göre atılı suçun 31 Mayıs 2005'e kadar süre gittiğini anlattı. Bu zaman dilimi dışında zarar gördüğünü ileri süren kişilerin davaya katılamayacağını savunan Kayacan, "1985'te silahlı kuvvetlerden ilişiği kesilmiş biri duruşmaya katılabilir mi?" diye sordu.

Kayacan, müşteki avukatlarının müvekkillerinin hangi tarihlerde zarar gördüğünü bilmediklerini ifade etti.

Şükrü Sarıışık'ın BÇG faaliyetleriyle hiçbir ilgisi olmadığını savunan Kayacan, müvekkilinin Balyoz Davası'ndan 18 yıl hapse çarptırıldığını belirtti. Kayacan, "Öyleyse niye tahliyesini istiyoruz? Sadece insani bir düşünceyle. Asla kendisine özgürlük sağlamayacak" diye konuştu.

-Zeytinci'nin savunması

Daha sonra emekli Tuğgeneral Zeytinci savunma yaptı.

28 Şubat döneminde, Türk Silahlı Kuvvetleri'nde İstihbarat Okul Komutanlığı görevinde bulunduğunu belirten Zeytinci, istihbarat okul komutanlığının, Genelkurmay karargahındaki faaliyetlerle ilgisinin olmadığını, sadece kursiyerlere eğitim verdiğini söyledi.

İstihbarat okul komutanlığının, istihbarat toplamakla görevli olmadığını ifade eden Zeytinci, "Benim,  'BÇG' denilen kuruluşla hiçbir ilgim, bağlantım yok. Burada, çalışmam ve görevim olmadı. Hiçbir toplantısına katılmadım, hiçbir görev almadım. Görev yaptığım komutanlıkta da kimseyi görevlendirmedim" dedi.

Genelkurmay Karargahındaki, 4 Nisan ve 7 Nisan 1997 tarihli toplantılara katılmadığını savunan Zeytinci, toplantıların yapıldığı iddia edilen İnönü Salonu'nun yerini dahi bilmediğini söyledi.

Müşteki Tamer Tatar tarafından, soruşturmaya delil olarak sunulan belgelerin, sahte olduğunun Genelkurmay Başkanlığı ile yapılan yazışmalarda ortaya çıktığını öne süren Zeytinci, Genelkurmay Karargahında yapıldığı iddia edilen toplantılara işkin belgelerin de orjinal ve gerçek olmadığını iddia etti.

Kendisine BÇG kimlik belgesi verilmediğini, telefon listelerinde isminin yer almadığını savunan Zeytinci, BÇG'ye gelip giden evrak listesinde de İstihbarat Okul Komutanlığı'nın adının yer almadığını söyledi.

Andıç eylem planında brifing verdiğinin iddia edildiğini, söz konusu brifingin 1997'de yapıldığını, ancak kendisinin 1997'de emekli olduğunu ifade eden Zeytinci, "Benim bu konuda görev yapmam fiziken imkansızdır. Bu tarihte ben çoktan emekli olmuştum" diye konuştu.

-"Orduevlerine giremiyorum"

Zeytinci, Genelkurmayın tasarrufu doğrultusunda, 31 yıldır görev yaptığı TSK'da, 2000 yılından bu yana orduevlerine bile giremediğini ileri sürerek, kendisinin de mağdur olduğunu iddia etti.

28 Şubat süreciyle ilgili emirleri savcılık ifadesi sırasında gördüğünü belirten Zeytinci, tahliyesini ve beraatını istedi.

Savunmasını tamamlamasının ardından, Zeytinci'nin çapraz sorgusuna geçildi.

Sanık emekli Tümgeneral Çetin Dizdar'ın "BÇG, suç örgütümüydü?" sorusuna Zeytinci, şu yanıtı verdi:

"Bütün çalışmalar Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir refleksidir. Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği işin içinde. Onlar da 28 Şubat kararlarının uygulanması için benzer şeyler kurmuşlardır. BÇG yasal bir kuruluştur. Karargahta bir çalışma şeklidir. Aynı şey Başbakanlık'ta da var. BÇG'nin tek başına yetkisi yok. Karargah çalışması içinde konuyu inceliyor, hazırlık yapıyor, iç güvenlik harekat başkanına iletiyor. Tamamen legal, hiyerarşik yapı içinde çalışan bir kuruluştur."

-"Genelkurmay'ın tasarrufu"

Müşteki avukatlarından İsmail Aydos'un, "Sizinle benzer mağduriyetler yaşayan birçok insan var. Mağduruyitenizin sebebi nedir?" sorusuna Zeytinci,"Bu Genelkurmay'ın benimle ilgili takdiridir. Nedenini söylemek istemiyorum" cevabını verdi.

"Orduevine alınmamanızı BÇG faaliyetlerine mi dayandırıyorsunuz? Bununla ilgili bir başvurunuz oldu mu?" sorusuna Zeytinci,"Ben, BÇG değil de 28 Şubat'ta yayınlanan bir sürü emirler var, ben onlara yorumladım. Bu konuda Genelkurmay'a yazı yazdım, ancak cevap alamadım" karşılığını verdi.

"Çalıştığınız hastane, sakıncalı bir hastane olabilir mi?" sorusunu  Zeytinci, "Yaşım 69, bulunduğum her yerde Türkiye Cumhuriyeti'nin kanunlarının yasak ettiği hiçbir iş yapmadım. Türkiye Cumhuriyetinin kanunlarının yasak ettiği hiçbir yerde bulunmadım. Bulunduğum her yer yasaldır" diye yanıtladı.

Sanık emekli Korgeneral Köksal Karabay'ın, "Kesin olarak sizi, kim mağdur etti? sorusuna Zeytinci "Bu, Genelkurmay'ın tasarrufu" cevabını verdi. - Ankara

Kaynak: AA

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement