3. Dünya Türk Forumu

Edirne Valisi Hasan Duruer, "Bugün dünyada 100 tane bilim adamı sayacak olsak içlerinden bir nesinin Türk olmaması maalesef bize acı veriyor"dedi.

Duruer, tarihi Ekmekçizade Kervansarayı'nda düzenlenen "3. Dünya Türk Forumu"nun açılışında, böyle büyük ve anlamlı bir organizasyona ev sahipliği yapmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

Edirne'nin Türk tarihinin en önemli şehirlerinden biri olduğunu ifade eden Duruer, birçok medeniyete ev sahipliği yapan şehrin, Türk kültürünü de en iyi şekilde yansıttığını vurguladı.

Türk tarihinin en önemli eserlerinden birisi olan Selimiye Camisi'nin Edirne'de olduğunu hatırlatan Vali Duruer, konuşmasına şöyle devam etti:

"Selimiye bir pırlanta gibidir. Edirne ve Türk tarihine yakışan bir camidir. Selimiye'nin yanında şehrimiz çok sayıda tarihi esere de ev sahipliği yapmaktadır. Rivayete göre Fransa'dan sonra en fazla tarihi eserin burada olduğu söyleniyor. 30'dan fazla camisi, bunlardan 7 tanesi selatin camisidir, 14 tane köprüsü, 120 tane çeşmesi, 350-400 civarında mimari örnekleri ve içinde bulunduğunuz muhteşem kervansaray ile gerçekten çok önemli bir kentte bulunuyorsunuz. Edirne aynı zamanda da Balkanların merkez şehridir."

Duruer, Balkanlarda 5 milyona yakın soydaşın sürgüne, göçe ve katliama maruz kaldığını ancak Türk milletinin yapılan iyilikleri ve kötülükleri çabuk unuttuğunu dile getirdi.

Türk dünyasındaki üretimin bir Almanya'nın gayrisafi hasılatı veya Microsoft'un cirosu kadar olmadığını aktaran Duruer, şunları kaydetti:

"Ne yazık ki yeterli üretimi yapamadığımız görüyoruz.  Bugün dünyada 100 tane bilim adamı sayacak olsak içlerinden bir tanesinin Türk olmaması maalesef bize acı veriyor. Sanatçılarımızdan kaç tanesinin dünya çapında bir eseri var, kaç tane bilim adamı yetiştirebiliyoruz. Bunlara baktığımızda insana üzüntü veriyor. Bugün Türkiye olarak üretmiyoruz, alıyoruz. teknoloji üretmiyoruz, teknoloji satın alıyoruz. Bunları çok iyi düşünmemiz lazım. Geleceğe çok iyi hazırlık yapmamız gerekir diye düşünüyorum."

"Artık tarihimizi kendimiz yazmalıyız"

Türk Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Büyükelçi Halil Akıncı ise bugüne kadar Türk dünyası olarak hep başkalarının ortaya attığı fikirleri tartıştıklarını, bundan sonra Türk akademisinin, uluslararası ortak bir örgüt olarak tesis edilmesiyle, gerçek anlamda Türk entelektüelleri yetiştireceklerini söyledi.

Türk tarihinin Türkler tarafından yazılmadığını ve sürekli çalındığını belirten Akıncı, şöyle konuştu:

"Tarihimiz çalınmakta, tahrip edilmekte, tarihimiz hakkında yalan söylenmektedir. Artık tarihimizi kendimizin yazma zamanı geldi. Bunu da Türk akademisi yapacaktır. Peki Türk akademisinin tarih alanındaki çalışmaları eğitim alanına yansıyacak mı, evet yansıyacaktır. Bu konuda geçen yıl Eskişehir'de yapılan eğitim bakanları toplantısında karar aldık. Ortak tarih kitabı yazılacak ve bunlar okullarda okutulacaktır. Artık Türkler onu kesen, bunu kesen veya artık nasıl görüyorlarsa, sandıkları gibi değil büyük adamları yetiştiren bir millet olarak tanınacaktır. Çünkü artık tarihimizi kendimiz yazacağız. "

Ermeni sorunu

Akıncı, Ermeni sorununun, Ermenilerin kimlik sorunu olduğunu dile getirdi. Bazı milletlerin kendi kimliklerini tanımak için düşmana ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Akıncı, bazı Türk aydınlarının da konuyla ilgili suçluluk duygusu olduğunu, buna anlam veremediğini aktardı.

İlk defa 1965 yılında Montebello şehrinde Ermeni anıtı dikildiği zaman sorunun incelenmeye başlandığına değinen Akıncı, şöyle devam etti:

"Hiçbir zaman Türkiye dışişleri de incelemeyi bırakmamıştır. O zaman mesela ölü sayısı 300 bindi, iddia ettikleri. O zamandan bu yana bu sayı 1,5 milyona çıktı. Nasıl çıktı, anlamıyorum. Başta bizim aydınlarımız olmak üzere herkes buna inanıyor. Birazcık öğrenmeye gayret etseler, niye suçlu olduklarını bir araştırsalar, elbetteki Ermeni sorunu dediğimiz bu sorunu çözebiliriz. Çünkü Türklerin bir özelliği vardır, hiçbir zaman düşmanlıkları hatırlamazlar."

"Tarihte Türkmenler de büyük soykırımlara maruz kaldı"

Irak Cumhuriyeti İllerden Sorumlu Devlet Bakanı ve İletişim Bakanı Dr. Torhan Almufti de Irak'ta tarih boyunca her zaman Türkmenlerin varlığını sürdürdüğünü belirtti.

Irak Türklerinin de tarihte büyük katliam ve soykırımlara maruz kaldığını ifade eden Almufti, "Tarihte Türkmenler de büyük soykırımlara maruz kaldı. Geçen dönem yapılan anayasadan Türkmenler silindi. Irak'ta Türkmenlerin varlığı kabul edilmedi. Türk ve Türkmen isimleri yasaklandı. Türkmenlerin evleri, yurtları, arazilerine hükümet el koydu. Başka kişilere verdi. Şimdi Irak'ta yeni bir dönem başladı, yeni bir anayasa çizildi. Anayasada ilk defa Türkmenler de yer aldı. Gönül ister daha çok şey olsun. Artık her şey farklı olmaya başladı. En basit örneği karşınızda Iraklı Türkmen bir bakan var. Bundan önce böyle bir şey olamazdı" ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından Edirne'deki mimari sanatları anlatan serginin açılışı yapıldı, forum kapsamında oturumlara geçildi. - Edirne