32 Yıllık Cezalar Yeniden Yapılandırılacak

DENİZ AÇIK - TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Katip Üyesi, AK Parti Eskişehir Milletvekili Emine Nur Günay, devletin 32 yıllık birikmiş alacağını yeniden yapılandırdıklarını belirterek, "Trafik, askerlik, karayolu taşıma kanunu, nüfus, seçim, karayolu geçiş ücreti idari para cezaları gibi yapılandırmalar mevcut. Bu, 1984 yılından beri olan tüm cezaları kapsıyor." dedi.

Günay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini, bir ülkeyi parçalamak üzere gerçekleştirilmiş terörist eylem olarak gördüklerini vurguladı.

Türkiye'nin siyasi tarihinde darbe deneyimleri yaşadığını ifade eden Günay, onların verdiği acı ve deneyimle vatandaşların sert tepki verdiğini anlattı.

Darbeciler ve teröristlerin, ülkenin, milletin psikolojisini etkileyemediğini vurgulayan Günay, şöyle konuştu:

"Bir psikolojik savaş kazanıldı. Milletimiz, tamamen kendi iradesi ve cesaretiyle meydanlara ve sokaklara çıktı. Teröristlere karşı dimdik ayakta durdu. Türk Silahlı Kuvvetlerinin büyük çoğunluğunun bu kalkışmaya katılmaması, komutanlarımızın hemen devreye girip, olayın emir komuta zinciri içinde olmadığını söylemesi ve destek vermemesi askeri darbenin gerçekleşmemesinde önemli etken. O gecenin kahramanlarından birisi de emniyet güçlerimizdir. Cumhurbaşkanımızın ve başbakanımızın hemen halkla iletişime geçip, dik duruş için çağrıda bulunması siyasi iradenin ne kadar güçlü olduğunu gösterdi. Basın ve yayın kuruluşları da toplumun bütün paydaşlarını bir araya getirip, etkin iletişimi sağladı. Herkese çok teşekkür ediyorum."

"Vergi alacaklarının asıl tutarı 90 milyar lira"

Günay, 15 Temmuz sonrası geçiş döneminden Türkiye'nin çok daha güçlü bir demokrasiyle çıkacağının altını çizdi.

Türk halkının gündüz işte, gece ise demokrasi nöbetinde olduğuna değinen Günay, kendilerinin de Plan ve Bütçe Komisyonunda yoğun çalışmalarda bulunduklarını anlattı.

Piyasadaki nakit sıkışıklığının farkında olduklarını belirten Günay, Merkez Bankasının para politikalarıyla bunu bir şekilde takip ettiğini ve uygun tedbirleri aldığını aktardı.

Kendilerinin de piyasayı rahatlatmak adına almaları gereken birtakım önlemler bulunduğunu dile getiren Günay, şöyle devam etti:

"Bunların başında bazı alacakların yeniden yapılandırılması var. Trafik, askerlik, karayolu taşıma kanunu, nüfus, seçim, karayolu geçiş ücreti idari para cezaları gibi yapılandırmalar mevcut. Bu, 1984 yılından beri olan tüm cezaları kapsıyor. Devletin 32 yıllık birikmiş alacağını yeniden yapılandırıyoruz. Ödemeleri kolaylaştıracak ve sicilleri yeniden temizleyecek bir adım. Vergi alacaklarının asıl tutarı 90 milyar lira. SGK'nın şu anki tutarı 68 milyar lira. Gümrük vergisinin asıl kısmı 325 milyon lira, para cezası kısmı da 935 milyon lira, yapılandırmaya girecek kısım. Hem vatandaşımıza rahat bir nefes aldıracağız hem de bir anda tahsil edilemeyecek birtakım alacakların da devlete gelir olarak girmesini sağlayacağız."

"Ekonomimiz sağlam temeller üzerinde"

Günay, FETÖ'nün ekonomide de kriz çıkarmak istediğini ve ekonomiye zarar vermeye çalıştığını vurguladı.

Dünyada, ekonomik anlamda Türkiye'nin yaşadığından daha büyük bir stres testinin olamayacağına dikkati çeken Günay, 15 Temmuz gecesindeki darbe girişiminden iki gün sonra tüm piyasaların açılması ve tüm finansal kuruluşların hiçbir şey olmamış gibi faaliyetlerine devam etmesiyle dünyaya en güzel cevabın verildiğini söyledi.

Ülke ekonomisinin 14 yıldır sağlam temeller üzerinde ilerlediğini belirten Günay, şunları kaydetti:

"Bu sağlam temel üzerinde olmanın üç nedeni var. Bunlardan birincisi mali disiplin, ikincisi güçlü finansal ve bankacılık sistemi, üçüncüsü de güçlü bir Merkez Bankası ve esnek para politikasıdır. Türkiye çok etkin bir kriz yönetimi yapabiliyor. Ülkemizde borsa kapanmadı. 11 Eylül sonrası ABD'de borsa günlerce açılmadı. Rusya'da küresel ekonomik kriz nedeniyle borsa haftalarca açılmadı. Milletimizin o kadar sağduyusu ve feraseti var ki 26 Temmuz itibarıyla 9 milyar dolarlık döviz bozduruldu. Şu anda her şey kontrol altında. Çok daha güçlü bir demokrasiyle çok daha güçlü bir ekonomik yapılanmaya da geçeceğiz. Yurt içindeki vatandaşımız ve yatırımcımız ekonomiye güveniyor. Yurt dışındaki yabancı yatırımcılara verilmek istenen algı yönetimi üzerinde daha çok çalışmalıyız. Eninde sonunda Türkiye ile ilgili görmek istemedikleri gerçekleri görecekler."