4. Koçluk Konferansı Bu Sene Sanat ve Sporseveri Buluşturdu

İş, eğitim, sanat ve spor dünyasından önemli isimleri "Lead Your Life – Hayatını Yönet" temasıyla tanınmış koçlarla bir araya getiren Koçluk Konferansı, bu sene dördüncü kez düzenlendi. Tüm dünyada 20. yılını kutlayan Uluslararası Profesyonel Koçluk Derneği (ICF Türkiye) tarafından gerçekleştirilen konferans, Wyndham Grand İstanbul Levent'te iş dünyasının yanı sıra, eğitim sektörü, sanat ve sporseverleri de buluşturdu.

Eğitim, spor, sanat, kişisel gelişim gibi yaşamın tüm alanlarında koçluk kavramının etkisinin ve katkısının ele alındığı konferans, "Hayatını Yönet" teması ile ulusal ve uluslararası alanlarda deneyimli, konusunda uzman konuşmacıları bir araya getirdi.

Etkinliğin açılış konuşmaları ICF CEO'su Magdelana N. Mook ve ICF Türkiye Başkanı Naci Demiral tarafından yapıldı. Mook, "ICF'in şu anda tüm dünyada 26 binden fazla üyesi bulunuyor. Türkiye'ye bu organizasyonun bir parçası olduğu için teşekkür ediyoruz. Gelişim ve koçluk arasındaki güçlü ilişki artık çok daha net anlaşılıyor. Bu yüzden günümüzde insanlar artık herhangi bir sorun ya da problem yaşamadan da koçlarla çalışmaya başlıyor. Koçluğun değer bazlı düşünmeyi öğreten bir uzmanlık olduğu biliniyor" dedi.

Açılış konuşmasını yapan diğer bir isim olan ICF Türkiye Başkanı Naci Demiral ise "Dünya'da ve Türkiye'de giderek artan bir ilgiyle karşılanan "Koçluk" bugün artık geleceğin en önemli meslekleri arasında. Geçtiğimiz günlerde ICF bir organizasyonu için ICF üyesi diğer ülkelerin temsilcileri ile bir araya geldik. Dünya ile kıyasladığımızda üye sayımız oldukça yüksek. Üyelerimizin yüzde 50'si ICF onayı almış ve koçluk hizmeti veren kişiler. Günümüzde insan kaynakları departmanları yavaş yavaş insan değeri departmanlarına dönüşüyor. Dolayısıyla koçluğun önemi çok daha fazla artıyor. Biz de bu konferansımızda koçluğun hayatın her alanına temas eden yönlerini incelemek istedik" dedi.

Açılış konuşmalarının ardından günün sürprizi olan ve İK Direktörü Nerhan Hepşen tarafından bestelenen Koçluk Marşı da ilk kez izleyicilere seslendirildi. Koçluk marşı büyük beğeni topladı.

Sonrasında "Potansiyeliniz Gerçekliğiniz Olur, Eğer…" başlıklı konuşması ile Yaşam Ustası Christopher Nevill, "Organizasyonel Kültürleri Sürdürebilirlik ile Dönüştürme" başlıklı konuşması ile Üst Düzey Yönetici Koçu Kevin Craig; "Koçluk Dünyasında Beklentilerin Derinlemesine Analizi" konulu sunumu ile Estima Araştırma CEO'su Hasan Tanla katılımcılarla buluştu.

Koçluk araştırmasından çarpıcı rakamlar çıktı…

Tanla'nın açıkladığı yeni yapılan koçluk araştırması sonuçlarına göre Türkiye'de koçların yüzde 80'ini kadınlar oluşturuyor. Yüzde 86'sı 36 yaş üstü olan koçların yüzde 46'sı bir şirkete bağlı olarak çalışıyor. Yüzde 51'i üst düzey yönetici, İK, satış ve pazarlama departmanlarında görev alırken koçluk mesleğine adım attıktan sonra önceki görevinden ayrılıyor. Türkiye'de eğitim alan ancak henüz unvanını alamayan koç sayısı ise yüzde 62. Araştırmaya göre 4214 firma koçluk hizmeti alıyor. Koçluk alma ortalaması ise 8.2 seans olarak gerçekleşiyor. Koçların yüzde 40'ı koçluk mesleğinin daha çok tanınması için tanımının doğru anlatılması gerektiğini düşünürken, yüzde 24'ü medya tanıtımının ise yüzde 24 olması gerektiğini anlatıyor.

"Her antrenöre bir koç lazım"

Konferansın ilk bölümü LG Genel Müdürü Ahmet Sakızlı'nın moderasyonunda, Dünya ve Avrupa Futbol Kupaları ile Türkiye Süper Ligi'nde 250'nin üzerinde maçta görev alan FIFA Yardımcı Hakemlerimiz Bahattin Duran ve Tarık Ongun ve Milli Jimnastikçi Ebru Karaduman'ın panelist olarak katıldığı "Spor Dünyasında Koçluk" konulu panelle devam etti. Panelde; Bir sporcunun dört ayrı kanaldan beslendiğini anlatan Tarık Ongun, "Fiziksel destek, teknik/taktik, psikolojik destek ve mental destek sporcuların beslendiği kanallar. Koçluk desteği mental anlamda sporcuların gerçekten ihtiyaç duyduğu bir alan. Takım olabilme ve konsantrasyon konusunda da oldukça etkili" dedi. Sonrasında söz alan Milli Jimnastikçi Ebru Karaduman ise aktif spor yaptığı dönemde koçlukla tanışmış olmayı çok istediğini belirterek, "Koçluk bir sporcunun performansına oldukça destek oluyor. Bundan yıllar önce katıldığım bir turnuvada çalıştırıcımın beni cesaretlendirmek amacıyla yaptığı sert bir konuşma psikolojimi negatif yönde etkileyip, dengemi kaybetmemi sağlamıştı. Koçluk almanın eğiticilerin davranışlarını olumlu anlamda değiştireceğine inanıyorum" dedi. Bahattin Duran ise "Dört yıldır koçluk hizmeti alıyorum. Saha içinde kulübe önünde görev yapıyorum. Eskiden kulübeden bana bir yorum yapıldığında bende dönüp cevap verirdim. Koçluk ile daha dengeli olmayı, öğrendim. Koçumla yaşadığım sıkıntıları konuştukça performansımın da atığını hissettim" dedi.

Son 10 yılda koçluk nasıl değişti?

Verilen öğle arasının ardından 4. Koçluk Konferansı, Yönetici ve Takım Koçu Dilek Yıldırım Akgün moderasyonunda Monier Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Daniş Navaro, Unilever Global Başkan Yardımcısı Zeynep Yalım Uzun ve TÜVTÜRK Genel Müdürü Kemal Ören'in panelist olarak katıldığı "Üst Düzey Liderlerin Gözünden Koçluk" konulu panelle sürdü. Panelde; Koçluğun son 10 yıldaki değişimi de konuşuldu. Baskı ile yetişen nesillerin hayata başladığında neleri yapabileceğini bilmediği anlatan Kemal Ören, "Ne yazık ki en tepedeki yöneticiler genelde zor insanlar. Bu duygu durumunu aştığımız zaman yeni nesil çok daha hızlı tecrübe kazanacak. Bu yüzden yeni neslin kedini fark etmesine odaklı bir koçluk sistemi kurgulamalıyız" dedi. Yönetici ve Takım Koçu Dilek Yıldırım Akgün ise bilginin içselleştirilmesinin çok önemli olduğunu belirtti. Yıllar önce koçluk aldığını anlatan Zeynep Yalım Uzun, "Koçum bana zorluklarla karşısında 'Bu zorluğun içindeki hediyeyi bul derdi'. Yıllar içinde koçluk, kişinin iyi yönlerine odaklanan bir bakış açısına doğru gelişti. Koçlar bir insana dokunuyor, onlar da başka insanlara. Değişim ve dönüşüm devam ediyor" dedi. Daniş Navaro ise "İş dünyası oldukça zorlu. Gençler yeteneklerini tanımıyorlar. Ben koçluğu; anlam, özne ve sevgi sorunu üzerinden inceliyorum. Bu üç soruna kilitlendiğinde başarıyı getirdiğini düşünüyorum. Koçluk insanın içe bakmasını sağlıyor ve bu şekilde insan defalarca kendini aşıyor" dedi. Panel sonrasında Üst Düzey Yönetici Koçu Sabine Dembkowski "Yönetim Kurulları Yönetme ve Geliştirme" konulu bir sunum ile izleyici karşısına çıktı.

İki farklı perspektif…

Akabinde "İş Dünyasında Koçluğun İki Farklı Perspektifi" konusunun işlendiği ve moderatörlüğünü Ekol Lojistik İnsan Kaynakları Genel Müdürü & İcra Kurulu Üyesi Osman Ünal'ın yaptığı panel düzenlendi. Panele; Nova Nordisk İnsan Kaynakları Direktörü Emine Yeşil Güner, SAP İnsan Kaynakları Direktörü Hande Genç, Vodafone Ürün Yönetimi ve Fiyatlandırma Direktörü Levent Gemici ve CarrefourSA İstanbul - Mini Avrupa Bölge Müdürü Serhat Girgin panelist olarak katıldı.

Koçluğun artık neredeyse bir bilim haline geldiğini anlatan Osman Ünal, koçluğun kurumsal tarafta meydana getirdiği etkilerini katılımcılara sordu. İlk olarak söz alan Emine Yeşil Güner, "Şirket içi koçluk çalışmalarını yıllar önce başlattık. Yöneticilerimizden koç olmalarını değil ama bazı koçluk tekniklerini kullanmalarını bekliyoruz" dedi. Koçluğu çok önemsediklerini anlatan Hande Genç ise "Özel bir koç havuzu ile çalışıyoruz. Özellikle yeni atamalarda, lokasyon değişimlerinde, görev alanı genişletilmesinde ve kriz iletişiminde koçluğun etkisini çok net görebiliyoruz. Çalışanlar daha kolay adapte oluyor, çalışan mutluluğu ve bağlılığı önemli oranda artıyor" dedi. 10 yıldır koçluk hizmeti aldığını anlatan Levent Gemici "Koçluk bana farklı bakış açıları katmış bir ayna. Koçluk almaya başladığımdan beri empati gücüm arttı" dedi. Koçluk hizmeti alan kişilerdeki değişime dikkat çeken Serhat Girgin "Koçluk hizmeti alınca çok konuşan kişiden dinleyen kişi olmaya başlıyorsunuz. Bu alışkanlık karşınızdaki kişinin potansiyelini anlamanızı sağlıyor. Daha hümanist bir bakış açısı geliştirebiliyorsunuz" dedi.

Sanatta Koçluk…

Konferans, moderatörlüğünü BiAile.com Kurucusu ve TV Program Yapımcısı Oya Kalender'in yaptığı "Koçluk Bakış Açısıyla Sanat" başlıklı panele devam etti. Panele; Tiyatro, Sinema ve Dizi Oyuncusu, Seslendirme Sanatçısı Betül Arım, Heykeltıraş ve Koç Mehtap Kurbanzade ve Modern Minyatür Sanatçısı Esra Karaduman katıldı.

"Sanatçının hayal ettiklerini koçluk hedef haline getiriyor" diyen Betül Arım, "Bizler çok korumacı bir aile yapısıyla yetişiyoruz. Bu yüzden birilerinin bizi hep dürtmesi gerekiyor. Koçlar da bizleri bu anlamda dürtüyor. Bize yol arkadaşlığı yapıyor. Koçluk, ben konservatuardan mezun olduğumda tanıştığım bir kavram olsaydı, bambaşka biri olurdum. Biz sanatçılar dağınık insanlarız. Bazen modumuz düşüyor. Koçluk hizmeti bizleri diri tutuyor" dedi. Sonrasında söz alan Mehtap Kurbanzade ise sanatçılar çoğu zaman pek çok işi aynı anda yapmak durumda kalıyor. Koçluk kendimizi kendimize tanıtıyor. Böyle olunca sanatta da hangi yöne gitmek gerektiği konusunda büyük faydalar sağlıyor" dedi.

16 yıldır sanatla uğraştığını anlatan Ebru Karaduman, "Sanat içsel bir yolculuk. Biz sanatçılar bazı yollardan geçerken kararsızlıklar yaşayabiliyoruz. Koçluk benim yönümü bulmamı sağladı. Koçluk zaman içinde doğru sorular sormayı da bize öğretiyor" dedi.

Konferans, TEV Genel Müdürü Yıldız Günay moderatörlüğünde, Koç İlköğretim Okulları Yöneticileri Tümay Dovan, Nilüfer Günergin, Fatih Yılmaz ile Koç Üniversitesi yönetcileri Selcen Yavuz ve Nurşen Demiröz'ün deneyimlerini ve uygulamalarını paylaşıldığı "Eğitimde Koçluk" konulu panel ile son buldu.

Uluslararası Profesyonel Koçluk Derneği (ICF Türkiye) ve 4. Koçluk Konferansı hakkında bilgi almak için www.icfturkey.org ve www.koclukkonferansi.com adresleri ziyaret edilebilir.