ABD SURİYE ÖZEL TEMSİLCİSİ JEFFREY: ASKERİ OLARAK DA BU SORUNU ÇÖZMEK ZORUNDA... - Son Dakika
Güncel

ABD SURİYE ÖZEL TEMSİLCİSİ JEFFREY: ASKERİ OLARAK DA BU SORUNU ÇÖZMEK ZORUNDA...

ABD SURİYE ÖZEL TEMSİLCİSİ JEFFREY: ASKERİ OLARAK DA BU SORUNU ÇÖZMEK ZORUNDA...

ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, bugün başlayan "Uluslararası İdlib Konferansı"nda konuştu.

05.03.2020 13:16
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş
ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey,  bugün başlayan "Uluslararası İdlib Konferansı"nda konuştu.  Jeffrey, "Artık askeri olarak da bu sorunu çözmek zorunda olduğumuz bir noktadayız" dedi.

İletişim Başkanlığı'nın düzenlediği "Uluslararası İdlib Konferansı" başladı. Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde gerçekleşen Konferansa Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkan Yardımcısı Çağatay Özdemir, ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, Suriye Ulusal Koalisyon Başkan Yardımcısı Dima Moussa, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Prof. Dr. Gülnur Aybet katıldı.

Açılışın ardından SETA Washington DC Araştırma Direktörü Doç. Dr. Kılıç B. Kanat'ın moderatörlüğünde "İdlib sorunun çözümü üzerinde uluslararası camia ve örgütler ne yapmalı?" başlıklı bir oturum yapıldı. Oturumda ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, NATO PA Türk Grubu Başkan Vekili ve TBMM Dışişleri Komisyonu Üyesi Ahmet Berat Çonkar, Suriye Ulusal Koalisyon Başkan Yardımcısı Dima Moussa, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı  Prof. Dr. Gülnur Aybet oturuma katıldı.

"VARDIĞIMIZ SONUÇ ŞU; BİZİ DİNLEMİYORLAR"James Jeffrey, oturumda "Artık askeri olarak da bu sorunu çözmek zorunda olduğumuz bir noktadayız. Bu konuda ABD'nin pozisyonu nedir?" şeklindeki soruya şöyle yanıt verdi: "ABD'nin Suriye'de olmasının sebepleri var. Koalisyonunun DAEŞ'e karşı yaptığı kampanya, güney politikaları ama bunların yanı sıra askeri olarak Suriye'deki mevcudiyetimiz, mesela ekonomik ve coğrafi kaynakların Esad rejimi altında yaşamak istemeyen insanlara zulmetmek üzere kullanılmasını tolere edemez.ABD'nin veya başka ülkelerin askeri girişimleri asla rejimi devirmek gibi bir amaçta değil. Rus güçlerine yönelik de olduğu düşünülemez. Hedefimiz bu değil. Bizim hedefimiz nedir? Müzakere edilen bir çözüm. Türkiye, hem Rusya ile diyalog hem de caydırıcılık konusunda harika çabalar sarf ediyor. Bunu biz çok takdir ediyoruz. Bizim de Rusya ile Suriye üzerinden belli bir diyaloğumuz var. Soçi ziyaretimiz oldu. Sayın Pompei, Sayın Putin ile Suriye çözümünü görüşmek için önemli bir ziyaret gerçekleştirmişti. Vardığımız sonuç şu; bizi dinlemiyorlar. Yani bugün yapılacak tartışma umuyorum gerçek bir ateşkes ile sonuçlanır. Biz bu çatışmada gerçek bir ateşkes görmedik. Şam'da, Halep'te ya da diğer yerlerde görmedik. İdlib'te görmedik."

"RUSYA NEDEN ESAD GÜNDEMİ KONUSUNDA BU KADAR ISRARCI ANLAYAMIYORUM AMA REALİTE BÖYLE"Jeffrey, "Esad rejimi ve Rusya ateşkesin altına imza attı ama terörist tanımını da çok geniş tutarak, 'Teröristler olursa ateşkesi bozma hakkımızı saklı tutarız' dedi. Bu defaatle bozuldu. İdlib farklı, mülteciler ve muhalefetin gideceği başka yer yok. Daha öncekilerden farklı. İdlib'e zaten insanlar bu yüzden kaçmışlardı. Ama Rusya'nın uyguladığı yol haritası, zaten bu güne kadar gördüğümüz yol haritası. Umuyorum ki bugün bir şey değişir, başarı elde edilir. Bu diyaloğu Türkiye askeri ve diplomatik olarak destekliyor. Pek çok Avrupa Birliği ülkesi, benim ülkem ve NATO ülkesi destekliyor. Ruslar sürekli siyasi çözüm için baskı yapıyorlar. Yani Suriye'nin 1 bölü 3'ü Esad rejimi altında olmamasına rağmen bu konuda zorluyorlar. Rusya neden Esad gündemi konusunda bu kadar ısrarcı anlayamıyorum ama realite böyle. Belki bugün, askeri çözümden uzaklaşılarak, diplomatik çözüme yaklaşıldığını gördüğümüz bir çözüm olur. Ama daha önce çok hayal kırıklıkları yaşadık. ABD, AB ve Türkiye, biz bunları gördük. Ama oraya gitmek ve bu çabayı sarf etmek çok önemli" diye konuştu.

SORULARI YANITLADIOturumun ardından James Jeffrey gazetecilerin de sorularını yanıtladı. Jeffrey, "Washington'un somut askeri yardım konusundaki görüşü nedir?" sorusu üzerine şöyle konuştu: "Washington'da bu konuda görüş birliği yok, bu konudaki değerlendirmeler hala devam ediyor. İnsani yardım konusunda atılan adımlar biliniyor. Bu hafta, askeri koordinasyon ve bilgi paylaşımı gerçekleştirildi. Türkiye'nin silah satışı programlarında önemli bir katılımcı olduğunu biliyoruz. Türkiye ile çok sayıda askeri ekipman programımız var. Bunları değerlendiriyoruz, yapabileceğimiz bir şey var mı buna bakıyoruz. Aynı zamanda çeşitli diplomatik adımlar da atıyoruz ya da atabiliriz. Mesela Avrupa harekete geçirilebilir. Başkan Trump'ın ve ABD Kongresi'nin anlaştığı bir konu varsa, kolektif bir çaba sarf etmek gerekiyor. Sadece Türkiye ve ABD'nin değil, NATO'daki müttefiklerimizin özellikle de Avrupalıların bir arada hareket etmesi gerekiyor. Bu konuda Avrupalılara da katkı bulunmaları konusunda baskı yapıyoruz. Mesela İspanya'da bir Patriot birim var. İncirlik'te şu anda bu birim. Biz NATO'nun bu tür adımlar atmasını bekliyoruz. Washington'da bu konuyu konuştuğumuzda ana mesele şu; aslında genel olarak S-400 füzeleri temel sorunu oluşturuyor. Bu tamamen FETÖ'nün ve PKK'nin propagandasından bağımsız bir şey. Burada tamamen ABD Kongresi açısından ve savunma sistemimiz açısından çok ciddi bir endişeden bahsediyoruz. Başkan Trump açısından da bu ciddi bir sorun. Bu sorunun nasıl aşılabileceğini biz çözmeye çalışıyoruz. Ancak bu aşamada bu bir sorun olmaya devam ediyor. Bu sorun gündemde olsa da olmasa da biz elimizden gelenin ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz."

Jeffrey, "Ne Rusya ne Türkiye askeri çatışma istemez bence. Ancak Suriye'de iyi niyetlerin hayal kırıklığı ile karşılaşması söz konusu olabiliyor" dedi.

"RUSYA İLE TÜRKİYE 2015 YILINDA BİR İHTİLAF YAŞADI"James Jeffrey, "Rusya ile Türkiye 2015 yılında bir ihtilaf yaşadı. Bunun sonucu olarak bir Rus uçağı ve helikopteri düşürüldü. Bu düşürme işini kim yaptı bilmiyoruz. Çok sayıda askeri birlik orada bir arada. ABD güçleri ile Rus müttefikleri arasında 20 çatışma oldu. Suriyeli paralı askerler var, Suriye milisleri var. Son 20 ayda çok ciddi ihtilaflar yaşandı. Onun için hiç öngörülemeyen, hiç de hoş karşılanmayacak bir ihtilafın çok kolay bir biçimde kontrolden çıkabileceğini biliyoruz. Onlarca askeri hareketine kuzeydoğuda müdahale ettik son 2 ay içinde. Bunların hepsinde müdahaleler barışçı bir biçimde sonuçlandı ama yine de bu durum bizi endişelendirmeye devam ediyor. Suriye'de dışarıdan çok sayıda ordu var aynı zamanda Suriye'de sahada devlet olmayan, silahlı gruplar var. Bunlar çok küçük alanda birbirleriyle mücadele ediyorlar" şeklinde konuştu.

"SURİYE'DE KENDİ ULUSAL GÜVENLİK ÇIKARLARIMIZ İÇİN MEŞRU BİR ŞEKİLDE VARIZ"Jeffrey, "S-400 sistemi aktivasyona hazırsa ve ABD'den de Patriotlar gelmeyecek diye düşünürsek, S-400'leri güney sınırında Türkiye, teknik ya da siyasi sorunlara rağmen kullanır mı?" sorusuna ise şöyle yanıt verdi: "Halka açık oturumlarda bu istişareleri ifşa edemeyiz. Türkiye ile ABD arasında bu tür istişareler devam ediyor. ABD'nin nasıl bir destek vereceği konuşuluyor. Bu hikaye zaman zaman yanlış aktarılıyor. Bu konuda ABD'de hükümet düzeyinde çok üst düzeyde bunu tartışıyor. Suriye'nin toprak bütünlüğü konusunun önemli, bunu prensipte kabul ediyoruz. Ama BM kararları var. Silahlı muhalefetin kabul görmeyeceği, bu tür ilkeler var. Bizler şu an Suriye'de kendi ulusal güvenlik çıkarlarımız için meşru bir şekilde varız. Suriye'nin komşularının beka endişeleri var. Bunlar uluslararası hukuka göre anlaşılır endişeler."

"BUNLARDAN ÇIKARDIĞIMIZ DERSLER VAR"Jeffery, "ABD'nin Suriye'ye karşı uyguladığı politikaya göre, İran destekli Şii milislerin ve Hizbullah'ın Suriye'den çıkması gerekiyor. Onlar bölgesel yayılmacı gündem izliyorlar. Başka ülkeleri hedef alıyorlar. İran'dan ya da başka ülkelerden roket atıyorlar. Bu insanlar sahaya girdiğinde, yerel nüfusa karışıyorlar. Bölgesel güvenlik yapısını tehdit edecek şeyler yapıyorlar. İranlıların yayılmacı faaliyetleri olduğu sürece uzun süreli barış olamaz. Uçuşa yasak bölge uygulaması Türkiye'nin desteği ile Kuzeydoğu Irak'ta uyguladık, başka örnekleri de var. Bunlardan çıkardığımız dersler var. Bu tür durumlarda askeri operasyonlara çok da desteğin alınamayabilir. Aldığınız diplomatik kararı, uluslararasılaştıramadığınızda bu olmayabiliyor. 1996'da uyguladık. ABD tek taraflı olarak Bağdat'ta kuzeye doğru ilerliyordu. Türkiye işin içindeydi. Biz yeterince diğer ülkelerle diplomatik karar alma süreçlerini paylaşmamıştık. Bu dersler burada kullanılabilir, Türkiye için de geçerli olabilir. Ülkelerden askeri güçlerini, bir yere konuşlandırmalarını isteyecekseniz, karar alma sürecini ortak kullanmanız lazım. Hiç kimseye danışılmadan oldu bitti kararlar alınırsa bu uygulamalar işlemiyor. Diplomatik olarak çok danışma süreçlerini işletmek gerekiyor"dedi.

Görüntü Dökümü: --------------------Jeffrey'nin konuşmasıDetaylar


- İstanbul
Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel ABD SURİYE ÖZEL TEMSİLCİSİ JEFFREY: ASKERİ OLARAK DA BU SORUNU ÇÖZMEK ZORUNDA... - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement