Adalet Şurası - Son Dakika
Politika

Adalet Şurası

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Dünya 5'ten büyüktür sözümüz, küresel adaletsizliğe karşı yapılmış en büyük başkaldırıdır.

10.01.2018 15:04
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Dünya 5'ten büyüktür sözümüz, küresel adaletsizliğe karşı yapılmış en büyük başkaldırıdır. Her geçen gün daha da büyük destek bulan bu itirazımızı, daha adil bir küresel yönetim düzeni kurulana kadar sürdüreceğiz." dedi.

Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Adalet Şurası'nda, 15 Temmuz sonrası kendi bünyesindeki FETÖ'cüleri temizlemek için en kararlı ve tavizsiz adımları atan kurumun, adalet teşkilatı olduğunu vurguladı.

Bugüne kadar 4 binin üzerinde FETÖ'cü hakim ve savcının görevden uzaklaştırılarak kurumun üzerindeki kara bulutların dağıtıldığını belirten Erdoğan, "FETÖ'nün sadece ahlak değil, akıl sınırlarını da zorlayan yöntemlerine, hilelerine, tuzaklarına karşı adalet teşkilatımızın gösterdiği güçlü duruş gerçekten çok önemlidir." dedi.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"ByLock konusunda ortaya çıkartılan Mor Beyin uygulaması bunun en somut örneklerinden biridir. Örgüt, sırf bu uygulamayla tespit edilen terör örgütü üyelerinin suçlarını gizlemek için 11 binin üzerinde masum insanı ateşe atmaktan çekinmeyecek bir yönteme başvurmuştur. Farklı uygulamaların arkasına gizledikleri kodlarla bu insanları ByLock'un sitesine yönlendirmişlerdir. Amaçları eldeki deliller üzerinde soru işaretleri oluşturarak, mücadeleyi sulandırmaktır. Kurumlarımızın dikkati ve çalışması sayesinde bu oyun da bozulmuştur. Bu konuda ortaya çıkan mağduriyetler süratle telafi edilmektedir. Mevcut soruşturmaların ve yargıların da aynı titizlikle yapılarak masumlarla suçluların ayırımının, mahşeri vicdanı tatmin edecek şekilde ortaya konacağına inanıyorum.

Milletimizden ricam; adalet teşkilatımızı, özellikle hakimlerimizi ve savcılarımızı itibarsızlaştırmaya yönelik ithamlara itibar etmemeleridir. Davalar sonuçlanıp kararlar ortaya çıktığında varsa eksiği, fazlası bunları hep birlikte konuşur, tartışırız. Bu aşamada bizlere ve milletimize düşen, sabırlı olmak, adalet teşkilatımızın işini kolaylaştırmaktır."

"Memnuniyet düzeyi artıyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hakim, savcı ve yardımcı personel sayısındaki azalmaya rağmen, hizmetleri aksatmadan, hatta eskisine göre daha hızlı bir şekilde veren adalet teşkilatının tüm mensuplarına fedakarlıkları için teşekkür ederek, "Personel sayısındaki azalmaya ve karar süresindeki kısalmaya rağmen, milletimizin adalet hizmetlerinden memnuniyet düzeyinin artıyor olması, teşkilatın kendisini arındırarak, asli görevine odaklandığında neleri başarabileceğini de göstermektedir." dedi.

Şimdi yeni alımlar ve hizmet içi eğitimlerle süratle personel eksiğinin giderildiğini bildiren Erdoğan, hizmetlerin de daha üst kaliteye çıkartıldığını söyledi.

Millete verdikleri adalet sözünü tutma yolunda, tüm zorluklara ve engellere rağmen kararlılıkla yürümeye devam ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Daha önce darbecilerin ardından vesayetçilerin, son olarak da FETÖ'cülerin milletimizin duygu dünyasında adalete vurduğu darbelerin tüm izlerini silene kadar bu çalışmalarımızı sürdüreceğiz." diye konuştu.

"Para civa gibidir"

Erdoğan, adaletle ekonomi arasında da çok yakın bir ilişki olduğunun altını çizerek, dünyada hukuk devletinin tüm kurum ve kurallarıyla çalışmadığı her yerden ciddi yatırımcıların, ciddi girişimcilerin uzak durduğunu söyledi.

Yatırımcının "Yargıda şöyle, şöyle oluyor. Burada bize bir garanti verebilecek misiniz?" sorusunu sorduğunu, kendilerinin de "Herhangi bir yanlışınız olmadıktan sonra ne demek tabii ki veririz" dediğini anlatan Erdoğan, "Ama sizler de benim vatandaşlarım neye tabiyse yatırımcı olarak aynı şeye tabisiniz. Bu güven onları da ne yapıyor? Ülkemize çekiyor. Para civa gibidir. Sadece kara değil aynı zamanda güvene ve istikrara doğru kendine en uygun yeri bulur ve oraya gider. Adaletin bozulduğu yerde ekonomiyi, ekonominin çöktüğü yerde adaleti ayakta tutmak fevkalade zordur." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Osmanlı'nın sömürgecilerin dünyayı talan ettikleri bir dönemde ekonomi alanında kendisine çıkış yolu bulamadığı için zor durumda kaldığına işaret ederek, bu durumun askeriyeden eğitime, sağlıktan sanayiye kadar tüm alanlarla beraber adaleti de olumsuz etkilediğini söyledi.

Cumhuriyetin kurulduğunda da aynı sıkıntıyla karşı karşıya kalındığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"Darbeler, cuntalar, vesayet girişimleri, siyaset ve toplumla beraber adalete de büyük bir zarar vermiştir. Hukukun böylesine örselendiği bir yerde ekonomik kalkınma elbette çok yavaş ilerliyor. Eğer Türkiye, geçtiğimiz 15 yılda cumhuriyet döneminde yapılanların tamamının kat be kat fazlası yatırım yapmayı başarmışsa, ekonomisini 3 kattan fazla büyütmüşse, bunda hukuk devletini tavizsiz işletme konusundaki hassasiyetimizin çok büyük bir payı vardır. Üstelik bu neticeyi önce vesayetin, ardından FETÖ'nün tüm istismar ve oyunlarına rağmen elde etmiş olmamız çok daha önemlidir. Diğer taraftan ekonomiyle ilgili günümüzdeki kriterlerin ve açıklanan değerlendirme sonuçlarının kesinlikle adil olmadığı da bir gerçektir. Türkiye olarak, en önemli yatırımları yaptığımız, en yüksek oranlı büyümeyi sağladığımız, en canlı üretime sahip olduğumuz dönemlerde dahi kredi derecelendirme kuruluşlarının kasıtlı açıklamalarına maruz kalmış bir ülkeyiz."

Erdoğan, onlar bu açıklamaları yaparken kendilerinin ise bunlara inanılmaması gerektiğini söylediklerini hatırlatarak, nitekim büyümede, üçüncü çeyrekte Türkiye'nin dünyada bir numara olduğunu vurguladı.

Yıl sonu itibarıyla da dünya genelinde büyük ihtimalle ilk üçte olunacağını bildiren Erdoğan, "Ortalamada kesinlikle 7'nin üstünde oluruz. Biz koşacağız, onlar kovalayacak. Kararlıyız, inançlıyız ve bu yarışta Türkiye olarak varız. Özellikle 2013 yılından itibaren bu tür kuruluşlar ülkemizi batırmak, bitirmek yerle yeksan etmek için adeta ellerinden geleni yapıyorlar ama nafile. Görüldüğü gibi biz dimdik ayaktayız. Yatırımlarımızla büyümemizle istihdamımızla ihracatımızla hedeflerimize doğru ilerliyoruz." dedi.

"Türkiye'de güven var"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fransa ziyaretinde, TÜSİAD'ın karşılığı olan Fransız İşverenler Örgütü MEDEF ile yaptıkları toplantıyı hatırlatarak, buradaki katılımcılardan hiçbirisinin garip garip sorular sormadığını, tam aksine hepsinin mevcut yatırımlarını nasıl büyüteceklerini istişare ettiğini belirtti.

Türkiye'de güven olduğunu belirten Erdoğan, batılı ülkelerin, kendi seri üretimlerine rakip gördükleri geleneksel üretim metodlarını yok etmek için Hindistan'da, Çin'de, Güney Asya'da, Afrika'da ve diğer yerlerde değil adalet, insanlıkla bağdaşmayan ne vahşetler uyguladıklarını tarihin kaydettiğini dile getirdi.

Son Afrika seyahatinde de bunu, oraların liderlerinden açık net dinlediğini anlatan Erdoğan, "Zengin kaynakların o fakir bekçileri olmanın ötesinde kıymet verilmeyen insanlar, bugün hala Afrika başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında makus talihlerini değiştirecek yatırımcılar bekliyorlar." diye konuştu.

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dünyanın geri kalanından olabilecek en ucuz fiyata aldığı ürünleri, diğer tarafa 10 kat karla satan bir ekonomik sistem, eninde sonunda çökmeye mahkumdur. Küresel ekonomideki değişim bir kez daha insanların canları, kanları, alın terleri ve gelecekleri üzerinden belirli bir yere evrilmeye çalışılıyor. Gizli, açık tehditlerle adeta haraca bağlanan ülkeler ve toplumlar bu çarpık düzeni finanse etmeye zorlanıyor. Türkiye olarak tüm bu adaletsizliklere, haksızlıklara, hukuksuzluklara, zorbalıklara karşı itirazımızı her platformda dile getiriyoruz. 'Dünya 5'ten büyüktür' sözümüz, küresel adaletsizliğe karşı yapılmış en büyük başkaldırıdır. Her geçen gün daha da büyük destek bulan bu itirazımızı, daha adil bir küresel yönetim düzeni kurulana kadar sürdüreceğiz."

"Sürekli bel altı vuruşlara maruz kalıyoruz"

Aynı itirazı ekonomi alanındaki çarpıklıklar için de yaptıklarını vurgulayan Erdoğan, "Biz, altyapımızla üstyapımızla hedeflediğimiz ekonomik büyüklüğe ulaşmak için çalışırken sürekli bel altı vuruşlara maruz kalıyor, yavaşlatılmaya çalışılıyoruz. Bunun en önemli sebebi, bizim sömürüyü ve sınırsız bir üretim-tüketim hırsını değil paylaşımı kardeşlerimizle birlikte büyümeyi, onlarla birlikte kalkınmayı esas alan anlayışımızdır." açıklamasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Demokrasiyi, özgürlükleri, hukuku, refahı sadece kendileri için isteyip sıra başkalarına geldiğinde başımıza en büyük faşist, en büyük diktatör, en büyük sömürgeci kesilenlerin sonu yaklaşıyor. Dünya bu kadar adaletsizliği, bu kadar zulmü kaldıramaz. İnşallah tüm insanlık için daha adil, daha huzurlu, daha güvenli, daha müreffeh günler yakındır." diye konuştu.

Notlar

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, "Divanı Hümayun toplantısı sırasında, elinde yay tutan Sultan Süleyman'ın adalet küresinden Kayseri kadısı hakkındaki şikayeti dinlemesi" konulu bir minyatür takdim etti.

Erdoğan, salonda bulunan Başbakan Binali Yıldırım, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başbakan Yardımcıları Bekir Bozdağ ve Hakan Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'ın yanı sıra yargı mensupları ve Yazar Alev Alatlı ile hatıra fotoğrafı çektirdi.

Şura, Alatlı'nın vereceği konferansla basına kapalı devam etti.

(Bitti)

Kaynak: AA

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement