AK Parti Tekirdağ İl Kongresi - Son Dakika
Politika

AK Parti Tekirdağ İl Kongresi

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Davutoğlu: (3) "Türkiye'de gerçek cumhuriyetçilik AK Parti tarafından savunulan bir idealdir.

18.01.2015 14:59
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, " Türkiye'de gerçek cumhuriyetçilik AK Parti tarafından savunulan bir idealdir. Gerçek milliyetçilik vatana hizmet ve uluslararası itibarı yükseltme bakımından AK Parti'nin gerçekleştirdiği bir hizmettir" dedi.

Davutoğlu, Atatürk Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Tekirdağ İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, AK Parti'nin cumhuriyetçiliği gerçek anlamda savunan bir parti olduğunu söyledi.

AK Parti kadrolarının cumhuriyete aşık ve cumhuriyeti hayat felsefesi olarak gördüğü için Cumhuriyetin en yüce makamı olan Cumhurbaşkanlığına, liderleri Recep Tayyip Erdoğan'ı aday gösterdiğini kaydeden Davutoğlu, "Peki CHP ne yaptı? Cumhuriyetçi CHP, kendi içinden Cumhuriyetin zirvesine Cumhurbaşkanlığına bir aday gösterme cesareti ortaya koyabildi mi? Kılıçdaroğlu, madem Cumhuriyet aşığıydın, niçin aday olmadın? Niçin cumhurun önüne çıkıp da Cumhuriyeti taçlandırmak için 'Cumhurbaşkanlığına adayım' cesareti göstermedin? Gösteremezler çünkü milletten onay ve izin alamayacaklarını bilirler. Gelirler Trakya'da, İzmir'de, Muğla'da, Ege, Akdeniz, Trakya kıyılarında cumhuriyetçilik yaparlar. Cumuhriyetçilik, Türkiye'nin her bir santimetrekaresinde yapıldığı zaman cumhuriyetçiliktir" dedi.

"Pensilvanya'da yapılan siyaset mühendisliğiyle aday buldular"

MHP'yi de aynı konuda eleştiren Davutoğlu, " Milliyetçi Hareket Partisi, niçin kendi içinden bir aday çıkaramadı? Neden Türkiye Cumhuriyeti devletinin başına bir Milliyetçi Hareket Partiliyi aday gösteremedi? Çünkü o da bilir ki milliyetçilik onun sadece ismindedir, Türkiye'de milliyetçilik iddiasında bulunmak için vatanperverlik iddiasında bulunmak için Namık Kemal'in izinde yürüyebilmek için Hakkari'de de Edirne'de de Kars'ta da Muğla'da aynı sözü söylemek lazım, oralara gidebilmek lazım, bu al bayrağı oralarda dalgalandırmak lazım. Biz çok üzerine gidince Tunceli'ye gitti, sadece Valiliğin önünde konuştu ve geri döndü" ifadelerini kullandı.

Davutoğlu, kendilerinin her gittikleri yerde vatandaşlarla kucaklaştıklarını, onların kokusundan, yüreğinden güç aldıklarını ve bunun için AK Parti'nin Cumhurbaşkanlığına aday gösterdiğini ifade ederek, şöyle dedi:

"Diğerleri ne yaptı? Pensilvanya'da yapılan bir siyaset mühendisiyle bir çatı aday buldular ve çatı aday diye ortaya koydukları şahıs kaybedince Kılıçdaroğlu dedi ki 'Tabii Sayın İhsanoğlu'nu halk tanımıyordu.' Peki halkın tanımadığı birini niye aday gösterdiniz? Bunu şunun için zikrediyorum, bir kez daha söylüyorum; Türkiye'de gerçek cumhuriyetçilik AK Parti tarafından savunulan bir idealdir. Gerçek milliyetçilik vatana hizmet ve uluslararası itibarı yükseltme bakımından AK Parti'nin gerçekleştirdiği bir hizmettir."

"IMF'ye borç veren bir ülke olduk"

Türkiye Cumhuriyeti'nin 12 yıl önce içinde bulunduğu durum ile bugün kıyaslandığında farkın net şekilde görüleceğini vurgulayan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"12 yıl önceki Türkiye Cumhuriyeti devletini düşünün. Fazla değil tek parti dönemine gitmiyoruz. Camilerin ahır haline getirildiği, ezanın aslının yasaklandığı döneme gitmiyoruz, 12 yıl öncesine AK Parti öncesine öyle bir haldeydi ki devletimiz, o Selçuklu'dan Osmanlı'dan Evlad-ı Fatihan'dan beslenen devletimizi o hale düşürmüşlerdi ki bir IMF memuru gelir ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakanına neredeyse talimat verirdi. Türkiye bir kaç milyon dolar için Avrupa'ya el açardı. '5 sente muhtaç' diye sembolizm geliştirilmişti. Peki 12 yılda nereden nereye geldik? 12 yıl içinde gücünü Namık Kemal'den, gücünü ve ahlakını Süleyman Paşa'dan alan AK Parti kadrolarıyla bırakın IMF'den borç almayı, IMF'e 5 milyar dolar borç veren bir ülke olduk. İşte Cumhuriyetçilik budur. Bırakın 2001'de çok küçük bankalardan, devletlerden hibe talep eden ülke olmayı şimdi dünyada gayri safi milli hasılasına oranla en yüksek insani yardım yapan, mazlumlara el uzatan en güçlü ülke oldu Türkiye Cumhuriyeti Devleti. İşte aramızdaki fark bu. Cumhuriyetçilik bu, milliyetçilik bu."

"Cumhuriyetçilik izzet meselesidir"

Türkiye'de 1999 depreminde Ankara'dan Sakarya'ya ulaşamayan bir hükümetin yerini, Van depreminde, 1 yılda 20 bine yakın konutla yepyeni bir şehir inşa edebilen bir hükümetin aldığını aktaran Davutoğlu, "İşte aramızdaki fark bu. Cumhuriyetçilik nutuk meselesi değildir. Cumhuriyetçilik inanç meselesidir. Cumhuriyetçilik irade meselesidir, kararlılık meselesidir ama en önemlisi izzet meselesidir, onur meselesidir. Devletimizi o hale getirenler, 2002'de o hale getirenler cumhuriyetçilik iddiasında bulunamazlar" ifadelerini kullandı.

Savunma sanayindeki atılımlar

Başbakan Davutoğlu, konuşmasında Türkiye'de savunma sanayinin kat ettiği mesafeye de değindi.

Geçmişte başka ülkelerin envanterinden çıkan "Artık biz kullanmıyoruz, siz kullanın" diyerek "sadaka gibi" verdikleri tankları almak için Türkiye'nin müzakere yürüttüğünü, o tanklar alındıktan sonra da İsrail'e modernizasyon için milyonlarca dolar ödendiğini vurgulayan Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Şimdiyse Altay tankıyla kendi tankını üreten kudretli bir Türkiye Cumhuriyeti devleti var. Şimdi, geçen hafta savunma sanayi icra komitesi toplantısı yaptık. Orada inşallah 2023'te ilk prototipini üretecek olduğumuz kendi milli savaş uçağımızın ön tasarım aşamasına geçmesine karar verdik. Şimdi tasarımı başlıyor 2023'te yüce ülkemizin semalarında Türkiye Cumhuriyeti markalı milli savaş uçağımız uçacak. Aramızdaki fark bu. Şimdi Tekirdağlılar size soruyorum, kim cumhuriyetçi, Türkiye cumhuriyeti devletini zelil duruma düşürenler mi yoksa Türkiye Cumhuriyeti devletini dünyada yüksele güç haline getiren AK Parti mi? Soruyorum, gerçek Cumhuriyetçi parti kimdir? Gerçek cumhuriyetçi, cumhuriyeti taçlandıran parti AK Parti'dir. Bunu her yerde cumhuriyetçiliğe inanan bütün vatanımızda olduğu gibi Trakya'nın her köşesinde anlatacaksınız."

Esnaflara verilen müjdeler

Davutoğlu, DSP-MHP-ANAP koalisyonu döneminde bir esnafın Başbakan'ın önünde yazarkasa kırdığını hatırlattı.

Ankara'da esnaflarla yaptıkları toplantıda, kaybolmaya yüz tutmuş mesleklerde faizi kaldırdıklarını açıkladıklarını, ustalık beratını almış ve yeni dükkan açmış esnaflara da 1 yıl faizsiz kredi müjdesini verdiklerini aktaran Davutoğlu, "İşte yazarkasa kırılan Türkiye'den esnafın fevç fevç Ankara'ya gelip bizimle buluştuğu ve bu müjdeleri aldığı Türkiye'ye geçtik. Yine esnafımıza kredi sübvansiyonu için ayırdığımız 600 milyon Türk Lirasını, 750 milyon Türk Lirasına çıkardık. Bu takriben 4-5 milyar dolarlık ek kredi imkanı demek. İşte, yazarkasa kırılan Türkiye'den bugün buralara geldik. Hamdolsun" dedi.

Annelere müjde

Trakyalı kadınların çok çalışkan olduklarını vurgulayan Davutoğlu, sözlerine şöyle devam etti:

"Çalışan kadınlarımızın hep bir ikilemi vardı? Acaba bir evlat Rabbim nasip ederse annelik mi yapayım çalışmaya devam mı edeyim diye. Yine geçen hafta devrim mahiyetinde karar aldık. Çalışkan Trakyalı kadınlarımıza bir anlamda hediye olsun diye buradan zikrediyorum. Artık çalışan kadınlarımız anne olmaya karar verdiklerinde acaba 16 haftalık annelik izni bitince ne yapacağım diye düşünmeyecekler, ondan sonra yarı zamanlı olarak ilk çocuk için 2 ay yani 8 hafta, ikinci çocuk için 4 ay 16 hafta, üçüncü çocuk için 6 ay, 24 hafta yarı zamanlı çalışıp tam ücret alacaklar. Bu o kadar önemli bir husus ki çalışan kadınlarımızın istihdamında devrim mahiyetinde bir adım. Yine bütün annelerimize bütün bacılarımıza kardeşlerimize bir hediye mahiyetinde devrim gibi bir adım daha attık, hani memur maaşlarını bile ödemekten aciz olan o dönemler varya o dönemlerin aksine bugün Türkiye'de yeni çocuk sahibi olan her anneye evlat sahibi olan her anneye bir altın, hükümetimizden devletimizden hediye olarak verilecek. İlk çocukta yarım altın karşılığı 300 lira, ikinci çocukta yarım ve çeyrek karşılığı takriben 400 lira, üçüncü çocukta tam altın, annelerimize devletimizden hediye olarak verilecek."

"Cumhurun nüfusunu artırarak ekonomik kalkınmayı gerçekleştirmeye kararlıyız"

Geçmişte Türkiye'yi yönetenlerin "Cumhurun nüfusu ne kadar az olursa başımız o kadar az ağrır" diyerek doğum kontrolünü teşvik ettiklerini, "Cumhurun nüfusunu azaltıp, yaşlı nüfusu artırırsak gayri safi milli hasılada da daha yukarılarda çıkarız" şeklinde bir hesabın içinde olduklarını dile getiren Davutoğlu, "Bunların Cumhuriyetçilikleri böyle, cumhuru azaltarak yükselmek. Biz ise aksine cumhurun nüfusunu artırarak ekonomik kalkınmayı gerçekleştirmeye kararlıyız. Cumhurumuz ne kadar artarsa gücümüz o kadar artar. Onun için 'En az 3 çocuk' derdi Cumhurbaşkanımız Başbakanlığı döneminde. Biz ise diyoruz ki 'Rabbimiz ne verirse başımızın üstündedir', bu milletin nüfusu ne kadar artarsa bizim sorumluluğumuz o kadar artar" diye konuştu.

Başbakanlık görevini devraldıktan sonra adım adım Anadolu'yu dolaştığını bir taraftan da hükümet icraatlarında bulunduklarını aktaran Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Sadece annelere, esnaflara yardım değil uyuşturucuyla mücadele konusunda dev adımlar atıyoruz. 25 sektörel dönüşüm programı ilan ettik, her birini adım adım uyguluyoruz ama bu arada Cumuhriyet Halk Partisi ne yapıyor? kendi Şişli ile uğraşıyorlar, Şişli'de bir ilçede, demokrasiye aykırı olarak seçim öncesinde alınmış imzalı bir taahhüdün peşindeler, mahkemeye düştüler, bir birlerini tehdit ettiler, şantaj yaptılar işte onların ahlakı da yolu da yolculuğu da bu. Birbirine saygı göstermeyen bir kadro millete saygı gösterir mi? Milli iradeye saygı gösterir mi?"

"Tekirdağ'ın çilelerinin bitmesi ancak ve ancak AK Parti iktidarıyla mümkün"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçmişte "Mahalli idareleri nasıl idare ettiysek Türkiye'yi de öyle idare ederiz" dediğini, şimdi ise bunu söyleyemediğini kaydeden Davutoğlu, salonda bulunanlara "CHP'nin Tekirdağdaki yerel yönetiminden memnun musunuz?" diye sordu.

"Hayır" yanıtını alan Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Neydi o aralık ayında sokaklarda çamur deryaları? Bütün Türkiye'ye Tekirdağ manzaraları yakıştı mı? Şimdi şunu demek lazım; Eğer CHP Şişli'deki siyaset ahlakıyla Tekirdağ'daki hizmet seviyesiyle Türkiye'ye talip oluyorsa Allah bu milleti muhafaza etsin. Zaten millet onlara bu emaneti vermez ama Tekirdağlılar eğer AK Parti belediyeciliğine bu emanet tevdi edilmiş olsaydı bugün Türkiye'nin en başarılı belediyecilik örnekleri Tekirdağ'a yansırdı ama AK Parti kadroları olarak sizlere emanetimiz şudur, hiç gücenmeyeceksiniz hiç küsmeyeceksiniz, sorumluluk öncelikle bizim üzerimizdedir, her Tekirdağlı'nın kapısını çalacaksınız ve selamımızı ileteceksiniz ve Türkiye'nin yükselişinin de Tekiradağ'ın yükselişinin de Tekirdağ şehrinin çilelerinin bitmesinin de ancak ve ancak AK Parti iktidarıyla mümkün olduğunu anlatacaksınız."

- İstanbul

Kaynak: AA

Son Dakika Politika AK Parti Tekirdağ İl Kongresi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement