Ankara'da ayrı yaşadığı dini nikahlı eşini öldüren Ağtaş'ın yargılanmasına devam edildi

Başkentte, kendisinden ayrılan dini nikahlı eşi Sevgi Tekin'i, kardeşleri ve çocuğunun gözü önünde öldüren Gökhan Ağtaş'ın yargılanmasına devam edildi.

11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davaya sanık Ağtaş, tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden katıldı. Sanık avukatı, duruşmada hazır bulundu.

Mahkeme başkanı, önceki celse alınan ara karar gereği dava dosyasına gelen evrakı okudu, ardından Sevgi Tekin'in 17 yaşındaki kızı S.T'nin tanık olarak dinleneceğini söyledi.

Uzman eşliğinde beyanı alınan S.T, olay gecesi annesi, teyzeleri ve anneannesi ile evde oldukları sırada sanık Gökhan Ağtaş'ın kırdığı camdan içeri girdiğini anlattı.

Evdeki bazı eşyalara zarar veren Ağtaş'ın cep telefonlarını topladığını belirten S.T, "Elinde silah vardı, bizi yatak odasına topladı. Anneme 'Bu gece seni öldüreceğim, evden bir zanlı çıkacak ben, bir ölü çıkacak o da sen olacaksın' dedi. Annemi diz kapaklarından vurdu, annem yatağa düştü. Ardından anneme 10 el ateş etti. 6 mermi anneme, 4 mermi ise yere isabet etti." ifadelerini kullandı.

Ağtaş'ın olay gecesi alkol ve uyuşturucu kullanmadığını, bilincinin açık olduğunu ifade eden S.T, Ağtaş'tan şikayetçi olduğunu sözlerine ekledi.

Beyanların ardından ara kararını açıklayan mahkeme, sanık Ağtaş'ın tutukluluğunun devamına hükmederek duruşmayı erteledi.

Olay

Mamak ilçesine bağlı Mutlu Mahallesi'nde 4 Ocak 2021'de Sevgi Tekin, dini nikahla birlikte olduğu ve sonrasında ayrıldığı Gökhan Ağtaş tarafından, kardeşleri ve çocuğunun gözü önünde tabancayla öldürülmüştü.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ağtaş hakkında, "kasten öldürme", "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", "konut dokunulmazlığının ihlali", "haberleşmenin ihlali", "mala zarar verme" ve "tehdit" suçlarından iddianame hazırladı.

İddianamede, Ağtaş'ın kasten öldürme suçundan müebbet, diğer suçlardan da 95 yıla kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.

Sanık Ağtaş, önceki savunmasında, alkollü olduğunu, olayı hatırlamadığını, silahı da korkutmak için doğrulttuğunu öne sürmüştü.