Araştırma:  Meme kanseri duygusal stres ile tekrarlayabilir - Son Dakika
Güncel

Araştırma:  Meme kanseri duygusal stres ile tekrarlayabilir

Araştırma:  Meme kanseri duygusal stres ile tekrarlayabilir

Bağışıklık sistemi ile tümör nüksü arasında yakın bir ilişki olduğunu söyleyen Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr.

15.11.2021 09:23  Güncelleme: 11:51
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Bağışıklık sistemi ile tümör nüksü arasında yakın bir ilişki olduğunu söyleyen Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Kinyas Kartal, duygusal ilişkilerin de bağışıklık sistemi üzerindeki etkisi dolayısıyla meme kanseri nükslerinde etkili olabileceğinin yapılan bir araştırmayla tekrar ortaya konduğunu söyledi.

ABD'de Ohio eyaletindeki araştırmacıların 139 meme kanserli hastanın sonuçlarını değerlendirip yayınladığı çalışmayla ilgili bilgi veren Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Kinyas Kartal, meme kanserinde hem hastalığın oluşumunda hem de tedavide hastaların yakın çevresiyle olan duygusal ilişkilerinin ne denli etkili olduğunun bir kez daha ortaya konduğunu söyledi. Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Kinyas Kartal, "Sonuçlara bakıldığında, daha az duygusal stres yaşayan, evlerinde, evliliklerinde daha huzurlu ve mutlu bir ilişkiye sahip olan kadınların sonuçlarının diğer hasta grubuna kıyasla istatistiksel olarak daha iyi olduğu görülmüş. Dolayısıyla, daha mutlu ve huzurlu bir hayatın, evliliğin, ilişkinin, bağışıklık sistemi üzerine pozitif etkisi olduğunu söyleyebiliriz" dedi.

DAHA MUTLU VE HUZURLU HAYAT BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ ETKİLİYOR

Duygusal ilişkilerin bağışıklık sistemi üzerindeki etkilerinin araştırıldığı çalışmayla ilgili Doç. Dr. Kinyas Kartal şunları anlattı:

"Meme kanserli ve evli 139 hasta tedavi bitiminden itibaren takibe alınmış. Bir buçuk yıllık takip süresince yaşadıkları duygusal stres, evliliklerinin dinamikleri, eşleriyle olan ilişkileri sözlü olarak araştırmacıların belirlediği sorularla değerlendirilmiş. Bu süre zarfında da hastalardan kan tahlili yapılarak, vücuttaki inflamasyon düzeyini gösteren "C- Reaktif Protein (CRP) ile Tümör Nekrozis Alfa, İnterlökinler dediğimiz bir grup kan tahlili aracılığıyla bağışıklık sistemi hakkında bilgiler elde edilmiş. Sonuçlara bakıldığında, daha az duygusal stres yaşayan, evlerinde, evliliklerinde daha huzurlu ve mutlu bir ilişkiye sahip olan kadınların sonuçlarının diğer hasta grubuna kıyasla istatistiksel olarak daha iyi olduğu görülmüş. Dolayısıyla, daha mutlu ve huzurlu bir hayatın, evliliğin, ilişkinin, bağışıklık sistemi üzerine pozitif etkisi olduğunu söyleyebiliriz."

BENZER ARAŞTIRMALAR DA VAR

Bahsi geçen Amerika'daki çalışmaya ek olarak, başka tıbbi araştırmaların da bu konuda örnek olabileceğini söyleyen Doç. Dr. Kinyas Kartal, "Nature dergi grubunda yayınlanan bir çalışmada, 282 bin 203 meme kanserli hastanın uzun dönem takip sonuçları incelendiğinde depresif, kaygı düzeyi yüksek olan hastalarda tümör nüksünün istatistiksel olarak anlamlı seviyede hemcinslerine oranla daha yüksek olduğu görülmüş" diye konuştu.

STRES, KAYGI VE DEPRESYON HEM HASTALIĞIN OLUŞUMUNU HEM DE TEDAVİYİ ETKİLİYOR

Doç. Dr. Kinyas Kartal, tüm bu sonuçlara bağlı olarak da stres, depresyon, kaygı gibi duygu durumlarının meme kanserinde hem hastalığın ortaya çıkmasında hem de tedaviye uyum sağlamada oldukça önemli olduğunun altını çizdi.  Doç. Dr. Kartal, bunun yanında tedavi bitip takip süreci içinde olan hastalarda da nüks ve hastalığın ilerlemesinde etkili olduğuna işaret etti. Stresin kanser mekanizmasındaki etkisiyle ilgili de bilgiler aktaran Kartal şu ifadeleri kullandı:

"Kanser dediğimiz hastalık, hücrelerin normal olan çoğalma döngüsünün bozularak kontrolsüz bir şekilde hücrelerin çoğalmaya başlamasından kaynaklanıyor. Normalde hücrelerin bölünme işlemini başlatan çeşitli hücre içi ve dışı yollar vardır. Bu yollar hormonlarla, elektrolitlerle ve daha bir çok farklı mekanizmalarla aktif veya inaktif duruma getirilerek kontrol edilir. Uzun süreli stres, bu mekanizmada bozukluklara yol açabiliyor. "Peki hocam tek başına stres kansere sebep olur mu?" diye sorarsanız, bunun cevabını vermek bilimsel olarak oldukça zor. Ama çevresel faktörler, radyasyon, genetik yatkınlık gibi faktörlerin yanına stres de eklendiğinde çoklu faktöriyel değişikler kanser riskini artırıyor."

"SÜREÇ HASTA AÇISINDAN KOLAYLAŞTIRILMALI"

Hastanın tedaviye verdiği cevapta hem hastaya hem de tümörün kendi özelliklerine ait değiştirilemeyecek bazı faktörlerin de bulunduğuna işaret eden Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Kinyas Kartal, "Tümörün yapısı ya da hastanın yaşı fiziksel aktivitesi gibi faktörlerin yanında stres, huzursuzluk, hastamızın duygu durumu bu süreçte çok önemli. İyileşeceğine inanmayan bir hastayı tedavi etmek gerçekten çok zor. Bu dönemde hastanın kendisini ruhen güvende, huzurlu hissetmesinin tedaviye oldukça olumlu katkıları olduğunu her gün klinikte görüyoruz. Gerek eşiyle gerek ailesiyle sağlıklı ilişkiler kurmuş, aradığı desteği bulmuş hastalarımızın tedaviye uyumu da cevabı da daha yüksek oluyor. Yapılan çalışmada da bu vurgulanmış" ifadelerini kullandı.

MEME KANSERİ TEDAVİ BAŞARISI HER EVREDE ARTIYOR

Böyle bir durumla karşı karşıya kalan hastaların her ne kadar zor olsa da bir an önce durumu kabul edip tedavi yolculuğuna çıkması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Kinyas Kartal, "Bu aşamadan sonra yapacağımız tek şey bu hastalığı yenmek için var gücümüz ile çalışmak, savaşmak" diye konuştu.

Bugün meme kanserinin tedavi başarısının her evrede, her geçen gün daha da arttığına dikkat çeken Doç. Dr. Kinyas Kartal, hasta yakınları için de sözlerine şöyle devam etti:

"Hekimler olarak elimizde bu savaşta kullanacağımız güçlü silahların sayısı artıyor. Hekimler olarak bizler araştırmalarla, gelişmelerle yapılabilecekleri elimizden geldiğince yapmaya çalışıyoruz. Ama hastamız ameliyattan sonra ya da kemoterapisini aldıktan sonra kendi evine gidiyor. O hasta, evinin kapısını kapattığı zaman eşiyle, annesiyle, babasıyla, çocuklarıyla, çok yakın dostlarıyla baş başa kalıyor. Burada da hastamıza ve yakınlarına düşen görevler var. Zaten zor olan süreçleri, daha da zorlaştırmanın kimseye faydası yok. Hem hastamız tedavisine inanmalı, bunu yenebileceğini bilmeli hem de yakınları bu yolda ona destek olmalı. Olumsuz düşünceler bizim başarımızı çok etkiliyor. Moralsiz, mutsuz, stresli hastalarımız fiziki yükün yanı sıra psikolojik yüklerin de altında eziliyor. Mutsuzluk ve umutsuzluk istemiyoruz."


Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Araştırma:  Meme kanseri duygusal stres ile tekrarlayabilir - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • İzmir'de kavgada yaralanan adam hayatını kaybetti
    08:06 İzmir'de kavgada yaralanan adam hayatını kaybetti

    İzmir'in Konak ilçesinde iki aile arasında çıkan kavgada tabancayla yaralanan 35 yaşındaki adam, hastanedeki yaşam mücadelesini kaybetti. Kavganın ardından gözaltına alınan bir kişiyle diğer iki kişinin yakalanması için çalışmalar devam ediyor.

  • Tokat'ta bulunan Sebastapolis Antik Kenti depremlerde zarar görmedi
    07:53 Tokat'ta bulunan Sebastapolis Antik Kenti depremlerde zarar görmedi

    Tokat'ın Sulusaray ilçesinde bulunan Sebastapolis Antik Kenti, yaşanan depremlerde zarar görmedi. Antik kentin, Anadolu Ajansı tarafından dron ile yapılan görüntüleme sonucunda zarar görmediği belirlendi. Sebastapolis Antik Kenti, M.S 98-117 yıllarında Kapadokya eyaletine dahil edilmiş ve Karadeniz'in en büyük 5 şehrinden biri olarak biliniyor. Ancak zamanla önemini kaybeden ve unutulan antik kent, 1986 yılında başlayan kazı çalışmalarıyla gün yüzüne çıkarılmaya başlandı.

  • İsrail İran'a Saldırı Düzenledi, İsfahan'daki Hava Üssü Hedef Alındı
    07:27 İsrail İran'a Saldırı Düzenledi, İsfahan'daki Hava Üssü Hedef Alındı

    İsrail, İran'ın nükleer tesislerinin de bulunduğu İsfahan kentindeki bir hava üssüne saldırı düzenledi. İran kaynakları, bölgede üç patlama sesi duyulduğunu ve İran hava savunmasının bazı insansız hava araçlarını vurduğunu aktardı. İran'ın geçtiğimiz hafta İsrail'e düzenlediği hava saldırısının ardından İsrail'in karşılık vermesi bekleniyordu.

  • İran'ın İsfahan şehrine İsrail füzesi düştü
    07:22 İran'ın İsfahan şehrine İsrail füzesi düştü

    İran medyasında yer alan haberlere göre, İsfahan şehir merkezinde patlama sesleri duyuldu; birçok şehirde de uçuşlar askıya alındı. İran, Cumartesi günü İsrail’e yönelik füzeler ve insansız hava araçlarıyla (İHA) bir saldırı gerçekleştirmişti. Füze ve İHA’ların neredeyse tamamı ABD, İngiltere ve diğer müttefiklerinin desteğiyle İsrail hava savunma sistemleri tarafından engellendi. Bu saldırı, 1 Nisan’da Suriye’nin başkenti Şam’daki İran Konsolosluğu’na yönelik İsrail saldırısına misilleme niteliğindeydi. Şam’daki İsrail saldırısında üst düzey İranlı komutanlar öldürüldü. İsfahan eyaleti büyük bir hava üssüne, önemli bir füze üretim ve birkaç nükleer tesise ev sahipliği yapıyor.


Advertisement