Aydın'ın İncirliova ilçesinde, son zamanlarda artan jeotermal kuyuları, doğaya ve tarıma zarar verdikleri gerekçesiyle protesto edildi. İncir ve zeytin ağaçlarının temsili olarak tabuta konulduğu mitingde, yerel sanatçılar tabutun başında incir ve zeytin türküsü söyledi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan ise havayı, suyu, toprağı kirletenlerin cinayet işlediğini ve Aydın Valisi'nin de bu suça ortak olduğunu söyledi.
İncirliova Çevre Platformu tarafından son zamanlarda giderek artan jeotermal kuyulardan bırakılan suların doğaya zarar verdiği belirtilip, miting düzenlendi. CHP İncirliova İlçe Başkanı Osman Gökmen ve Akçeşme Mahalle Muhtarı Cemal Özbay öncülüğünde Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitinge CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, Aydın Tabip Odası Başkanı Dr. Metin Aydın, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum örgütleri, çevreciler ve vatandaşlar katıldı. Mitingde çevrecilerin getirdiği tabuta zeytin ve incir fidanı konuldu. Tabutun başında yerel sanatçılar incir ve zeytin türküleri söyledi. Mitinge katılanlar, "Bırakın dağımdan yağ, ovamdan bal aksın", "Zeytinime dokunma", "Hayatımızı, toprağımızı zehirleme", "Havama, suyuma, toprağıma, ormanıma dokunma", "Tarım alanlarıma dokunma" yazılı pankartlar taşıdı.
"İNSANI YOK SAYAN ENERJİYİ İSTEMİYORUZ"
Mitingde konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, "Aydın'ın toprağını, suyunu, havasını, umudunu hunharca yok etme peşinde koşanlara kaptırmamak için, mücadelemizde Somalılar'la, Cerettepelililer'le, Artvinliler'le birlik olarak, çevreciler kucaklaşıp, geleceğine sahip çıkmak için ön saflarında yer almaya başladık. Herkes, jeotermal enerjiyi, 'temiz enerji' diye biliyordu. Bu amaçla Aydın'a temiz enerji gelsin diye herkesin bir mutabakatı vardı. Ama hiç kimse bu şekilde bir cinayet planlandığını bilmiyordu. Bir insanı önceden tasarlayarak tabancayı alıp kurşunu sıkarak öldürürseniz onun adı tahammüden cinayettir. Bir halkı önceden planlayarak bütün istatistikler ve veriler ortadayken, bütün bilimsel araştırmalar ortadayken, kanser olma riskini artırarak, havasını zehirleyerek, toprağını kirleterek, suyunu kirleterek ölüme mahkum etmek topluma karşı tahammüden cinayet suçudur. Aydın valisine soruyorum 'ÇED raporu gerekli değildir' diyorsun, insan yoksa, doğa yoksa, hayvan yoksa, yaşam yoksa üreteceğin elektriği nereye kullanacaksın? İşte bunun adı vahşi kapitalizmdir. Artvin'de doğayı tahrip eden Soma'da zeytinlikleri yok eden, Aydın'da toprağı kurutan ve insanı yok sayan enerjiyi istemiyoruz. Doğayı katleden enerjiyi istemiyoruz" dedi.
"VALİLİK CİNAYET SUÇU İŞLİYOR"
Tezcan, "Aydın'a kuyular kontrolsüz bir şekilde açılmaya başlanmıştır. Sadece üç beş firmanın, kar hırsıyla gerekli çalışmaları yapmadan 'Önüne gelen yere sondajı vur' diyerek yapılan kuyu açımıyla kanser artmış, su kirlenmiş, toprak kirlenmiş ve zehirlenmiştir. İnsana zarar veriyorsa bu zarar sizin gözünüzün önünde oluyorsa utanmadan neden orada oturuyor ve aynı izinleri veriyorsunuz. Bunları yaparsan senin aldığın mazbatada, aldığın yönetmelik yetkisi de haram olsun. Kanun diyor ki 'ÇED raporu gerekli olup olmadığına valilik karar verecek.' Aydın'da bugüne kadar açılan kuyulardan hiçbirisi için Aydın Valiliği ÇED raporu istemedi. 'ÇED Raporu'na gerek yoktur' dedi. Aydın'da Büyük Menderes Ovası Afrika'nın sahra çölü müdür? Dünyanın kurak bölgelerindeki çöller midir? Buradaki tarım arazilerine kuyu açma izni verirken, 'ÇED raporu gerekmiyor' dediğinde hiç mi vicdanın sızlamadı? Bunu yaparken, bir cinayet suçu olduğunu hiç mi düşünmedin" diye sordu.
CHP Milletvekilleri Hüseyin Yıldız ve Özcan Purçu da jeotermalle ilgili yapılanların yanlış olduğunu ve bu konuda sonuna kadar mücadele vereceklerini söyledi.
Konuşmaların ardından çevreciler içinde zeytin ve incir fidanı bulunan tabutu sırtlayarak, yürüyüşe geçti. Mitinge katılanlar yol boyunca düdük çalarak "Vali istifa", "Direne direne kazanacağız", "Toprağımıza, suyumuza sahip çıkacağız" sloganları attı.Yaklaşık 300 kişilik grup Sevgi Yolu'nu takip ederek Cumhuriyet Meydanı'na gelerek mitingi sonlandırdı.
Son Dakika › Güncel › Aydın' da Jeotermal Tepkisi - Son Dakika
Bursa'nın İznik ilçesinde define aramak için girdikleri mağarada gaz sızıntısı nedeniyle hayatını kaybeden baba, oğul ve bir arkadaşının cesetleri bulundu. İhlas Haber Ajansı tarafından görüntülenen mağara ve tünellerde birden fazla salon bulunuyor.
Tokat'ın Güneşli Mahallesi'nde bir inşaattan yükselen köpek havlama sesleri, duyarlı vatandaşların dikkatini çekti. Polis ekipleri, asansör boşluğunda mahsur kalan köpeği zorlu bir operasyonla kurtardı. Olayın görüntüleri sosyal medyada büyük beğeni topladı.
Türkiye Sigorta Basketbol Süper Ligi'nin 28. haftasında Yukatel Merkezefendi Belediyesi Basket'e konuk olacak Çağdaş Bodrumspor, önemli maç öncesi hazırlıklarını sürdürüyor. Genel Menajer Onur Aksoy, takımın bu zorlu süreci birlikte aşacağına inandıklarını ve taraftarların desteğiyle hedeflerine ulaşacaklarını belirtti.
Erzurum'un Palandöken ilçesinde bir parkta öğrenciler arasında çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Kavgada bıçakla omzundan yaralanan 16 yaşındaki C.Y, olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından Erzurum Şehir Hastanesi'ne kaldırıldı. İhbar üzerine bölgeye sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Olaya karıştığı iddia edilen 2 şüpheli gözaltına alındı.
Kars 36 Spor Kulübü Başkanı Ali Uçum, beraberindeki yönetim kurulu üyesi Prof. Dr. Yaşar Kop ile birlikte Kars Belediye Başkanı Prof. Dr. Ötüken Senger'i ziyaret ederek, takımın başarısı için destek istedi. Başkan Uçum, Senger'e Kars 36 Spor'un 36 numaralı formasını hediye etti.
Aksaray'da kaçak cep telefonu aparatlarını satan bir iş yerine jandarma tarafından düzenlenen operasyonda çok sayıda kaçak ürün ele geçirildi. Operasyon sonucunda 7 adet gümrük kaçağı cep telefonu, 6 adet akıllı saat, 37 adet cep telefonu şarj aleti, 38 adet kulaklık, 7 adet hoparlör ve 9 adet araç telefon tutacağı bulundu. İş yeri sahibi gözaltına alınırken, olayla ilgili tahkikat devam ediyor.
Anayasa Mahkemesi (AYM), arabuluculukta ilk toplantıya katılmayan tarafın vekalet ücreti ve yargılama giderinin tamamından sorumlu olacağına ilişkin yasa hükmünü iptal etti. AYM'nin gerekçeli kararında, bu hükmün mülkiyet ve mahkemeye erişim haklarına sınırlama getirdiği ve orantısız bir külfet yüklediği belirtildi.
Sizin düşünceleriniz neler ?