CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, 41 madencinin yaşamını yitirdiği Amasra maden faciasıyla ilgili "İstifa yok, etkin bir soruşturma yok, görevden alınan bir bürokrat bile yok. Yani birileri için hayat aynen devam ediyor. Hiçbir şey olmamış gibi. Olan 41 cana oldu. O canların ailelerine oldu. O işçiler, sırf AKP'nin yandaşları daha fazla kazansınlar diye öldüler" dedi. AKP iktidarları döneminde 1989 maden emekçisinin yaşamını yitirdiğini belirten Nazlıaka, "AKP iktidarının politikaları nedeniyle ülkemiz üzülerek ve utanarak söylüyorum bir işçi mezarlığına dönüşmüş durumda" diye konuştu.
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, maden faciasında yaşamını yitiren 41 madencinin ailesini ziyaret etmek için Amasra'ya geldi. Nazlıaka, ziyaretlere başlamadan önce CHP Amasra İlçe Başkanlığı'nda basın toplantısı düzenledi.
Aylin Nazlıaka'nın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
"BİRAZ OLSUN ONLARIN KEDERLERİNE ORTAK OLMAYA ÇALIŞTIK: 14 Ekim'de yaşamış olduğumuz facia sonrasında Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun talimatı ile derhal örgütümüz buraya geldi. Genel Başkanımız, bizler, Genel Başkan yardımcılarımız, Grup başkanvekillerimiz, milletvekilimiz, kadın kollarımız, gençlik kollarımız hep bir arada burada acılı ailelerle dayanışmaya çalıştık. Biraz olsun onların kederlerine ortak olmaya çalıştık.
DEĞİL ELİMİZİ, GÖVDEMİZİ TAŞIN ALTINA SOKMAYA KARARLIYIZ: Bugün de yine CHP Kadın Kolları olarak hep birlikte yeniden tek tek aileleri ziyaret edeceğiz. Onların acılarını paylaşmaya çalışacağız. Biliyoruz ki ateş düştüğü yeri yakıyor. Biliyoruz ki bu hayatlar, aileler için eskisi gibi olmayacak. Biliyoruz ki ailelere düşen ateş hiçbir zaman sönmeyecek ama biraz olsun dayanışma ile onların yüreklerini soğutmak için buradayız. Tek tek bu ziyaretleri yapacağız. Bundan sonraki süreçte de yani ailelerin verdiği adalet mücadelesi sürecinde de onların her daim yanlarında olacağız. Değil elimizi, gövdemizi taşın altına sokmaya kararlıyız. Yeter ki adalet tecelli etsin diyoruz.
ÜLKEMİZ ÜZÜLEREK VE UTANARAK SÖYLÜYORUM BİR İŞÇİ MEZARLIĞINA DÖNÜŞMÜŞ: AKP iktidarının politikaları nedeniyle ülkemiz üzülerek ve utanarak söylüyorum bir işçi mezarlığına dönüşmüş durumda. Sırf AKP döneminde 1989 maden emekçisi, iş cinayetlerinde yaşamını kaybetti. 2002 yılında maden işçisi cinayeti 11 iken 2022 yılında can kaybı 97'ye ulaştı. İSİG Meclis'nin yayınladığı verilere göre, ne yazık ki iş cinayetleri her geçen gün daha da artarak devam ediyor.
AKP, MADEN EMEKÇİLERİNİN CANINA KASTEDEN UYGULAMALARI AYNEN DEVAM ETTİRDİ: Soma, Ermenek, Karadon, Küre, Mustafa Kemal Paşa, Gediz, Dursunbey, Şirvan, Aşkale, Kozlu maden faciaları AKP'li yıllarda yaşadığımız toplu iş cinayetlerinden bazıları. Yıllar içinde madenci ölümleri hızla artarken AKP ne mi yaptı? AKP, maden emekçilerinin canına kasteden uygulamaları aynen devam ettirdi. Daha fazla para kazanma ve üretim hırsıyla hareket eden yandaş patronlara yol vermeyi sürdürdü.
SAVCILAR, HAKİMLER DEĞİŞTİRİLDİ, ÜST PERDEDEN MESAJLAR VERİLDİ: Çalışma sisteminde kölelik yeniden uygulamaya konuldu adeta. ve kamu madenciliği yok edildi. Bütün bu uygulamalar neticesinde kara elmasın karası maden emekçilerine; elması ise patronlara düştü. Maden emekçilerine ölümler reva görüldü. Yetti mi hayır. Ölümlerin ardından ciğeri yanan aileler için adalet de tecelli etmedi. Savcılar, hakimler değiştirildi. Üst perdeden mesajlar verildi. Dolayısıyla çıkacak olan kararlar adeta yargıya hükmedilerek, yargıya nasıl karar vermeleri yönünde direktif vererek adil olmayan kararlar çıktı mahkemelerden.
19 CANIN BEDELİ SADECE 5 YILMIŞ: 2009 yılında Bursa'nın Mustafa Kemal Paşa ilçesinde maden ocağında gerçekleşen grizu patlamasında 19 maden işçimizi yitirdik. Yargılamada maden ocağı sahibi Nurullah Ercan ile yönetim kurulu üyeleri Orhan Latif Ercan ve Kazım Karataş 5 yıl hapis cezası ile ödüllendirildi. 19 canın bedeli sadece 5 yılmış.
30 CAN İÇİN SADECE 5 YIL BEDEL ÖDENDİ: 2010 yılında Zonguldak Karadon ilçesinde 30 maden işçimizi yitirdik. Faciadan 4 yıl sonra 3 Türkiye Taşkömürü Kurumu yöneticisinin de aralarında bulunduğu 5 sanık 5 ile 10 yıl arasında değişen hapis cezaları ile ödüllendirildi. 30 can için sadece 5 yıl bedel ödendi.
EROĞLU AİLELERE TAZMİNATLARI ÖDEMEDEN TTK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NE TERFİ ETTİRİLEREK ÖDÜLLENDİRİLDİ: 2013 yılında Zonguldak Kozlu'da 8 maden emekçimiz katledildi. Facianın faili çok tanıdık. Kazım Eroğlu, sadece 4 yıl ceza aldı. ve o daha sonrasında para cezasına dönüştürüldü. Yetmedi 24 ay takside bağlandı. Yetmedi Kazım Eroğlu ailelere tazminatları ödemeden TTK Genel Müdürlüğü'ne terfi ettirilerek ödüllendirildi. İşte aynı Kazım Eroğlu, şimdi Amasra faciasının da baş sorumlularından birisi.
YARGITAY DAİRESİNİN 5 ÜYESİNDEN 3'Ü DEĞİŞTİRİLDİ: 2014 yılında Soma'da yaşanan katliamdaki süreçleri hepiniz biliyorsunuz. 301 maden emekçimizi yitirdiğimiz bu kazadan sonraki yargılama sonucunda Yargıtay dairesi patron Can Gürkan'ın 'olası kast suçundan yüzlerce yıl hapis' cezasına karar verdi. Karar aylarca yerel mahkemeye gönderilmedi. İktidar tabi devreye girdi. Yargıtay dairesinin 5 üyesinden 3'ü değiştirildi. Bürokrat kökenliler atandı. Atamaların ardından karar değiştirildi. Suç bilinçli taksire çevrildi. Patron Can Gürkan adeta aklandı. Yitirdiğimiz her canımız için 8 gün hapis cezası aldı. İnanılır gibi değil ama böyle.
YUSUF YERKEL'İN AYAĞI İNCİNMİŞ: İktidar yetkilisi Yusuf Yerkel, Soma Katliamı sonrasında bir madenci yakınını tekmeledi. Yusuf Yerkel'in ayağı incinmiş. Gitti darp raporu aldı. Tekmelenen maden emekçimiz 10 ay hapis cezası aldı. Yerkel, terfi ettirildi. Kendisi Frankfurt Başkonsolosluğu'nda ticaret ateşesi olarak atandı.
BURADA OLSA OLSA 'ÖLEN ÖLÜR KALAN SAĞLAR BİZİMDİR' PLANI VAR OLABİLİR: Bizim ciğerimiz yanıyor, Erdoğan çıkmış, 'Biz kader planına inanmış insanlarız' diyor. Hangi kader planından bahsediyorsunuz? Ne kaderi ne planı? Burada olsa olsa 'ölen ölür kalan sağlar bizimdir' planı var olabilir. Neden bizi kıskandığını iddia eden ülkelerde bu tip katliamlar yaşanmıyor. Elbette oralarda da yaşanmasın. Yaşanmasın da hani o ülkeler bizi kıskanıyor ya niye o ülkelerde böyle ölümler olmuyor da bunlar hep Türkiye'de oluyor.
'NANKÖRLÜK ETME' DİYEN ŞÖYLE 'ANANI DA AL GİT' DİYEN ZİHNİYETTEN BAŞKA NE BEKLEYEBİLİRDİK Kİ: Acılarımız bu kadar taze iken TTK'nın çıkarılan madenler için torbalama ihalesi açtığı ortaya çıktı. Elbette partimiz bunu en güçlü şekilde Meclis'te dile getirdi. Bu sayede ihale şu anda iptal edildi. Ama sırf bu bile AKP iktidarının ne kadar duyarsız, vicdansız, insan hayatına ne kadar değersiz baktığını bir kez daha hepimize gösteriyor. İşsizlik var diyeni 'nankörlük etme' diyen, şöyle 'Ananı da al git' diyen zihniyetten başka ne bekleyebilirdik ki.
O İŞÇİLER, SIRF AKP'NİN YANDAŞLARI DAHA FAZLA KAZANSINLAR DİYE ÖLDÜLER: İstifa yok, etkin bir soruşturma yok, görevden alınan bir bürokrat bile yok. Yani birileri için hayat aynen devam ediyor. Hiçbir şey olmamış gibi. Olan 41 cana oldu. O canların ailelerine oldu. O işçiler, sırf AKP'nin yandaşları daha fazla kazansınlar diye öldüler.
ÖNCE İKTİDARIN DEĞİŞMESİ GEREKİYOR: Gerekli denetimler yapılmadıkça, kanunlar işletilmedikçe, kamu madenciliği yeniden aktif kılınmadıkça bu son olmayacak. Kısacası iktidar değişmedikçe bu katliamlar son olmayacak. Önce iktidarın değişmesi gerekiyor.
DİRİLERİN ÖLÜLERDEN DAHA ÖNCE ÇÜRÜDÜĞÜ BİR ÜLKEDE YAŞIYORUZ: Utanarak söylüyorum ama dirilerin, ölülerden daha önce çürüdüğü bir ülkede yaşıyoruz. Biz kadınlar, savaşsız, sömürüsüz bir düzen istiyoruz. Biz kadınlar, insan onuruna yaraşır şekillerde bir çalışma hayatı olsun istiyoruz. Biz kadınlar, işçiye, emekçiye, madenciye reva görülen bu düzen bitsin istiyoruz. O yüzden örgütümüz ile birlikle ilk seçimlerden sonra bu düzeni değiştireceğiz. Andımız olsun."
Son Dakika › Güncel › Aylin Nazlıaka: 'Akp İktidarının Politikaları Nedeniyle Ülkemiz Üzülerek ve Utanarak Söylüyorum Bir İşçi Mezarlığına Dönüşmüş Durumda' - Son Dakika
Başkentte çeşitli meslek gruplarından gönüllülerin oluşturduğu Cumhuriyet Korosu, 'Yüzyılın Başkenti Ankara' adlı Türk halk müziği konseri verdi. Yenimahalle ilçesindeki Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde düzenlenen etkinlikte, Ankara'nın türkülerinin yanı sıra Rumeli, Kütahya, Burdur, Kırıkkale, Sivas, Erzincan, Artvin yöreleri ile Kıbrıs ve Azerbaycan'dan ezgiler dinleyicilerle buluştu. Başkentteki, Ulusal Mimarlık akımlarına örnek teşkil eden tarihi yapı ve binaların da tanıtıldığı konserde, çeşitli halk oyunu gösterileri yapıldı. Şef Serdar Yasun yönetiminde 30 eserin seslendirildiği konsere Ankaralılar yoğun ilgi gösterdi.
İstanbul Valiliği, Gaziosmanpaşa'da meydana gelen toprak kayması nedeniyle 24 binanın tahliye edildiğini, 78 kişinin otellere yerleştirildiğini bildirdi. Yıldıztabya Mahallesi'nde yaşanan olayda, toprak kayması sonucu 14 gecekondu etkilendi ve 3 gecekondu kullanılamaz hale geldi. Bölgede yaşayan 70 kişi tedbir amaçlı tahliye edildi. Tahliye edilen binalarda hasar tespit çalışmaları yapılacak.
Elazığ'da bazı öğrencileri taciz ettiği iddiasıyla gözaltına alınan lise müdürü G.C, çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ancak devam eden soruşturma sürecinde bir öğrenci daha şikayette bulundu ve müdür tekrar gözaltına alındı. Adliyeye sevk edilen müdür, 9 öğrenciyi taciz ettiği öne sürüldüğü gerekçesiyle tutuklandı.
Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın yargılandığı 'sus payı' davasında 12 jüri üyesinin belirlenmesinden dakikalar sonra mahkeme binasının önünde gelen bir kişi kendini ateşe verdi. Olay sonrası şahıs hastaneye kaldırıldı ve soruşturma başlatıldı.
Adana'da düzenlenen Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı kapsamında şarkıcı Tuğba Yurt, Seyhan Nehri kıyısındaki Merkez Park'ta konser verdi. Konserde çok sayıda kişi şarkılara eşlik etti ve Yurt'un performansı büyük alkış aldı.
Sizin düşünceleriniz neler ?