Ayvalık'ta demir madeni atıklarının meradaki keçileri zehirlediği iddiası

Ayvalık'ta demir madeni atıklarının meradaki keçileri zehirlediği iddiası

BALIKESİR - Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde, bir demir zenginleştirme tesisine ait pasa yığınlarının kuvvetli yağış ve şiddetli rüzgarlar nedeniyle çökmesi sonucunda ortaya çıkan çevre kirliliğinin ardından bölgedeki bir merada otlayan yaklaşık 40 keçinin telef olması gözleri yine tesise çevirdi.

150 hane 375 nüfuslu mahallede özel bir madencilik firmasına ait tesisin maden atıklarının dereye, oradan bölgenin sulama ihtiyacını karşılayan Madra Barajı'na, oradan da denize ulaştığı belirtilirken, söz konusu tesisin yer altı kaynaklarına da zarar verdiği iddia ediliyor.

Geçtiğimiz ay, başta mahalle halkı ve ilçedeki çevrecilerin tepkisini çeken özel bir firmaya ait demir zenginleştirme tesisinin depolama alanındaki pasa yığınlarının; bölgedeki ekili alanları sulayan Madra Barajı'nı besleyen Dedetepe Deresi'ne çökmüş ve içinde arsenik ve benzeri insan sağlığına zararlı olan kimyasal atıkların bulunduğu pasa tepeleri yığınlarının çökmesi ve çevreye zarar vermişti.

Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, CHP Balıkesir Milletvekili Ensar Aytekin, Ayvalık Kent Konseyi öncülüğünde olayın yaşanıldığı bölgede incelemelerde bulunmuş ve yaşanılan çevre faciası nedeniyle firma hakkında suç duyurusunda bulunulmuştu.

Önceki gün de; geçimlerini küçükbaş hayvancılıkla sağlamaya çalışan köy sakinlerinden Fatih ve Hüseyin Kocakanat isimli kardeşler, demir zenginleştirme tesisine çok yakın bir noktada olan meralarında yetiştirdikleri Maltız cinsi keçilerinin telef olduğunu iddia edince Karaayıt Köyü bir kez daha gündeme geldi.

Bu kapsamda, Kocakanat kardeşlere ait yaklaşık 80 küçükbaş hayvandan 40'ının merada ki tesisin pasa yığınlarının arasından sızan zehirli atıkların kirlettiği dere yatağı ve çevresinde telef olmuş durumda bulundu.

Yeni doğum yapmış anaç keçilerin telef olmasının ardından yavru oğlakları elinde kalan Kocakanat kardeşler ise marketten satın aldıkları paket sütlerle bu oğlakları beslemeye çalışıyor.

Telef olan hayvanların otopsisinin yapılması için önce 1000 lira ardından ise 6000 lira talep edilen Kocakanat kardeşler ise bu parayı ödeyemediği için çaresi kaldı. Kocakanat kardeşlerin yardımına ise Ayvalık Kent Konseyi koştu. Konsey, Kocakanat kardeşlerin telef olan hayvanlarının otopsi masrafını üstlenerek, konunun araştırılıp, incelenmesinin önünü açtı.

Otopsi masrafını bile ödeyemediler

Gazetecilere açıklamalarda bulunan Fatih Kocakanat, "Yaklaşık 80 baş maltız keçimiz vardı. Son günlerde keçiler her gün 5 şer 10 ar ölmeye başladı. Bu tesisin pasalarının çöktüğü derenin içinde birçok keçimiz telef oldu. Bu atıklar nedeniyle derede oluşan arsenik nedeniyle bu hayvanlarımızın telef olduğunu düşünüyoruz. Son bir haftada 40 civarında keçimizi ölü bulduk.Şu anda elimizde 21 baş keçimiz kaldı. O hayvanlar bizim ekmek paramız ve geçim kaynağımızdı. Telef olan hayvanlarımızı otopsi yaptırmak istedik. Bizden hayvan başına otopsi için 1000 lira talep ettiler. Zaten pandemi süreci nedeniyle gırtlağa kadar borç içindeyiz. Paramız olmadığı için de otopsi yaptıramadık. Hayvanlarımızın telef olma nedeni tabii ki bu maden. Bu maden tozundan, suyundan bölgede yaşayan insanlar da, hayvanlarda zarar görüyor" dedi.

Telef olan hayvanların sahiplerinden Hüseyin Kocakanat da, telef olan hayvanların arasında hamile ve henüz doğum yapmış keçilerinde bulunduğunu belirterek, "Bu hayvanlar bize yoğun miktarda süt veriyordu. Pandemiden dolayı zaten ekonomik açıdan çok büyük zorluklarla karşı karşıyaydık. Üç aile bu işten kazanç sağlama çalışıyorduk. Tek geçim kaynağımız da heba oldu. Şu anda karşılaştığımız manzara tam bir katliam gibi. Telef olan ana keçilerin yavrularını biberonla beslemeye çalışıyoruz. Yetkililerden yardım bekliyoruz." diye konuştu.

"Madenin verdiği zararlarla yatıp, bu zararlarla kalkıyoruz"

Köy Muhtarı Bayram Kaçar da, köylünün söz konusu madenin çevreye verdiği zararlar nedeniyle adeta bunaldığını vurgulayarak, "Madenin verdiği zararlarla yatıp, bu zararlarla kalkıyoruz. Köyümüzde kadın ve çocuklarımızın yanı sıra birçok sakinimiz rahatsızlanmaya başladı." dedi.

Konu mera komisyonunca incelemeye alındı

Ayvalık Kent Konseyi Başkanı Halil Coşkun ise demir zenginleştirme madeni firmasının mera alanına yeni depolama tesisi yapmak istediğini kaydederek, "Biz bu alanı üç gün önce gidip inceledik. Yaptığımız incelemede, meradaki ot kapasitesi, eğim durumu ve madencilik firmasıyla köyün hayvanlarının otlatıldığı sayaların bulunduğu bölgede komisyon ekipleriyle beraber tutanaklar tutuldu. Daha sonra mera komisyonu tahsis değişikliği olarak kamuoyunu aydınlatacağını belirttiler. Bunun ardından atıkların toplandığı pasa alanının depolama alanı olarak tahsis edileceği bölgede özellikle kuzu ve oğlak gibi yavru küçükbaş hayvanlar tehdit altındadır. Biz bu tehdidi mera komisyonuna da ilettik. Komisyon da gereken notlarını alıp, incelemelerde bulundu. Ona göre değerlendirmeleri sunulmak üzere il mera komisyonuna sunacaklarını belirttiler. Buradaki hayvan ölümleri tabii ki pasa alanından çevreye sızan sızıntılarla direkt ilgili olduğuna yönelik suçlama da bulunamayız. Bunun neticesini ancak İzmir- Bornova veya İstanbul- Pendik'e gönderdiğimiz numunelerin otopsi sonuçlarını aldığımız zaman görebileceğiz. Ayvalık Kaymakamlığı ile İlçe Tarım Hayvancılık Müdürlüğü bu konuda çok hassaslar. Bizde Ayvalık Kent Konseyi olarak otopsilerin sonuçlarını alabilmek ve neticeyi kamuoyuna duyurabilmek adına her türlü çabayı gösteriyoruz. " diye konuştu.