Başbakan Yardımcı Fikri Işık: "Chp Terör Örgütünün Bu Derece Hızlı Tasviye Edilmesinden Neden Bu...

Başbakan Yardımcı Fikri Işık: "CHP terör örgütünün bu derece hızlı tasviye edilmesinden neden bu kadar rahatsız?"

KOCAELİ - AK Parti Karamürsel teşkilatının 6. Olağan Kongresinde konuşan Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, "Herkesin ortak derdi olan terörden ve terör örgütünün bu derecede hızlı ve etkin derecede tasviye edilmesinden CHP neden bu derece rahatsız olur? Bunu açıkça dile getirsin" dedi.

AK Parti Karamürsel ilçe teşkilatının 6. Olan kongresi, Gazanfer Bilge Kültür Merkezinde gerekleşti. Kongreye Başbakan Yardımcısı Fikri Işık'ın yanı sıra, İçişleri Eski Bakanı AK Parti Bursa Milletvekili Efkan Ala, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu, AK Parti İl Başkanı Şemsettin Ceyhan, Karamürsel Belediye Başkanı İsmail Yıldırım ve çok sayıda partili katıldı. 426 delegenin oy hakkı bulunduğu kongrede, 20 kişilik İlçe yönetim kurulu, 22 İl kongresi delegesi seçilecek. Yaklaşık bir yıldır AK Parti Karamürsel ilçe başkanı olan Recep Demirel, kongreye tek aday olarak girdi.

Kongrede konuşan Başbakan Yardımcısı Fikri Işık, " Hamdolsun bügün Türkiye pek çok silahta dışa bağımlı değil. Biz 74'deki Kıbrıs ambargosunun ne manaya geldiğini iyi biliyoruz. 90'larda terörle mücadelede eften püften sebeplerle Tükiye'ye ihtiyaç duyduğu silahları vermeyenlerin yarın benzer pozisyonlarda yine aynı davranış göstereceklerini bliyoruz. Terörle mücadelenin her boyutuyla yürütülmesi için büyük bir gayret gösteriyoruz. Terörle mücadele sadece elinde silah olan kişiyi bertaraf etmek değildir. Bu teröristle mücadele. Bir ülkenin hükümranlık sahası içerisinde o ülkenin egemenliğine kafa tutan silahlı hiç kimsenin barınmasına hiçbir ülke müsaade edemez. Teröristle mücadele etmek her devletin meşru hakkıdır. Türkiye bu noktada dünyada en ağır bedeli ödeyenlerden birisidir. Son yıllarda terörle mücadele eden askerimizi yüksek teknolojik silahlarla da donattık. İşte İHA'lar bunlardan bir tanesi. Önceden teröristler 15'li 20'li gruplar ile gelir karakolları basardı. Şimdi silahlı İHA'ların geliştirilmesi noktasında bize yardımcı olmadılar. Noldu? Bir Türk firması, kahraman insanlar çıktılar o İHA'yı Türkiye'deki ağır bürokrasiye rağmen geliştirdiler. Artık teröristler havadan takip edilmeye başlandı. 3 bin 400 rakımlı tepede terörist otururken İHA görüntülüyor, eğer bu silahlı İHA'ysa teröristi etkisiz hale getiriyor. Bundan kim rahatsız olur. Eğer bu silahlı İHA gidip masum bir insanı vurduysa elbette bu konu ile ilgili gerekli çalışma yapılır. Teröristi takip eden bir İHA'yı kalkıp okların hedefine koymak kimin işine yarar?"dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi'ni eleştiren Başbakan Yardımcısı Işık," Bir millletvekil kalkıyor bu silahlı İHA'ları 90'lı yıllardaki bir oluşuma benzetiyor. Bunlar teröristle sade vatandaşı ayıran ileri teknoloji hava araçlarıdır. Bu terörle mücadelede Türkiye'ye öyle bir avantaj sağlıyor ki, terörsitler dağlarda rahat gezemez oldu. Bundan kim rahatsız olur? Silahlı İHA'lardan bölge haklı da memnun. Kim memnun değil? Terör örgütü ya da onun uzantıları rahatsız. İyi de bu rahatsızlık neden CHP'den bir miletvekili dile getiriyor. Daha acı olan onun bu rahatsızlığı dile getirmesine genel başkanı buna sahip çıkıyor. CHP böyle bir yanlışa nasıl düşebilir? Herkesin ortak derdi olan terörden ve terör örgütünün bu derecede hızlı ve etkin derecede tasviye edilmesinden CHP neden bu derece rahatsız olur? Bunu açıkça dile getirsin" diye konuştu.

"Eğitimde bir devrim yaşadık" diyen Bakan Işık," Şimdi sırada eğitimde kaliteyi arttıracak adımlara hız vermek var. Türkiye'de ve gelişen dünyada yaşanan hadiselere baktığımda eğitimde bir noktanın altını çizmem gerekiyor. Eğitim bilgi transferi değildir. Eğitimde ana eksenin değerli eğitim olması lazım. Bizim şu birkaç günde yaşadığımız olaylardan dolayı eğitimi ne kadar önemsememiz gerektiğini bas bas bağırıyor. Bir cenazede hayatını kaybetmiş bir hanımefendinin, cenazesine gösterilen Vandallık aslında değerli bir eğitim eksikliğini ortaya koyuyor. Bir futbol maçında yapılan o Vandallık bizim her şeyden önce değerler eğitimine ağırlık vermemiz gerektiğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.