Bayırbucak Türkmen Bölgesine Yönelik Harekata Tepkiler

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi İstatistik Bölümü Öğretim Üyesi de olan Aydınlar Ocağı Samsun Şube Başkanı Yrd. Doç. Dr. Taner Tunç, Bayırbucak Türkmen bölgesine yönelik harekata tepki gösterdi.

OMÜ Kurupelit yerleşkesi Fen- Edebiyat Fakültesi önünde toplanan grup, yaptıkları basın açıklamasında, Suriye'de Bayırbucak Türkmenlerine yönelik saldırıları kınadı.

Grup adına açıklamayı yapan Tunç, Bayırbucak Türkmenlerine yönelik saldırıların son günlerde vahim bir boyuta ulaştığını, Rus destekli Esed rejiminin Türkmendağı'nı kan gölüne çevirmek için elinden geleni yaptığını söyledi.

"Türkmenem' demekten başka suçu olmayan soydaşlarımız ateş çemberine alınmışlardır. Sınırlarımızın dibindeki bu ateş söndürülmezse sınırlarımızın içine sıçraması an meselesidir" diyen Tunç, "Nitekim dün itibarıyla hava sahamızı ihlal eden Rus uçağı, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından düşürülmüştür. Bu gelişme devletimizin kararlılık ve ciddiyetini göstermesi bakımından önemlidir, umut vericidir ancak beraberinde bir takım gelişmeleri getireceği de açıktır. Türk milletinin canını acıtmak için Türkmenlere yönelik Rus saldırılarının artacağını tahmin etmek güç değil" dedi.

"Bilinmelidir ki Ortadoğu'da devletler itibarlarıyla yaşar. Bu bağlamda Türkmenler, Türkiye'nin itibarıdır. Rus-İran-Esed ittifakının ortada hiçbir şey yokken radikal unsurlarla Türkmenleri ilişkilendirerek saldırıya geçmesinin ardında Türkiye'yi bölgede itibarsızlaştırma gayesi yatmaktadır" ifadesini kullanan Tunç, şöyle devam etti:

"Durum emperyalist devletlerin de işine gelmektedir. İleride kurulması düşünülen büyük Kürdistan'a razı olmayacak unsurlar bu vesileyle civardan temizlenmiş olacaktır. Yaşadığımız gelişmeler insan hakları bahanesiyle PKK terör örgütüne kol kanat gerenlerin ikiyüzlülüğünü bir kez daha ortaya koymuştur. Kobani için ortalığı ayağa kaldırıp sokakları yakıp yıkanlar, söz konusu Türkmenler olduğunda kör, sağır, dilsiz kesilmişlerdir. Bununla da yetinmeyip devletimizin Türkmenlere uzattığı eli DAEŞ'e yardım olarak dünyaya duyurma gayreti içine girmişlerdir. Soydaş ve dindaş Türkmenler, Suriye sınırının güvencesi, Türklüğün o coğrafyada temsilcileridir. Türk ve Türkmenin çıkar birliği, kader birliği söz konusudur. Rusya çıkarları için bölgeye müdahil olabiliyor, İran mezhep ortaklığı üzerinden Suriye'ye asker gönderebiliyor ise Türkiye'nin burnunun dibindeki gelişmelere duyarsız kalması düşünülemez. Türkiye Cumhuriyeti hükümeti hem Irak'ta hem de Suriye'de yalnızca Türkiye'nin desteğine güvenen Türkmenlere yönelik saldırılarda kardeşlerinin yanında aktif olarak yer almayı sürdürmelidir. Türk dış politikası Suriye'de Türkmen merkezli olarak yeniden düzenlenmelidir."

Türk aydınları, vatan sevdalıları olarak haddini aşanlara haddini bildiren devlet anlayışının sonuna dek yanında olduklarını vurgulayan Tunç, "Oğuz'un torunları et ve tırnak gibidir. Et tırnaktan sıyrılmaz, Türkmen Türk'ten ayrılmaz" dedi.

Basın açıklamasına Samsun Türk Ocağı, Aydınlar Ocağı, OMÜ-Der, Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği üyeleri ve öğrenciler katıldı.