- AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çavuşoğlu:
"Avrupa'nın bugünkü sorunu liderlik ve vizyondur"
"AB konusunda karamsar değilim. AB'nin son 60 yılda hem kendisinin hem de komşularının sorunlarını çözmede gösterdiği başarıyı unutmamalıyız"
Avrupa Parlamentosu Üyesi Lagendijk:
"Bize düşen, gerçek Türkiye'yi, son 10 yıldaki başarılarıyla ve kalan sorunlarıyla Avrupalılara tanıtmak"
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, bakanlığınca düzenlenen "Küresel Sorunlar Karşısında Türkiye ve Avrupa Birliği İçin Ortak Gelecek" konferansının katılımcılarına akşam yemeği verdi.
Topkapı Sarayı'ndaki bir restoranda gerçekleşen yemekte konukları kısa bir konuşmayla selamlayan Bağış, "Sultanların, büyük vezirlerin, zamanının en güçlü siyasetçilerinin, bilim adamlarının çocukluklarını geçirdiği, yetiştiği, zamanlarının yeteneklerini mükemmelleştirdikleri bu bahçede bir araya geldik. Biz de mükemmelleşmeye ve problematik, kaotik dönemi barışçıl bir döneme çevirmeye çalışıyoruz" dedi.
Bağış, yemekte bir konuşma yapan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Dış İlişkiler Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu'nu takdim ederken de Çavuşoğlu'nun, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin sözcüsü olarak seçilen ilk Türk olduğunun altını çizererek, "O meclisin daha önce de başkanları oldu ama başkanlık 10 üye ülke arasında dolaştırılıp durmuştu. Mevlüt, meclisin sadece ilk Türk, ilk Müslüman ve en genç başkanı değil, bu kurumun başkanlığını Viyana'nın doğusuna taşıyan da ilk kişi oldu" ifadelerini kullandı.
"Avrupa'nın sorunu kendisi"
Bağış'tan sonra davetlilere hitap eden Çavuşoğlu, "Avrupa'nın bugün en büyük sorunu kendisidir. Avrupa ve özellikle AB, kendi içinden de ağır eleştiriler alıyor" dedi.
Ancak kendisinin bu eleştirilere bütünüyle katılmadığını belirten Çavuşoğlu, "AB konusunda karamsar değilim. AB'nin son 60 yılda hem kendisinin hem de komşularının sorunlarını çözmede gösterdiği başarıyı unutmamalıyız" diye konuştu.
"Avrupa'nın bugünkü sorunu liderlik ve vizyondur" diyen Çavuşoğlu, AB'nin yaşadığı siyasi ve ekonomik krizlerin de bunlara bağlı olarak ortaya çıktığını kaydetti.
Çavuşoğlu, "AB, kapılarını Güneydoğu Kafkasya'ya ve Doğu Avrupa'ya açmalıdır. AB ve liderleri, küresel liderleri tanımalı ve kabul etmelidir" dedi.
Avrupa'nın, Arap Baharı ülkelerine yaklaşımını eleştiren Çavuşoğlu, "Avrupa, Arap Baharı Arap Kışı'na dönüşür mü veya radikal grupar güçlenir mi gibi konuları tartışıyor. Bu ülkelerin demokratik kurumlarının nasıl güçlendirileceğini ve ekonomik krizleri atlatmalarına nasıl yardım edilebileceğini konuşmuyor" ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, Avrupa'nın, Berlin Duvarı'nın yıkılmasının ardından Doğu Bloku ülkelerine gösterdiği yaklaşımı bu ülkelere de göstermesi gerektiğini ifade ederek, "Arap ülkeleri için AB'de bu kararlılığı maalesef görmüyoruz" dedi.
İmaj sorunu
Türkiye ile AB ilişkilerinde "imaj"ın rolüyle ilgili bir konuşma yapan Avrupa Parlamentosu Üyesi Joost Lagendijk da Türkiye'nin, AB'ye üyelik sürecini 1950'lere veya 1963'te imzalanan Ankara Anlaşması'na dayandırdığını anlattı. Lagendijk, Avrupa'nın gözünde Türkiye'nin asıl üyelik sürecinin 1990'ların sonunda başladığını kaydetti.
Türkiye'nin, Ankara Anlaşması'nı başlangıç olarak görmesinin yasal açıdan doğru olduğunu belirten Lagendijk, Avrupa'da bu anlaşmaya dayanarak vize uygulamaları hakkında dava açan Türk iş adamlarının, AB'yi vize politikasını gözden geçirmeye mecbur bıraktığını söyledi. Lagendijk, "AB, bu anlaşmanın bir kağıt parçasından ibaret olmadığını görmeye başladı" dedi.
Türkiye ile Avrupa arasındaki "imaj" sorununun, iki taraf arasındaki tarihi ilişkilerle ilgili farklı yaklaşımlara da yol açtığını aktaran Lagendijk, "Çoğu Avrupalı, ilişkinin 'aşk' yanını, yani Türkiye'nin AB'ye üye olma isteğini görüyor ki, bu tarihi açıdan tabii ki doğru. Ama ilişkinin kuşku ve kaygıyla dolu yanını, 'Avrupa'nın söylediği ile yaptığının farklı olduğunu' düşünen yanını ihmal ediyorlar" diye konuştu.
Sevr Anlaşması-
Avrupa devletlerinin Osmanlı İmparatorluğu'nu parçalamayı öngören Sevr Anlaşması'nın Türkiye'de derin izler bıraktığını anlatan Lagendijk, "Bu, birçok Avrupalı'nın bilmediği bir anlaşmadır ama Türkler için son derece önemlidir. Şahsen benim de Avrupa'nın geçmişte Türkiye'yi parçalamaya çalışmış olmasının Türklerin genlerine ne kadar işlediğini anlamam zaman aldı" dedi.
Avrupalılardaki Türkiye imajını bugün de Türkiye'nin kendisinden çok, Avrupa'daki Türklerin belirlediğini söyleyen Lagendijk, 1960'larda Avrupa'ya göç eden Türklerin, yoksul ve daha ziyade muhafazakar kimliğe sahip olduğuna dikkati çekti.
Lagendijk, "Avrupalılar Türkiye'ye geldikten sonra fikirleri değişiyor. Bütün Almanları Türkiye'ye getirip bir hafta geçirmelerini sağlayabilsek, Almanya'da Türkiye'yle ilgili bütün tartışma biterdi. Türkiye'nin gelişmiş ve demokratik bir ülke olduğunu görürlerdi. 60 milyon Almanı Türkiye'ye getirmek imkansız olduğuna göre, bize düşen, gerçek Türkiye'yi, son 10 yıldaki başarılarıyla ve kalan sorunlarıyla Avrupalılara tanıtmak" diye konuştu.
Ancak Türkiye'nin Avrupa ülkelerinden farklı olduğunu da vurgulayan Lagendijk, "Türkiye, AB'nin bütün kriterlerini karşılasa ve AB'ye girse bile, asla bir Danimarka veya Hollanda olmayacak. Bunun farkına varmak da önemli. Ama Türkiye AB'ye iyi bir katkı olacaktır" dedi.
Yemeğe, Avrupa Komisyonu'nun eski Genişlemeden Sorumlu Üyesi Günther Verheugen, İngiltere'nin Ankara Büyükelçisi David Reddaway ve Anadolu Ajansı İstanbul Bölge Müdürü Mustafa Ekici'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda siyasetçi, diplomat ve gazeteci katıldı. - İstanbul
Son Dakika › Güncel › Çavuşoğlu: AB Konusunda Karamsar Değilim - Son Dakika
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 4.7 büyüklükteki deprem Tokat, Sivas ve Yozgat'ta hissedildi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Tokat'ta meydana gelen 4.7 büyüklüğündeki depremin ardından olumsuz bir durum olmadığını açıkladı. Bakan Yerlikaya, AFAD ve ilgili kurumların saha taramalarına devam ettiğini belirtti ve depremden etkilenen vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini iletti.
İstanbul'da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer'de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. Taksiciler, Zincirlikuyu Mezarlığı'na hareket ederek cenazeye eşlik etti.
Bilecik'in Bozüyük ilçesinde meydana gelen trafik kazasında, Erhan Ç. yönetimindeki tır yol kenarına devrildi. Olay yerine sevk edilen polis, itfaiye, AFAD ve 112 Acil Sağlık ekipleri, sürücünün hayatını kaybettiğini tespit etti.
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 4.7 büyüklükteki deprem Tokat, Sivas ve Yozgat'ta hissedildi. Tokat'ın Sulusaray ilçesi Yozgat il sınırına yakın bin noktada saat 01.06'da deprem meydana geldi. AFAD verilerine göre 4.7 büyüklükteki deprem Tokat, Sivas ve Yozgat'ta hissedildi.
UEFA Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde Real Madrid, Manchester City'yi penaltılarla yenerek yarı finale yükseldi. İlk maçta berabere kalan takımların rövanşında Real Madrid öne geçse de City'nin golüyle skor eşitlendi. Uzatmalarda da gol olmayınca maç penaltılara gitti. Real Madrid, penaltı atışlarında daha başarılı olarak yarı finale adını yazdırdı. Turnuvada Salı akşamı oynanan diğer maçlarda ise Paris Saint-Germain ve Dortmund yarı finale yükseldi.
İstanbul'da bir grup taksici, öldürülen taksici Yaşar Yanıkyürek için ve son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetleri, kötü şartları protesto etmek için eylem yaptı. Göztepe Köprüsü önünde toplanan taksiciler, Beşiktaş Meydanı'na kadar konvoy yaptı ve basın açıklaması yaptı. Taksiciler, seslerini duyurmak ve benzer olayların yaşanmaması için yetkilileri göreve çağırdı.
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 4.7 büyüklükteki deprem Tokat, Sivas ve Yozgat'ta hissedildi. Tokat'ın Sulusaray ilçesi Yozgat il sınırına yakın bin noktada saat 01.06'da deprem meydana geldi. AFAD verilerine göre 4.7 büyüklükteki deprem Tokat, Sivas ve Yozgat'ta hissedildi.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Tokat'ın Sulusaray ilçesinde 4.7 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini açıkladı. Depremin derinliği ise 9.97 kilometre olarak belirlendi.
AFAD, bugün saat 01.06'da Tokat'ın Sulusaray ilçesinde 9.97 kilometre derinlikte ve 4.7 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini bildirdi.
İstanbul Sarıyer'de aracına binen yabancı uyruklu şahıs tarafından bıçaklanarak öldürülen taksicinin cenazesi ailesi tarafından Adli Tıp Kurumundan alındı. Taksici ve yabancı uyruklu şahıs taksi ücreti konusunda tartışmıştı. Şahıs, Yanıkyürek'i 5 yerinden bıçaklayarak araçtan atıp, araçla birlikte kaçmıştı. İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, can ve mal güvenliği için yetkililerden çözüm talep etti.
Sizin düşünceleriniz neler ?