CHP Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında TBMM Dışişleri Komisyonu'ndan istifa ettiğini açıkladı.
Dışişleri Komisyonunun yurt dışı gezilerine dönüştüğünü savunan Öztürk Yılmaz şöyle konuştu: "Dışişleri Komisyonu hiçbir zaman işlevi olmadı, doğru çalıştırılamadı. Bu kadar uğraşımıza rağmen hiçbir sonuç elde edemeyen Dışişleri Komisyonu üyeliğinden istifa ediyorum. Bundan sonra dış politikayla ilgilenmeyeceğim anlamına gelmiyor. Daha fazla ilgileneceğiz. AKP'nin türevi bir siyaseti asla kabul edemeyiz. Onların emrettiği, uygun bulduğu, onayladığı gibi bir kişi asla olmadık, olmayacağız. Ben Musul'da IŞİD'le çatıştım geldim burada kendini bilmez densiz siyasetçi ve trollerle çatıştım. Ülkemin doğruları için burada bazen kendi partimle fikir çatışmasına girdim. Bundan sonra da ülkemin menfaatleri vatanın selameti ve halkın çıkarları için çatışmaktan asla kaçınamam. Bundan sonra bu yolda özgüven ve büyük cesaretle devam edeceğim. AKP'nin kayığına binerek onun hoşuna giden şeyleri söyleyerek dış politika yapamayız."
'TÜRKİYE'NİN İHTİYAÇ DUYDUĞU TEMEL KONU GÜÇLÜ SES, GÜÇLÜ MUHALEFETTİR'
Yılmaz, sağlam bir muhalefet anlayışının ortaya çıkması gerektiğini vurgulayarak şöyle konuştu:
"Sağlam bir muhalefet anlayışının ortaya çıkması lazım. Tarihte olmadığı kadar ciddi buhran yaşanıyor. Bundan sonra sadece dış politika değil hayatın her alanıyla ilgili bu kürsüye çıkacağım. Ülke menfaatlerini ilgilendiren her konuda kürsüye çıkacağım. Yanlışa karşı çatışacağım kim olursa olsun. Biz mücadelen geliyoruz. Bugün Türkiye ciddi manada bir muhalefetsizlikten şikayet ediyor. Halk çaresiz insanlar çaresiz. Gidecekleri kapı olması gerekiyor. Bunun açıkça görüldüğünün toplum tarafından bilindiğinin herkes tarafından bilinmesi gerekir. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu temel konu güçlü ses, güçlü muhalefettir. Türkiye'nin yolunu belirleme olayıdır."
'BU PARTİYİ BİRİLERİNE BELLİ MAKAMLARDA TUTMAK İÇİN Mİ KOŞTURMAMIZ?
Öztürk Yılmaz, yaklaşık bir aydır arazide olduğunu vatandaşların taleplerini, şikayetlerini dinlediğini kaydetti. CHP tabanının iki konuda ciddi duruş sergilediğini kaydeden Öztürk Yılmaz, şunları söyledi: "Bir partide demokrasi kültürünün giderek kaybolduğundan şikayetçi, bir özeleştiri kültürü kalmadı. Niçin biz o zaman AKP'yi eleştiriyoruz? Neden 'tek adam' diyoruz? Eğer aynısını yapacaksak, topluma bir hesap veremeyeceksek, başarısızlık olduğunda bunu diyemeyeceksek, o zaman bizim diğerlerinden ne farkımız var? CHP kökleri Kuvayı Milliye'ye dayanan, Atatürk'ün bu vatanı kurduğu ve bütün devrimleri yaptığı bir partidir. Bu parti eleştiriden korkmayan bir partidir. Bu parti bir makam partisi değil ideal partisidir. Koltuk, rant partisi değildir. Bazı insanların, 'aman bir şey olayım' diye can attığı bir parti hiç değildir. Burada doğru noktada durmamız lazım. Doğru nokta nedir? Toparlanıp yerel seçimlerde iktidar olabilmektir. Genel seçimlerde biz muhalefet olarak yenildik maalesef. Bunun bir kere özeleştirisinin açıkça yapılması lazım. Kimdi bunlar neden yenildiler. İki milletvekili seçimine, bir referanduma girdim. Üçünden de zaferle çıktım ama buraya geldiğimde boynumuz bükük. Biz bu partiyi birilerine belli makamlarda tutmak için mi koşturmamız? Bizim ciddi bir sorgulama içine girmemiz, özeleştiri yapmamız, demokratik olmamız lazım. Demokrasiyi içimize sindirip hata yapanın görevinden ayrılması lazım. Ancak o zaman inandırıcı olabiliriz. Milletle inatlaşılmaz, milletin verdiği mesajı alamayanlar millet ile ters düşer. Milletin oyu ancak millet dinlenerek alınır. Özeleştiri kültürüne girmeliyiz. Toplumla birlikte ancak iktidar olunabileceğini anlamalıyız. Mesele budur bende bu noktada var gücümle çalışacağım."
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Öztürk Yılmaz basın toplantısı
Haber-Kamera: Nursima KESKİN/ ANKARA,
Son Dakika › Güncel › CHP'li Öztürk Yılmaz, TBMM Dışişleri Komisyonu'ndan İstifa Etti - Son Dakika
Bursa İl Jandarma Komutanlığı, kentin kırsal bölgelerinde vatandaşların huzur ve güveni için uygulama gerçekleştirdi. Uygulama sonucunda çeşitli suçlardan aranan 25 kişi yakalanırken, uyuşturucu madde ele geçirildi. Ayrıca, trafik denetimlerinde 72 araç sürücüsüne toplamda 233 bin lira idari ceza kesildi ve 24 araç trafikten men edildi.
Karabük'ün Safranbolu ilçesinde bulunan Safranbolu Devlet Hastanesi'nin bahçesindeki trafoda çıkan yangın paniğe neden oldu. Yangın, polis ve itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle kısa sürede kontrol altına alındı. Hastanenin elektriği tedbir amacıyla bir süre kesildi.
Türk Kızılay tarafından temin edilen gıda, bebek malzemeleri ve diğer ihtiyaç malzemeleriyle yola çıkan 9. İyilik Gemisi, Mısır'ın El-Ariş Limanı açıklarına ulaştı. Gemide bulunan 3 bin 774 ton insani yardım malzemesi, Gazze'ye taşınmak üzere tırlara yüklenecek.
ABD, BM Güvenlik Konseyi'nde Filistin'in BM'ye tam üyeliği talep edilen karar tasarısını veto etti.
Manisa'nın Selendi ilçesinde meydana gelen trafik kazasında okul servisi ile kapalı kasa kamyonet çarpıştı. Kazada 9 öğrenci hafif şekilde yaralanırken Selendi Kaymakamı Halil İbrahim Okumuş, öğrencileri hastanede ziyaret etti. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Tokat'ın Sulusaray ilçesinde saat 18.11'de 5,6 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem çevre illerden de hissedildi. AFAD ve diğer kurumlar çalışmalara devam ediyor. Can kaybı yaşanmazken, bazı binalarda hasar oluştu. Vatandaşlar açık alanlarda bekliyor. İçme suyu konusunda uyarı yapıldı.
Hüseyin Başkadem'in yönettiği 23. Afyonkarahisar Klasik Müzik Festivali'nin ikinci gününde, Suk Dörtlüsü Quartet sahne aldı. Prag Sahne Sanatları Akademisi'nden gelen sanatçılar, çello, viyola ve keman enstrümanlarıyla seçkin eserlerini seslendirdi. Başkadem, konserde yaptığı konuşmada, dünyada keman ailesinden 4 enstrümanı bir arada çalabilen çok az grubun olduğunu belirtti ve Suk Dörtlüsü Quartet'in festivale üçüncü kez katıldığını söyledi.
Bolu Belediye Meclisi'nde yapılan toplantıda, Gölcük Tabiat Parkı'ndaki yapıların kiralanması konusu görüşüldü. Gölcük Platformu üyeleri, bungalovların kullanımına karşı çıkarak protesto gerçekleştirdi. Belediye Başkanı Tanju Özcan, maddenin komisyona iade edileceğini açıkladı.
Bosna Hersek'in Sırp Cumhuriyeti'nde düzenlenen gösteride binlerce Bosnalı Sırp, Srebrenitsa soykırımının inkar edildiği bir protestoya katıldı. Gösteride RS Başkanı Milorad Dodik ve diğer önemli Sırp yetkililer konuşma yaptı. Dodik, Srebrenitsa'da yaşananların savaş sonucu işlenen bir suç olduğunu ancak soykırım olmadığını savundu. RS hükümeti, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda görüşülecek olan Srebrenitsa Soykırımı Anma Günü karar taslağına tepki olarak bu gösteriyi düzenledi.
Sizin düşünceleriniz neler ?