Denizli'nin Çal ilçesinde, UNESCO'nun Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'nde yer alan ve 846 yıllık geçmişi olan "Sudan Koyun Geçirme Yarışması"nda çobanlar, derece elde edemeseler de sürülerinin lideri "mor koyunları"na özenle bakmayı sürdürerek gelecek yılki yarışlara hazırlamaya başladı.
Aşağıseyit Mahallesi Köprübaşı mevkisinde Büyük Menderes Nehri kenarında her yıl ağustos ayının sonlarına doğru düzenlenen yarışmaya bu yıl 52 çoban katıldı. Çevre ilçelerden de katılımcıların olduğu yarışmada derece elde etmek için büyük gayret sarf eden çobanlardan ancak ilk üç dereceye girenler ödüllendirildi.
Derece elde edemeyen çobanlar ise bir sonraki yıl düzenlenecek yarışmaya hazırlanmaya başladı. Tekrar sürülerin başına geçen "elci" koyunlar da mesailerine devam ediyor.
"Koyunuma gözüm gibi bakmaya devam edeceğim"
"Mor Koyun" ismini verdiği hayvanı ile yarışmaya katılan ancak derece elde edemeyen 80 yaşındaki Ramazan Çandır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geleneklerini sürdürmek için gelecek yıl da etkinliğe katılmak istediğini söyledi.
Yarışmada koyunun sudan geçemediğini anlatan Çandır, "Suyun başına geldiğimizde ben suya girdim ama Mor Koyun girmedi. Ön elemeden geçemedik. Koyunumun canı sağ olsun. O benim için çok değerli. Sürümün başı. Koyunuma gözüm gibi bakmaya devam edeceğim." dedi.
Yarışmacılardan Rafet Penirci, koyununun sudan geçmesine rağmen istediği puanı alamadığını anlattı.
Penirci, seneye yapılacak yarışma için başka bir baş koyun seçeceğini ifade ederek, "Sudan geçtik fakat puan alamadık. Koyunum sürünün başına tekrar geçecek fakat yarışlar için başka bir koyun yetiştirip özenle bakacağım. İnşallah ödül alıncaya kadar sudan koyunla geçmeye devam edeceğim." diye konuştu.
Yarışmaya "Sütçü" ve "Moraliyim" adını verdiği elci koyunlarıyla katılan Orhan Güngör ise yarışma günü heyecanına yenik düştüğünü ve koyunu istediği performansı gösteremediği için üzgün olduğunu dile getirdi.
Necdet Aydoğdu da yarışmaya "Mor Koyun" ve "Karakoyun" adını verdiği elci koyunlarıyla katıldığını belirterek, koyunlarına daha güzel bakarak gelecek yıla hazırlanmaya başladığını söyledi.
" Çobanlar, başımızın tacı"
Çal Belediye Başkanı Fethi Akcan, bu yılki yarışlara ülkenin dört bir tarafından izleyicinin katıldığını belirtti.
Gelecek yıl yapacakları yarışmaya çeşitli illerden gelen çobanların da katılabileceğini anlatan Akcan, "Yarışları yaklaşık 20 bin kişi izledi. Düğün havasında bir etkinlik oldu. Geleneklerimizi gelecek nesillere aktarmak için çalışmaları sürdürüyoruz. Derece alamayan çobanlara teselli ödülleri verdik. Çobanlarımız bizim başımızın tacı." ifadelerini kullandı.
Çobanlar, merada sürünün kontrolünü daha kolay sağlayabilmek ve kaybolmalarının önüne geçmek amacıyla kafa yapılarına ve tavırlarına bakarak seçtikleri kuzuları, "mor koyun" olarak yetiştiriyor.
Doğumdan kısa süre sonra anne koyundan ayırdıkları kuzuları, çocukları gibi özenle besleyen çobanlar, hayvanları büyüdüklerinde sürünün başına geçiriyor. Liderlik yapan koyun, çobanın komutlarına göre sürüyü yönlendirebiliyor.
Son Dakika › Kültür Sanat › Çobanların 'mor koyun' sevdası - Son Dakika
Beşiktaş Kültür Merkezi (BKM) tarafından düzenlenen 'Dragons and Mythical Beasts' kukla gösterisi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında Maximum Uniq Hall'de seyirciyle buluştu. Yazar ve yönetmen Derek Bond'un mitolojik hikayelere yer verdiği gösteri, çocukların zihnindeki canavar algısını değiştirmeyi hedefliyor. Seyirciler arasından seçilen çocuklarla interaktif bir oyun oynanan gösteride, oyuncu Ata Dirilgen çocuklara hem hikaye anlatıcısı hem de kahraman yetiştiricisi olarak eşlik ediyor. Gösterinin amacı, çocukların hayal güçlerini geliştirmek ve onlara cesaret vermek. İngiltere tiyatrosunun önemli ödüllerinden Olivier Ödülü'ne aday olan kukla şovu, devasa taş trol, gizemli Indrik, görkemli Griffin, tek boynuzlu at, diş perisi ve ejderha gibi birçok kukla ile çocukları fantastik hikayelerle tanıştırıyor. Gösteri, 20-23 Nisan tarihleri arasında sahnelenmeye devam edecek.
Başkentte çeşitli meslek gruplarından gönüllülerin oluşturduğu Cumhuriyet Korosu, 'Yüzyılın Başkenti Ankara' adlı Türk halk müziği konseri verdi. Yenimahalle ilçesindeki Nazım Hikmet Kültür Merkezi'nde düzenlenen etkinlikte, Ankara'nın türkülerinin yanı sıra Rumeli, Kütahya, Burdur, Kırıkkale, Sivas, Erzincan, Artvin yöreleri ile Kıbrıs ve Azerbaycan'dan ezgiler dinleyicilerle buluştu. Başkentteki, Ulusal Mimarlık akımlarına örnek teşkil eden tarihi yapı ve binaların da tanıtıldığı konserde, çeşitli halk oyunu gösterileri yapıldı. Şef Serdar Yasun yönetiminde 30 eserin seslendirildiği konsere Ankaralılar yoğun ilgi gösterdi.
Adana'da düzenlenen Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı kapsamında şarkıcı Tuğba Yurt, Seyhan Nehri kıyısındaki Merkez Park'ta konser verdi. Konserde çok sayıda kişi şarkılara eşlik etti ve Yurt'un performansı büyük alkış aldı.
Bitlis'in Güroymak ilçesinde, Kaymakamlık tarafından başlatılan proje kapsamında Kaleli Köyü ve Köşk mezrasında yaşayan çocuklar için sinema etkinliği düzenlendi. Ahmet Mücteba Albayrak Bilgi Evi'ne getirilen çocuklar, yeni açılan sinema salonunda film izledi. Etkinlikle çocukların kültür ve sanatla buluşması hedeflendi.
Bingöl'de kış turizminin gözde tesislerinden biri olan Hesarek Kayak Merkezi, Cumhurbaşkanı kararı ile Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi ilan edildi. Bingöl Valisi Ahmet Hamdi Usta, bu kararın Bingöl'ün cazibe merkezi haline gelmesini sağlayacağını belirtti.
Van Kalesi'nin zirvesinde bulunan Süleyman Han Camisi, restorasyon çalışmalarının tamamlanmasının ardından ibadete açıldı. Van Valisi Ozan Balcı, caminin açılışında yaptığı konuşmada, Van'ın imarı ve inşası konusunda önemli çalışmalar yaptıklarını belirtti ve Van Kalesi'nin restorasyonunun tamamlanmasıyla birlikte Van'ın kültür, turizm ve ekonomisine büyük katkı sağlanacağını ifade etti.
Devlet sanatçısı Devrim Erbil'in 60. yılını kutlamak amacıyla düzenlenen Inspirations adlı karma sergi, İstanbul Sinema Müzesi'nde açıldı. Sergide, Erbil'in daha önce sergilenmemiş eserlerinin yanı sıra farklı sanatçıların da eserleri yer alıyor. Erbil, sergiyle birlikte sanat hayatının 60. yılını geride bıraktığını belirterek, sanata ve sanatın içinde olmaya doyamadığını ifade etti. Sergi, 30 Haziran'a kadar ziyaret edilebilecek.
Münih'te düzenlenen 35. Münih Türk Film Günlerinde Yeşilçam'ın usta oyuncusu Müjde Ar'a 50. Sanat Yılı dolayısıyla 'Yaşam Boyu Başarı Ödülü' verildi. Müjde Ar ödülünü aldıktan sonra yaptığı konuşmada kadınları desteklemeye adadığı hayatını anlattı ve kendisine verilen ödülün iki sahibi olduğunu belirtti. Ayrıca, Müjde Ar'ın Şener Şen ile başrolleri paylaştığı 'Şalvar Davası' adlı film restore edilerek festivalde gösterildi.
Sizin düşünceleriniz neler ?