"Çocuk kayıplarında yüzde 30 azalma söz konusu"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "2010'dan itibaren kayıp çocuk grafiği sürekli azaldı. 2015 ile bugün arasında çocuk kayıplarında yüzde 30'luk azalma söz konusu." dedi.

Perpa Ticaret Merkezi'ni ziyaret eden Bakan Soylu, konferans salonunda esnafın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Bir esnafın "Çocuklara karşı işlenen suçlar için idam cezası neden çıkarılmıyor?" sorusu üzerine Bakan Soylu, idam cezasıyla ilgili Türkiye'nin bir bağlayıcılığının söz konusu olduğunu ama bu konunun toplum vicdanını zedelediğini söyledi.

Özellikle 15 Temmuz'da yaşananlardan sonra milletin bu konuda yüksek bir talebinin olduğunu aktaran Soylu, şunları kaydetti:

"Çocuklarımıza karşı gelişen olaylarda hem ailelerden hem de yakın çevrelerden ciddi talepler oldu. Bu konudaki cezalar çok ağırlaştırıldı. TBMM'de de özellikle çocuk tecavüzcülerine yönelik farklı yaptırımlar konusunda ciddi çalışmalar var. Bu arada bir önemli özelliğimiz daha var, biz Müslüman'ız. Dinimizin emrettikleri ve söyledikleri var. Şu anda böyle bir şey gündemimizde değil ama vatandaşın gündeminde mi? Gündeminde. Bunu Sayın Cumhurbaşkanımız da defalarca söyledi. 'TBMM bana bunu getirsin, ben bunu geçiririm.' diyor. TBMM gündemine gelebilmesi için toplumsal beklentinin en yüksek noktada oluşması gerektiği düşüncesindeyim. Sanırım bu önümüzdeki günlerin de en temel konularından birisi olacaktır."

Çocuk kayıpları konusuna da değinen Soylu, 2010'dan itibaren çocuk kayıpları ile ilgili kayıtlara başladıklarını, 2010'dan itibaren kayıp çocuk grafiğinin sürekli azaldığını, 2015 ile bugün arasında çocuk kayıplarında yüzde 30'luk azalmanın söz konusu olduğunu söyledi.

Bakan Soylu, Türkiye'de kaybolan çocukların yüzde 99,5'inin bulunduğunu anlattı.

"Dünyanın patronajına kim çıkacak, esas soru işareti bu"

ABD'nin Türkiye ve dünya üzerinde ne yapmaya çalıştığına ilişkin bir soru üzerine Soylu, Rahip Andrew Brunson konusuna değindi.

Rahip Brunson meselesinin ilgi alanına girdiğini aktaran Soylu, şunları söyledi:

"Eğer bir tehdit görürsek bir yabancı ile ilgili bu tehdide yönelik tedbir alma hakkımız var. Biz bu tehdidi sadece Rahip Brunson'da görmedik, başka alanlarda da gördük. Bugün geri gönderme merkezlerimizde, cezaevlerimizde veya evlerinde aynı yöntemlerle gözetim altında bulundurduğumuz yabancılar var. Bu yabancılarla ilgili gerekli soruşturmalar yapılır. Örneğin Reina saldırganı şu anda cezaevinde. Eşlerinden birini mahkeme serbest bıraktı. Bakanlık olarak geri gönderme merkezinde tutabilirim veya deport edebilirim. Biz Türkiye'de kalmasının sakıncalı olduğunu gördük ve gönderdik. Bunu birçok yabancı için yapıyoruz."

İçişleri Bakanı Soylu, ABD'nin Libya'dan Sudan'a kadar bu hattın içinde bir hamle yapmaya çalıştığını belirterek, "ABD'ye, ABD'den bakmamak gerekir. Dünyada bir yönsüzlük var. Şu anda dünyanın patronajına kim çıkacak, esas soru işareti bu. Çin mi? ABD mi? Yoksa AB mi? Kim? Bizim avantajımız şu, 300 yıldan beri ilk kez dünyayı Türkiye böyle yakaladı. İlk kez 300 yıldan beri gerileme döneminden yükselme dönemine geçtik." diye konuştu.

ABD'nin 1,5 yıldır Türkiye'ye ekonomik yönden saldırdığını ifade eden Soylu, ABD'nin isteğinin Türkiye'de tekrar devalüasyon yaşanması olduğunu ancak Türkiye'nin kararlılığını ve direncini ortaya koyduğunu söyledi.

" EYT'de toplam yük 800 milyar lira"

Bir esnafın EYT sorusu üzerine Soylu, dünyada emeklilik yaşının gittikçe yükseldiğini, 67 bandına doğru tırmanışın söz konusu olduğunu belirtti.

İnsanların ömrü uzadıkça hastalıkların ve bunun maliyetinin arttığını ifade eden Soylu, "Dünya tamamen bunun kıskacına girmiş durumda. Ne yapacağının endişesi içinde. Özellikle çeşitli yöntemler oluşturmaya çalışıyorlar." dedi.

EYT Yasası'nın hayata geçirilmesi halinde toplam yükün 800 milyar lira, ilk yıllık yükün 25 milyar lira olduğunu anlatan Soylu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin şu anda bunu karşılayabilecek durumunun olmadığını vurguladı.

"Güç bende niye tartışma açayım durup dururken"

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tunceli- Dersim konusundaki görüşünün sorulması üzerine, "Biz Tunceli'yi son 2,5 yıllık kayyum döneminde tarihinde göremeyeceği bir fırsatla karşı karşıya bıraktık. Tunceli- Pülümür arası yol işlemezdi, şimdi orada PKK terör örgütünün esamesi okunmuyor. Türkiye'nin yarı kadar alanını PKK terör örgütünün kendi etkisi altına almasının geçiş noktası orasıdır." dedi.

31 Mart seçimlerinde Tunceli'nin bir tercih kullandığını ve belediye başkanını seçtiğini anlatan Soylu, sözlerine şöyle devam etti:

"Tunceli halkının ondan beklediği yerel hizmetlerin ortaya konmasıdır. İş yapamayınca meseleyi popülizme doğru getirmek gerekir. Ne yapmak lazım? Eski siyasi tartışmaları tekrar gündeme getirip, 'Acaba biraz zaman kazanabilir miyim?', 'Yapamadığım işlerin bahanesini böyle üretebilir miyim?' diye bir anlayış ortaya konuyor. Şimdi onun öyle bir yetkisi yok. İşin geleceği nokta benim. Burası bir hukuk devleti. Vatandaşlarla konuşulur, değerlendirme yapılır, bu ayrı bir şeydir. Valilik hemen mahkemeye başvurdu ve yürütmeyi durdurma kararı aldı. O hamlesini orada kesti. Onaylayıp onaylamamak İçişleri Bakanlığının yetkisindedir. Bu konuda onun yaptığı siyasi popülizme benim alet olup, tartışma açmak istiyor. Güç bende niye tartışma açayım durup dururken."

"Bu yılın ilk 5 ayında 38 kişi PKK'ya katıldı"

"Mardin Belediye Başkanı Ahmet Türk'ün, yargılandıktan sonra yaşlılık ve hastalıktan dolayı serbest bırakıldıktan sonra nasıl belediye başkanı olduğunu merak ediyorum?" sorusunu yanıtlarken Soylu, YSK'nin kendine ait, "Şu döneme kadar şu suçlardan ceza almamışsa aday olabilir." diye bir listesinin olduğunu, Ahmet Türk'ün o listeye girmediğini söyledi.

Bakan Soylu, "Peki bu, bunun, burayla bağlantılı olmadığı anlamına mı gelir? Gelmez. Ben onun da yanlış olduğunu düşünüyorum. Kanunların, aday olma yeterliliği konusundaki listesinin bu konuları gözetmeyerek hazırlandığını düşünüyorum. Bu nedenle değişiklik yapılması gerektiğini düşünüyorum." dedi.

PKK'ya finans ve insan kaynağı desteğini ortadan kaldırarak önemli bir darbe vurduklarını belirten Soylu, PKK'ya 2014'te 5556 kişinin, bu yılın ilk 5 ayında ise 38 kişinin katıldığını, oradan teslim olan kişi sayısının 132, ikna edilen kişi sayısının ise 92 olduğunu ifade etti.

Toplantıya, AK Parti Şişli İlçe Başkanı Ömer Fuat Günday, Perpa Ticaret Merkezi Yöneticileri de katıldı.