Pandemi tedbirleri kapsamında tam kapanmanın da etkisiyle psikolojik olarak hissedilen sıkışmışlık hissinin bir nebze de olsa bayram sevinciyle girdirilmesinin mümkün olabileceğini belirten Uzman Psikolog İlkay Soykal, özellikle ebeveynlerin, bu heyecanı arkadaşlarıyla, sevdikleriyle paylaşamayan çocuklara eski bayramları anlatmak yerine imkanları dahilinde evlerinde yaşatmalarını önerdi.
On bir ayın sultanı Ramazan ayına veda ederken, pandeminin getirdiği tüm olumsuzluklara rağmen evlerde bayram heyecanı sürüyor. Ramazan bayramını koronavirüs tedbirleri kapsamından tam kapanma sürecine denk gelse de aile içinde geleneksel bayram ruhunu yakalayarak, bu sürecinin psikolojik olarak daha rahat geçirilebileceğini belirten İstanbul Esenyurt Üniversitesinden Uzman Psikolog İlkay Soykal, bu durumun çocukların psikolojisini de olumlu yönde etkileyeceğini ifade etti. Bayram sürecinde ebeveynlerin çocuklarıyla yapabilecekleri aktivitelerden bahseden Soykal, "Yakınlarımızla konuşmak, film izlemek, fıkra anlatmak, bilmece sormak, oyun oynamak, birlikte yemek hazırlamak, müzik dinlemek telefon ve internet yoluyla görüntülü konuşmak. Video çekip, sanki karşımızda o insan varmış gibi düşleyip söylemek istediklerimizi kaydederek karşımızdaki insana iletmek. Mektup yazmak ve hediyeleşmek bayramı daha mutlu geçirmemizde işe yarayabilir" tavsiyelerinde bulundu.
"Yaşamla birlikte bayramlar da değişti"
Alışkanlıklar, adetler ve geleneklerle birlikte bayramların da kutlayış biçimine göre değişikliğe uğradığını ifade eden İlkay Soykal, "İnsan yaşamının değişmesi, bayramları kutlama biçimlerinin de değişmesine yol açıyor. Burada, bir arada olmak, epeydir görüşmediğimiz insanlarla bir araya gelmek, neşeli, eğlenceli zaman geçirmek, dayanışmak esas olandır. Eskide kalan bayramların ruhsal ortamı yeniden oluşturulabilir. Malum pandemi var. Gidip gelemiyoruz. Ancak telefon ve internet yoluyla görüntülü konuşulabilir. Evde yakınlarımızla konuşmak, fotoğraflara bakıp söyleşmek yararlı olur. Çocuklar içinse, bayramı anlatmaktan öte yaşamak, onlara örnek olmak yararlı olur. Bayram harçlığı, hediye, onlarla oyun oynamak, bir bakıma çocuklaşmak sağlıklıdır. Çocuk, kendisi gibi olan insana yakınlık gösterir" dedi.
"Çocuklarınızla vakit geçirin"
Teknoloji olanaklarının çok fazla kullanılmasıyla yalnızlaşmanın ortaya çıktığını söyleyen Soykal, "Aslında insanlar eski bayramı özlerken bir arada olmayı da özlüyor. İnsan, sosyal bir varlık ve yalnız kaldığında, kendini yalnızlaştırdığında ruhsal bunalımlar yaşayabilir. Bunun için, telefon rehberimizde olan insanları aramak, onlarla görüntülü veya işitsel olarak konuşmak, oturduğumuz yerde komşularımızla bayramlaşmak, onlarla söyleşmek, balkondan balkona el sallamak yararlı olur. Pandemi, insanı yalnızlaştırdı. Bunu kırıp, konuşmak, paylaşmak, beraber evde yemek yapmak, egzersiz yapmak yararlı olur. Çocuklarla, evcilik, kukla, lego oynamak ne güzel olur. Çocuklarla çiçek ekmek, onu sulamak, resim yapmak, kağıttan şekiller çıkarıp onları boyamak çok yararlı olur" diye konuştu.
Çocuklara bayram kavramını yaşatmak için arefe günlerinin ve bayram sabahlarının çok önemli olduğunu ifade eden Soykal, "Bayram sofrası, kahvaltı, tertemiz elbiselerle güne başlamak, müzikle şenlenmek, evi süslemek, çok güzel olur. Bayramlar aslında bir soluklanma, eğlenmeye başlama, güzel duygular yaşama zamanıdır. Yetişkinler bayramda neşeli olduklarında, sevinçli olduklarında çocuklar da onları örnek alır" dedi.
"Maddi ve manevi yardımlar yalnızlık hissimizi azaltabilir"
Buruk geçen bayram süreçlerini manevi olarak da değerlendirilebileceğini kaydeden Soykal, "Hiç tanımadığımız, belki de tanımayacağımız ihtiyacı olan insanlara yardım etmek ne güzel olur. Örneğin Kızılay'a, Darüşşafaka'ya, Darülaceze'ye vb. kurumlara online bağış kampanyaları var. 'Damlaya damlaya göl olur' anlayışıyla az demeden yardım etmek, oradaki insanlara tebrik kartı göndermek, onlar için bağışta bulunmak, yalnızlık hissimizi azaltabilir. Karşılık beklemeden yapılan yardım iyi hissetmeye yol açabilir" şeklinde konuştu. - İSTANBUL
Son Dakika › Güncel › 'Çocuklarınıza eski bayramları anlatmayın, yaşatın' - Son Dakika
İstanbul Valiliği, bu gece saatlerinden itibaren gök gürültülü sağanak yağış beklendiğini bildirerek, sel, su baskını, yıldırım gibi olumsuzluklara karşı dikkatli olunması uyarısında bulundu. Meteorolojiye göre, İstanbul'da bu gece saatlerinden itibaren beklenen gök gürültülü sağanak yağışların yerel kuvvetli ve yer yer çok kuvvetli olması bekleniyor. Ani sel, su baskını, yıldırım gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunmalıdır.
31 Mart yerel seçimlerinde oy vermek için Ömer Keçecigil Okuluna giden askeri ve polis personellerine 'Konuş, sen nerelisin?' diyen DEM Partili Süleyman Salğucak, seçim kanuna muhalefet suçundan dolayı Şırnak İl Emniyet Müdürlüğünde ifadesi alındı. Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı, Salğucak hakkında 'Seçim kanununa muhalefet' ve 'Seçmenin oy kullanmasını engelleme' iddialarıyla ilgili soruşturma açtı.
Van Kalesi'nin zirvesinde bulunan Osmanlı sembolü Süleyman Han Camii, restore edildikten sonra yeniden ibadete açıldı. 2 bin 700 yıllık Van Kalesi, hala görkemiyle ayakta duruyor ve cami bu tarihi yapıyı tamamlıyor. Van Valisi Ozan Balcı, caminin açılışında yaptığı konuşmada, şehrin imar ve inşa edilmesi için yapılan çalışmaların vatandaşların huzuru ve refahı için olduğunu belirtti ve Van'ın kültür ve turizmine büyük değer katacak olan bu restorasyonların devam edeceğini söyledi.
Manisa'da düzenlenen Uluslararası Mesir Macunu Festivali'nin programı tanıtıldı. Festival, 23 Nisan'da başlayacak ve çeşitli etkinliklerle 28 Nisan'da sona erecek. Festivalde konserler, paneller, sergiler ve mesir saçımı gibi etkinlikler yer alacak.
Hatay'ın Reyhanlı ilçesinde yapılan silah ve mühimmat kaçakçılığı operasyonunda İ.O. ve M.Y. isimli 2 şüpheli gözaltına alındı. Şüphelilerin üst aramasında ruhsatsız tabanca, 60 fişek ve kurusıkı tabanca ele geçirildi. Şüpheliler adliyeye sevk edildi ve nöbetçi hakimlik tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldılar.
Trabzon'da düzenlenen Gençler İçin Gazetecilik eğitim programı sona erdi. 65 öğrenciye gazetecilik, hikaye anlatıcılığı, saha yapımcılığı ve mobil gazetecilik konularında dersler verildi. Eğitim sonunda öğrencilerin çektikleri videolar puanlandı ve birinci olan gruplara ödül ve sertifikaları verildi.
Sizin düşünceleriniz neler ?