AK PartiSözcüsü Ömer Çelik, Diyanet İşleri Başkanlığının 30 Ağustos Zafer Bayramı için verilen cuma hutbesinde Mustafa Kemal Atatürk'ten bahsetmediği iddialarının doğru olmadığını dile getirdi.
AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında saat 16.00'da başladı. AK Parti Genel Merkezinde gerçekleştirilen toplantı sonrası AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik açıklama yaptı.
AK Parti MYK'sı sonrası açıklamalarda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Diyanet İşleri Başkanlığının 30 Ağustos Zafer Bayramı için verilen cuma hutbesinde Mustafa Kemal Atatürk'ten bahsetmediği iddialarını yalanladı. Gündeme ait konular hakkında da açıklamada bulundu.
30 Ağustos hutbesinde Atatürk'ün adının geçmemesi hakkındaki soruya, Diyanet İşleri Başkanlığı'nı savunarak yanıt veren Çelik, "Gazi Mustafa Kemal Atatürk hakkında herhangi bir tartışma yoktur. Osmanlı İmparatorluğu ile Türkiye Cumhuriyeti'ni kavga ettirmeye gerek yoktur. Atatürk konusunda Diyanet İşleri Başkanlığı'nın da problemi yoktur" dedi. Mustafa Kemal Atatürk'ün adının daha önce Diyanet İşleri Başkanı tarafından söylendiği duayı dinletti.
"CHP belediyelerinin gariban insanları işten çıkardığını iddia eden Çelik, "Bu insanları hem ekmeksiz bırakıyorlar, hem de iftira atıyorlar. Vakıflara yardımları kesenler, keşke bunların hangi faaliyetleri yaptığını dinleselerdi. Bunları dinlemeden propaganda faaliyetlerine giriştiler" dedi.
Çelik, Rusya'dan uçak alınması konusundaki soruya "F-35 bizim hakkımız. Bunu bloke etmeye çalışıyorlar. Başkan Trump da daha önce ifade etti, 'Obama döneminde size satılmamış' diyor. Türkiye'nin sistemlerinin güçlü olması, müttefiklerimizin de lehinedir. Suriye ve Irak'taki gibi istikrarsız bir sınır Avrupa ülkesinde olsaydı, bu ülkeler nasıl birtedbir alırdı? ABD Meksika konusunda nasıl tartışmalar yürütüyor? Biz bu ihtiyacımızı F-35'lerle gidermek istiyoruz. Bloke edilirse bir şekilde karşılamak zorundayız" yanıtını verdi.
Büyüme rakamları hakkındaki soruyu ise "Çeşitli dilimlerde çeşitli rakamlar ortaya çıkabiliyor. Ekonomik saldırılara rağmen, bu süreci tamamen geride bıraktık" diyerek yanıtladı.
Beştepe'deki adli yıl açılış törenine bazı baroların katılmadığını hatırlatan Çelik, "Tartışma nedeni ideolojik yaklaşım. Türkiye tartışmaları geride bırakmalı" dedi. Ana muhalefet partisini de konuyla ilgili eleştiren Çelik, "Cumhurbaşkanlığı Külliyesi milletin evidir. Orada herhangi bir şekilde kaçak durum söz konusu değildir. CHP enteresan bir parti: Aydınlanmış bir despotizm ve örgütlenmiş cehalet arasında gidip geliyor" ifadelerini de kullandı.
Çelik, Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn'ın, Osmanlı Devleti'nin Lübnanlılara karşı şiddet uyguladığı yönündeki açıklamaları içinse "Bu kadar mesnetsiz, ön yargılı açıklama yapmanın hiçbir faydası yoktur. Devlet terörü kınadığımız bir ifadedir. Bu dönemde bölge, tarihte hiç olmadığı kadar barış içinde yaşamıştır. İlişkilerimizi zehirleyen bu açıklamalar yerine, tarihe uygun açıklamalar bekliyoruz. Bu ifadeleri tümüyle reddediyoruz, protesto ediyoruz. Lübnan kardeş bir ülkedir" ifadesini kullandı.
Rusya'dan alınan S-400 hava savunma sistemini eleştirenlere cevap veren Çelik, "Biz Patriot almak istediğimizi, ancak olumlu cevap verilmediğini ifade ettik. Bir yandan YPG'ye verilen destek devam ederken, bir yandan 15 Temmuz'daki alçak darbe girişiminin arkasındaki isim ABD'de karakola bile çağrılmamışken, ittifakın önemini vurgulamaya devam ettik. Türkiye kendi savunma sistemini güçlendirmek için bir girişimde bulunduğunda bunu sanki ittifaka (NATO) karşı ya da uluslararası ortaklarımıza karşı meydan okuma gibi sunanların aslında ortaya koydukları tavrın herhangi bir şekilde siyasi ya da diplomatik bir değeri yok. NATO üyesi AB ülkelerinde 154 farklı silah sistemi kullanılıyor. 'Sadece Türkiye buradan sapıyor' gibi bir yaklaşım doğru değil. Türkiye'nin NATO ile ilişkilerini ikide bir eleştiri konusu yapmak, baştan aşağıya propagandadan ibaret yanlış bir yaklaşım" diye konuştu.
Çelik, Suriye'de ABD ile birlikte kurulması planlanan 'güvenli bölge' hakkında da konuştu:
"PKK ve PYD'nin bu güvenli bölgeden çıkartılması gerekiyor. Güvenli bölgenin Türkiye'nin kontrolünde olması gerektiğini hassasiyetle takip ediyoruz. Türkiye, buranın ABD ile birlikte kurulmasını tercih eder. Ancak Türkiye'nin talepleri yerine gelmezse, Sayın Cumhurbaşkanımız Türkiye'nin kendi adımını atabileceklerini ifade ettiler.
Rusya'dan gelen açıklamada, güvenli bölgeyi anlayışla karşıladıklarını söylediklerini görüyoruz. Suriye'nin toprak bütünlüğüne katkı sağlayacak bir sonuç çıkaracağını onlar da ifade etti. Bizim için önemli olan Suriye'nin toprak bütünlüğü, Suriye'nin geleceğine Suriyelilerin karar vermesi ve orada bizim için tehdit kalmaması."
AK Parti Sözcüsü, Doğu Akdeniz'deki sondaj gerginliği için, "AB, Rumlar ile mahalle dayanışması içinde. 'Garantörlüğin modası geçmiştir' diyorlar, diğer yandan da KKTC'nin haklarını gasp etmeye çalışıyorlar" dedi.
Son Dakika › Güncel › Cuma hutbesinde Atatürk'ün anılmadığı iddiasını AK Parti Sözcüsü Çelik, dinlettiği duayla yalanladı - Son Dakika
Sizin düşünceleriniz neler ?