Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda "Muhtarlar Toplantısı" - Son Dakika
Güncel

Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda "Muhtarlar Toplantısı"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Çözüm sürecini başarıyla neticelendirip, bu meseleyi ebediyen geride bıraktığımızda ise hiç şüpheniz olmasın Türkiye'nin önünde yepyeni bir dönem başlayacaktır.

17.02.2015 15:03
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Çözüm sürecini başarıyla neticelendirip, bu meseleyi ebediyen geride bıraktığımızda ise hiç şüpheniz olmasın Türkiye'nin önünde yepyeni bir dönem başlayacaktır. İşte o zaman yeni Türkiye terörsüz, çatışmasız, kavgasız, gürültüsüz bir Türkiye olacaktır. Yeni Türkiye kardeşliğin, hakkın, hukukun, refahın hakim olduğu bir Türkiye olacaktır" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda düzenlenen ikinci "Muhtarlar Toplantısı"nda konuştu.

Milletin hem Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da hem de diğer bölgelerde "Çözüm Süreci"ne sahip çıktığını belirten Erdoğan, tahrikler, provokasyonlar, sabotajlar ve binbir türlü farklı hesaplar içinde bir yol aralayarak bugünlere ulaştıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek günlerde, aylarda tüm bu çabaların nihai neticelerinin görülmeye başlanacağını ümit ettiğini dile getirerek, "Türkiye bu meseleyi geride bıraktığında inanın 2023 hedeflerini de aşıp, artık 2053, 2071'i konuşmaya başlayacağız. Belki biz o günleri görmeyeceğiz ama o günleri torunlarımız görecek. Zaten mesele o değil mi, mesele torunlarımıza önemli bir miras bırakmak değil mi? Nasıl ecdadımız bize bıraktıysa biz de şimdi onu bırakmanın gayretindeyiz. Şu milletin evi geleceğe bir mirastır. Ama hala bunu anlamayanlar var. İstemiyorlar. Bakın 'Buraya böyle bir saray mı gerekiyordu' diyor" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nı "milletin evi" olarak niteleyen Erdoğan, "Burası Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve şu Ankara'da cumhuriyet tarihinde cumhurbaşkanlığı makamı için yapılmış bir yer yoktu, ilk defa böyle bir şey yapılıyor. Düşünebiliyor musunuz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, burayı külliye yapmaları gerektiğini konuştuklarını belirterek, halka açık kongre merkezi, cami, çok amaçlı toplantı ve sergi salonları ile gençlerin 24 saat ders çalışabileceği, kitap okuyabileceği asgari 4 milyon, azami 5 milyon cilt kitap bulunacak Türkiye'nin en büyük kütüphanesinin yapılacağını anlattı.

Bunun ilk defa olacağına dikkati çeken Erdoğan, "Şimdi bundan rahatsız oluyor. Bundan niye rahatsız oluyorsun? Övünmen lazım. 'Hamdolsun Türkiye böyle bir yere sahip oldu' diye övünmen lazım. Her türlü yakıştırmayı yapıyorlar. Yok 'kaçak saray', yok şu, yok bu, her şey. Biz bu millete layık olanı yaptık, yapıyoruz ve en ince hassasiyetiyle yapıyoruz. İngiltere'de bakıyorsunuz Westminster Sarayı'nın sadece restorasyonu için, tamiri, bakımı için harcadıkları rakam bakın çok ilginç 3 milyar dolar. Biz burada onun üçte biriyle burayı yapıyoruz" diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı makamına bu ülkenin muhtarlarının bugüne kadar gelemediğini kaydeden Erdoğan, "Şimdi biz diyoruz ki hepsini bu makamda ağırlayacağız. Burada akademisyenlerimizi ağırlayacağız, sanatçılarımızı ağırlayacağız, sporcularımızı ağırlayacağız, halkımızı ağırlayacağız, ağırlamaya devam edeceğiz. Milli günlerimizde, bayramlarımızda ağırlayacağız, ağırlamaya devam edeceğiz. Yani burası cumhurun makamı olduğuna göre, cumhurun başkanı cumhurla devamlı el ele olacak bunu yapıyoruz. Bundan kimse rahatsız olmasın" değerlendirmesinde bulundu.

-"Herkes çözümün parçası olmalıdır"

"Buradan herkesi elini taşın altına koymaya çağırıyorum. Herkes çözümün parçası olmalıdır, bunun için çalışmalıdır" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, dürüstlük ve samimiyet olmadan bu işin herkesin arzu ettiği şekilde sonuca ulaşmasının mümkün olmadığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çözüm sürecini başarıyla neticelendirip, bu meseleyi ebediyen geride bıraktığımızda ise hiç şüpheniz olmasın Türkiye'nin önünde yepyeni bir dönem başlayacaktır. İşte o zaman yeni Türkiye terörsüz, çatışmasız, kavgasız, gürültüsüz bir Türkiye olacaktır. Yeni Türkiye kardeşliğin, hakkın, hukukun, refahın hakim olduğu bir Türkiye olacaktır. Bu konuda en büyük desteği sizlerden, muhtarlarımızdan bekliyoruz. Yeni Türkiye'yi inşallah sizlerle birlikte inşa edeceğiz" değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye terör meselesinin çözümünde mesafe katettikçe önüne yeni engeller, yeni bariyerler çıkarma çabalarının da arttığına işaret eden Erdoğan, "Gezi olayları bu çabaların ürünüydü. O tutmadı, bu defa 17-25 Aralık darbe teşebbüsünü tezgahladılar. 'Yolsuzlukla savaşıyoruz' görüntüsü altında Türkiye'nin tüm birikimine, tüm imkanlarına saldırdılar. Dikkat ediniz, adı, rengi, mahiyeti ne olursa olsun her saldırıda, önce ülkemizin istikrarı ve ekonomisi hedef alınıyor. 'Yolsuzlukla savaş' diyenler bu ülkede milletin, esnafın dükkanını, arabasını, her şeyini yağmaladılar. Bu mu yolsuzlukla mücadele? Bunları yaptınız. Vatandaşı, insanları öldürdünüz" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Güveni, huzuru, bu ortamı bozarak, insanların geleceğe ilişkin umutlarını karartarak demokrasiyi ve ekonomiyi çökertme çabaları bugüne kadar hep sonuçsuz kaldı. Düşünün yol yapıyoruz millete yol. Yolu yapan iş makinalarını yakanlardan daha yolsuzluk yapan kim olabilir? Düşünün havalimanı yapıyoruz, havalimanını yapan müteahhidin iş makinalarını yakanlardan daha yolsuzluk yapan kim olabilir? İşte Hakkari, şu ana kadar çoktan Hakkari'nin havalimanı bitecekti ama sürekli engelliyorlar. Biz diyoruz ki engellemenize rağmen Hakkari'de de havalimanını yapacağız. Cizre'yi yakıp yıktılar değil mi, Silopi'yi yakıp yıktılar değil mi? Biz Cizre'de havalimanını yaptık. Şu anda orada Şerafettin Elçi havalimanı var. Ona rağmen yaptık ama bunlar kadir kıymet bilmez. Onun için Hakkari'de de olacak. Iğdır, Ağrı Kars hepsinde yaptık. 10 yıl, 15 yıl önce kimin aklına gelirdi buralarda havalimanı olacak. Şu anda Van'ın 17 ayrı merkezden ambulans helikopterlerle gidip hasta taşıyoruz. Paletli ambulanslarla dağlara tırmanıyoruz, karda, kışta, vesaire. Bunlar kimin aklına gelirdi. İnşallah daha da iyi olacak. Milletimizin desteği ve hiç şüphesiz Rabbimin inayetiyle tüm bu saldırılar bertaraf edildi. Ama biliyoruz ki bu oyunlar bu saldırılar bitmedi."

"Tüm hesaplarını 2023 hedeflerine göre yapan bir Türkiye var"

Büyük milletlerin büyük dertleri olduğunu ifade eden Erdoğan, aynı zamanda büyük milletlerin büyük güçleri, büyük imkanları, hedefleri ve vizyonlarının da olduğunu söyledi.

Demokrasiyi, ekonomiyi güçlendirdikçe, ülkenin önüne çıkan sorunları aşmanın da kolaylaştığına işaret eden Erdoğan, "15 yıl önce 3-5 milyar dolarlık manipülasyonla ekonomik kriz çıkartılabilen bir Türkiye'den, bugün yılda 4,5 milyar dolar fakir fukara, garip gureba, en az gelişmiş ülkelere dış yardım yapabilen bir Türkiye'ye geldik" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin, IMF kapısında kredi dilenen bir ülkeden IMF'ye borç verme görüşmeleri yapan bir ülke haline geldiğini dile getirerek, göreve geldiklerinde IMF'ye 23,5 milyar dolarlık borcun olduğunu, şimdi ise borcun kalmadığını söyledi.

Merkez Bankası'nın döviz rezervinin de 27,5 milyar dolardan 125 milyar dolar seviyesine ulaştığına dikkati çeken Erdoğan, "Daha iyi olacak. Dün, bir kaç gün sonrasını, bir kaç ay sonrasını göremeyen bir Türkiye vardı. Bugün tüm hesaplarını 2023 hedeflerine göre yapan bir Türkiye var" şeklinde konuştu.

Devletin 1999 depreminde tam anlamıyla yıkıntıların, molozların altında kaldığını anlatan Erdoğan, "Düzce depremi, Sakarya, Kocaeli, Bolu hatırlayın, tamamen yıkıntıların molozların altında kalmıştı. Bugün dünyanın dört bir yanındaki felaketlerde ihtiyacı olan herkesin yardımına koşan bir Türkiye Cumhuriyeti devleti var" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Van depreminde, 24 saatte tüm ekiplerin bölgede olduğunu, bir yılda Van'ı yeniden inşa eder duruma geldiklerini, ikinci yılda artık evleriyle her şeyiyle yepyeni bir Van merkez, diğer tarafta Edremit ve Erciş inşa ettiklerini söyledi.

Van denizine nazır, adeta orada bir şehir inşa ettiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "bunu iktidarımızla yaptık ve yapmaya devam ediyoruz, bunlar bir yıl gibi bir zaman içinde inşa edildi, ikinci yıl hamdolsun artık hemen hemen hiç bir şey kalmadı" görüşüne yer verdi.

-"Geçti o alaca karanlık günleri, geçti o fetret devri"

"Huzurlarınızda küçük hesaplar peşinde koşanlara, üç beş sokak eylemiyle, üç beş molotofla ülkenin istikametini değiştirebileceğini sananlara seslenmek istiyorum" diyen Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Başaramayacaksınız. Beyhude uğraşıyorsunuz. Bu tren artık bu raydan çıkmaz. Bu çomaklar, bu tekeri yolundan alıkoyamaz. Geçti o alaca karanlık günleri, geçti o fetret devri. Elinde molotof kokteyliyle, demir bilyeyle, sapanıyla, yüzü zaten aydınlık olmasa, niçin maske takıyorsun? Aydınlık değil, karanlık onun için maskeyi takıyor. Bunları savunanlar var, bu ülkede. Onların önünde yürümeyi millete vaat edenler var. Ben de diyorum ki bu ülkede molotof kokteyli en ileri derecede bir suç aletidir. Buna karşı en büyük tedbir neyse, önleyici tedbir neyse bunların alınması lazım. O molotof kokteylinin atılması neticesinde şehit olan Serap kızımızı, biz bir kenara koyamayız. Bunun hesabını, bunun bedelini kim ödeyecek? Bana göre bu geç kalınmış bir adım zaten."

-"İç güvenlikle ilgili yasanın bir an önce uygulamaya girmesi gerekir"

İç güvenlikle ilgili yasanın süratle çıkması ve bir an önce de bunun uygulamaya girmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"İşlerine gelmeyenler dikkat edin bağırıyor, niye?  Oradan nemalanıyorlar, sokakları o şekilde karıştırıyorlar. Cam, çerçeve, bütün esnafların dükkanları böyle yakılıyor, yıkılıyor. Onun için de bunu istemiyorlar. Arabaları böyle yaktılar, böyle yıktılar. Belediye otobüsü senin neyine, neresi seni rahatsız ediyor? Belediye otobüslerimizi yaktılar, ambulanslarımızı yaktılar, otomobiller, taksiler bunları yaktılar. Bunları yakanların arkasında duranların kimler olduğunu siz muhtarlardan daha iyi kimse bilebilir mi? Anadolu'nun bir çok yerinde ben muhtarlarımızın nasıl tehdit edildiğini de biliyorum."

Kısa süre siyaset yapmış biri olmadığını, 40 yılının siyaset içinde geçtiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anadolu'nun ilçelerini tek tek bilen birisi olduğunu söyledi. Erdoğan, "Nerede ne var, ne yok bunları bilen birisiyim, damdan düşen birisiyim. Damdan düşen birisi olduğum için biliyorum. Ama şunu da biliyorum artık büyük Türkiye var, artık güçlü Türkiye var, artık yeni Türkiye var" şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, önümüzdeki seçimlerin bu bakımdan kritik öneme sahip olduğuna işaret ederek, 7 Haziran seçimlerinin Türkiye'nin önünü açacak şekilde neticeleneceğine inandığını kaydetti.

-'İktidara 400 milletvekili lazım"

Yeni Türkiye için iktidara 400 milletvekili gerektiğine dikkati çeken  Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Yeni Anayasa değil mi? Hep bunu engellediler. Başbakan olarak bunun ızdırabını çok çektim, hem yeni Anayasa diye söz vereceksin. Engellemek için de elinden geleni yapacaksın. Başbakan olduğum dönemde düşünün diğer 4 partinin toplamının milletvekili sayısı, bizim milletvekili sayımızın çok altında olmasına rağmen, onlar Uzlaşma Komisyonu'nda 9 kişiyle temsil edildi, biz 3 kişiyle temsil edildik. Niye? Meyve yiyelim, derdimiz meyveyi yemek. Ama hep engellediler ve yarıda kaldı. Şimdi millete gitmek zorundayız. O zaman diyorum ki iktidara 400 milletvekilini, milletimiz inşallah versin ve bu yeni Anayasa inşallah bu parlamentodan geçsin, bununla birlikte başkanlık sistemi inşa edilsin, ihya edilsin ve prangalardan bu ülke kurtulsun."

(Sürecek)

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda 'Muhtarlar Toplantısı' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement