Cumhuriyet Gazetesi Yönetici ve Yazarları Hakkındaki Dava - Son Dakika
Güncel

Cumhuriyet Gazetesi Yönetici ve Yazarları Hakkındaki Dava

Cumhuriyet gazetesi yönetici ve yazarları hakkında, "PKK/KCK, FETÖ/PDY ve DHKP/C'ye müzahir oldukları" iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma sonucunda firari sanıklar gazetenin eski genel yayın yönetmeni Can Dündar ve İlhan Tanır ile aralarında Akın Atalay, Kadri Gürsel, Ahmet Şık'ın da...

27.07.2017 15:16
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Cumhuriyet gazetesi yönetici ve yazarları hakkında, "PKK/KCK, FETÖ/PDY ve DHKP/C'ye müzahir oldukları" iddiasına ilişkin yürütülen soruşturma sonucunda firari sanıklar gazetenin eski genel yayın yönetmeni Can Dündar ve İlhan Tanır ile aralarında Akın Atalay, Kadri Gürsel, Ahmet Şık'ın da bulunduğu 12'si tutuklu, 19 sanık hakkında açılan davanın dördüncü duruşması, sanıkların savunmasıyla devam ediyor

İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesince büyük salonda görülen duruşmada, tutuksuz sanıklardan Hikmet Çetinkaya, 51 yıllık gazeteci olduğunu, en önemli haberlerinden birinin FETÖ elebaşısı Fetullah Gülen ile ilgili olduğunu söyledi.

Gülen'in hakkında şikayet dilekçeleri verdiğini söyleyen Çetinkaya şöyle devam etti:

"Hakkımda yaklaşık 170 dava açıldı, çoğundan beraat ettim, bazılarında para cezası ödedim. Poliste, yargıda, eğitimde örgütlenmelerini haberleştirdiğim yıllarda Türkiye Fethullah Gülen'i tanımıyordu. 'Altın Nesil' adı altında Amerika'da örgütlenmesini yazdığımızda kimse olup bitenleri görmedi. Devletten maaş alan bu imamın gerçek yüzünü açığa çıkarttım. Yıllarca peşimizden koştular aldırmadık."

Tutuksuz sanık Aydın Engin de iddianameye detaylı bir şekilde değinmeyeceğini, avukat arkadaşlarının iddianameye gereken cevabı verdiklerini söyledi.

İddianamede 9 yazısının suç olarak yerleştirildiğini ifade eden Engin, "O yazıların kendileri benim ek bir şey söylememe gerek kalmadan iddianameye bizzat cevap veriyor. Savcı ya başlıklarına bakıp yakaladım demiş, ya da içeriklerini okumadan iddianameye yerleştirmiş." dedi.

Tutuksuz sanık Engin, FETÖ'nün sözde İsrail imamı Harun Tokak ile 13 iletişim kaydının sorulması üzerine şunları kaydetti:

"Gazetecilik mesleği ile teröristliği ayırmak lazım. Ben İlhan Selçuk'un önerisiyle Gülen okullarını ziyaret ettim. Uganda ve Moskova'da cemaatin topluma nasıl sızabileceğini gözlerimle gördüm."

Mahkeme başkanınından "James Bond" esprisi

Engin'in bu sözleri söylemesi üzerine Mahkeme Başkanı Abdurrahman Orkun Dağ'ın "Zaten ben sizde 007 James Bond ruhu izliyorum." demesi, salonda gülüşmelere neden oldu.

Kendisinin gazeteci olduğunu söyleyen Engin, "Bir cemaatle ona paralel kişilerle ilişki kurmanın suç olduğu savında savcı.Ben gazeteciyim, işim bu. Harun Tokak bugün FETÖ olarak anılan örgütün ileri gelenlerindendir. Onunla konuşmadan bu örgütü anlayamazsınız." savunmasında bulundu.

Gazeteciliğe 14 Şubat 1957'de başladığını söyleyen Orhan Erinç ise savunmasında şunları kaydetti:

"Bizim gazeteci olarak halkı bilgilendirmek amacıyla yaptıklarımıza, birilerine mesaj veriyormuş gibi bir mesaj veriyormuşuz anlayışı var. Gazetecilerden yargıç ve savcı gibi davranması bekleniyor. Bizim için olay haberdir. Yolsuzluk, kavga, dövüş bizim için haberdir. Yargıç ve savcılar için elde edilen belgeler yasal elde edilmemişse hukuken hiçbir değeri yoktur. Bizden istenen de yargıç ve savcılar gibi davranmaktır. Yolsuzluk ortaya çıkmış, belgeler yasaya aykırıysa savcı takipsizlik verir. Ama bu gazeteciler için haberdir."

Duruşmaya bir süre ara verildi.

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Cumhuriyet Gazetesi Yönetici ve Yazarları Hakkındaki Dava - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement