Dha İstanbul Bülteni - 2

1- ZİNDASHİ ADLİYEYE SEVK EDİLDİ

Adliyeye sevkedilen 10 şüpheli arasında 4 de polis yer alıyor.

Naji Sharifi Zindashi'nin İstanbul, Dubai, Panama ve İran'da işlenen 10 cinayetle ilgili sorgulandığı öğrenildi.

Polislerin,  kızı ve şoförünün Büyükçekmece'de öldürülmesi sonrası elde ettikleri delilleri Zindashi'ye verdiği belirtiliyor

Haber: Çağatay KENARLI, İstanbul DHA

Uluslararası suç örgütüne yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan Naji Sharifi Zindashi'nin de aralarında bulunduğu 10 kişi adliyeye sevk edildi. Gözaltına alınan polislerin, kızı ve şoförünün Büyükçekmece'de öldürülmesi sonrası elde ettikleri delilleri Zindashi'ye verdiği değerlendiriliyor.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri'nin uluslararası suç örgütüne yönelik 6 Nisan'da düzenlediği operasyonda suç örgütü lideri Naji Sharifi Zindashi, 1'i başkomiser 4 polisin arasında bulunduğu toplam 10 şüpheli gözaltına alınmıştı.

İŞLEMLERİ 13 GÜNDE TAMAMLANDI

Vatan Caddesi'nde bulunan Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde sorgulanan 10 şüphelinin emniyetteki işlemleri 13 günde tamamlandı.  10 şüpheli, Haseki Eğitim Araştırma Hastanesi 29 Mayıs Ek Hizmet Binası'nda sağlık kontrolünden geçirildi. Şüpheliler daha sonra Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı'na götürüldü.

ZİNDASHİ'YE 10 CİNAYET SORULDU

Zindashi'nin İstanbul, Dubai, Panama ve İran'da işlenen 10 cinayetle ilgili ifadesinin alındığı öğrenildi. Polis ekipleri 4 cinayetin Zindashi'yle ilgili olduğunu değerlendiriyor.

TETİKÇİLERİN LARINI VERDİLER İDDİASI

Gözaltına alınan 1'i başkomiser toplam 4 polisin  Zindashi'nin kızı ve şoförünün Büyükçekmece'de ışıklarda durdukları sırada çapraz ateşe tutularak öldürülmesi sonrası olay yerine giderek çalışmalar yürüten Asayiş Şube Müdürlüğü'nde görevli polisler olduğu öğrenildi. 4 polisin daha sonra da cinayetle ilgili elde edilen delilleri Zindashi'ye verdiği belirtiliyor. Polislerin daha sonraki dönemde tayinlerle başka birimlerde görevlendirildiği öğrenildi.

Görüntü Dökümü

------------

-Şüphelilerin adliyeye sevk edilmesi

-Naji Sharifi Zindashi'nin görüntüsü

-Şüphelilerden görüntüler

-Hastaneden görüntü

-Genel ve detaylar

19.04.2018 - 12.10 Haber Kodu : 180419062

==================

2- İSTANBUL'DA DEAŞ OPERASYONU : 7 GÖZALTI

*Operasyon anı polis kamerasında

Haber: Çağatay KENARLI-İSTANBUL DHA

İstanbul'da terör örgütü DEAŞ'a yönelik düzenlenen operasyonda 7 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin çatışma bölgesindeki kişilere para gönderdikleri belirtildi. Operasyon anı polis kamerası tarafından görüntülendi.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri DEAŞ terör örgütünün faaliyetlerinin deşifre edilmesine yönelik çalışma başlattı. MASAK raporu ve banka hesap dökümlerini inceleyen polis çatışma bölgesindeki kişilere para gönderip alan kişileri belirledi. Şüphelileri takibe alan polis bu kişilerin sosyal medya platformlarından selefi/tekfirci çizgide terör örgütü propagandası yaptıklarını da tespit etti. Dün  gece 6 ilçede 7 adrese eş zamanlı baskın düzenlendi. Operasyona özel harekat polisleri de destek verdi. 7 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin evlerinde yapılan aramalarda çok sayıda dijital metaryel, örgütsel döküman ve 300 mermi ele geçirildi.

Görüntü Dökümü:

-POLİS KAMERASI

-Özel harekat polisleri

-Evlere baskın yapmaları

-Evlerde yapılan arama

-Mermilerin bulunması

-Gözaltına alınanların görüntüsü

-Detaylar

19.04.2018 - 09.38 - Haber Kodu : 180419017

====================

3- KABATAŞ'TAKİ OTOBÜS KAZASI DAVASINDA KARAR ÇIKTI

Haber: Ümit TÜRK - Kamera: İstanbul DHA

Kabataş'ta, 2014 yılında vapur iskelesine dalarak 10 kişinin yaralanmasına neden olan otobüs şoförü Eyüp Er, yargılandığı davada 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldı.

İstanbul 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nde otobüs şoförü hakkında 3 yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın karar duruşması görüldü. Duruşmaya sanık otobüs şoförü Eyüp Er avukatıyla birlikte katıldı. Kazada ayağından yaralanan Recep Özsoy da avukatıyla birlikte katıldı.

"RAPORDA KUSURLU, CEZALANDIRILSIN"

Müşteki Recep Özsoy'un avukatı, "Son gelen bilirkişi raporunda sanığın kusurlu olduğu belirtilmiştir. Biz de bu yönde cezalandırılmasını talep ediyoruz" dedi.

AVUKAT: MÜVEKKİLİM YAYALARA ÇARPMAMAK İÇİN ARACI DENİZE DOĞRU SÜRDÜ

Söz alan sanık avukatı da, raporlarda tespit edilmemişse de, ortak kanı aracın o an için teknik arız yaşadığı ortadadır. Müvekkilim 18 metre uzunluğunda 3 metre genişliğindeki aracı çok büyük ustalıkla kaldırımlara, araçlara çarpmış ve denize doğru sürmüş, yayalara çarpmamak için büyük çaba sarf etmiştir. Tüm bunların dikkate alınarak beraatini talep ediyoruz" ifadesinde bulundu.

2 YIL 1 AY HAPİS

Duruşmayı karara bağlayan 29. Asliye Ceza Mahkemesi hakimi Engin Bedir, sanığın taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçundan 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırılmasına ve sanığın 1 yıl süre ile ehliyetinin geri alınmasına karar verdi.

OLAYIN GEÇMİŞİ

Kabataş'ta, 1 Ağustos 2014'te Eyüp Er kullandığı belediye otobüsü, hakimiyetini kaybederek vapur iskelesine girmiş ve iskelede bekleyen Kübra Dere, Recep Özsoy, Mine Küçük ve Neşe Ateş'e çarptıktan sonra kafenin duvarına çarpıp durmuştu. Bu çarpma esnasında Eyüp Er'in kullandığı otobüs içerisinde yolcu olarak bulunan Elif Balkeser, Mehmet Yavuz Karaduman, Selin Samur, Didem Akıncı, Berkan Hasan Güçin ve Sedat Kesim de yaralanmıştı. Kaza nedeniyle üniversite öğrencisi Kübra Dere'nin bacağı kesilmişti. İddianamede sanık Eyüp Er'in "Taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmak" suçundan 6 aydan 3 yıla kadar hapsi talep edilmişti.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

-Kazanın arşiv görüntüsü

19.04.2018 - 11.54 - Haber Kodu : 180419057

===============================

4- İSTİNAF MAHKEMESİ "POLİS KURŞUNUYLA ÖLÜME" VERİLEN CEZAYI AZ BULDU

Esenyurt'ta 16 yaşındaki lise öğrencisinin ölümüyle ilgili yargılanan polisi Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesi 11 yıl 8 ay hapse çarptırdı. Ancak İstinaf Mahkemesi cezayı az buldu. Polisin cezası 15 yıla yükseltildi.

Ölen gencin babası, "Gönlümüz şimdi biraz ferahladı" dedi.

Haber: Serpil KIRKESER İstanbul DHA

İstinaf Mahkemesi,  Esenyurt'ta  14 ay önce silahından çıkan kurşunla 16 yaşındaki lise öğrencisi Ömer Barış Topkara'nın ölümüne neden olduğu  gerekçesiyle 11 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılan polis memuru H.D.S.'ye verilen cezayı az bularak bozdu.  Yeniden yaptığı yargılamada "haksız tahrik" maddesince uygulanan indirimin asgari hadden yapılması gerektiğini vurgulayan İstinaf Mahkeme, sanık H.D.S.'yi   "Haksız tahrik altında çocuğu olası kast ile  öldürme" suçundan 15 yıl hapis cezasına çarptırdı. Baba Seyfettin Topkara,  "Gönlümüz şimdi biraz ferahladı, adalet yerini buluyor" dedi.

İSTİNAF MAHKEMESİNDE KARAR DURUŞMASI YAPILDI

Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Mahkemesi'de görülen duruşmada tutuklu sanık polis memuru H.D.S. ve taraf avukatları hazır bulundu.  Öte yandan vefat eden Ömer Barış Topkara'nın babası Seyfettin Topkara ve kardeşi Neslihan Aydın da duruşmaya  'şikayetçi' sıfatıyla katıldı.

"SANIĞIN CEZALANDIRILMASINI TALEP EDİYORUZ"

Şikayeçilerin avukatı Fatih Köse, "Müsnet suçun sanık tarafından kendisine verilen devlete ait silahla işlediği anlaşılmaktadır.

Bu nedenle TCK'nın 266. Maddesi'nin de uygulanması gerekir. Ayrıca sanık lehine tahrik oluşturacak herhangi bir haksız hareket mevcut değildir. Bu nedenle sanık hakkında TCK'nın 266 (Kamu görevine ait araç ve gereçleri suçta kullanma) maddesinin uygulanması suretiyle kasten çocuğu öldürme suçundan cezalandırılmasını istiyoruz" dedi. Topkara ailesi de şikayetlerinin devam ettiğini belirterek, sanığın cezalandırılmasını talep etti.

SAVCI: HAKSIZ TAHRİK HÜKÜMLERİNİN ASGARİ DÜZEYDE YAPILMASI GEREKMEKTEDİR

Savcı Ahmet Çetin  mütalaasında, "Sanığın Polis Vaziyet Selahiyetleri Kanunu'na göre silah kullanma yetkisi bulunmakla birlikte maktulü yakalandığı anda bu yetkisinin bulunmadığı elinde silah olduğu halde kaçmasına sinirlendiği maktulün omzuna vurarak, vurmanın etkisiyle silahın patlayacağını öngörmesine rağmen eyleme devam ettiğinden TCK'nın 21/2 maddesinde düzenlenen olası kastla hareket ettiği gözetilmesi gerekmektedir.  Maktulün bir süre kaçıp durması, sanık lehine tahrik hükümlerini uygulamasını gerektiriyor ise de  tahrikin oluştuğu boyut dikkate alındığında indirim oranının asgari düzeyde yapılması gerekmektedir" dedi. Savcı Çetin, mütalaasında Bakırköy 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce verilen kararın kaldırılarak sanığın "Haksız tahrik altında olası kasıtla çocuğu öldürme"  suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapis cezalandırılmasını talep etti.

SANIK POLİS: OLAY NEDENİYLE ÇOK ÜZGÜNÜM

"Sanık ile mağdurlar arasında öldürmeyi gerektirir bir husumet yoktur" diyen Sanık avukatı Mustafa Yücel,   "Maktul ile arkadaşının elleri kelepçeli olarak kaçtığı ve sanığın da vazifesi gereği kaçan suçluları yakalamak için takip ettiği, yorgunluk nedeniyle duraksama anında sanığın silahını havaya doğru yönlendirdiği ve bu sırada niteliksiz olduğu anlaşılan silahın sanığın eliyle müftülüne omuzuna vurduğu anda istem dışı patladığı anlaşılmakta olup herhangi bir şekilde silahla omuza vurulması söz konusu değildir. Maktulün omuzunda da herhangi bir yaralanma oluşmadığı Adli Tıp Kurumu raporuyla sabittir. Tüm bu hususlar dikkate alındığında sanığın eylemi dikkatsizlik ve tedbirsizlik neticesi ölüme sebebiyet kapsamında kalmaktadır. Buna göre hüküm kurulması ve sanığın tahliyesini talep ederiz"

ifadelerini kullandı.  H.D.S. ise, "Olayda kastım  yoktur. Öldürmek için hareket etmedim. Görevimi yaptım. Olay tamamen kazadır. Bu olay nedeniyle çok üzgünüm" dedi.

"ASGARİ HADDEN İNDİRİM YAPILMASI GEREKİRDİ"

Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, maktulden kaynaklanan ve haksız tahrik oluşturan eylemin hafif tahrik kapsamında kaldığı ve cezadan asgari hadden indirim gerektiğini belirtti. Yerel mahkemenin yaptığı  indirimin usul ve yasaya uygun bulunmadığını kaydeden 1. Ceza Dairesi, şikayetçi Topkara ailesinin vekillerinin istinaf taleplerinin kabulüne karar verildiğini belirtti.

SANIK 15 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI

Sanık H.D.S.'nin çocuğu ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan bir kişiyi kasten öldürdüğünün sabit görüldüğünü belirten 1.Ceza Dairesi, sanık H.D.S.'yi önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Eylemin olası kast ile işlendiğinden cezayı müebbete indiren 1.Ceza Dairesi,  haksız tahrikin ağırlık derecesini gözönüne alarak cezayı 18 yıla düşürdü. "İyi halden" de sanığın cezasını 15 yıla indiren 1. Ceza Dairesi, sanık H.D.S.'nin tutukluluk halinin de devamına karar verdi.

BABA TOPKARA: GÖNLÜMÜZ ŞİMDİ BİRAZ FERAHLADI

Kararı değerlendiren baba  Seyfettin Topkara, "Gönlümüz şimdi biraz ferahladı, adalet yerini buluyor.  Tabi bizim çocuğumuz geri gelmez. Onlar çocuklarını haftada bir görüyorlar, ona sarılıp kokluyorlar.  Biz ne yapıyoruz? Toprağını sevip okşuyoruz. 5-10 sene sonra çıkacak, evlenecek belki, çocukları olacak. Peki bizim hayalimiz nerede? Neden öfke ile vurdun, neden silahla kafasına vurmaya çalıştın? Vicdanen uyuyabiliyor musun? 15 yaşındaki bir çocuğa mı gücün yetebildi bunu sormak istiyorum" dedi.

İDDİANAME VE OLAYIN GEÇMİŞİ

İddianameye göre olay şöyle olmuştu: 16 Şubat 2017 tarihinde Ömer Barış  Topkara ile arkadaşı hırsızlık eylemi gerçekleştirdi. Bu eylemin ardından kolluk kuvvetleri  tarafından olay mahallinden alınan Topkara ve arkadaşı ardından darp-adli raporu almak üzere  Esenyurt Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Elleri birbirine kelepçelenmiş çocuklar kaçmaya başladı ve  çocukları takip eden polis memuru H.D.S. hastane kapısında havaya doğru bir el ateş etti. Söz konusu kovalamaca yaklaşık 150 metre sürdü. Eylemin gerçekleşmiş olduğu yere vardıklarında çocuklar teslim  olmak üzere durdu, ancak buna rağmen polis memuru  H.D.S., kendisine karşı teslim olma iradesini sunan  Topkara'nın omuz hizasına doğru silah elinde olacak vaziyette vurdu. Vurduğu esnada silah ateş aldı ve   Topkara olay yerinde hayatını kaybetti. iddianamede H.D.S.'nin  "Çocuğu veya beden veya ruh bakımından kendini  savunamayacak kişiyi olası kast ile  öldürme" suçundan müebbet hapis cezası isteniyordu. 2017 yılının kasım ayında karara bağlanan davada sanık  "Haksız tahrik altında çocuğu olası kast ile  öldürme"  11 yıl 8 ay hapis cezasına  çarptırılmıştı.

Görüntü Dökümü:

----------------

Olayla ilgili arşiv görüntüler

=================================

5- KURUSIKI TABANCALARI GERÇEĞİNE ÇEVİRİYORLARDI

Operasyon anı jandarma kamerasına yansıdı.

Haber: İhsan YALÇIN/ İstanbul DHA

Eyüpsultan'da kurdukları imalathanede kurusıkı tabancaları namlularını değiştirerek tabancaya dönüştüren 9 kişi yakalandı.

İstanbul İl Jandarma Komutanlığı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekipleri,  Eyüpsultan'da bir adrese baskın düzenledi. Operasyonda kuru sıkıdan bozma çok sayıda tabanca, şarjör, 100'e yakın namlu ele geçirildi. Baskında 9 kişi gözaltına alındı. Operasyon anı da jandarma kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. Jandarmadaki sorgusu tamamlanan şüpheliler çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

(Jandarma Kamerası)

-Baskın anı

-Ele geçenler

-Gözaltına alınan şüpheliler

-Genel ve detaylar

19.04.2018 - 09.39 - Haber Kodu : 180419018

===============

6- DENETİM ŞARTLARINI İHLAL EDEN RÜZGAR ÇETİN'E YENİDEN 1 YIL 8 AY HAPİS CEZASI

Haber: Özden ATİK/ İstanbul, DHA

Ünlü yönetmen Sinan Çetin'in oğlu Rüzgar Çetin, 2011 yılında bir barda karıştığı kavga nedeniyle hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı, denetim süresi içinde başka bir suç işlediği gerekçesiyle kaldırıldı. Mahkeme, Rüzgar Çetin hakkında daha önce verdiği 1 yıl 8 aylık hapis cezası hükmünü açıkladı.

İstanbul 9. Asliye Ceza Mahkemesi, 2011'de "Kasten yaralama" suçundan Rüzgar Çetin hakkında 1 yıl 8 ay hapis cezası vererek bu hükmün açıklanmasını geri bırakma kararı verdi. Mahkeme, Çetin hakkında 5 yıllık denetim süresi koydu. Çetin, 5 yılllık dönem içerisinde herhangi kasıtlı bir suç işlemezse bu cezası düşecekti. Ancak 2 yıl sonra Rüzgar Çetin, Asmalımescit'te bir kavgaya karıştı. Bu olay nedeniyle Çetin, İstanbul 50. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanarak "Kasten yaralama ve SMS ile tehdit" suçlarından toplam 6 bin TL adli para cezasına çarptırıldı. Bu karar da kesinleşti.

ESKİ SUÇTAN YENİDEN HAKİM KARŞISINA ÇIKTI

5 yıllık süre içinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması şartlarını ihlal etmesi üzerine Rüzgar Çetin hakkında verilen 1 yıl 8 aylık hapis cezası yeniden ele alındı. İstanbul 9. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, sanık Rüzgar Çetin katıldı.  İnşaat ve dekorasyon işleriyle uğraştığını belirten Çetin, "Mahkemenizde yargılandım. Mahkumiyetimde hükmün açıklanmasının geri bırakılması  uygulandığı doğrudur. Bana deneme süresi tanınmıştır. Fakat ben öngöremediğim, sakınamadığım şartlarda işlemediğim bir suçtan mahkum oldum. Orada da kendimi korumak için davrandım. Yoksa deneme süresi iyi halli geçirdim. Pişmanım" dedi.

1 YIL 8 AYLIK HAPİS CEZASI AÇIKLANDI

Mahkeme, sanık Rüzgar Çetin'in deneme süresini kurallarına uygun geçirmeyerek kasıtlı bir suçtan mahkum olduğunu ve bu mahkumiyetin kesinleştiğini belirterek eski verilen hükmün açıklanmasına karar verdi. Mahkeme, Çetin hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararını kaldırarak daha önce yaralama suçundan verdiği 1 yıl 8 ay hapis cezası hükmünü açıkladı.

Görüntü Dökümü:

---------

-Rüzgar Çetin'in arşiv görüntüsü

19.04.2018 - 10.49 Haber Kodu : 180419032

=====================

7-FATİH'TE PATENLİ GENÇTEN TEHLİKELİ YOLCULUK

Haber - Kamera: Hasan YILDIRIM/ İSTANBUL DHA

Fatih'in en işlek bulvarı Atatürk Bulvarı üzerinde bir gencin otobüsün arkasına tutunarak patenleriyle yaptığı tehlikeli yolculuk kameralara yansıdı. Fatih'te patenli bir gencin can güvenliğini tehlikeye atarak otobüsün arkasında trafikte ilerlemesi kameraya yansıdı. Bir süre otobüsün arkasına tutunarak ilerleyen genç, daha sonra gözden kayboldu.

Görüntü Dökümü:

---------------------

-Otobüsün arkasına tutunarak ilerleyen patenli genç

19.04.2018 - 11.56 Haber Kodu : 180419058