DHA İSTANBUL BÜLTENİ-2

TÜRK TİYATROSUNUN USTA İSMİNE VEDA... YILDIZ KENTER İÇİN TÖREN DÜZENLENİYOR

Haber - Kamera: Semih ÇALIŞKAN - İdris TİFTİKCİ - Can EROK - İSTANBUL, -

Pazar günü tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Türk tiyatrosunun usta ismi Yıldız Kenter için Kenter Tiyatrosu'nda tören düzenleniyor. Törene katılan sanatçılar hayatını kaybeden usta tiyatrocu Yıldız Kenter'i anlattı.

"HER ZAMAN ÇOK HAYRANLIKLA İZLEDİĞİM BİR SANATÇIYDI"

Törene katılan oyuncu Nevra Serezli, Türk tiyatrosunun usta ismi Yıldız Kenter'i anlattı. Serezli, şunları söyledi: "Tiyatronun temel taşlarından biri. Ben gözümü açtım, Yıldız ve Müşfik Kenter ile tanıştım. 1963 senesinden beri her oyununu izledim. Beraber İngiltere'de bir oyun oynama şerefine nail oldum. Her zaman çok hayranlıkla izlediğim bir sanatçıydı. İyi bir usta ve hocam da oldu bir sene. Bazı insanlar var ya hani onlar hiçbir zaman gitmezmiş gibi düşünülür. Yıldız hocamın gidişi böyle çok şok etti beni. Çünkü o hep vardır. Hep bu tiyatroda şu perde açılacaktır. Biz de arkaya kulise gidip onu öpeceğiz ve kutlayacağız. O da bizi karşılayacak gibi geliyor. Bu son yıllarda çok fazla değer kaybettik."

"BENİM İÇİN ÇOK YÜCEYDİ"Oyuncu Melek Baykal, "Sanata, sanatına ve hayata çok değer verdiğini biliyorum. Benim için çok yüceydi. Yıldız Kenter bir cumhuriyet kadınıydı. Onun izinden gitmemiz gerekiyor" diye konuştu.

KENTER'İ ANLATIRKEN GÖZ YAŞLARINI TUTAMADI Oyuncu Sumru Yavrucuk, Yıldız Kenter'i anlatırken göz yaşlarını tutamadı. "Türk tiyatrosunun başı sağ olsun" diyen Yavrucuk, "Kuşkusuz en önemli tiyatro insanımızı, hocaların hocasını, canımızı kaybettik. Bütün hayatı sevgi ve bu sevgiyi yaymakla geçti. Onu düşündüğüm zaman sevgisini ve sanata tutkusunu hatırlıyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü--------------------------------------Tören salonundan görüntüler-Anı defterine not yazanlardan görüntüler -Törene katılan sanatçılarla röportajlar -Detay görüntüler

19.11.2019 - 10.21 Haber Kodu : 19111902519.11.2019 - 11.24 Haber Kodu : 191119066

==============================

2-ARNAVUTKÖY'DE SİS KAZAYA NEDEN OLDU

Haber-Kamera: Cemil ÖZDEMİR-Murat SOLAK/ ARNAVUTKÖY'de etkili olan yoğun sis nedeniyle bariyerlere çarpan otomobil şarampole devrildi. Aracın sürücüsü kazadan yara almadan kurtuldu. Arnavutköy'de sabah saatlerinden itibaren sis etkili oluyor.  Sis nedeniyle görüş mesafesi 10 metreye kadar düşerken, sürücüler ilerlemekte zorluk yaşadı. Öte yandan elektronik trafik levhalarında sis uyarısı yapıldı. Yoğun sis nedeniyle Kuzey Marmara Otoyolu yolunda sürücüsü Yüksel Ayan'ın direksiyon hakimiyetini kaybettiği 34 AFT 452 plakalı araç yol kenarında bulunan bariyerlere çarparak, şarampole devrildi. Ayan kazadan yara almadan kurtuldu.Yüksel Ayan "Sisten dolayı göremedim. Tam olarak ne olduğunu ben de anlamadım. Aşırı sis var. Bir yıldır bu yolu kullanıyorum. İlk defa bu kadar sis gördüm. Süratli değildim. Araç yan yattı. Çok şükür yara almadım" dedi.

Görüntü Dökümü------------------Sisten görüntü-Yan devrilen araç-Araç sürücüsü röp-Trafik levhaları-Genel ve Detaylar

19.11.2019 - 11.47 Haber Kodu : 191119073

================================

3-ZEYTİNBURNU'NDAKİ SİLAHLI ÇATIŞMA KAMERADA

İSTANBUL, Zeytinburnu'nda konuşmak için buluşan ve aralarında tartışma çıkan iki grup arasındaki silahlı çatışma güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı. Birbirlerini sadece lakaplarından tanıyan iki grup 4 Kasım günü saat 05.30 sıralarında konuşmak için Zeytinburnu Telsiz Mahallesi'nde buluştu. Gruplar arasında çıkan tartışma büyürken, şüpheliler birbirlerine ateş etmeye başladı. Olayda kimse yaralanmazken, o anlar bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı. Silahlardan çıkan fişeklerin çevredeki araçlara isabet etmesi sonucu, araç sahipleri de şüphelilerden şikayetçi oldu. Zeytinburnu İlçe Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin çalışmaları sonucu olaya karıştıkları belirlenen Abdurrahman A. (27), Erhan Ç. (26), Mehmet A. (25), Onur B. (22) ve yabancı uyruklu Hasan N.(22) gözaltına alındı. 'Genel Güvenliğin Tehlikeye Sokulması' ve 'Mala Zarar Verme' suçlarından haklarında işlem yapılan şüpheliler adliyeye sevk edildi. Şüpheliler savcılık sorgusunun ardından 9 Kasım'da savcılık tarafından serbest bırakıldı.

Görüntü dökümü: -----------------Güvenlik kamerası-Çatışma anları-Şüphelilerin kaçması-Genel ve detaylar

19.11.2019 - 11.48 Haber Kodu : 191119074

===================================

4- DEĞNEKÇİLERE KARŞI HAREKETE GEÇİLDİ... VALELER 'QR KODLU VALE KİMLİK KARTIYLA ÇALIŞACAK

Semih ÇALIŞKAN - Buğra BENLİOĞLU - Cemal YURTTAŞ - İSTANBUL, - SOKAK aralarında, işlek caddelerde, restoran ve kafelerin önünde. İstanbul'da valeler artık her yerde. Bu işi belgeyle ve işgaliye ücreti ödeyerek yapanlar olduğu gibi belgesiz ve izni olmadan yapanlar da var. 'Değnekçi' olarak tabir edilen bu kişiler çoğu zaman sürücülerle tartışıp, hem onlara hem araçlarına  zarar veriyor. Son olarak Beşiktaş'ta park ücreti nedeniyle çıkan tartışmada işgaliye ücreti vermeyen ve belgesi olmadığı ortaya çıkan değnekçi, araç sahibini bıçakla yaralamıştı.

Vale şirketlerinin bağlı olduğu Tüm Otomotiv Bakım Dernekleri Federasyonu (TOBFED), yeni bir çalışmayı da tamamlamak üzere.  Yakında hayata geçirlecek  düzenlemeye göre, işgaliye ücreti ödeyen belgeli vale şirketi çalışanlar, QR kodlu yaka kartlarıyla görev yapacak. Böylece sürücüler park ücreti isteyen kişinin belgesi olup olmadığını net bir şekilde görebilecek.

"200 BİN İNSAN ŞU AN BU SEKTÖRDE ÇALIŞIYOR"TOBFED Başkanı Serkan Bakırtaş, Beşiktaş'ta bir sürücünün değnekçi tarafından bıçaklanmasını şiddetle kınadıklarını belirterek, bu tür olayların önüne geçilmesi için yaptıkları çalışmaları anlattı. "2013 yılından beri bu sektörün tamamen düzenlenmesi için çalışmalarımız devam ediyor" diyen Bakırtaş şöyle devam etti: "2013 yılında Mesleki Yeterlilik Kurumu'na başvurduk. Valenin bir meslek olması için tüm çalışmalarımızı tamamladık. Tüm valelerin eğitimlerini almış ve belgeli olması gerekiyor. Bununla ilgili yine İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile vale yönergesi üzerine çalıştık. Vale ile değnekçiyi ayırmamız lazım. Vale deyip geçmemek gerekiyor. 200 bin insan şu an bu sektörde çalışıyor. Dolaylı olarak 1 milyon kişinin geçimi söz konusu. Vale artık bir ihtiyaç. Ülkemizde her yıl yaklaşık 1 milyon araç trafiğe çıkıyor. Dolayısıyla bundan 10 yıl sonra daha büyük bir ihtiyaç olacak. Vale aynı zamanda trafiği de rahatlatan bir unsur."

ÇALIŞMALAR  TAMAMLANMAK ÜZERESerkan Bakırtaş, vale ve değnekçilerin birbirinden ayrılması gerektiğini söyledi. Bu konuda 'vale kimlik kartı' olarak da adlandırılan QR kodlu yaka kartı çalışmasının tamamlanmak üzere olduğunu ifade etti. "Bizim şu ana kadar 8 binin üzerinde yetiştirdiğimiz vale var" diyen Bakırtaş şöyle devam etti: "Valelerin stres yönetimi, öfke kontrolü gibi tüm eğitimleri almaları gerekiyor. TOBFED kartını gören tüketici QR kod ile de doğrulayarak içi rahat bir şekilde aracını kime teslim ettiğini bilecek. Bizim bunları tamamlamamız gerekiyor. İçişleri Bakanlığı'na görüş bildirdik. Bununla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Bir an önce sektörün düzenlemesi için kayıt dışının önüne geçilmesi gerekiyor. Bizim bünyemizde 3 bin 500'e yakın vale şirketi var. Dolaylı olarak eline değnek alıp sokakta 'ben valeyim' diyenleri ayırmak gerekiyor."

SÜRÜCÜLER, QR KODLA VALE NEREDE VE NE ZAMAN EĞİTİM ALMIŞ GÖREBİLECEKSektörde denetimlerin artmasını gerektiğini ifade eden Bakırtaş, vale kimlik kartı çalışmasıyla ilgili, "Bütün alt yapısı bitti. Resmi Gazete'de yayımlandı. Yani aslında o kart TOBFED tarafından bu işin eğitimini alanlara verilecek ve denetimi yapılacak. Sektörü en iyi yine sektör denetler. İnşallah yakın zamanda haberi gelir. Haberi geldikten sonra artık resmi bir kart. 'Mesleki yeterlilik belgesi' diyoruz biz buna. Valeler belge ve yaka kartlarını almış olacaklar. Yaka kartına koyacağımız QR kod ile tüketici bunu sorgulayabiliyor. Okuttuğu zaman vale nerede eğitim almış, hangi tarihte eğitim almış onları bile görebilecek. Bu sistem kesinlikle tüketici dostu olan bir sistem" diye konuştu.

"1 KİŞİNİN YAPTIĞI OLAY BÜTÜN SEKTÖRE MAL EDİLMEMELİ"Beşiktaş'ta yaşanan bıçaklama olayına değinen Bakırtaş, "Bizim en çok üzüldüğümüz şey bir kişinin yaptığı olay bütün sektöre mal edilmemeli. Bu bizi çok rahatsız ediyor. Bu 1 milyon kişinin geçimini sağlayan sektörü yok saymak. Burada kesinlikle dediğim gibi onlar vale değil, tamamen değnekçi. Toplam 200 bin istihdam var. En fazla istihdam İstanbul'da. Toplam 200 binin bir an önce belgelendirilmesi gerekiyor. Bu vesileyle kayıt dışının da önüne geçmiş oluyoruz" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü--------------------------------------Vale park yerinden görüntü-Araca binen valeden görüntü-TOBFED Başkanı Serkan Bakırtaş ile röportaj -Muhabir anonsu (Semih Çalışkan)-Detay görüntüler   19.11.2019 - 10.26 Haber Kodu : 191119030

===========================

5-SU SAMURLARI YENİKAPI VE ZEYTİNBURNU SAHİLLERİNDE GÖRÜNTÜLENDİ Haber- Kamera: İlkay DİKİCİ/ İSTANBUL,Yenikapı ve Zeytinburnu sahilinde balık tutan vatandaşlar, iki su samuru ile karşılaştı. Tuttukları balıklarla su samuru çiftini besleyen vatandaşlar, o anları cep telefonu kamerasıyla kaydetti.İstanbul'da daha önce Küçükçekmece gölünde görüntülenen su samurları bu kez Yenikapı ve Zeytinburnu sahillerinde cep telefonu kameralarına yansıdı. Balıkçıların yanına kadar gelen 2 su samurunu çevredekiler besledi.

"SU SAMURUNUN SADECE NEHİRLERDE OLDUĞUNU DÜŞÜNÜRDÜM" Su samurlarını gören balıkçı Atilla Aydoğdu, "Önce kedi sandım yardım edecektim ama baktım suya balık gibi dalıp dalıp çıkıyorlar, şaşırdım. Daha önce doğal ortamda görmedim. Su samurunun sadece nehirlerde olduğunu düşünürdüm. Midye ve balık yiyerek beslendiğimi düşünürdüm ama denizde görünce şaşırdım" dedi.

"SEPETİN İÇİNDEKİ BALIKLARI ALDI"Mehmetcan Sevgi, "Yanımızdan geçti. Balık sandım. Defalarca gördük. Tutmak istedim, suya girdim, kıştı. Oynuyordu benimle, gidip geliyordu. Birisi 'Isırırsa seni parçalar' dedi. Defalarca gördük su samurunu. Buraya Zargana yaklaştığı zaman çok gözüküyor. Bizde o zaman suya bakıyoruz. Zarganayı tutuyoruz" derken, Ahmet Ağır, "Balık tutarken gördüm. Sepetlerimde, livardaki balıklarımı da götürdü. Sepetin içindeki balıkları aldı. Livarla beraber ipi kopardı gitti." diye konuştu.  KÜÇÜKÇEKMECE GÖLÜNDE DE GÖRÜLMÜŞTÜBu arada su samurları geçen ay da Küçükçekmece gölünde de görülmüştü. Su samurlarının geceleri ortaya çıktığını ve avlandıklarını ifade eden vatandaşlar, o anları cep telefonu kameralarına kaydetmişti.

Görüntü Dökümü: -------------(CEP TELEFONU)-Vatandaşların su samurlarını beslemesi-Su samurlarının sahile çıkması(AKTÜEL)-Vatandaş röportajı-Sahilde balık tutanlardan detaylar-Oltalardan detaylar-Zeytinburnu sahilden detaylar-Küçükçekmece gölünden görüntüler-Küçükçekmece gölünün havadan görüntüleri

19.11.2019 -09.55 Haber Kodu : 19111901619.11.2019 - 10.24 Haber Kodu : 191119029

=============================

6-KARTAL'DA MOBİLYA ATÖLYESİNDE YANGIN: 2 KİŞİ ÖLDÜ

Haber-Kamera: Cengiz ÇOBAN-İsa ALMAÇAYIR-İSTANBUL- DHA Kartal'da 6 katlı binanın bodrum bulunan mobilya atölyesinde çıkan yangında 2 kişi hayatını kaybetti.

Yangın saat 05.45 sıralarında Topselvi Mahallesi Saray Kapısı Sokak 12 numarada bulunan bir binada meydana geldi. Edinilen bilgiye göre 6 katlı binanın bodrum katında bulunan mobilya atölyesinde henüz belirlenemeyen bir nedenle yangın çıktı. Durumun haber verilmesi üzerine olay yerine itfaiye, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekipleri yangına kısa sürede müdahale edip söndürürken, dumanda etkilenen 6 kişiyi polis ekiplerinin yardımıyla tahliye etti. Binada yaşayanlar da dumandan etkilenmemek için dışarı çıktı. Yaralılar ambulanslara Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Hastaneye kaldırılanlardan 2 kişi hayatını kaybetti. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

"BÜTÜN BİNA YANABİLİRDİ"Yangın nedeniyle bina sakinleri büyük korku ve panik yaşadıklarını söyledi. Binada oturan Ahmet Akça, "Marangozhane ama yangın neden çıkmış bilmiyoruz. Orda kalan çok kişi vardı. 5-6 kişi hastaneye kaldırıldı. Büyük bir olay atlattık bütün bina yanabilirdi." dedi.Olay yeri ve polis ekiplerinin incelemesi devam ederken, Kartal  Belediye Başkanı Gökhan Yüksel de olay yerine gelerek incelemelerde bulundu. Yüksel, "Emniyet, kaymakamlık ve savcılık incelemelerine devam ediyor. Üzücü bir olay hayatını kaybeden vatandaşlarımız var. İncelemelerimiz devam ediyor. İstanbul'un birçok noktasında kaçak binalar var. İmar affı başvurusu var binanın, kayıt altına alınmış. İmar affının iyi yanları var kötü yönleri de var. Ekiplerin incelemesi devam ediyor, incelemelerin ardından daha sağlıklı bilgi verebiliriz" diye konuştu.Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü dökümü: -------------------------Binadan görüntü-Yangın çıkan işyerinden görüntü-Polis ve olay yeri inceleme ekiplerinden görüntü-Savcının inceleme yapması-Binada yaşayanlardan görüntü-Binada oturanlar ile röp-Vatandaşlar ile röp-Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel ile röp-Genel ve detay görüntüler

19.11.2019 - 08.34 Haber Kodu : 191119012_

================================

7-İMAMOĞLU YERLİ METROBÜSÜ TEST ETTİ

-İSTANBUL Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, metrobüs filosuna eklenmesi planlanan yerli üretim otobüsün, Beylikdüzü TÜYAP ve Edirnekapı durakları arasında gerçekleştirilen test sürüşüne katıldı. İmamoğlu'na test sürüşünde CHP İstanbul milletvekili Özgür Karabat, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Orhan Demir ve İETT Genel Müdür vekili Hamdi Alper Kolukısa eşlik etti. Araçla ilgili teknik bilgiler alan İmamoğlu, yolculardan bağımsız bir bölüm olarak tasarlanan şoför kabininde de incelemelerde bulundu. İmamoğlu, ilk değerlendirmesini de test aracında yaptı. İmamoğlu, "Avantajlarıyla tasarlanmış bir metrobüs aracını deniyoruz. Alımını düşündüğümüz metrobüs aracı kapasitesi yüksek, bazı duraklarda her iki yönde iniş-biniş sağlayabilen daha ferah araçlar. Dolayısıyla hem birikmeleri engelleyecek hem de daha çok yolcuyu daha az araçla taşıyabilecek süreç tanımı var. Arkadaşlarım bir aya yakındır deneme sürüşlerini yapıyor. Benimle de böyle bir test sürümü istediler. Biz de Beylikdüzü'nden Edirnekapı'ya kadar testimizi yapacağız. Aracın performansını beraber gözlemlemiş olacağız. Sürücü kabini, ayrı bir bölüm olması itibariyle de daha güvenli. Her yönüyle ihtiyaçlara göre tasarlanmış bir araç tipi. Tabi araçlar biraz eskimişti. Bu biraz gecikmiş bir yatırım. Hızlı davranmak istiyoruz. En doğru kararı vereceğiz. Metrobüsün daha güvenli, daha konforlu, daha hızlı bir ulaşım aracına dönüşmesini sağlayacağız" dedi.

Görüntü Dökümü: -----------------Test sürüşü-İmamoğlu'nun açıklaması-Detaylar

19.11.2019 -11.40  Haber Kodu : 191119070

===============================

8-DİYABET HASTALARINA EVDEN ÇIKMADAN DOKTOR TAKİBİ

Haber-Kamera Özlem YURTÇU KARABULUT- Kubilay ÖZEVİSTANBUL, - DÜNYANIN en büyük mobil sağlık projesi, Sağlık Bakanlığı'nca Türkiye liderliğinde, diyabet alanında gerçekleştiriliyor. Avrupa Birliği'nin 5 milyon euroluk fon ayırdığı "ProEmpowerö, tip 2 diyabet hastalarının evlerinden çıkmadan doktorları tarafından "onlineö olarak takip edilmesini sağlıyor. Ümraniye Eğitim Araştırma Hastanesi Dahiliye Klinik Şefi Prof. Dr. Sema Basat ve ekibinin yürüttüğü pilot çalışma kapsamında evlerinde izlenen hastaların yüzde 90'ında değerlerin normale döndüğü gözlendi. 2015 yılında temelleri atılan ve 3 ay önce pilot uygulama ile hastaların izlenmeye başlandığı proje, Türkiye liderliğinde İspanya, İtalya ve Portekiz'de eş zamanlı olarak yürütülüyor. ProEmpower, aynı zamanda 4 farklı ülkede eş zamanlı olarak pilot uygulamaya geçilen "dünyadaki tek projeö olma özelliği de taşıyor. Projenin ilk ayağı Şubat 2020'de sonuçlanacak. Sağlık Bakanlığı Uluslararası Projeler Koordinatörü Umut Elmas, "Bu proje sayesinde çok yakın bir gelecekte doktorlar diyabet hastalarına mobil uygulama üzerinden reçete yazabilecek. Vatandaşın hastaneye gitmesine gerek kalmadan evlerinden takibi mümkün olacak. Bu sayede hem daha konforlu bir tedavi sağlanacak, hem hastanelerdeki hasta yükü azalacak, hem de diyabet hastalarının takip ve tedavi maliyetleri düşecekö dedi.

ONLİNE ÖLÇÜM CİHAZLARI İLE SONUÇLAR DOKTORUN EKRANINDAProEmpower çalışmasına dahil edilen tip 2 diyabetli hastalara Bluetooth bağlantılı şeker, tansiyon ölçüm cihazları ile baskül ve bileklik veriliyor. Hastaların akıllı telefonlarına kurulan basit bir uygulama sayesinde, ölçüm yaptıkları an veriler önce Bluetooth üzerinden cep telefonuna, oradan da online olarak doktorun bilgisayarına geliyor. Ümraniye Eğitim Araştırma Hastanesi Dahiliye Klinik Şefi Prof. Dr. Sema Basat ve ekibinin yürüttüğü pilot çalışma kapsamında evlerinde izlenen hastaların yüzde 90'ında değerlerin normale döndüğü gözlendi. Prof. Dr. Sema Basat, diyabetin kronik bir hastalık olduğunu ve neredeyse dünya çapında bir salgın sayıldığına değinerek, "Diyabet tanısı koyduktan sonra bir günlük bir tedavi yok. Ömür boyu takip gerekiyor. Bu proje sayesinde hastalarımızı çok daha yakından izleyebiliyoruz. Ayrıca hastalar da kendi verilerini düzenli olarak görüyor. Hasta hekimine çok kolay ulaşıyor, kendi verilerini de kolaylıkla hekimine iletebiliyorö diye konuştu.

HASTANEYE GELMEDEN EVİNDE TAKİP EDİLEBİLİYORProf. Dr. Sema Basat, bu uygulamanın hastalarda motivasyon da sağladığını anlatarak şu bilgileri verdi "Randevu almada yaşadığı zorluklardan da kurtulmuş oluyor. Kendi evinde, konforlu ortamında ölçümlerini yapıyor, online olarak doktoruna iletiyor. Verilerini kendi de izleyebildiği için daha kontrollü ve dikkatli davranıyor. Biz, 50 hastamızı 3 aydır izliyoruz ve hastaların çoğunun değerlerini doğru aralıklara çekebilmeyi başardık bu sayede. Önümüzdeki hafta 50 hastamızı daha projeye dahil edeceğiz ve hastalarımızı toplamda 8 ay izlemiş olacağız. Proje Şubat ayında sonuçlandığında da verilerimizi açıklayacağız.ö

DOKTORLAR ARTIK MOBİL UYGULAMAYLA REÇETE YAZABİLECEKUluslararası Projeler Koordinatörü Umut Elmas, şu an her ülkede 50'şer hastanın takip edildiğini anlatarak, "İkinci periyotta 50'şer hastayı daha dahil edeceğiz. Geçen hafta Almanya'da doktorların, obezite hastalarına mobil sağlık uygulamalarını reçete edilebileceği yönünde bir kanun çıktı. Mobil sağlık teknolojileri dünyada teşhis ve tedavi süreçlerinin ayrılmaz bir parçası haline geldi. ProEmpower da AB Horizon 2020 Programı kapsamında yürütülen bir proje. Mobil sağlık teknolojilerini kullanmak çok kolay. Bir cep telefonu ve bir de cihazlar; ateş ölçer, şeker ölçüm cihazı, baskül gibi. Bluetooth-wireless teknolojisi ile entegre oluyor hepsi. Bir tuşa basıp doktorun ekranına yolluyorsunuz. Bundan sonraki projemiz, hipertansiyon üzerine olacak. Yine Sağlık Bakanlığı olarak AB tarafından yaklaşık 6 milyon Euro'luk bir destek aldık. Aralarında Almanya'nın da olduğu 5 ülkeye liderlik edeceğiz bu projeyle deö diye konuştu.

'ESKİDEN YILDA BİR KONTROLE GİDERDİM'Yaklaşık 9 yıldır diyabet hastası olan Nuran Arslan (46), çalışmaya dahil edilen hastalardan biri. Üç aydır evine verilen bu cihazları kullanarak şeker, tansiyon, kilo, egzersiz hatta günlük öğünleri üzerinden diyet takiplerinin dahi yapabildiğini anlatan Arslan, şunları söyledi "Ben 10 yıl felçli anneme baktım. Ancak ondan fırsat bulduğum zamanlarda veya annemin yanına birini bırakıp gidebildiğim zamanlarda kontrollerime gidebiliyordum. Yeri geliyordu senede bir gidebiliyordum doktora. Bu uygulamaya girdiğimden beri rahatladım. Keşke o zaman olsaydı, diyabetimi daha erken kontrol altına aldırabilirdim. Eskiden ayda bir belki ölçerdim şekerimi. Şimdi her gün düzenli olarak ölçüyorum. Tansiyonumu, kilomu, öğünlerimi daha iyi takip ediyorum ve verilerim anında doktorun bilgisayarına geçiyor. Evimden çıkmadan doktorumla çok rahat iletişim kurabiliyorum. Okuma yazma bilen herkes bu cihazları ve sistemi çok rahat kullanır. Hatta okuma bilmeyen biri dahi evdekilerden yardım alarak kullanabilir.ö

Görüntü dökümü : --------------------Sağlık Bakanlığı Uluslararası Projeler Koordinatörü Umut Elmas röportajı-Prof. Dr. Sema Basat röportajı-Hasta Nuran Arslan röportajı-Hastanın her bir cihazı kullanarak anlattığı detay görüntüler

-Diğer detay görüntüler

19.11.2019 - 10.50 Haber Kodu : 191119047