Dha İstanbul Bülteni - 3

(ek görüntüyle geniş haber)

1- "ARAP EMRAH" ÇETESİNİN BARAJA ATTIĞI 8 ARAÇ BÖYLE ÇIKARILDI

Haber-Kamera: İbrahim AKTÜRK - İSTANBUL DHA

Gaziosmanpaşa, Eyüp ve Sultangazi'de cinayet, yaralama, gasp, tehdit gibi çok sayıda suça karıştıkları iddia edilen suç örgütüne yönelik operasyonda 16 kişi yakalandı.  Liderliğini 'Arap Emrah' olarak bilinen Emrah S.'nin yaptığı öne sürülen çetenin saldırılarda kullandığı otomobilleri Alibeyköy Barajı'na attığı tespit edildi. Polis dalgıç ekipleri 8 otomobili baraj göletinden çıkardı.

İstanbul'da, çeşitli ilçelerde cinayet, gasp, yaralama, tehdit gibi birçok suça karıştıkları liderliğini 'Arap Emrah' olarak bilinen Emrah S.'nin yaptığı 16 kişi gözaltına alındı. Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin yürüttüğü soruşturma kapsamında, şüphelilerin çalıntı araçlarla suça karıştıkları ve söz konusu araçları kullandıktan sonra Alibeyköy Barajına attıkları tespit edildi. İncelemelerini sürdüren polis, barajda arama çalışması yaptı. Ekipler, suç örgütünün kullandığı iddia edilen toplam 8 aracı barajdan çıkardı. Araçlar, Gazi Polis Merkezi'ndeki otoparka çekildi. İfadeleri alınan 16 şüpheli adliyeye sevk edildi. Şüphelilerin yakalandıkları adreslerde bulunan silah ve bıçaklara da el konuldu.

Görüntü dökümü:

---------------

-Barajdan aracın çıkarılmasından görüntü

-Yapılan operasyonr

-Otoparka çekilen araçlardan detaylar

-Muhabir anonsları

-Zanlıların emniyetten çıkışından görüntü

-Şüphelilerin yakalandıkları adreslerden çıkan silahlar

-Genel görüntüler

30.10.2017 - 13.56 Haber Kodu : 171030101

30.10.2017 - 15.13 Haber Kodu : 171030131

===========================

2- ŞİDDETLİ LODOS SİLİVRİ LİMANI'NDA TEKNELERİ ALABORA ETTİ

Haber-Kamera: Erhan TEKTEN/İSTANBUL,

SİLİVRİ Limanı'nda gece saatlerinde etkili olan şiddetli lodos nedeniyle demirli olan bazı balıkçı kayıkları alabora oldu. Kıyıya bağlı iplerinden kurtulan bazı teknelerin çarptığı tekneler parçalandı. Sabah saatlerinde limandaki manzarayı gören balıkçılar şok oldu. Batan tekne ve kayıklar belediye ekiplerince kıyıya çıkartıldı.

Tekne sahiplerinden İbrahim Akçay, "Arkadaşın botu iyi bağlanmamış herhalde. İpi kırınca bizimkinin üstüne geliyor. Lodos nedeniyle, böyle oldu" dedi. Fuat Yıldırım  ise  "Akşam şiddetli lodos geldi. Tonozu sağlam olmayan ilerideki büyük tekneler, tonozu koparınca diğer balıkçı teknelerine vurdu. Biz elimizden geleni yapmaya çalıştık. Saat 01.00'da başladı batmaya, sabah 06.00'a kadar buradaydık. 5 tane tekne battı" dedi.

Limandaki dalga kıranın uzatılması gerektiğini vurgulayan Yıldırım, "Şu limanı biraz daha uzatsalar dalgaları kırsa bu problemi yaşamayacağız. Her sene bu problemi yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.

Tekne sahipleri zarar gören teknelerini tamir çalışmalarına başladı.

Görüntü dökümü:

------------------

-Limandaki teknelerden detaylar

-Parçalanmış bir teknenin çıkarılması

-Çalışmalardan detaylar

-Çekicilere konan tekneler

-Akçay ve Yıldırım ile röp

-Dalga kırandan görüntü

-Genel ve detaylar

30.10.2017 - 15.15 Haber Kodu : 171030132_

===================================

3- UÇAKLA BOMBALI SALDIRI PLANLAYAN DEAŞ'LI SANIK "ÖSO'YA GİTTİM DEAŞ'A TAKAS EDİLDİM"

Haber: Ümit TÜRK/İSTANBUL,

Terör örgütü DEAŞ adına İstanbul'da maket uçaklarla bombalı saldırı düzenleyecekleri iddiasıyla 3'ü kadın 8 Çeçen uyruklu sanığın, 15 yıla kadar hapis talebiyle yargılandığı davaya devam edildi. sanıklardan Zelimkhan Tsaysaev Çeçenistan'dan Özgür Suriye Ordusu'na katılmak için gittiği Suriye'de yaralanarak esir alındığını sonra da DEAŞ'a takas edildiğini anlattı.

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahekemesindeki duruşmada haklarında 15 yıla kadar ağır ceza istenen tutuklu sanıklar Fatma Altıntaş, Bekkhan Alimkhanov, Zelimkhan Tsaysaev, Hassan Orstho, Salman Dakaev, Kyuri Khatsaev ve avukatları hazır bulundu. Tutuklu kadın sanıklar Aza Bepcahoba ve Zukra Borchashvili ise cezaevinde beraber kaldıkları çocuklarının yanlarında getirilmemesi üzerine duruşmaya gelmedikleri iddia edildi.

"ÖSO'YA KATILMAK İÇİN GİTTİĞİM SURİYE'DE DEAŞ'A TAKAS EDİLDİM"

Tutuklu sanık Zelimkhan Tsaysaev, "İddia edildiği gibi Zelimkhan Tsaysaev ben değilim. Benim adım Yusuf... Fotoğraflardaki kişi ben değilim" dedi. Çeçenistan'da iki savaş gördüğünü bu nedenle de savaşın ne olduğunu bildiğini dile getiren Tsaysaev, "Suriye'de Esad müslümanlara zulüm ediyordu. Çeçenistan'da da bize zulüm yapıldığı için oradaki müslümanlara yardım etmek için Özgür Suriye Ordusu'na katıldım. Ancak silah kullanmadım. Orada ekmek fırınında çalıştım. Daha sonra bir grubun saldırması üzerine ayağımdan yaralandım ve esir alındım. Beni esir alanlar Çeçen olduğum için, DEAŞ'la takas ettiler. Ben de hayatta kalmak için bu takası kabul ettim. İyileştikten sonra da kaçakçılarla anlaşarak önce Kilis'e ardından da İstanbul'a geçtim" diye konuştu.

EVDE BULUNAN MAKET UÇAKLARI KABUL ETMEDİ

Tutuklu sanık Hassan Orstho da, söz konusu maket uçakların kaldığı evdeki kiler de bulunduğu hatırlatarak, evin sadece iki odasını kiraladığını, diğer odaların ise kendisine ait olmadığını ileri sürdü. Sanık Orstho, suçlamayı kabul etmediğini ifade etti.

MAHKEME 8 SANIĞIN TUTUKLUĞUNUN DEVAMINA KARAR VERDİ

Diğer sanıklarda tercüman aracılığıyla mahkeme heyetine savunmalarını sunarak iddianamedeki atılı suçlamaları reddedip tahliye talebinde bulundu. Sanık avukatları da müvekkillerinin tahliyelerini ilişkin beyanda bulundu. Duruşma savcısı sanıkların üzerilerin atılı suçun vasıf ve mahiyeti nedeniyle 8 sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.

Talepleri değerlendiren mahkeme heyeti, 8 sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.

İDDİANAMEDEN...

İddianamede, DEAŞ'ın maket uçaklarla Türkiye'ye bombalı saldırı yapacağı, bu uçaklarla ilgili Türkiye'ye yönelik izleme ve keşif faaliyetlerinde bulunulduğu, uçakların sipariş usulü elde edildiği, bu uçakların 17-50 kilogram ağırlığında patlayıcı taşıma kapasitesinin olduğunun tespit edildiği, suç tarihi aralığında DEAŞ'ın Türkiye'ye eylem yapmak için 25 kişilik eğitimli bir timi hazır beklettiği bilgisine ulaşıldığı vurgulandı. Şüphelilerin bu kapsamda, DEAŞ terör örgütü adına faaliyette bulundukları ve böylelikle DEAŞ terör örgütüne üye olma suçunu işledikleri belirtilerek, sanıkların 7,5 yıldan 15'er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları isteniyor.

======================================

4- DEAŞ HÜCRELERİNDEKİ YANGIN VE BOMBALI ARAÇ OPERASYONUNDAN ÖZEL GÖRÜNTÜLER

Görüntü Dökümü:

------------

//HAFTA SONU GEÇİLEN ÖZEL GÖRÜNTÜLER

- Arnavutköy'de Alev alev yanan ev

-Arnavutköy ve Esenyurt'taki evlerde polis incelemesi

-Ele geçirilenlerin çıkarılması

-Otopartaki araç

-Çevredekilerin uzaklaştırılması

-Araçtan çıkarılan bombalar

-Araçtaki inceleme

30.10.2017 - 14.17  Haber Kodu : 171030105

30.10.2017 - 14.19 Haber Kodu : 171030106

30.10.2017 - 14.19 Haber Kodu : 171030107

===============================

5- İSTANBUL EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ'NÜ İŞGAL GİRİŞİMİ DAVASI (2)

ZPT içinden çıkan emniyet müdürü, "silahlarınızı kullanın yoksa linç edilirsiniz" demiş

Haber: Özden ATİK/ İstanbul, DHA

15 Temmuz darbe girişimi sırasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nü işgal girişimi sırasında yaşanan olaylarda savunmasını yapan eski astsubay öğrencisi Ahmet Gök, o gün Zırhlı Personel Taşıyıcı aracının (ZPT) içinden çıkan eski emniyet müdürü Mithat Aynacı'nın kendilerine "Silahınızı kullanın yoksa linç edilirsiniz" dediğini söyledi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, ilk savunmayı eski astsubay öğrencisi Ahmet Gök yaptı.  Topkule'de bulunan 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığına staj eğitimine geldiğini ifade eden Gök, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında "tatbikat var" denilerek kışlada hazır tutulduklarını ve "terör saldırısı olduğu" söylenerek dışarı çıkartıldıklarını anlattı.

Kendilerine mermi ve şarjör dağıtılarak sırayla araçlara bindirildiklerini ifade eden Gök, "Yarbay Osman Akkaya'ya bize 4 bomba yüklü aracın İstanbul'un çeşitli bölgelerinde eylemde kullanılacağını ve bunu durdurmak için emniyet personellerine yardıma gideceğimizi, silahları kullanma yetkimiz olduğunu söyledi. Vatan'daki emniyet müdürlüğüne geldiğimizde adını sonradan öğrendiğim emniyet müdürü Mithat Aynacı içinde bulunduğumuz, ZPT aracına bindi. Üzerinde resmi polis üniforması vardı. Mithat Aynacı'nın emniyetle koordinasyon sağlayacağını düşündüm" dedi.

"HELİKOPTER NEREDE KALDI"  DİYE SORMUŞ

Osman Akkaya'nın emniyet görevlilerine yardıma gittiklerini söylediğini de belirten sanık Gök, "Dışarıdan bağrışmalar geliyordu. Yarbay Osman Akkaya'nın kuleden ateş ettiğini duydum. Nereye kime nasıl ateş ettiğini görmedim.  Mithat Aynacı sürekli telefonundan mesajlaşıyordu.  Daha sonra Osman Akkaya'ya 'Helikopter nerede kaldı, hava desteğine ihtiyacımız var' dediğini duydum" diye konuştu.

"SİLAH KULLANMAMIZI SÖYLEDİ"

Sanık Ahmet Gök, "Mithat Aynacı, Osman Akkaya'nın linç edildiğini, kendimizi korumak için silah kullanmamızı söyledi. Biz hiçbir şekilde silahımız kullanmadık. Darbe kalkışmasını ise haberlerden anladık. Mithat Aynacı, bize 'Her habere inanmayın, TRT Haber'e bakın. Silahınızı kullanın yoksa linç edilirsiniz. Türkiye'deki bütün emniyet binaları alındı. Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'yi terk etti.' dedi. Biz ona inanmıyor ve dediğini de yapmıyorduk. Hemen Balıkesir'deki okul komutanımız Yüzbaşı Yasin Köse'yi aradık. Yasin Yüzbaşı, bize sakin olmamızı ve kesinlikle hiçbir emre riayet etmememizi ve polise teslim olmamızı söyledi. Biz de komutanımızın dediğini yaptık" şeklinde konuştu.

ÜNİFORMA İLE TESLİM OLMAK İSTEMEMİŞ

Mithat Aynacı üniforma ile teslim olmak istemediğini belirten Gök, "Mithat Aynacı, polislere 'tişört verin öyle teslim olacağım' dedi. Ancak halk ZPT'nin üzerine çıkmıştı. Polisler gelip Mithat Aynacı'yı ZPT'den çıkarttı. Aracın içinde kelepçe takılmadı. Sonra biz de teslim olduk" dedi. Gök, "15 aydır tutukluyum, ailem mağdur. Okuldan atıldım. Yüce adalete güveniyorum. Tahliyemi talep ediyorum" dedi. Duruşmaya, öğle arası verildi.

===============================

6- ÇOK SAYIDA ARAÇ ÇALAN 18 YAŞINDAN KÜÇÜK 5 ŞÜPHELİ YAKALANDI

Haber-kamera: İhsan DÖRTKARDEŞ - İstanbul DHA)

Avcılar başta olmak üzere İstanbul'daki çeşitli ilçelerden çok sayıda aracı çaldıkları belirlenen 18 yaşından küçük 5 şüpheli düzenlenen operasyonla yakalandı.

Avcılar Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube ekipleri Yeşilkent Mahallesi Kazım Karabekir Caddesi'nde yaptıkları denetimde çalıntı olduğu belirlenen bir kamyoneti tespit etti. Durdurulmak istenen aracın sürücüsü direksiyonu polis memurunun üzerine kırarken kaçmaya çalıştı. Bunun üzerine takviye ekip istendi. Takip sonucu 3 şüpheli Firuzköy Mahallesi'nde kamyonetten inerek kaçtı. Bölgedeki güvenlik kamerası görüntüleri incelenerek kaçan şüpheliler ve hırsızlık şebekesinin diğer üyeleri yakalandı. Yakalanan 18 yaşından küçük hırsızlık şebekesi üyeleri B.B., E.T., E.A., S.D. ve E.B.'nin sorgularından elde edilen bilgilerle çeşitli tarihlerde çalınan ve İstanbul'un farklı ilçelerinde saklanan toplam 6 araç bulundu. Araçlar Avcılar Emniyet Müdürlüğü Asayiş Bürosu parkına getirilerek sahiplerine teslim edildi.

Görüntü Dökümü:

----------

-Kaçan hırsızların çaldıkları araç ve araçtan indikleri sırada kaydedilen güvenlik kamerası görüntüleri

-Şüpheliler emniyet müdürlüğüne götürülüp çıkarılırken

-Ele geçirilen çalıntı araçlar

==========================

7- "KALİPTO KRALI"NA 'VAKİT YOK GEMİ KALKIYOR' İLE VEDA

Caddebostan Kültür Merkezi'nde düzenlenen törende ailesi, sevenleri ve sanatçı dostları, Metin Ersoy ile özdeşleşen 'Vakit yok gemi kalkıyor' şarkısını hep bir ağızdan seslendirdi.

Haber-Kamera: Enver Alas, İstanbul/ DHA

Geçirdiği kalp krizinin ardından dün hayatını kaybeden, "Kalipso Kralı" olarak anılan sanatçı Metin Ersoy (83) İstanbul'da son yolculuğuna uğurlanıyor.

Türkiye'de kalipso dansının temsilcilerinden Metin Ersoy için ilk tören Caddebostan Kültür Merkezi'nde  düzenlendi. Törene, sanatçının ailesi, yakınları ve sanatçı dostları katıldı. Taziyeleri Metin Ersoy'un eşi Tülin, oğlu Emir ve kızı Tuğçe Ersoy kabul etti. Erol Evgin, Metin Uca, Melike Demirağ gibi isimler katıldı.  Burada yapılan konuşmalarda ailesi, sanatçı dostları ve yakınları Metin Ersoy'u anlattı.

"GEMİSİ HİÇ BATMAYACAK"

Aile adına yaptığı konuşmada duygulu anlar yaşayan Emir Ersoy, babasının hep genç ruhlu olduğunu ifade etti. Emir Ersoy, "Biz çok güzel bir çocukluk geçirdik. Bize çok iyi babalık yaptı. Müziği öğretti, sevdirdi. 83 yaşına kadar çok güzel yaşadı, hep çok mutluydu. Efsaneydi ve efnase olarak kalacak. Gemisi de hiç batmayacak" dedi.

EROL EVGİN: ÇOK DEĞERLİ BİR USTAYDI

Ersoy ile 50 yıldır dost olduğunu belirten Erol Evgin, "Son ana kadar hep neşesini korudu. Benim için çok değerli bir ustaydı. Dünya ölçeğinde gerçekten iyi birsanatçıydı. Büyük bir şovmendi, sahne neşesi çok yüksek enerjisi büyük olan bir insandı. Metin abinin mekanı cennet olsun diyorum ve cennet olacağına inanıyorum" diye konuştu.

Daha sonra konuşmaların ardından ailesi ve dostları sahneye gelerek hep bir ağızdan, Metin Ersoy ile özdeşleşen 'O gemide ah ben de olsaydım, açık denizlere yol alsaydım' dizeleriyle hafızalarda yer eden 'Vakit yok gemi kalkıyor' adlı şarkıyı seslendirdi.

CENAZE NAMAZI ŞAKİRİN CAMİİ'NDE

Metin Ersoy için helallik alınmasının ardından dua edildi. Ersoy, Şakirin Camii'nde ikindi vakti kılınacak cenaze namazının ardından  toprağa verilecek.

Görüntü Dökümü

---------------------

-Taziyelerin kabul edilmesi

-Kızı, Oğlu ve Eşinin görüntüsü

-Evrol Evgin'in açıklamaları

-Oğlu Emir'in konuşması

-Tabuttan görüntüler

-Şarkının söylenmesi

-Detaylar

30.10.2017 - 15.32 Haber Kodu : 171030137_K