Dha İstanbul Bülteni - 3 - Son Dakika
Güncel

Dha İstanbul Bülteni - 3

1- ŞORT GİYEN ÜNİVERSİTELİ KIZA SALDIRAN KİŞİ HAKKINDA GÖZALTI TALİMATI.

21.06.2017 13:06
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1- ŞORT GİYEN ÜNİVERSİTELİ KIZA SALDIRAN KİŞİ HAKKINDA GÖZALTI TALİMATI

Haber: Ramazan EĞRİ - İSTANBUL DHA

Üniversite öğrencisi Asena Melisa Sağlam'a Pendik'te bir minibüste şort giydiği için saldırıyan kişi hakkında başsavcılık gözaltı kararı verdi. Saldırgan E.K. olay sonrası ifadesinin ardından serbest bırakılmıştı.

Görüntü Dökümü:

-----------

Sağlam'ın olayı anlatması

Detaylar

Minibüs detayları

21.06.2017 - 12.36 Haber Kodu : 170621083

=======================

2- ERGENEKON DAVASINDA SAVCI 113 KİŞİNİN BERAATİNİ İSTEDİ

SAVCININ TALEBİNE BAŞBUĞ'DAN TEPKİ

İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden görülen Ergenekon davasında duruşma savcısı, olmayan örgütün yöneticisi ve üyesi bulunmayacağından 113 kişinin beraatini istedi.

Eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un da aralarında bulunduğu 19 eski komutanın dosyasının ayrılarak yüce divana gönderilmesini talep eden savcı, bazı dosyaların da ayrılmasını talep etti.

Başbuğ'un avukatları savcının talebine tepki gösterdi. Avukatlar, derhal beraat kararı verilmesini talep etti.

Haber: Ümit TÜRK İstanbul/DHA

Yargıtayın bozma ilamından sonra İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden görülen Ergenekon davasının ilk duruşması başladı. Sanıkların lehine bozma kararı verildiği için duruşmaya çoğu sanık katılmazken, sanık avukatlarından hazır bulundu.

YARGITAYIN BOZMA İLAMINA UYULMASI TALEP EDİLDİ

Mahkeme başkanı avukatlara ilk olarak Yargıtayın bozma ilamına ilişkin beyanlarını sordu. Sanıklardan Kenan Temur dışında Tüm sanık ve avukatları, bozma ilamının yerinde olduğunu belirterek karara uyulmasını talep etti. Temur ise kapatılan Özel Yetkili 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kendisi hakkında beraat kararı verdiğini ve Yargıtayın da bozma kararında kendisine verilen beraat kararını da bozduğunu hatırlatarak, yeniden beraat verilmesini talep etti.

"BU DAVA YOK HÜKMÜNDEDİR"

Daha sonra söz alan sanıklardan avukat Yusuf Erikel, "Teröristin yazdığı iddianame yok hükmünde sayılması gerekir. Beni, davada avukat iken sanık yaptılar. Kansere yakalandım ve 7 yıldır kanser tedavisi görüyorum. Bu dava FETÖ'nün kumpası davasıdır. Bu nedenle dava yok hükmündedir ve düşürülmelidir" diye konuştu.

KERİNÇSİZ CUMHURİYET GAZETESİ SALDIRISININ AYRILMASINI İSTEDİ

Söz alan davanın sanıklarından Avukat Kemal Kerinçsiz, aynı zaman da sanık avukatı olarak davada yer aldığını belirterek, Ergenekon davasına eklenen Cumhuriyet Gazetesi'nin bombalanması ve Danıştay saldırısı gibi 22 dosyanın ayrılmasını sadece Ergenekon'un 3 ana dosyası üzerinden değerlendirme yapılmasını istedi.

Birçok avukat ve sanık da söz alarak derhal beraat kararı verilmesini istedi.

SAVCI: OLMAYAN ÖRGÜTÜN OLMAYAN YÖNETİCİ VE ÜYELERİNE CEZA BERİLEMEZ...

Söz alan Duruşma savcısı ölen 11 sanık hakkında düşme kararı verilmesini isteyerek, birleşen tüm dosya içeriğinde haklarında örgüt yöneticisi, üyeliği ve örgüte yardım suçundan dava açılan 113 sanığın "Ergenekon terör örgütünün kesin ve inandırıcı deliller ile kanıtlanmadığı, bu nedenle olmayan bir terör örgütünün yöneticisi, üyesi ve yardım edeni olmayacağından bu suçların işlenmesinin söz konusu olamadığı" belirtilerek beraat kararı verilmesine ve dosyalarının ayrılmasına karar verilmesini talep etti.

HÜKÜMETE KARŞI İŞLENEN SUÇLARIN UNSURU OLUŞMADI

Savcı, hükümete karşı işlendiği iddia adilen suçların unsurlarının oluşmadığını belirterek sanıklar, Bedrettin Dalan, Turan Çömez, Mehmet Haberal'in de aralarında bulunduğu 5 kişi hakkında beraat kararı verilmesini talep etti.

ALPARSLAN ARSLAN'IN TUTUKLULUK HALİ DEVAM ETSİN

Savcı, Danıştay saldırı davası ile bu davanın sanıkları arasında bağlantı bulunamadığından yetkisizlik kararı verilerek ayrılmasını, saldırgan Alparslan Arslan'ın ise delil durumu ve kuvvetli suç şüphesi gerekçesiyle tutukluluğunun devamına karar verilmesini, silah temin eden 4 kişi hakkında ise yargılamanın devamına karar verilmesini talep etti.

İLKER BAŞBUĞ İLE 19 ESKİ KOMUTANIN DOSYASININ AYRIMASINI TALEP ETTİ

İlker Başbuğ'un söz konusu dönemde Genelkurmay Başkanı olduğunu belirten savcı, söz konusu suçlardan dolayı "yüce divanda yargılanırlar" hükmü çerçevesinde Başbuğ dahil eski komutanlar Dursun Çiçek, Hasan Iğsız, Nusret Taşdelen'in de aralarında bulunduğu 19 kişinin yargılamasının durdurulmasına hükmedilerek dosyanın ayrılmasına karar verilmesini talep etti.

ASKERLERLERİN AVUKATLARI BERAAT VERİLMESİNİ İSTEDİ

Başbuğ ve adı geçen eski komutanlar savcının bu yöndeki talebine tepki gösterdi. Dosyanın ayrılarak yüce divana sunulmasının davayı uzatacağını ve yarar sağlamayacağını belirterek, derhal beraat kararı verilmesini istedi. Avukatlar ayrıca bu durumu FETÖ'nün aleyhe kullanabileceğini ifade etti. Duruşma devam ediyor.

===================================

3- AKİT'İN ATATÜRK İÇİN ATTIĞI "O MANŞET"İ MAHKEMEDE DE SAVUNDU: HAKARET VE SUÇ YOKTUR

Söz sırasını tek cümlelik bu sözlerle savunmayla bitiren sanık sorumlu müdür, 5 sayfalık yazılı savunmasında da sorumluluğun başkasında olduğunu işaret etti "kanalın sorumlu müdürü olmak dışında iddianameye konu fille hiçbir irtibatının olmadığını ve fiile iştirakinin söz konusu olmadığını" iddia etti.

Serpil KIRKESER/ İstanbul DHA

Atatürk'ün ölüm yıl dönümünde "Zulüm 1938'de son buldu" başlığıyla Akit TV'de yayınlanan haberle ilgili açılan davanın ikinci duruşması yapıldı. Duruşmaya katılan ve "Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret" suçundan 4,5 yıla kadar hapsi istenen tutuksuz sanık AKİT TV'nin sorumlu müdürü Ali Özken (27) duruşma salonunda kendisini "Hakaret ve suç yoktur" diyerek tek cümle ile savundu. Mahkemeye de 5 sayfalık savunma dilekçesini sundu.

SANIK DURUŞMADA HAZIR BULUNDU

Küçükçekmece 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada AKİT TV yayınlarından ve programlarından sorumlu müdür olan tutuksuz sanık Ali Özken hazır bulundu. Öte yandan İstanbul Barosu Başkanlığı, İzmir Barosu Başkanlığı, Atatürkçü Düşünce Derneği Ankara Genel Merkezi'ni temsilen avukatlar ile müştekiler de duruşma salonunda hazır bulundu.

SANIK MAHKEMEYE 5 SAYFALIK SAVUNMASINI SUNDU

Duruşmada savunma yapan sanık Ali Özken, AKİT TV'nin sorumlu müdürü olarak görev yaptığını, aylık gelirinin 2 bin 500 TL olduğunu ve üniversite mezunu olduğunu söyledi. Sanık Özken 'Hakaret ve suç yoktur' dedi ve mahkemeye 5 sayfalık yazılı savunmasını sundu. Özken'in avukatı Ali Pacci de "Esasa ilişkin savunmalarımızı bildirmek için süre talep ediyoruz" diye konuştu.

"AKİT GRUBU ATATÜRK HATIRASINA YILLARDAN BERİ BİLEREK, İSTEYEREK KASTEN SALDIRIDA BULUNMAKTADIR"

Atatürkçü Düşünce Derneği Ankara Genel Merkezi ve İzmir Baro Başkanlığı adına söz alan Avukat Cemil Öz de AKİT TV ve AKİT Grubunun yıllardan beri Cumhuriyetin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün hatırasına bilerek, isteyerek ve kasten saldırıda bulunduğunu belirterek şunları söyledi: Davaya konu olan yayın incelendiğinde Atatürk'ün adı 'Kamal' olarak bilerek yanlış yazılmıştır. Atatürk zulmeden zalim olarak nitelenmiştir. Atatürk resmiyette öyle kabul edilen bir lider olarak kabul edilmiştir. Bu durum söz konusu yayının açıkca hukuka aykırı olduğunu göstermektedir. Sanık görevi itibariyle söz konusu yayınların hukuka aykırı yapılmamasını denetlemek zorundadır. Sanığın savunmasına katılmıyoruz."

SANIĞIN CEZALANDIRILMASI İSTENDİ

İstanbul Barosu Başkanlığı adına konuşan Avukat Atilla Özen de Atatürk'ün ölüm yıl dönümünde hazırlanan programda kamu yararı olmadığını, Atatürk'e kasıtlı olarak hakarette bulunulduğunu belirterek, sanığın cezalandırılmasını istedi. Duruşmada dinlenen 13 müşteki de sanığın cezalandırılmasını talep etti. Esasa ilişkin savunmasını yapması için sanık ve avukatına süre veren mahkeme, duruşmayı Eylül ayına erteledi.

SANIĞIN MAHKEMEYE SUNDUĞU DİLEKÇESİ: SORUMLULUĞU BAŞKASINA ATTI

Sanık Ali Özken mahkemeye sunduğu 5 sayfalık savunmasında kanalın sorumlu müdürü olmak dışında iddianameye konu fille hiçbir irtibatının olmadığını ve fiile iştirakinin söz konusu olmadığını söyledi. Sanık Özken "Sırf sıfatım sebebiyle objektif olarak sorumlu tutulmam kanuna aykırıdır. Soruşturma aşamasında failler belirlenebilirdi" dedi. Özken savunmasının devamında soruşturma konusu yayının, haber verme ve eleştiri hakkının kullanılmasından ibaret olduğunu belirterek Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin ifade özgürlüğü maddelerine örnekler sundu.

"TAHAMMÜL İLE KARŞILANMALIYDI"

Sanık Özken, yazılı savunmasını şu sözlerle tamamladı: "10 Kasım 2015 günü yapılan yayın, Atatürk'ün saltanat rejimini kaldırarak kurduğu Cumhuriyet ve onun demokrasiye olan inancına uygun biçimde, farklı görüş ve düşünceler, çarpıcı, rahatsız edici bir dille ifade edilseler bile tahammül ile karşılanmalıydı. Yayının içeriğinde bu nitelemenin somut dayanakları da gösterilmiş, Mustafa Kemal'in özellikle Cumhuriyetin kuruluşundan sonra haksızlık ya da zulüm olarak yorumlanan ve yoğun olarak tartışılan bazı uygulamaları gösterilmiştir. Kurucu devlet başkanı olarak Mustafa Kemal'in kutsanmışlığından, masumiyetinden söz edilemeyeceğine göre, hatalarının velev ki ölüm gününde de olsa dile getirilmesi ceza tehdidi ile karşılanmamalıydı. İfade özgürlüğü zararsız veya kayıtsızlık içeren bilgiler ve fikirler için değil, aynı zamanda kırıcı, şok edici ve ya rahatsız edici olanlar için de geçerlidir. AİHM kararlarında bu durum açıkça belirlenmiştir."

İDDİANAME

Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Akit TV isimli televizyon kanalında 10 Kasım 2015'te Atatürk'ün ölüm yıldönümünde "Zulüm 1938'de son buldu" başlığıyla haber yayınlandığı anlatıldı. Haberin ardından Atatürk'ün hatırasına alanen hakaret  işlendiğine bahisle çok sayıda ihbar dilekçesinin savcılığa gönderildiği ifade edilen iddianamede,  haber programının bir bütün olarak ele alındığında haber verme ve eleştiri sınırlarının aşıldığı belirtildi. Atatürk'ün hatırasına alanen hakaret edildiğinin anlaşıldığı ifade edilen iddianamede, sanık Ali Özken hakkında "Atatürk'ün hatırasına alanen hakaret" suçundan 1 yıl 6 aydan 4 yıl 6 aya kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor.

===============================

(ÖZEL)

4-  TAKSİ DURAĞINA SALDIRI SIRASINDA SOKAKTA YAŞANANLAR KAMERADA

Haber: Ramazan EĞRİ/İstanbul,DHA

Ümraniye'de iki taksici arasındaki trafik tartışması kanlı bitti. Taksicilerden biri arkadaşlarıyla birlikte, diğer taksicinin çalıştığı durağı basarak kurşun yağdırdı. Saldırıda taksi durağı sahibi hayatını kaybetti, biri ağır iki kişi yaralandı.  Alemdağ Caddesi Çakmak Köprüsü yakınındaki Çakmak Taksi Durağı'ndaki silahlı saldırı sırasında cadde yaşananlar güvenlik kamerasına yansıdı. Taksi durağına kurşunlar yağarken o sırada cadde olanlar ile çevredeki işyerlerinde bulunanlar panik içinde kaçışıyor.

Görüntü Dökümü:

---------------

GÜVENLİK KAMERASI

-Vatandaşların cadde üzerinde yürümesi

-Vatandaşların olay anında koşuşturması

-Olay sonrası insanların taksi durağına bakması

//////////AKTÜEL GÖRÜNTÜ

-Olayın  olduğu durak

-Olay yeri inceleme polisleri

-Polis ekipleri

-Toplanan kalabalık

-Yerdeki boş kovanlar

-Hastane de toplanan yakınları

21.06.2017 - 01.45 Haber Kodu : 170621010

21.06.2017 - 12.13 Haber Kodu : 170621074_(

==========================

5- THY'DEN YOLCUYA MİNİPORT RAHATLIĞI

Haber-Kamera: Faik KAPTAN-Murat ÇAKIR/İSTANBUL,

Türk Hava Yolları bir süre önce Atatürk Havalimanı ile Taksim arasında bagaj taşıma hizmeti sunan Miniport uygulamasının kapsamını genişleterek yolcularının bagajlarını anlaşmalı otellerden de alacak. Böylece Türk Hava Yolları yolcuları, bagajlarını anlaşmalı otellere de bırakabilecek ve uçuşları öncesinde ve sonrasında zamanları olduğu sürece rahatça kenti gezebilecekler.

İlk olarak 2016 yılının Mayıs ayında hayata geçirilen uygulamada Türk Hava Yolları yolcuları, bagajlarını İstanbul'a gelişlerinde Atatürk Havalimanı'nda veya otel check-out'ları sonrası Taksim'de Miniport ofisine teslim edebiliyor; kendileri gün içinde fuar, toplantı, kültür ya da alışveriş turu gibi  etkinliklere katılırken, bagajları Miniport ile taşınıyordu.

Yeni anlaşmalar ile birlikte, otel -havalimanı -otel arasında da hizmet vermeye başlayan uygulama; Marriott, The Ritz Carlton ve Pera Palace otellerinden de bu hizmetin verileceği açıklandı.

Konuyla ilgili olarak THY Ürün ve Hizmet Yönetimi Müdürü Emre Çevik yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Türk Hava Yolları yolcuları, seyahatleri öncesinde veya sonrasında belirtilen otellerden birinde konaklıyorsa otelin resepsiyonuna ya da Miniport ofislerine bagajlarını teslim ederek uçuşları sonrası ya da uçuşlarına kadar olan zamanı kendilerine ayırabilecek.Yolcumuz, Miniport ofisine ya da otel resepsiyonuna uğrayarak uçuş bilgilerini görevliye bildirir.Bagaj teslim alınır ve karşılığında bagaj teslim fişi verilir. Yolcumuzun bagajı, Taksim Miniport ofisinden Atatürk Havalimanı dış hatlar metro katındaki Miniport ofisine, Aras Kargo aracılığıyla taşınır.Yolcumuz, bagajını Atatürk Havalimanı'ndaki Miniport ofisinden teslim alır, check-in alanındaki kontuarlara teslim eder ve biniş kartını alır. Miniport bagaj taşıma hizmetimiz, Atatürk Havalimanı'ndan Taksim doğrultusunda ve anlaşmalı oteller ile Atatürk Havalimanı arasında da gerçekleştirilebilir.Miniport bagaj taşıma hizmetimiz, özel güvenlik kriterleri gerektiren uçuş noktaları olan Amerika, İsrail, Kanada, İngiltere'ye seyahat eden yolcularımız için geçerli değildir."

Görüntü Dökümü:

------------

-Havalimanı miniport noktası

-Çevik'in konuşması

-Valizleriyle yolculardan görüntüler

-Valizini Miniport'a teslim eden bir yolcu

Kaynak: DHA

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement