Dha İstanbul Bülteni - 4

(geniş haber)

1-  ÜNİVERSİTELİ KIZA MİNİBÜSTE SALDIRI ANININ GÖRÜNTÜLERİ

Önce elini genç kızın saçına doğru uzattı, ardından ayağa kalkıp suratına vurdu.

Saldırgan, peşinden gelen genç kızı minibüs içinde darp edip yere fırlattı.

Olay anı minibüsteki kameraya saniye saniye yansıdı.

Hakkında tekrar gözaltı kararı çıkarılan saldırganın başka bir suçtan tutuklandığı öğrenildi.

Haber: Çağatay KENARLI - İSTANBUL DHA

Pendik'te şort giydiği için 21 yaşındaki Asena Melisa Sağlam'ı minibüste darp eden saldırganın görüntüleri ortaya çıktı.

ELİNİ GENÇ KIZIN SAÇINA UZATIYOR

Görüntülerde saldırgan E.K. minibüsünün arka sağ koltuğunda oturduğu hemen ön koltukta ise üniversitesi Asena Melisa Sağlam'ın oturduğu görülüyor. Genç kız telefonuyla oynarken saldırganın arka koltuktan genç kızın saçlarına uzattığı görülüyor. Genç kız durumu farketmiyor. Hemen ardından ayağa kalkan E.K., Asena Melisa Sağlam'ın sol yanağına vuruyor.

DARP EDİP YERE DÜŞÜRÜYOR

Saldırgan minibüs kapısına doğru ilerlerken genç kız peşinden koşuyor. Asena Melisa Sağlam'ın kolundan yakaladığı saldırgan bu kez genç kızı darp ettikten sonra yere düşürüyor. Asena Melise Sağlam yardım çığlıkları atarken saldırgan hızla minibüsten inerek uzaklaşıyor. Olayın şokunu yaşanan minibüsteki bir kaç yolcu ise saldırganın arkasından bakmakla kalıyor.

CEZAEVİNDE OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI

Asena Melisa Sağlam'ın şikayeti üzerine saldırgan gözaltına alındı. Minibüsteki saldırı sonrası ifade veren E.K bu olayla ilgili olarak serbest bırakıldı. Ancak adli işlemlerin sürdüğü sırada E.K' nın "Vergi kanuna muhalefet" ten suçlu bulunduğu ve 3 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırıldığı ortaya çıktı. E.K bu suçun infazı için Cezaevine teslim edildi.

Bu arada minibüsteki saldırı soruşturmasında da bir gelişme yaşandı. Başsavcılık serbest bırakılan şüphelininin yakalanması için talimat verdi, E.K hakkında gözaltı kararı çıktı. Gözaltı kararında saldırganın "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama", "Kasten yaralama" ve "hakaret" suçlarını işlediği iddia ediliyor.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Saldırı anının görüntüsü

-Şüphelinin gözaltındaki görüntüsü

21.06.2017 - 13.53 Haber Kodu : 170621100_

==========================

2- BOZDAĞ'DAN KILIÇDAROĞLU'NA ELEŞTİRİ (1)

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ,

" Şimdi bir siyasi partinin genel başkanı yürüyor. Bu kadar, milyonlarca dosya var. O dosyaların içerisinden hangisi için bunu yaptı? Yok"

" Bir milletvekili ile ilgili yargı karar verince, Türk yargısını haksız bir şekilde itham edip özveriyle görev yapan hakim ve savcılarımıza hakaret ve tehditler savurarak adalet arayışı yapılmaz. Böyle siyaset de yapılmaz"

Haber: Gülseli KENARLI - Kamera: Güven USTA/ İstanbul DHA

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ,  İstanbul Bölge İdare Mahkemesi'nde düzenlenen kütüphane açılış töreninde bir konuşma yaptı. Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başlattığı "Adalet Yürüyüşü" ile ilgili şunları kaydetti:

"Senede 10 milyon civarında önüne dosya gelen Türk yargısıyla ilgili siyasilerin, medyanın, yargıda ihtilafı olanların yaptıkları eleştirilere baktığınızda milyonlarca dosyadan biri ile ilgili eleştiri var. Elinizi vicdanınıza koyun kaç tane var? Şimdi bir siyasi partinin genel başkanı yürüyor. Bu kadar, milyonlarca dosya var. O dosyaların içerisinden hangisi için bunu yaptı? Yok. Bir milletvekili ile ilgili yargı karar verince, Türk yargısını haksız bir şekilde itham edip özveriyle görev yapan hakim ve savcılarımıza hakaret ve tehditler savurarak adalet arayışı yapılmaz. Böyle siyaset de yapılmaz"

Görüntü Dökümü:

---------------

Bozdağ'ın açıklamaları

21.06.2017 - 15.34 Haber Kodu : 170621123_

================================

3- CHP'Lİ VEKİLLERDEN ENİS BERBEROĞLU'NA ZİYARET

Muharrem İnce,

"Bugün Ergenekon duruşması var. Bir zamanlar, o davaların savcısıyım diyen birisi var. O davaların hakimleri, savcıları ya içerde tutuklu ya da kaçaklar. Bir tek savcısıyım diyen dışarıda. O da ülkeyi yönetiyor"

Haber-Kamera: Yaşar KAÇMAZ - İSTANBUL DHA

CHP Milletvekilleri Muharrem İnce, Erdoğan Toprak, Gürsel Tekin ve Aytun Çıray tutuklu CHP milletvekili Enis Berberoğlu'nu Maltepe Cezaevi'nde  ziyaret etti.  Görüş yaklaşık bir saat sürdü. Ziyaretten sonra Maltepe Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü  girişinde kurulu bulunan nöbet çadırını da ziyaret eden vekiller adına Muharrem İnce açıklama yaptı. Enis Berberoğlu'nun yalnızlıktan şikayetçi olduğunu ve bazı televizyon kanallarını izleyemediğini söyleyen İnce, "Umarım yöneticiler bu sıkıntıları da çözeceklerdir" dedi.

"BİR TEK SAVCIYIM DİYEN DIŞARDA"

Türkiye'nin artık yarı açık bir cezaevi olduğunu dile getiren Muharrem  İnce, " 'Anayasa Mahkemesi kararlarına saygı duymuyorum, onları tanımıyorum' diyen birisi var bu ülkede. Yani yüksek mahkemeye değil ulemaya soralım diyenler var. Bugün Ergenekon duruşması var. Bir zamanlar, o davaların savcısıyım diyen birisi var. O davaların hakimleri, savcıları ya içerde tutuklu ya da kaçaklar. Bir tek savcısıyım diyen dışarıda. O da ülkeyi yönetiyor. İnsanları Silivri zindanlarında inim inim inletenler o davanın savcısıyım demekten bugün utanıyorlar mı acaba" dedi.

"EY BAHÇELİ SENİN DE BAŞINA GELEBİLİR"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Ankara'dan başlattığı 'Adalet Yürüyüşü'ne ve yürüyüşle ilgili eleştirilere de değinen İnce "Yürümek en demokratik, en barışçıl, en insani, bugün için en evrensel bir eylemdir; Anayasal bir haktır. Yani lütuf falan değildir. Kimsenin lütfuyla yürümüyoruz, kimsenin lütfuyla ziyaret etmiyoruz. Bu düzenin yıkılması gerektiğine inanıyoruz. Bu kumpas düzeni, bu yargı düzeni sağlıklı değildir, demokratik değildir, uygun değildir, evrensel değildir ve dış dünyanın da bunu yadırgadığını en az bizim kadar iktidar da biliyor. Türkiye'ye yazık oluyor. Türkiye önümüzdeki süreçte bir büyük yalnızlığa gidebilir. Bizim dileğimiz temennimiz, sokaktaki yurttaşların temennisi, sadece Cumhuriyet Halk Partisi örgütlerinin, milletvekillerinin dileği değildir bu. Bu yanlıştan bir an önce vazgeçilmelidir. Yargı iktidarın sopası değildir. Yargı gücüyle muhalefeti, muhalefet etmek isteyenleri terbiye etme yeri değildir orası. Biz kimsenin sopasıyla terbiye olacak insanlar değiliz. Biz gücümüzü yasalardan alıyoruz, Anayasa'dan alıyoruz, evrensel değerlerden, hukuktan alıyoruz ve bu sokaklarda, caddelerde, yollarda yürüyerek bir farkındalık oluşturmak istiyoruz. Hak arama özgürlüğünü anlatmak istiyoruz. Bizim buradaki eylemimiz, toplumun çeşitli katmanlarınca buna sahip çıkılması için bir farkındalık yaratmaktır. Biz topluma diyoruz ki bir gün hepinizin başına gelebilir bu. Ey Bahçeli, senin başına da gelebilir, ey AKP içindekiler sizin başınıza da gelebilir. Bakın dün FETÖ ile kol kolaydılar bugün  FETÖ ile sözüm ona kavga ediyorlar. Bir gün biat etmeyen, Ona aykırı söylemlerde bulunan herkesin başına gelebilir bu. Onun için farkında olalım, direnelim korkmayalım diyorum" şeklinde konuştu.

Görüntü Dökümü

--------

-Vekillerin Cezaevi önündeki görüntüsü

-Adalet çadırını ziyaret etmeleri

-İnce'nin açıklaması

-Genel ve detaylar

21.06.2017 - 14.58 Haber Kodu : 170621120

==========================

4- FETÖ/PDY BASIN DAVASI;ŞÜKRÜ TUĞRUL ÖZŞENGÜL'ÜN SORGUSU YAPILDI

Haber: Yüksel KOÇ/İSTANBUL,

FETÖ'nün medya yapılanması kapsamında haklarında dava açılan, aralarında Zaman Gazetesi eski Genel Müdürü Ekrem Dumanlı'nın da bulunduğu 10'u firari, Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak'ın da bulunduğu 6'sı tutuklu 17 sanıklı davanın üçüncü duruşmasına başlandı.

Tutuklu sanık Şükrü Tuğrul Özşengül, Fuat Avni hesabını kullanan Said Sefa'ya bilgi aktarmadığını belirterek, "Ben nereden bilgi alacağım ki Fuat Avni'ye vereceğim. Çok küçük bir çevrem var, görüştüğüm insan sayısı 10'u geçmez" dedi.

Babasının 12 Eylül darbesi döneminde siyasi şubede görevli olduğunu söyleyen Özşengül, "Benim babam işkenceci bir polisti maalesef.  Ama normalde şeker gibi bir insandı, çok severdim. Ama o sorgu odasına girdiği zaman bam başka bir insan oluyordu, bir canavar oluyordu" dedi.

İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın üçüncü duruşmasında tutuklu sanık ... sorgusu yapıldı. Duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Altan, Fevzi Yazıcı, Şükrü Özşangül, Yakup Şimşek ve Nazlı Ilıcak getirildi. Ahmet Altan tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi'nden SEGBİS sistemi ile katıldı.

Duruşma salonuna, yer darlığı gerekçesi ile her sanığın sadece bir yakını alındı. Yabancı heyetler de aynı gerekçeyle duruşma salonuna alınmadı. CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun izlediği duruşmaya, sınırlı sayıda gazeteci alındı.

Bugün görülen davanın üçüncü duruşmasına tutuklu sanık Şükrü Tuğrul Özşengül'ün sorgusu yapıldı. Polis akademisinde akademisyen olarak görev yaptığını 2014 yılında emekli olduğunu söyleyen Özşangül, iddianamede FETÖ üyesi olarak gösterildiğini belirterek, Said Sefa tarafından kullanıldığı öne sürülen Fuat Avni'ye bilgi sağlamadığını öne sürdü.

Said Sefa'nın Twetter'dan kendisine mesaj attıktan sonra onunla 2015 yılı başında tanıştığını, 7-8 ay içinde toplam 7-8 defa yüz yüze görüştüğünü belirten Özşengül, "Beni çiğ köfte yemeye davet etti. Gittim. Çiğ köfte yapılırken fotoğraflar çekildi ve sosyal medyada paylaşıldı. O bir çiğ köfte toplantısıydı, hepsi o kadar. O'nun Fuat Avni olduğunu kendisinin ağzından hiçbir zaman duymadım. Bu bazı web sitelerinde Fuat Avni,Said Sefadır diye yazınca şaşırdım. Ben Fuat Avni'yi hiç takip etmeyen bir insanım. Kendisine sordum, kabul etmedi. Ben nereden ne bilgi alacağım ki Fuat Avni'ye vereceğim. Çok küçük bir çevrem var, devamlı görüştüğüm insan sayısı 10'u geçmez" dedi.

'BABAM ŞEKER GİBİ ADAMDI AMA İŞKENCECİYDİ'

15 Temmuz gecesi Samanyolu televizyonunda yayınlanan bir programda olduğunu, canlı yayın sırasında Boğaz Köprüsü'ne askerlerin çıktığını öğrenince çok üzüldüğünü, milenyum döneminde darbe olacağına hiç ihtimal vermediğini söyleyen Özşengül, "Annemin ölüm haberini almış kadar üzüldüm. Beynime kan fışkırdı" dedi.

12 Eylül darbesi döneminde 14 yaşında bir çocuk olduğunu, babasının siyasi şubede görevli polis memuru olduğunu söyleyen Özşengül, "12 Eylül darbesini yaşadım. İşkenceleri görmüştüm. Babam benim polis memuruydu. Siyasi Şube de görevliydi. Benim babam işkenceci bir polisti maalesef.  Ama normalde şeker gibi bir insandı, çok severdim. Ama o sorgu odasına girdiği zaman bam başka bir insan oluyordu, bir canavar oluyordu. Ben insanlara elektrik verildiğini, Filistin askısı yapıldığını gördüm. Elektrik verilen insanın çıkardığı sesi size tarif edemem, o bir bağırma değil, çığlık değil, bambaşka bir şeydir. Onlara nasıl sopa atıldığını, günlerce nasıl haber alınamadığını biliyordum. Babamla bir kaç kez tartıştım, 'niye yapıyorsun' dedim. Bana, 'oğlum görevim' diyordu. O zaman öyle görevlendirmişlerdi" dedi.

Özşengül, "Bir darbe sonrasında askeri yönetim içinde memlekette neler olabileceğini ben yaşadım. Komşumuz Ahmet abi vadı, gitar çalardı, orkestrası vardı. Bir düğünde Aldırma Gönül türküsünü çaldığı için tutuklanmıştı, solcu diye. 3-4 sene sonra çıktı geldi. Solculukla alakası yoktu ama komünist olmuştu" diye konuştu.

Duruşmaya saat 14.00'a kadar ara verildi.

İDDİANAMEDEN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından FETÖ'nün basın ayağına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, aralarında gazeteci yazar Ahmet Altan, kardeşi Mehmet Altan, gazeteci Nazlı Ilıcak, Zaman Gazetesi eski Genel Müdürü Ekrem Dumanlı, Bülent Keneş, Emrullah Uslu, Tuncay Opçin, Mehmet Kamış, Osman Özsoy, Şemsettin Emre, Tibet Murat Sanlıman'ın da bulunduğu 6'sı tutuklu, 10'u firari 17 kişi hakkında iddianame düzenlenmişti.

ERDOĞAN İDDİANAMEDE SUÇTAN ZARAR GÖREN SIFATIYLA YER ALIYOR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı ve 65. Hükümet suçtan zarar gören kişiler olarak yer verilen iddianamede, yazar Ahmet Altan, kardeşi Mehmet Altan ile gazeteci Nazlı Ilıcak hakkında, "Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" ve "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme" suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor. Altan kardeşler ile Ilıcak'ın söz konusu suçu FETÖ terör örgütü adına işledikleri belirtilerek, "Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" suçundan ayrıca 7 buçuk yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası talep edildi.

=============================

5- MİMAR SİNAN'IN SON ESERLERİNDEN ŞEMSİ PAŞA CAMİ'NDE 'KAZIK ÇATLAĞI' İDDİASI

Haber-Kamera: Ezgi ÇAPA/İSTANBUL,

İstanbul Üsküdar'da Mimar Sinan'ın 1580 yılında yaptığı Şemsi Paşa Camii duvarında çatlaklar oluştu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Boğaz'ın hemen kenarında bulunan caminin önüne kazıklar çakılarak yapımına başlanan yaya yolu projesinin durdurduğunu, projenin tekrar değerlendirileceğini açıkladı.

CAMİ DUVARINDA VE YERDE DERİN ÇATLAKLAR VAR

İBB, Mimar Sinan'ın inşa ettiği en küçük cami olan ve denize sıfır olarak inşa edilen Şemsi Paşa Cami'nin önüne Üsküdar Meydan düzenleme projesi kapsamında yaya yolu yapımına başlamıştı. Cemaatin ve bölgede balık tutanların aktardıklarına göre, kazıklama işlemlerinin ardından cami avlusunun duvarlarında ve cami ile deniz arasındaki yürüme yolunda derin çatlaklar oluşmaya başladı. Öte yandan caminin çerçevelerinde de ne zaman oluştuğu bilinmeyen kılcal çatlaklar yer alıyor.

"KAZIKLAR ÇAKILMAYA DEVAM EDERSE DAHA KÖTÜ SONUÇLAR OLABİLİR"

Caminin önündeki alan balıkçıların uğrak yeri. Bölgede balık tutan vatandaşlar da çatlakları görmüş. Çoğu gazetecilere konuşmak istemese de caminin zarar görmesinden üzgün olduğunu belirtiyor. Hep bu bölgede balık tuttuğunu söyleyen bir vatandaş bölgede zemin çalışması yapılmadığını savunarak, "Darbelerden çatlıyor. Zeminde kayma olduğu söyleniyordu. 'Kazıklar çakılırsa caminin kayması önlenecek' deniyordu. Ama çok daha beteri ile karşılaştık. Kazıkları çakmaya devam ederlerse daha kötü sonuçlar olabilirö dedi. Bir diğer vatandaş ise çatlakları işaret ederek, Tarihi caminin korunması lazım" şeklinde konuştu.

İBB: PROJE TEKRAR DEĞERLENDİRİLECEK

İBB yaptığı yazılı açıklamada, çalışmaların İBB Başkanı Kadir Topbaş'ın talimatıyla durdurulduğunu duyurdu. Açıklamada, "Üsküdar Şemsi Paşa Camisi önünde  yapılan çalışma durduruldu. Proje tekrar değerlendirilecek" ifadelerine yer verildi.

KUŞKONMAZ CAMİ DE DENİYOR

Şemsi Ahmet Paşa tarafından yaptırılan ve Mimar Sinan'a yaptırılan Şemsi Paşa Cami'nin bir diğer adı da Kuşkonmaz Camii. Mimar Sinan'ın mimari dehasının ürünü olan caminin, üzerine kuşların konmaması ve pislememesi için kuzey ve güney rüzgarlarının etkili olduğu bir noktaya inşa ettiği aktarılıyor. Bazı kaynaklara göre, Şemsi Paşa'nın 'üzerinde kuşların uçmayacağı bir cami' yapmasını talep etmesi üzerine, Mimar Sinan camiyi, kuzey ve güney rüzgarlarının kesiştiği ve dalgaların kıyıya vurarak kuşların rahatsız olacağını düşündüğü bir noktaya inşa etmiş. İçinde türbe, külliye ve kütüphane gibi bölümlerin olduğu cami, o nedenle halk arasında  "Kuşkonmaz Camii" olarak anılıyor.

Görüntü Dökümü

----------

-Caminin ve önündeki kazıkların vapurdan görüntüsü

-Cami ve önündeki çalışmadan detaylar

-Duvardaki ve yerdeki çatlaklardan görüntüler

-Caminin avlusunun görüntüsü

-Avlu duvarındaki çatların içeriden görüntüsü

-Vatandaşlarla röp.

21.06.2017 - 15.35 Haber Kodu : 170621124_

============================

6- HÜRRİYET KELEBEK YAZARI AYŞE ARAL SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI

Haber-Kamera: Taner YENER - İdris TİFTİKCİ/İSTANBUL,

Geçtiğimiz pazartesi günü evinde dinlenirken fenalaşarak yaşamını kaybeden Hürriyet Kelebek Yazarı 46 yaşındaki Ayşe Aral, düzenlenen cenaze töreninin ardından son yolculuğuna uğurlandı.

Zincirlikuyu Camii'nde düzenlenen cenaze törenine;  Ayşe Aral'ın annesi İnci Aral, kızı Begüm Korkmaz, kız kardeşi Ayça Aral, eski eşi Savaş Korkmaz, Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Begümhan Doğan Faralyalı, eşi Ahmet Faralyalı, Doğan TV Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Doğan Online Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner, eşi Osman Boyner,  Doğan Holding Yönetim Kurulu üyesi Vuslat Doğan Sabancı, eşi Ali Sabancı, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fikret Bila, Posta Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Rıfat Ababay, Hürriyet Gazetesi Yayın Direktörü Fikret Ercan, Hürriyet Gazetesi Yazarları Ertuğrul Özkök ve Yalçın Bayer, Star Haber Genel Yayın Yönetmeni Nazlı Çelik, İzzet Öz, Siren Ertan, Ömer Üründül, Elif  Dürüst, Melis Alphan'ın da aralarında bulunduğu medya, iş ve cemiyet hayatından ünlü isim katıldı.

KIZI TABUT BAŞINDA DUA ETTİ

Tören öncesi Aral'ın ailesi avluda taziyeleri kabul etti. Aral'ın tabutunun üzerine 'Biricik meleğimiz' yazılı çiçek demeti ile 'Kızım güle gele annen' yazısı dikkat çekti. Aral'ın kızı Begüm Korkmaz babası Savaş Korkmaz ile tabut başında dua etti. Korkmaz daha sonra annesinin tabutu başında gözyaşı döktü. Ünlü karikatürist Tekin Aral'ın kızı olan Ayşe Aral öğlen namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Camisi'nde toprağa verildi.

EVİNDE FENALAŞMIŞTI

Ünlü karikatürist Tekin Aral'ın kızı olan Ayşe Aral, ünlü karikatürist Oğuz Aral'ın da yeğeniydi. Bir dönem Beyaz TV'de 'Beyaz Manşet' ve televizyonda Yetiş Ayşe adlı programda da sunuculuk yapan Aral, son olarak Hürriyet'in eki Kelebek'te yazıyordu. Aral, geçtiğimiz pazartesi günü 20.30 sıralarında evinde dinlenirken fenalaşmış yapılan tüm müdahaleleri rağmen kurtarılamamıştı. Kronik kalp rahatsızlığı bulunan Ayşe Aral'ın kalbinde kalp pili bulunuyordu.

Görüntü Dökümü

----------

Tabutun camiye getirilmesi

Kızının Dua etmesi

Ailenin taziyeyi kabul etmesi

Cenaze namazının kılınması

Tabutun cenaze aracına götürülmesi

Genel ve Detaylar

21.06.2017 - 15.11 Haber Kodu : 170621122