Haber: Serpil KIRKESER/ İstanbul DHA
TRT ve Dijitürk'ün yayınını kesmek için hareket eden 96 sanık hakkında açılan davada sanıklar savunma yaptı. Silivri Ceza İnfaz Kurumları'nın karşısında bulunan binada İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Hava Harp Okulu öğrencisi tutuklu sanık Mehmet Fatih Çetin 2011 yılında Hava Harp Okulu'na girdiğini belirterek, "Asker olarak emirlere uymakla sorumluyuz. Çünkü emirlere uymazsak mezuniyetten bir gün önce bile olsa okuldan atılabiliriz. Emre laubali davrandığımızda da çok ağır cezalar alırdık. Sonuç olarak emre itaatsizlik okulda en ağır cezalardandı" dedi.
"KOMUTAN EMİRLERİ SORGULAMAYIN" DEDİ
"O gece bize darbeye gittiğimiz söylenmedi" diyen Çetin, "15 Temmuz günü Bakırköy'de geziyordum. 22.00'da içtima olacağı söylendi. Okula geldim. Bütün silahları alıp aşağı inmemiz söylendi. Komutana, 'Ne yapacağımızı' sordum. 'Ne soruyorsun? Emirleri sorgulamayın' dedi" diye konuştu.
"ATEŞ ETMEDİM"
"Daha sonra terör alarmı olduğu polise takviye olarak gittiğimiz konuşuldu" diyen sanık Çetin, "Herkes otobüse binsin dendi. Yerini bilmediğim ara sokakta bizi bıraktılar. "En büyük asker bizim asker" diye halk bağırıyordu. Cumhurbaşkanımızın konuşmasını televizyonda duydum, şok oldum. Annemi aradım. İstemeyerek hain olayın içinde olduğumu söyledim. Annem geri dönmemi istedi. En iyisinin aşağı inmek olduğunu düşündüm. Aşağı indim. Polisler bizi aldı. Gözaltındayken darp edildim, duymadığım küfürleri duydum. 15 Temmuz gecesi ateş etmedim. Olayları öğrenince hiçbir olayın içinde olmadım" diye konuştu.
"ÖRGÜT İLE İLGİM VE ALAKAM YOKTUR"
"Ben mesleğe ilk adım attığımda ant içtim. O gece verilen emirleri uyguladımö diyen Çetin, 15 Temmuz gecesi vatan haini ilan edildiğini, bu kötü imajı temizlemek için savunma gününü beklediğini ve sabahlara kadar uyuyamadığını anlattı. Çetin, "Hepimizin hayalleri vardı. Vatanı ve milletini seven insanım. Örgüt ile alakam olmamıştır, devlet okullarına gittim. Mağduriyetimin giderilmesini talep ederim" şeklinde konuştu.
"TRT'DE HİÇBİR YERE DOKUNMADIK"
Sanık Harun Şahin de 4 yıllık makine bölümü mezunu olduğunu, hayatı boyunca kanunlara ve ülkesine bağlı olduğunu, bilerek isteyerek suç işlemediğini savundu. 15 Temmuz akşamı arkadaşı Niyazi'nin evinde olduğunu söyleyen Şahin, "15 Temmuz günü Niyazi'nin eşi aradı. Köprüdeki hareketliliği söyledi. Çok geçmeden çok şiddetli kapı yumruklanmaya başlandı. Kapıyı açar açmaz içeri askerler girdi. Silahları görünce o korkuyla ayağa kalktık. 'Bu bir devlet meselesi, zorluk çıkarmayın' diyerek bizi aşağı indirdiler. Askerlere fiziki müdahalemiz olmadı. Can korkusu ağır bastı olayı sorgulayamadık TRT binasına götürüldük. Yayınları açmamız isteniyordu. Elektrik kesildiği için sistem çalışmıyordu. Sadece açılmasını istediler. 'Biz de anlamadığımızı çalıştırsak bile şifresini bilmiyoruz' dedik. Patlama oldu. Uçakların alçaktan geçmesinden kaynaklandığını öğrendik. Bizden ümidi kesmişlerdi, biz arka bahçeye indikten sonra binayı terk edip çıktık. Hiçbir suç işlemedim, onurum ve şerefimle yaşadım. Bayrağıma ve ülkeme bağlı yaşadım. Terörün her türlüsünü lanetliyorum. Bu olayları kınıyorum. İnsan yaşamı kıymetli. Suç teşkil edecek girişimde bulunmadım. TRT içinde hiçbir yere dokunmadık" diye konuştu.
"DARBENİN BİR PARÇASI OLMADIM"
Astsubay Çavuş Mustafa Doğan'da helikopter ile Dijitürk binasına getirildiklerini ve binanın güvenlik önlemi alınacağının kendilerine söylendiğini aktararak "Haberleri gördüm, Dijitürk'ün işgal edildiği yazıyordu. Komutana 'Nasıl bir ateşin içindeyiz' dedim. Silahımı teslim ettim. Halk bizi alkışladı. Darbe girişimiyle ilişkilendirilmemi kabul etmiyorum. Silahımı hiçbir şekilde kullanmadım. Benim emir verme gibi durumum yoktur. Darbenin bir parçası olmadım. Bylock kullanmadım. Örgüt üyeliğim yoktur. Bu olayların içinde olanlardan şikayetçiyim. 9 aydır tutukluyum. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum" dedi. Duruşma sanıkların savunmasının alınmasıyla devam ediyor.
Son Dakika › Güncel › Dha İstanbul - TRT ve Dijitürk'ün Yayınını Kesme Girişiminde Bulunan Darbecilerin Davası - Son Dakika
Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde iftar vakti gökyüzünde dikey şeklinde duran ve sarı bir ışık yayan cisim cep telefonu kamerasına yansıdı. Esad Tek isimli vatandaş, evine giderken yolda bu ilginç manzarayla karşılaştı ve hızlıca evinin balkonuna çıkarak gökyüzünde duran cismi ve ışığı cep telefonuyla kayıt altına aldı. Cisim bir süre hareketsiz durduktan sonra kayboldu.
Dünyanın en büyük kripto para borsalarından biri olan FTX’in kurucusu Sam Bankman-Fried, iflas eden firmasının müşterilerini ve yatırımcılarını dolandırmaktan 25 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bankman-Fried, yatırımcılara ve borç verenlere yalan söylemekten ve milyarlarca dolarlık kripto para çalmaktan suçlu bulunmuştu. Mahkemede konuşan Bankman-Fried, yatırımcılardan ve çalışanlardan özür diledi.
Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde, TIR ile fabrika işçilerinin taşındığı servis minibüsünün çarpıştığı kazada 3'ü ağır 9 kişi yaralandı. Kazayla ilgili inceleme başlatıldı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya'da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti.
Türkiye'de gerçekleşecek yerel seçimler nedeniyle 1 Nisan'da okullar tatil edildi. Seçimlerin ardından eğitim kurumlarında temizlik yapılması gerektiği için bir sonraki gün eğitim ve öğretime engel oluşturulmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından valiliklere gönderilen yazıda, eğitim ve öğretimin 2 Nisan Salı günü itibariyle devam edeceği belirtilmiştir.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya'da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. Özhaseki, deprem bölgesinde devam eden konut inşaatları hakkında bilgi verdi ve İstanbul'da deprem uyarısında bulundu. Ayrıca, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu eleştirdi.
Güney Afrika Ulaştırma Bakanlığı, bir yolcu otobüsünün şarampole yuvarlanması sonucu araçtaki 46 kişiden 45'inin hayatını kaybettiğini, 8 yaşında bir çocuğun kazadan ağır yaralı olarak kurtulduğunu açıkladı. Otobüsün, komşu ülke Botsvana'dan Güney Afrika'nın Limpopo eyaletindeki Moria'ya gittiği sırada köprüden uçuruma düştüğü ifade edildi.
Sizin düşünceleriniz neler ?