Dha Yurt Bülteni - 11

Yüksekova'da 3 terörist topçu atışı ile etkisiz hale getirildi

HAKKARİ'nin Yüksekova ilçesi'nde güvenlik güçleri tarafından tespit edilen 3 PKK'lı terörist, topçu atışı ile etkisiz hale getirildi.

Valilikten yapılan açıklamada, bugün Yüksekova İlçesi Hisardağı Şehit Yüzbaşı Özgür Çevik Üs Bölgesinde, güvenlik güçleri tarafından sınır gözetleme sırasında Ganizer Tepe bölgesinde 3 tetöristin tespit edildiği belirtildi. Açıklamada, teröristlerin yapılan topçu atışları ile etkisiz hale getirildiği kaydedildi.

Haber: HAKKARİ, -

======================================

Sakarya Nehri'nde kaybolan Suriyeli genç aranıyor (2)

CESEDİ BULUNDU

Geçen Cuma günü girdiği Sakarya Nehri'nde kaybolan Suriyeli Muhammet Cihat Yusuf'un cesedi Karasu İlçesi Tuzla Mahallesi mevkiinde vatandaşlar tarafından bulundu. Tanınmaz haldeki ceset jandarmanın olay yerindeki incelemesinin ardından Karasu Devlet Hastanesi morguna getirildi. Gencin ailesi morga gelerek teşhiste bulundu. Muhammet Cihat Yusuf'un cesedi otopsi için Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.

Haber: Mustafa ÜSTÜBİ/ SAKARYA,

======================================

Baro Başkanı Arslan: "Soma faciasında FETÖ-PDY algısı yaratılmak isteniyor"

MANİSA Baro Başkanı Avukat Ali Arslan, 301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma'daki kömür ocağı faciasının 11 Temmuz'daki duruşması öncesinde, faciayı FETÖ/PDY ile bağdaştıran haberler olduğunu belirtip, "Bugüne kadar dava dosyasına bu konuda yansıyan bir uzman raporu yoktur. Mahkemeye sunulan bir delil, rapor yoktur. Bu haberler algı yaratmaya ve kamuoyu oluşturmaya yöneliktir" dedi.

Manisa Barosu Başkanı Ali Arslan, 13 Mayıs 2014'te meydana gelen ve 301 madencinin yaşamını yitirdiği Soma maden faciasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Açıklamaya, Manisa Barosu Sekreteri Avukat Seçil Ege Değerli de katıldı. Baro Başkanı arslan, Soma'daki maden faciasının FETÖ/PDY'nin yaptığına dair mahkeme dosyasında konulan, bu konuya ilişkin bir uzman raporu, bir delil olmadığını söyledi. Soma'da ilk duruşmanın başladığı 13 Nisan 2015 tarihinden itibaren bugüne kadar 64 celse yapıldığını belirten Arslan, duruşmanın son olarak,

Cumhuriyet Savcısı'na esas hakkındaki mütalaasını açıklamak üzere gelecek celseye kadar süre verilmesine karar verilmek üzere 11 Temmuz 2017 tarihine ertelendiğini hatırlattı.

"ALGI YARATILMAK İSTENİYOR" İDDİASI

Arslan, Soma maden faciasını FETÖ'ye bağlayıcı haberler yapılarak algı yaratıldığını belirtip, " 15 Temmuz'daki darbe kalkışmasından sonraki duruşmalarda bir kısım sanık ve sanık vekilleri tarafından Soma maden faciasının 'sabotaj' olduğuna dair iddialar dile getirilmiş, bir kısım kitle haberleşme araçların da bu konu da haberler yapılmıştır. 9 Kasım 2016 tarihinde Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusun da bulunulmuştur. Soruşturmanın gizli olması nedeni ile dosya hakkında bir bilgimiz yoktur. Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi 19 Nisan 2017 tarihli duruşmasında dosyada yapılan işlemlerle ilgili ayrıntılı değerlendirme yapmış Cumhuriyet Savcısı'nın, sanık ve sanık vekillerinin Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü soruşturma sonucunun beklenmesi talebini reddetmiştir. Bu duruşmadan sonra da bir kısım kitle haberleşme araçları 'Soma davasında FETÖ izi' şeklinde haberler yapmışlardır. Bu haberlerde, 'Soma faciasını inceleyen uzmanlar' ifadeleri kullanmışlardır. Haberlerin içeriğine bakıldığında yeni bir delil ya da rapor olmadığı görülmektedir. Bugüne kadar mahkeme dosyasına bu konuda yansıyan bir uzman raporu yoktur. Mahkemeye sunulan bir delil, rapor yoktur. Bu haberler algı yaratmaya ve kamuoyu oluşturmaya yöneliktir" dedi.

"AİLELER DAVANIN SONUÇLANMASINI BEKLİYOR"

Şehit madenci yakınlarının bir an önce yargılamanın sona ermesi ve suçluların cezalandırılmasını istediğini belirten Arslan, şunları söyledi:

"Dosyada deliller toplanmış, tartışma aşaması bitmiştir. 2016 Aralık ayında bugüne mahkeme savcısına 20 Aralık 2016 tarihin de, 20 Şubat ve 19 Nisan 2017 tarihinde yapılan duruşmalarda esas hakkında beyanını sunmak üzere süre verilmiştir. Facianın üzerinden 37 ay geçmiştir. Her yeni duruşma hiç dinmeyen acıları tazelemekte ve mahkeme salonundan boyunları bükük ayrılmalarına neden olmaktadır. Aileler, acıların bir an önce dinmesi için mahkeme kararının açıklanmasını beklemektedir."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-Manisa Baro Başkanı Avukat Ali Arslan'ın açıklamasından görüntü

Haber-Kamera: Ersan ERDOĞAN/ MANİSA,

======================================

Kışladaki zehirlenme şüphesiyle gözaltına alınan 24 kişi sağlık kontrolünde (2)

ÜCRETSİZ OLARAK HUKUKİ DANIŞMANLIK

Manisa Barosu Başkanı Avukat Ali Arslan, Manisa 1'inci Piyade Eğitim Tugay Komutanlığı'ndaki zehirlenme şüphesiyle ilgili açıklama yaptı. Baro olarak zehirlenen askerlere yönelik avukatlardan oluşan bir komisyon kuracaklarını belirten Arslan, "Manisa'daki asker zehirlenmeleri son günler kamuoyunun meşgul ediyor. Bilindiği üzere Manisa'da zehirlenme vakaları 4'üncü defa gerçekleşti. Bu son zehirlenme olayıyla birlikte çok sayıda askerimiz hastanelere kaldırıldı, ilk müdahalelerinin ardından taburcu edildi. Şu anda çok az sayıda askerimizin hastanelerde olduğunu görüyoruz. Bu zehirlenme olaylarıyla ilgili titiz bir çalışma yürütülüyor. Bizler de bu çalışmaları gözlemliyoruz ve izliyoruz. Askerlerle görüşüyoruz ve aileleriyle temas kurmaya çalışıyoruz. İlk etapta asker ve ailelerinden talep geldiği takdirde, biz kendilerine ücretsiz olarak hukuki danışmanlık hizmeti vermeye hazırız. Bu anlamda yasal yollara müracaat edecek olan ya da kendi beyanlarını savcılıklara iletecek olan mağdurlarla ilgili her türlü katkıyı Manisa Barosu olarak kendilerine sunacağız. Avukat arkadaşlarımız bu konuda yardımcı olacaklar" dedi.

BARO AİLELERE YARDIMCI OLACAK

Yaşanan olayda ilgili komutan ve bakanlıklarının da sorumluluğu olduğunu belirterek eleştirilerde bulunan Arslan, "Buradaki askerlerimizin birçoğu dışarıdan gelen askerlerimiz. Aileleri dışarıda. Her zaman gelip, bu süreci izlemeleri mümkün olmayabilir. Biz her türlü hukuki yardımı kendilerine yapacağız. Bu zehirlenme olaylarının üst üste gelmesi aslında olayın çok iyi bir şekilde derinlemesine araştırılma yapılması gerektiğini gösteriyor. İlk aşamadan itibaren bunun yapılması gerekiliyordu. Son zamanlarda, Kıbrıs'ta da buna benzer olayların Manisa'dan gelen askerlerde gerçekleştiği ile ilgili haberlerin çıkması, bu zehirlenme vakalarının çok ciddi manada olduğunu gösteriyor. Bu anlamda her ne olursa olsun, bu zehirlenmenin sebebi ne olursa olsun bu askerlerimize yemek sağlayan ilgili şirket, can güvenliğimizden sorumlu askerlerin burada en iyi şekilde vatani görevini yapmasını sağlayacak olan ilgili komutan ve ilgili bakanlıkların da bu olaylarda sorumlulukları vardır. Hiç kimse bu konuda sorumluluğunu başka bir sebep göstererek üzerinden atamaz. Zehirlenme sebebi ne olursa olsun, bu sebebin önceden tahmin edilmesi ya da ilk gerçekleştiği andan itibaren önlemlerin alınması gerekilirdi. Bu kapsamda Manisa Cumhuriyet Başsavcılığımızın yapmış olduğu soruşturmanın sonucunu bekliyoruz. Biz de Manisa Barosu olarak bu olaya hem şikayet dilekçemizi hem de müdahil dilekçemizi sunacağız. Çok yakından takip edeceğiz" diye konuştu.

TSK'NIN KENDİ MUTFAĞINA KURMASI ÇAĞRISI

Veteriner Hekimler Derneği Manisa İl Temsilcisi Adnan Serpen ise askeriyedeki gıda zehirlenmelerinin önlenmesi için, acilen askeri birliklerin içindeki mutfaklarda TSK'nın kendi personeliyle yemek yapımına başlanmasının gerektiğini belirtti. Sarpen, yaptığı açıklamada, "Tekrar Genelkurmay Başkanı'nın direktifleriyle çalışacak Kara Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde tüm Kuvvet Komutanlıklarına hizmet verecek şekilde 'Veteriner Sağlık Dairesi Başkanlığı', bu daire başkanlığına bağlı ülke sathındaki birliklerde 'A ve B' Tipi Gıda Kontrol Müfreze Komutanlıkları' oluşturularak derhal faaliyete sokulmalıdır. TSK'da bu hizmetleri yürütecek şekilde askeri veterinerlik hizmetleri gözden geçirilerek, NATO standartlarına uygun şekilde yapılandırılmalı ve personel ihtiyacı giderilmelidir" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

Manisa Barosu Başkanı Avukat Ali Arslan açıklama

Haber- Kamera: Ersan ERDOĞAN/ MANİSA,

==========================================

Çevrecilerden tersaneye kırmızı kart

MERSİN'in Silifke İlçesi Taşucu Mahallesi'ndeki Seka Liman'ında yapılması planlanan tersanenin Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) toplantısı, çevrecilerin tepkisine sahne oldu. Toplantıda bir grup çevreci, düdük çalıp kırmızı kart göstererek protesto gösterisi yaptı.

ÇED toplantısı Taşucu Mahallesi'ndeki Diriliş Dinlenme Tesisleri'nde gerçekleşti. Çevre örgütü temsilcileri ile vatandaşlar salona polis tarafından yapılan üst aramasından sonra alındı.Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğü ve şirket yetkilileri tesis hakkında bilgi vermeye başladığı sırada, çevreciler ellerindeki kırmızı kartları göstererek, düdük çaldı.

ŞÜPHELİ PAKET İHBARI

İlçe Emniyet Müdürü Murat Esertürk vatandaşları sakinleştirmeye çalışırken, salonda şüpheli paket olduğu ihbarı geldi. Bunun üzerine içeride bulunanlar polis tarafından dışarıya çıkartıldı. Ekiplerin  salonda yaptığı aramada, ihbarın asılsız olduğu ortaya çıktı. Dışarıya çıkartılan çevreciler ve vatandaşlar yeniden yapılan üst aramasının ardından bir kez daha içeriye alındı.

Salonda protestoların sürmesi üzerine söz alan Silifke Belediye Başkanı Mustafa Turgut, deniz tatilinin gözde yerlerinden biri olan Taşucu'nda yapılmak istenen tersaneye karşı olduklarını, belediye olarak mücadeyi sürdüreceklerini söyledi. Yaklaşık bir saat süren toplantı vatandaşların da dinlenmesi ve sorunlarının yanıtlanması ile sona erdi.

Görüntü Dökümü

------------------------

ÇED toplantısı öncesi katılımcıların aranması

Katılımcıların toplantıyı düdüklerle ve kırmızı kartlarla protesto etmesi

İlçe Emniyet Müdürü Murat Esertürk'ün şüpheli paket uyarı

Silifke Belediye Başkanı Mustafa Turgut'un konuşması

Haber-Kamera: Mehmet OKUR/SİLİFKE(MERSİN),