Dha Yurt Bülteni - 12

BAKAN ÇELİK'TEN ET FİYATI AÇIKLAMASI: "22.50 LİRA BİZİM KALICI FİYATIMIZ DEĞİL"

GIDA, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, et fiyatıyla ilgili "Eti gereksiz yere hak etmediği ölçülere taşıyanlara karşı 80 milyonun hukukunu korumak için dedik ki, biz hemen devreye giriyoruz normalde 23.80'e alıyoruz, 22.50'ye piyasaya sürüyoruz. Bunu spekülatörlerin heveslerini boğazlarına tıkamak için yoksa 22.50 bizim kalıcı fiyatımız değildir. Üreticiyi mağdur etmeyiz. Bizim derdimiz üretimi arttırmak." dedi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Konya'nın Ereğli İlçesi'nde düğün salonunda besici ve süt üreticileriyle yemekli toplantıda bir araya geldi.

Buradaki halka seslenen Bakan Çelik, Türkiye'de güçlü bir iktidarın olduğunu ve bu sayede halkın sıkıntıları hissetmediğini belirtti. Bakan Çelik, Türkiye'ye bölüp parçalamak isteyenlerin olduğunu ancak buna izin vermeyeceklerini ifade etti.

"MİLLET AYA GİDERKEN, BİZİ YAYA BIRAKTILAR"

Türkiye'nin kendi içinde kan kaybedecek işlerle meşgul edildiğini belirten Çelik, " Millet aya giderken bizi yaya bıraktılar. Bizi, kendi içimizde kan kaybedecek işlerle meşgul ettiler. Bizim bu gidişatımızdan memnundular. Sonunda bugün geldiğimiz noktada özellikle 2002 sonrasında iktidar, millet ne derse o dedi."

Referandum ile ilgili de açıklamalarda bulunan Bakan Çelik, yeni sistemin uzlaşma sistemi ve siyasette yenileme dönemi olduğunu ve seçimi kaybedenin bırakacağını anlattı. Bakan Çelik, bu referandumun Ak Parti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için değil, geleceğimiz için olduğunu kaydetti.

KONYA'YA 128 MİLYON TARIMSAL DESTEK

Bakan Çelik, Konya'ya 128 milyon lira tarımsal desteği cuma günü göndereceklerini kaydetti. Kırsal kalkınma destekleri çerçevesinde 141 projeyle ilgili 65 milyon liralık onayı verdiklerini ve yürürlüğü girdiğini belirten Çelik, bu paranın da Konya ve Ereğli için hayırlı uğurlu olması için temenni de bulundu.

"SULAMA BİRLİKLERİNİ TARIM BAKANLIĞI BÜNYESİNE ALALIM DİYORUZ"

Bakan Çelik, sulama birliklerinin bakanlığı bünyesine almak için çalışma başlattıklarını ve 16 Nisan'da yapılacak referandumun ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılmasıyla birlikte konunun gündeme geleceğini söyledi. Bakan Çelik, çiftçi malları koruma birliğini de ortadan kaldıracaklarını belirtti.

"HAYVAN İTHAL EDİYORUZ, YAKIŞMIYOR"

Bakan Çelik, hayvan ithalinin de ülkeye yakışmadığını belirterek, "Hayvancılık zor bir alan. 400 bin ile 500 bin hayvan ithal ediyoruz. Yakışmıyor. Yapılması gerekenleri yapmamız gerekiyor. Hayvancılıkla ilgili attığımız önemli adımlar var. Kendi kendine yeten hayvancılık sistemini milli tarım çerçevesinde oluşturuyoruz." dedi.

ET VE SÜT FİYATLARI

Süt fiyatlarına değinen Bakan Çelik, "Süt varsa, hayvancılık var. Süt yoksa yok demektir. Ulusal Süt Konseyi, bir fiyat belirliyor, 1.21 kuruş. Arkadaş siz belirlediniz, 1.21'den aşağı alamazsınız. Hayır, 1.10-1.15-1.12 liraya aldığı haberleri geliyor. Süt fiyatını belirleyen biz değiliz. O sütü alanlar beliriyor. O sütü alanlar böyle bir kahpelik yapıyorsa onlarla uğraşmak bizim görevimiz." diye konuştu.

Et fiyatı kilosu hakkında da açıklama yapan Bakan Çelik, şunları söyledi:

"Et konusu çok önemli. Et Balık Kurumu 23.80 lira alım yapıyor. Piyasada 24- 24.5 lira arası bizim toleransla baktığımız fiyatlar geziyor. Ama biranda biz referandum için yollara çıktık, etin fiyatı 27.50 liraya çıktı. Bunun üzerine Et ve Süt Kurumu regülasyon yaptı. Eti gereksiz yere hak etmediği ölçülere taşıyanlara karşı, 80 milyonun hukukunu korumak için dedik ki, biz hemen devreye giriyoruz normalde 23.80'e alıyoruz, 22.50'ye piyasaya sürüyoruz. Bunu spekülatörlerin heveslerini boğazlarına tıkamak için yoksa 22.50 bizim kalıcı fiyatımız değildir. Üreticiyi mağdur etmeyiz. Bizim derdimiz üretimi arttırmak."

Et fiyatlarını yükseltmeye çalışanların olduğunu ifade eden Çelik, "Adamın ahırında 15 gün sonra kesilecek 10 bin hayvanı var. Geliyor Konya'da ben 26- 27.50'ye hayvan alıyorum diyor. Kaç tane hayvan alıyor, 300 hayvan. Biranda piyasa 26- 27'ye fırlıyor. Niye alıyor? Kendi 10 bin hayvanın fiyatını yükseltmek için 500 hayvanı gözden çıkarıyor. 500 hayvanı alıyor, piyasayı yükseltiyor, sonra 10 bin hayvanı 27'den kestiriyor. Bunu engellemek için devlet üzerine düşen görevi yapmak durumundadır." dedi.

(Görüntü Dökümü

-------------------

Bakan Çelik'in gelişi

Salondan detay

Bakan Çelik'in açıklaması

Haber- Kamera: Mehmet Kayhan YILDIZ- Atilla ATMACA EREĞLİ KONYA DHA))

===========================================

KURTULMUŞ: ARTIK SİYASİ İSTİKRARSIZLIK OLMAYACAK

BAŞBAKAN Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Türkiye'de vatandaşların büyük çoğunlukla 16 Nisan referandumunda 'evet' oyu kullanacağını vurgulayarak, "Artık siyasi istikrarsızlık olmayacak, 25 günlük, 17 aylık hükümetler olmayacakö dedi.

Ordu'ya gelen Başbakan Yardımcısı Numan Kurtumuş Fatsa İlçesi Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingde halka seslenerek 16 Nisan referandumu için 'evet' desteği istedi.

16 Nisan referandumuyla ilgili vatandaşların büyük oranda 'evet' oyu kullanacağını ifade ederek, Türkiye'de 17 ayda bir hükümet kurulduğunu, artık 16 Nisan itibariyle böyle hükümetler olmayacağını vurgulayan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Cumhuriyet'in 94'üncü yılı, 65'inci hükümetiz biz. 17 ayda bir hükümet kuruluyor. Şu karşıdaki bakkal, pizzacı kardeşim 17 ayda o dükkanı açsa ancak ayaklar üstünde durmaya, kar etmeye başlar. 80 milyonluk Türkiye'yi 17 aylık hükümetlerle yönetebilir misiniz'ö diye sordu. Mitingdeki vatandaşlardan bazıları 'hayır' cevabı verince Numan Kurtulmuş, "Hayır demek yok, yanlışlıkla da olsa yokö dedi.

Geçmişte haram parayla kurulan hükümettin Türkiye'ye hayrı olmadığını da ifade eden Numan Kurtulmuş, "Bırakın 17 ayı, 25 günlük hükümetler var. İstanbul'da Güneş motel vardı şimdi ismi değişti. Adalet Partisi'nin gücü yetmiyor, CHP'nin de gücü yetmiyor. Güneş motelde 11 adamı bir araya getirdiler. Kasalar içerisinden paralar çıktı. Çantalarla, paralarla adamlar transfer edilerek 11 milletvekili CHP'ye geçti hükümet kurdular. Haram parayla kurulan hükümette, Türkiye'ye de hayrı olmadı kendisine de hayrı olmadı. Artık siyasi istikrarsızlık olmayacak, 25 günlük, 17 aylık hükümetler olmayacakö şeklinde konuştu.

VATANDAŞIN CEVABI GÜLDÜRDÜ

FETÖ ve Avrupa'nın referandum sürecinde yaptıklarıyla ilgili, milletin kenarda sessiz sedasız baktığını, oyunları gördüğünü de kaydeden Numan Kurtulmuş ile vatandaşlar arasında ilginç diyaloglar yaşandı. Kurtulmuş "Oyunların arkasındaki karanlık yüzleri görüyor ve hepsine dersini veriyor. Niye telaşlanırlar biliyor musunuz? Türkçe'nin çok güzel lafları var; 'korku dağları bekler' öyle mi? Eteklerinne ateş tutuşturmuş, başkaö deyince, kalabalığın içinden bir vatandaş 'yandılar, g… yandı onlarınö cevabıyla kahkaha sesleri yükseldi. Gülerek konuşmasına kaldığı yerden devam eden Numan Kurtulmuş, "Şimdi bu millet bakıyor, görüyor ferasetiyle. Ferasetiyle görüyor, niye istemediklerini görüyor. Bunlar niye istemiyorlar biliyor musunuz; Bunların istediği Türkiye IMF'nin karşısında 50 milyon dolar için 50 bin tane takla atan Türkiye'dir. Bunlara boyun eğmeyeceğiz. Bu millet asla eğilmeyecek, dik duracakö ifadelerini kullandı.

Numan Kurtulmuş, mitingin ardından Büyükşehir Belediyesi tarafından Fatsa İlçesi'nde çalışmasına başlanılan Cumhuriyet Meydanı projesinin çalışmalarını da inceledi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-Numan Kurtulmuş'un konuşması

-Meydan düzenlemesi çalışmasından görüntü

-Mitingden görüntü

Haber-Kamera: Nedim KOVAN-Ferudun ALTUNTAŞ-FATSA-ORDU-DHA

=========================================

HDP'Lİ YILDIRIM: 'HAYIR' DERSEK, KALICI VE ONURLU BİR BARIŞ'IN KAPISINI ARALAMIŞ OLURUZ

HALKLARIN Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, 16 Nisan'a yapılacak halk oylamasınına 'Hayır' oyu vererek kalıcı bir barışın kapısını aralanacağını ifade ederek, "Hayır dersek, bizim günümüzü karartan, gönlümüzü daraltan ve yüreğimizi sızlatan bu ölümlere dur demiş oluruz" diye konuştu.

"NE KÜRDÜN NE DE TÜRKÜN BU PAKETTE ADI VARDIR"

Elazığ'ın Karakoçan İlçesi'ni ziyaret eden HDP Grup Başkanvekili ve Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım beraberindeki İstanbul Milletvekili Erdal Ataş, Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, Demokratik Bölgeler Partisi yöneticileriyle birlikte 16 Nisan günü, anayasa değişikliğiyle ilgili yapılacak halk oylaması öncesi esnafları ziyaret etti. Daha sonra ilçe meydanında toplanan kabalığa seslenen HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım, 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliğinin vatandaşa bir fayda sağlamayacağını belirtirek, "16 Nisan'da 18 maddelik bir paket onaya sunuluyor ama bu maddelerin hiç birini vatandaşımız kendisine ne getireceğini bilmiyor. Çünkü getirebileceği bir fayda yok. Buradan hareketle bizim yaşamımızı ekonomik, sosyal, siyasi, kültürel olarak günlük yaşamımızı, uluslararası ilişkilerimizi iyileştirecek bir tek madde yok. Oradan hareketle diyoruz bakın, 16 Nisan'da bu paket geçerse ne olur? Son iki yılda bu ülkenin başına gelen bütün felaketler ve kötülükler kalıcılaşmış olur. Bunların yapmak istediği Türkiye'yi yıllar boyunca yaşanılmaz hale getirecek olan olağan üstü hali kalıcılaştırmak tesisleştirmektir. Bu ülkenin son iki yıldır kaybetmiş olduğu barışına karşı getirilmek istenen içten ve dıştaki savaşa 'Hayır' diyoruz. Bizim hoşgörülüğümüze, kardeşliğimize, toplumsal birliğimize ve beraberliğimize karşı getirilmek istenen toplumsal kamplaşmaya, kine nefrete, aramızdaki öfkeye 'Hayır' diyoruz . Gençlerimizin kanının akmasına, canlarımızın toprağa düşmesine 'Hayır' diyoruz. İnanın hayırdan hayır vardır. Bu pakette ne Kürdün adı vardır, ne Türk'ün, ne Alevi'nin adı var, ne Sünni'nin, hiç kimsenin bu işte bir faydası yok"dedi.

"BU PAKET GEÇERSE HUZUR GÖRECEĞİMİZ GÜN KALMAYACAK"

HDP'li Yıldırım, 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliğinin kabul edilmesiyle ülkeye huzur gelmeyeceğini de ileri sürerek, "Bu mesele sadece HDP'nin, DBP'nin meselesi değil, bu paket geçerse artık bu ülkede ne HDP ne BDP ne AKP 'li, ne MHP'line de CHP'li hiçbir kardeşimizin huzur göreceği gün kalmayacaktır. Eğer siz son iki yılda çözüm süreci bittiğinden beri gelişen politikaları, yaşamımızı zehir eden, iki yakamızı bira araya getirmeyen, bir gün yüzü görmemizi engelleyen bu sürece 'Evet' diyorsak bu pakete de 'Evet' diyelim. 'Hayır' dersek, kalıcı ve onurlu bir barışın kapısını aralamış oluruz. Hayır dersek, bizim günümüzü karartan, gönlümüzü daraltan, ve yüreğimizi sızlatan bu ölümlere dur demiş oluruz. Bizim mücadelemiz makam mevki değil, bu ülke gün yüzü görsün, kalıcı barış görsün, bu ülkenin Türk genci, Kürt genci ölmesin o gün bizim siyasi hayatımız sona ersin.Bizim derdimiz bu ülkede yaşayan her vatandaşın kendisini özgür eşit vatandaş görmesi. Barış içerisinde yaşamasıdır"diye konuştu.

"80 BELEDİYEYE EL KOYDU, 35 BAŞKANI CEZAEVİNE GÖNDERDİ"

Karakoçan'dan sonra Tunceli'ye geçen HDP ve DBP'liler önce esnafları ziyaret etti. Burada konuşan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü ve Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir, DBP'li belediyelere kayyum atanmalarına tepki gösterdi. DBP'li 80 belediyeye kayyum atandığını söyleyen Taşdemir, "Önceki gün Cumhurbaşkanı, 'Benim belediyemi elimden zorla aldılar' diyerek mağdur edebiyatı yaptı. Ama kendisi 80 tane belediyeye el koydu, 35 belediye eşbaşkanını cezaevine gönderdi. Dersim'den sesleniyoruz, bırakın artık bu mağdur edebiyatını, siz mazlum değilsiniz zalimsiniz" dedi. Konuşmasında anayasa değişikliğine 16 Nisan'da 'Hayır' diyeceklerini anlatan Taşdemir, şöyle dedi:

"16 Nisan'da, anayasa değişikliği adı altında referandum yapılacak. İnanın bu bir anayasa değişikliği değil bu tek adam rejiminin uygulanacağı diktatörlüğün el kitabıdır. Bu 18 madde, 82 darbe anayasasını bile aratacak, diktatörlüğün yol ve yöntemini gösterecek bir anayasa değişikliğidir. Bizler kadınlar, gençler emekçiler, Aleviler ve Kürtler hep birlikte alanlarda 'Hayır' diyeceğiz. Çünkü, bu ülkede 90 yıldır Kürtler, Aleviler kadınlar, anayasada da, yürürlükte de, siyasette de inkar edildi. Bugün de bu anayasa değişikliğinde bir kez daha ne Kürt'ün ne Alevi'nin ne de kadının adı var. Biz buna geçit vermeyeceğiz, 'Hayır' diyeceğiz. 16 Nisan'da kadınların öncülüğünde yeni bir yaşamı müjdeleyeceğiz. Sevgili Dersimliler kendinize güvenin. Biz kendimize güveniyoruz. Binlerce yıllık özgürlük mücadelemizin bugüne gelmesinde binlerce kadının emeği var; Zarife'nin sesi var, Sakine'nin kavgası var. Bizler tek adam karşısında çokuz, çok olmaya devam edeceğiz. Hep birlikte direneceğiz, 16 Nisan'da kadınların öncülüğünde yeni bir yaşamı müjdeleyeceğiz halklarımıza ve mutlaka kazanacağız."

Görüntü Dökümü:

------------------------

-HDP'lilerin gelişi

-Esnaf ziyareti

-Yıldırım'ın konuşması

-Tunceli meydanından toplanan kalabalık

-Taşdemir'in konuşması

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Ferit DEMİR-Nursel ŞENGEZER/TUNCELİ-KARAKOÇAN (Elazığ), -

=========================================

Ilgaz'ın 45 haneli Serçeler Köyü'nde 25 ev yandı (2) (Görüntü dökümüyle yeniden)

VALİ KÖSE: AFAD ÇADIR VE HİZMET İÇİN HAZIR

ÇANKIRI'nın Ilgaz İlçesi'ne bağlı 45 haneli Serçeler Köyü'nde bir kadının evinde çıkan yangı 25 eve sıçrarken, itfaiye ekipleri alevlere müdahalede bulundu. Vali Mesut Köse, AFAD ekiplerinin çcadır ve yemek gibi benzeri hizmetleri sunmak uzere hazır beklediğini söyledi.

Yangın, Ilgaz'ın Serçeler Köyü'nde bu sabah başladı. Bir kadının evinde çıkan yangın, kısa sürede çevreye sıçradı. Ilgaz, Çankırı, Çerkeş, Kurşunlu ve Tosya ilçelerinden sevk edilen itfaiye ekipleri yangına müdahalede bulunuyor. 45 haneli Serçeler Köyü'nde sabah saatlerinde yaşlı bir kadının evinde çıkan yangında, tamamı ahşap olan 25 ev yanarak kül oldu. Can kaybının yaşanmadığı köydeki yangında, yaşlı kadının ayaklarının yandığı ve son anda kurtarıldığı belirtildi.

Yangına Çankırı ve ilçeleri ile birlikte çevre ilçelerden çok sayıda itfaiye ekibi müdahalede bulundu. Yer yer devam eden yangın güçlükle kontrol altına alınabildi. 46 haneli Serçeler Köyü'nde bulunan evlerin yarısından fazlasının yandığı belirlenirken, olay yerine Çankırı Valisi Mesut Köse, ılgaz Kaymakamı Muhammet Gürbüz, Ilgaz Belediye Başkanı Arif Çayır da giderek, bilgi aldı.

VALİ KÖSE: AFAD ÇADIR VE HİZMET İÇİN HAZIR

Çankırı Valisi Mesut Köse, 45 haneli Serçeler Köyü'nde yanan 25 evi yerinde inceledi, gerekli bilgiyi aldıktansonra açıklama yaptı. Vali Köse, şu bilgileri verdi:

"Serçeler köyümüzdeki yangın sabah saat 10.00'da bir vatandaşımızın soba yakarken dikatsizliği sonucu kendi evinde öncelikle yangın çıkmış, devamında da idğer köydeki evlere sıçramış. Ahşap evlere sıçramış, yangın genişlemiş. toplamda 25 ahşap ev yanarak kül olmuş. Tabi bu evlerde yaşayan sadecece 2 evde yaşayan insanlar var, diğer evler boş.Yaz aylarında ziyaret edilen, açılan evler. Ahşap olmayan betonarme evlerden bir tanesi yangından zarar görmüş. Yangını haber alır almaz bütün kurum ve kuruluşlar birlikte Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü ile irtibata geçtik. Kaymakamlık, vali yardımcısı, AFAD ekipleri, belediyelerimiz başta olmak üzere hızlı bir şekilde araç, gereç ve personelle yangına müdahale ettik. Yangın söndürülmüş durumda, soğutma çalışmaları devam ediyor. Bir kısım ekip araçlarla şu anda burada. Paletli araç ihtiyacı varmış. Yangını daha da yaygınlaşması, yayılması, yangının ters dönmesine karşı tedbir almaya çalışıyoruz. Sevincimiz o dur ki bu yangında herhangi bir can kaybı yaralanma olmaması. Devletimiz bu gibi yangınlarda, hasarlarda her türlü tedbirleri alacaktır. Devlet olarak vatandaşlarımıza yapılması gereken yardımlar yapılacaktır. Burada ciddi bir nüfus yok, sadece 3 kişi yaşıyor bulunduğumuz köy itibariyle. Burada AFAD Müdürlüğümüz çadır ve yemek gibi benzeri hizmetleri sunmak üzere hazır bekliyor. Bugün akşam itibariyle bu çadırlar ve yemekler hizmete sunulacaktır.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------------

Yanan köyden görüntüler

Vali Mesut Köse'nin açıklaması

Detay

Haber: Haber: Cengiz YALÇIN/ ÇANKIRI,

=======================================

ÇORABIN İÇİNDEN SÜLÜK ÇIKTI

Gümrük ve Ticaret Bakanlığına bağlı Gümrük Muhafaza Ekipleri, Hamzabeyli Sınır Kapısı'nda bir otomobilde yaptıkları aramada tül çorap içerisine gizlenmiş 26 bin 733 adet sülük ele geçirdi.

Türkiye'ye giriş yapmak üzere 31 Mart Cuma günü saat 04: 05 sularında Hamzabeyli Gümrük Sahasına gelen Türk vatandaşı K.E. idaresindeki otomobil, risk analizi kapsamında gümrük kontrolüne tabi tutuldu. Hamzabeyli Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ve İstihbarat Bölge Amirliği ve Hamzabeyli Gümrük Müdürlüğü personelince müştereken yapılan aramada, aracın bagajındaki stepne boşluğuna gizlenmiş iki adet valiz olduğu görüldü. Valizlerin açılması üzerine tül çoraplar içerisine gizlenmiş toplam 26 bin 733 adet tıbbi sülük ile karşılaşıldı. Olay sonucunda kaçak eşya taşımasında kullanılan otomobile el konulurken, sülükler incelenmek üzere Edirne Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğüne teslim edildi. Şüpheli sürücü ise ifadesi alınarak serbest bırakıldı.

Çeşitli sebeplerle oluşan vücut yaraların iyileştirilmesi, kireçlenme gibi eklem rahatsızlıkları, inatçı baş ağrıları gibi birçok hastalığın tedavisinde faydalanılan tıbbi sülükler, yurtdışından daha uygun fiyata getirilmeye çalışılarak Türkiye'de alternatif tedavi yöntemi olarak kullanılıyor.

Bu kapsamda, Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca son üç yılda yapılan yakalamalar kapsamında toplam 51 bin 673 adet tıbbi sülük, ülkeye kaçak yollardan sokulmaya çalışılırken tespit edilmişti.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: EDİRNE - ANKARA

===================================

SİVAS'TA SİVİL TOPLUM KURULUŞLARINDAN 'KERKÜK' TEPKİSİ

SİVAS'ta bir araya gelen bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Kerkük'teki resmi binalara Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) bayrağının asılmasına tepki gösterdi.

Türk Ocakları, Türk-İş, Türkiye Kamu-Sen, Türkiye Kamu Çalışanları Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı ile Sosyal Güvenlik Eğitim Kültür ve Dayanışma Vakfı, Kerkük'teki resmi binalara IKBY bayrağı asılmasıyla ilgili Türk Ocakları Sivas Şubesi'nde basın toplantısı düzenledi. Sivil toplum kuruluşları adına basın billdirisini okuyan Türk Ocakları Sivas Şube Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bozdoğan, şunları söyledi:

"Tarihi Türk şehri Erbil başkent yapıldı, şimdi de Kerkük'e bezlerini astılar. Barzani'nin Türkiye ziyaretinde şanlı bayrağımızla birlikte göndere çekilen bez parçasına karşı gösterilen müsamahanın azdırdığı Kuzey Irak yönetimi, Türk şehri Kerkük'te Türkçeyi evleri hapsetme yoluna girdi. Bu, oradaki Türklerin karanlığın dibine düştüğü anlamına gelmektedir. Suriye ve Irak'ta bin yıllık Türk varlığı tehdit altındadır. Türkmeneli coğrafyasının silinmesi karşısında tarihi sorumluluğunu yerine getiremeyecek olanlar, Türk milletinin ve tarihin huzurunda vebal altındadırlar. Türk Devleti Kuzey Irak yönetimine ve Irak hükümetine bölgeyle ilgili kesin ve net tavrını açıkça bildirmelidir. Kerkük'te Kuzey Irak yönetiminin bezinin resmi dairelere asılması kararı bardağı taşırmıştır. Dışişleri Bakanlığı endişe belirtme dışında daha kararlı ve sert bir uyarıda bulunmalıdır. Türkmen varlığının silinmesi istikametindeki adımlara dur demelidir. Türkiye'nin güvenliği ve bütünlüğü Kerkük'ten, Telafer'den, Tuzhurmatu'dan, Bayırbucak'tan geçer. Türmeneli'ndeki Türk varlığının korunması hem insani hem de milli bir vazifedir. Çünkü bu topraklar Anadolu'dan daha eski zamandan beri Türk vatanıdır."

Görüntü Dökümü:

------------------------

-Toplantıdan görüntü

-Prof.Bozdoğan açıklama

Haber-Kamera: Gökhan CEYLAN/SİVAS, -

======================================

ELEKTRİK FATURASINI ÖDEYEMEYEN KOAH'LI KADINA DESTEK

BOLU'da, 'Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı' (KOAH) bulunan 70 yaşındaki Fatma Açıkgöz'e, kullandığı 'Oksijen Konsantratörü' (Oksijen üretme makinesi) nedeniyle gelen bin 700 liralık elektrik faturasının Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nca ödenmesi için Vali Aydın Baruş talimat verdi.

Kızılağıl Köyü'nde 38 yaşındaki oğlu Tevfik Açıkgöz, gelini 29 yaşındaki Hatice Açıkgöz ve iki torunuyla birlikte yaşayan Fatma Açıkgöz, 5 yıl önce KOAH rahatsızlığına yakalandı. KOAH nedeniyle evde oksijen sağlayan makineye bağlı olarak yaşamını sürdüren Fatma Açıkgöz'e bin 700 TL elektrik faturası geldi. Tevfik Açkıgöz, sağ bacağını yıllar önce geçirdiği trafik kazasında kaybederek protez takılması nedeniyle çalışamazken, aile faturayı ödeyemedi.

Vali Aydın Baruş, bazı odalarında penceresi olmayan sıvasız tek katlı evde yaşayan Fatma Açıkgöz'ü ziyaret etti. Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Timuçin Erem de ziyarette yer aldı. Vali Baruş, yaşlı kadının oğlu ve geliniyle birlikte bir süre sohbet ederek sıkıntılarını dinledi. Ailenin her türlü ihtiyacının giderileceğini belirten Vali Baruş, ailenin yaşadığı evin fiziki şartlarının iyileştirilmesi, hasta yatağı temin edilmesi, solunum cihazının ve elektrik tesisatının bakımının yapılması, elektrik futasının ödenmesi konusunda talimat verdi.

Haber: Mutlu YUCA/BOLU, -