Dha Yurt Bülteni-13

Ak Parti ve MHP'den İsrail protestosu

Antalya'da Ak Parti ve MHP'liler, ABD'nin İsrail'deki Amerikan büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasına dair gösteri yapan Filistinlilere yapılan saldırıya basın açıklamasıyla tepki gösterdi.

Kapalı Yol'da düzenlenen İsrail protestosuna, Ak Parti ve MHP'lilerin yanı sıra sivil toplum kuruluşları da destek verdi. İsrail ve ABD karşıtı slogan atan ve Filistin ile Türk bayrakları taşıyan kalabalığa Ak Parti İl Başkanı İbrahim Ethem Taş, MHP İl Başkanı Mustafa Aksoy, Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, Serik Belediye Başkanı Ramazan Çalık ve her iki partinin yöneticileri destek verdi. Grup adına açıklama yapan Ak Parti İl Başkanı İbrahim Ethem Taş, ABD elçiliğinin Kudüs'e taşınmasının yok hükmünde olduğunu söyledi. Bölgenin huzurunun Kudüs'ün çok dinli ve çok dilli, çok kültürlü çoğulcu yapısı korunduğu zaman olacağını belirten Taş, "Binlerce Filistinlinin kanının dökülmesinde İsrail kadar ABD'nin de sorumluluğu vardır. İsrail'in dünyanın gözü önünde gerçekleştirdiği bu katliama sessiz kalmayacağız. Kudüs Müslümanların kırmızı çizgisi, insanlığın kadim silueti, bağımsız Filistin devletinin başkentidir. Türkiye, Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde, mazlumun yanında durmaya, hakkın, adaletin ve vicdanın yılmaz savunucusu olmaya devam edecektir" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

-Vatandaşların slogan atmaları

-Filistin bayrağının görüntüsü

-Akparti il başkanı İbrahim Ethem Taş'ın basın açıklamasını okuması

-Detaylar

179 MB/// 01.38// HD

Haber: Hasan DEMİRBAŞ-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

===========================================

Balıkesir'de İsrail ve ABD protestosu

Balıkesir'de, İsrail'in Gazze'de yaptığı katliam ve ABD'nin Tel Aviv'deki büyükelçiliğini Kudüs'e taşıması protesto edildi.

Balıkesir'de Zağanospaşa Camii'nde İl Müftüsü Ramazan Topçam tarafından Gazze'de yaşamını yitirenler için gıyabi cenaze namazı kıldırıldı. Yüzlerce kişi daha sonra Alihikmet Paşa Meydanı'na kadar, İsrail ve ABD karşıtı sloganlar atarak yürüyüş yaptı. 'İşgale karşı ses ver' yazılı pankartların açıldığı yürüyüşte, İsrail ve ABD karşıtı çok sayıda döviz taşındı. AK Parti İl Başkanlığı, İHH İnsani Yardım Vakfı ve MÜSİAD ile çeşitli sivil toplum örgütlerinin düzenlediği gösterilere vatandaşlarda katıldı. Meydanda toplanan vatandaşlar, 'Kahrolsun İsrail', 'Kahrolsun ABD', 'Siyonizme hayır'  gibi sloganlar attı.

'ABD'NİN BÜYÜKELÇİLİĞİNİ TAŞIMASI BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA OLDU'

Meydanda açıklamalarda bulunan AK Parti Balıkesir İl Başkanı Hasan Demiraslan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ni dünyadaki kargaşa ve adaletsizliğin müsebbibi olarak gördüklerini söyledi. Avrupa'nın merkezi Bosna'da, Suriye'de ve Arakan'da yapılan soykırımlara dikkat çeken Demiraslan, "Siyonizmin bu devirdeki kullanışlı piyonu Trump, ilk kıblemiz Kudüs'ümüzü, işgalci Siyonist emelleri doğrultusunda başkent ilan etme cüretinde bulunmuştu. Bugün ise İsrail'in Kudüs tasallutunun meşrulaştıran bir adım olarak, ABD Büyükelçiliğini taşıması bardağı taşıran son damla olmuştur. Mescid-i Aksa'da hakkın daveti ezan susturulmaya çalışılırken; avluda savunmasız erkek ve kadınlar şehit edilirken, bu mezalimi dillendirmenin dahi antisemitizm olarak yaftalanması, güçlünün haklı olduğu çarpık uluslar arası hukuk ve siyaset sisteminin sonucudurö diye konuştu. Konuşmaların ardından sloganlar atan katılımcılar, daha sonra olaysız bir şekilde dağıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

-Zağanospaşa Camii'nde gıyabi cenaze namazından görüntüler.

-Yürüyüşte görüntüler.

-AK Parti İl Başkanı Hasan Demiraslan açıklaması

-Meydandan genel görüntüler.

1 dakika 39 saniye, Boyutu 304 MB

Haber-Kamera: Devrim DERİN/BALIKESİR,

============================================

Samsun'da Kudüs tepkisi

Samsun AK Parti İl Başkanı Hakan Karaduman, İsrail'in yaptığı saldırıyı kınayarak, "ABD'nin Büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasını, İslam'ın ilk kıblesi, kadim Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma girişimini kabul etmemiz mümkün değildir. Bu girişim bizim için yok hükmündedirö dedi.

ABD'nin Tel Aviv Büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasının ardından Gazze sınırında Filistinlilerin şehit edilmesine tepkiler tüm Türkiye'de büyüyerek devam ediyor. Çok sayıda Filistinlinin şehit olduğu saldırıların ardından Samsun'da sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla bir basın açıklaması düzenlendi. Büyük Cami avlusunda düzenlenen açıklamaya Büyükşehir Belediye Başkanı Zihni Şahin, AK Parti İl Başkanı Hakan Karaduman, Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı, Canik Belediye Başkanı Osman Genç, İlkadım Belediye Başkanı Erdoğan Tok, Büyükşehir Belediye eski Başkanı ve AK Parti Milletvekili aday adayı Yusuf Ziya Yılmaz, milletvekili aday adayları, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Basın açıklamasında konuşan AK Parti İl Başkanı Hakan Karaduman, "ABD'nin Büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasını, İslam'ın ilk kıblesi, kadim Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma girişimini kabul etmemiz mümkün değildir. Bu girişim bizim için yok hükmündedir. ABD bu girişimiyle BM'yi, BM kararlarını ve uluslararası hukuku açıkça hiçe saydığını göstermiş, bölgedeki ihtilafın çözümünde bir arabulucu değil açıkça bir taraf olduğunu ilan etmiştir. Kudüs'ün, gerek BM kararlarıyla, gerekse uluslararası antlaşmalarla garanti altına alınmış statüsünü değiştirecek her türlü adımdan şiddetle kaçınılması şarttır. BM Genel Kurulu'nun ve İslam İşbirliği Teşkilatı'nın Kudüs konusundaki son kararları ortadayken, ABD'nin hayata geçirdiği bu sorumsuz ve hukuksuz girişim, Ortadoğu'da kanı ve gözyaşını artırmaktan, kaosu derinleştirmekten başka bir amaca hizmet etmeyecektirö dedi. ABD ve İsrail'i şiddetle kınadıklarını ifade eden Karaduman, "Çok güçlü uluslararası meşruiyeti olan bunca karara rağmen hakları ihlal edilen Filistinli kardeşlerimizin, onurlu davalarını savunurken İsrail'in eli kanlı katilleri tarafından şehit edilişini içimiz kan ağlayarak takip ettik. İsrail'in, şu ana kadar 55 Filistinli kardeşimizin şehadeti ve binlerce masum kardeşimizin yaralanmasıyla sonuçlanan eylemlerini şiddetle kınıyoruz. ABD ve İsrail'in, coğrafyamızın gözbebeği ve barışın şehri olan mukaddes Kudüs'ü kana bulamasını, uluslararası hukuku vahşice çiğnemesini en güçlü şekilde lanetliyoruzö diye konuştu.

Görüntü Dökümü-HD

---------------------------

-Vatandaşların slogan atması

-AK Parti İl Başkanı Hakan Karaduman'ın basın açıklamasını okuması

-Vatandaşların slogan atmaları

-Rabia işareti yapmaları

(SÜRE: 02.17 DK.)-(BOYUT: 266 MB)

Haber-Kamera: Gökhan İÇKİLLİ/SAMSUN,

===========================================

Gümüşhane'de üniversite laboratuvarında patlama: 1 öğrenci yaralı

Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi laboratuvarında meydana gelen patlamada 1 öğrenci yaralandı. Çok sayıda itfaiye ve polis ekibinin sevk edildiği fakülte binası olası patlama riskine karşın boşaltılarak çevrede önlem aldındı.

Olay, saat 15.00 sıralarında üniversite kampüsünde yer alan Sağlık Bilimleri Fakültesi laboratuvarında meydana geldi. Fakültedeki öğrencilerin ders işlediği laboratuvarda henüz bilinmeyen nedenle patlama meydana geldi. Olay üzerine panik ve korku yaşayan öğrenciler laboratuvardan dışarı çıktı, üniversite yetkilileri durumu itfaiye ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine sevk edilen çok sayıda itfaiye ekibi, patlamanın ardından dumanların yükseldiği alana müdahale etti. Patlamada fakültede öğrenim gören 1 öğrenci yaralandı. Yaralı öğrenci ambulansla kaldırıldığı Gümüşhane Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındı. Öte yandan patlama sonrası laboratuvarda yer alan malzemeler de etrafa saçılırken, bölgeye gelen polis ekipleri de çevrede güvenlik önlemi aldı. Çok sayıda kimyasal maddenin yer aldığı laboratuvarda olası bir patlama riskine karşın, fakülte binası da boşaltıldı.  Ekipler tarafından hiç kimsenin yaklaştırılmadığı fakültede patlamanın nedenini araştırmak için çalışma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

-Patlama sonrası öğrencilerin tahliyesi

HABER KAMERA: Sinan UÇAR/GÜMÜŞHANER,

===========================================

Üniversiteli Zülal'i kılıçla öldüren sanık hakim önünde

İzmir'in Bornova ilçesinde, üniversite öğrencisi kız arkadaşı 21 yaşındaki Zülal Tütüncü'yü kılıçla öldüren 26 yaşındaki Günhan Öztürk'ün 'kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılanmasına başlandı. Sanık psikolojik rahatsızlığı nedeniyle anlık bilinç kaybı yaşadığını öne sürerek, "Olay anını hatırlamıyorum. Kılıç üzerinde kan vardı, Zülal'i öldürmüş olabilirim" dedi. İnönü Mahallesi Şehit Mustafa Caddesi'ndeki bir evde 18 Aralık 2017'de meydana gelen olayda, özel bir üniversitede Sanat ve Tasarım Fakültesi Grafik Tasarım Bölümü'nde okuyan Günhan Öztürk ile Ege Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğrencisi Zülal Tütüncü, bir barda eğlendi. İkili daha sonra Günhan Öztürk'ün evine gitti. Evde, Günhan Öztürk, babasına ait kılıcı genç kızın boynuna ve omzuna sapladı. Zülal Tütüncü olay yerinde yaşamını yitirirken, polisi arayan Öztürk teslim oldu. İfadesinde suçunu itiraf eden, ancak nedeni konusunda bilgi vermeyen Öztürk, sevk edildiği adliyede tutuklandı. Günhan Öztürk hakkında 'kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.

"ÖLDÜRMÜŞ OLABİLİRİM"

İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına sanık Günhan Öztürk, Zülal Tütüncü'nün annesi Bedriye Tütüncü, babası İsmail Tütüncü, tarafların avukatları, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Emine Şentüfekçi Tezcan, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu üyeleri ve talihsiz kızın üniversiteden arkadaşları katıldı. Duruşmada savunmasını yapan sanık Günhan Öztürk, psikolojik tedavi gördüğünü ve anlık bilinç kayıpları yaşadığını belirterek, "Olay günü evde alkol aldıktan sonra dışarıya çıkıp bir bara gittim. Orada da bir süre alkol aldım. Sonra Zülal geldi. Daha önce orada gördüğüm için göz aşinalığı vardı. Göz göze geldik. Masama geldi, birlikte alkol aldık, sohbet ettik. Bir süre sonra arkadaşının yanına gideceğini söyleyerek yanımdan ayrıldı. Telefon numaralarımızı birbirimize verdik. Ayrıldıktan sonra mesajlaşmaya devam ettik. Ben de başka bir bara gittim ve orada da alkol almaya devem ettim. Sonra tekrar buluştuk. Bir marketten alkol alıp benim evime gittik. Evde müzik dinleyip, sohbet ettik ve alkol almaya devam ettik. Birden fazla ilişkiye girdik. Sonra uyuduk. Ben 5-6 yıldır psikolojik tedavi görüyorum. Heyecanlandığımda anlık bilinç kayıpları yaşıyorum. Uykulu vaziyette aşağı kata inip kılıç aldım. Sonrasını hatırlamıyorum. Kendime geldiğimde elimdeki kılıçla sokaktaydım. Kılıçta kan izleri vardı ve Zülal'i öldürmüş olabileceğimi düşündüm. Polisi arayıp cinayet işlemiş olabileceğimi söyledim. Bana inanmadılar. Evimin adresini verdim. Gidip batkılarında Zülal'in cesedini bulmuşlar. Sonra beni arayıp nerede olduğumu sordular. Yerimi söyledim, beni gelip aldılar" dedi.

"KILIÇ BABAMA VERİLEN BİR HEDİYEDİR"

Cinayette kullandığı kılıcın babasına bir akrabası tarafından hediye olarak verildiğini iddia eden Öztürk, "Kılıcı kullanmayı daha önce planlamadım. Zaten kılıç babama akrabamız tarafından hediyedir. Kılıcı kullandığımı dahi hatırlamıyorum. Heyecanlandığım zaman anlık bilinç kayıpları yaşıyorum" diye konuştu.

"SATANİST OLDUĞUMU MU SORUYORSUNUZ"

Hakimin cinayetin işlendiği tarihte sanığın saçlarının uzun olması ve küpe takmasından dolayı, "Ne tür müzikler dinliyorsunuz, sert müzik dinler misiniz, rockçı mısınız" sorusuna sanık, "Satanist olduğumu mu soruyor sunuz" diye cevap verdi. Hakimin, "Maktül size ilişki sırasında sert davranmanız şeklinde bir istekte bulundu mu" sorusu üzerine sanık Öztürk, "Ben sert müzik dinlemem, aksine soft müzikler dinlerim. Zülal'in öyle bir talebi olmadı" dedi. Duruşmada söz alan Tütüncü ailesinin avukatı, öldürülen genç kızın cüzdanından Günhan Öztürk'ün vesikalık fotoğrafının çıktığını söylemesi üzerine sanık fotoğraftaki kişinin kendisi olduğunu doğrulayıp, "Ben Zülal'e fotoğraf vermedim. O benden izinsiz olay zamanı almış olabilir" diye konuştu. Mahkeme başkanının, emniyette verdiği ifadede Zülal'le tartıştığı için öldürdüğünü anlattığını, burada ise neden olayı hatırlamadığını söylediğini sorduğu sanık Öztürk, "Emniyette polislerden sıkıldığım için ve onlardan kurtulmak için, 'Bana senin erkeklik gururunla mı oynadı kimseye söylemeyeceğiz' tarzındaki sorularına kısaca evet şeklinde cevap verdim" dedi. Duruşma savcısı da sanığa "Olayda bazı şeyleri çok net hatırlıyorsun ama nedense olay anını ve nedenini hatırlamıyorsun. Bunun sebebi nedir" diye sordu. Sanık Günhan Öztürk de "Kullandığım ilaçların etkisinden olabilir" diye yanıt verdi.

"SATANİST ÇİFT DENMESİNDEN HOŞLANIYORMUŞ"

Zülal Tütüncü'nün tanık olarak ifade veren sınıf arkadaşı İdil S. (Sezen), olay gecesi kendisine uzun saçlı biriyle buluşacağı yönünde mesaj attığını söyleyerek, "Zülal'i 3 yıldır tanırım, sınıf arkadaşım olur. Kendisi bana uzun saçlı, metal müzik dinleyen erkeklerden hoşlandığını söylemişti. Olay gecesi bana, sabah ilk derse yetişemeyeceği söyledi" dedi. Zülal Tütüncü'nün bir başka sınıf arkadaşı Ezgi Y. (Yavuz) ise arkadaşının satanist kişilikli erkeklerden hoşlandığını kendisine anlattığını belirtti. Bu konuşmadan rahatsız olduğunu söyleyen Ezgi Y., "Olaydan bir hafta önce kafede otururken, erkeklerden söz açıldığında bana metal ve satanist tarzda giyinen erkeklerden hoşlandığını, ailesinin kendisine güvendiğini, cinsel ilişki sırasında sert davranılmasından hoşlandığını, dışarıda böyle biriyle gezerken kendisine satanist çift denmesinden hoşlandığını, otostop çekerek ya da bara giderek erkek arkadaş edindiğini söyledi. Bu konuşma bana inandırıcı gelmedi. Fakat rahatsız olduğum için bir daha kendisiyle görüşmedim" diye konuştu. Ailenin avukatı ise sanığın savunmasının tamamen mahkemeyi yanıltmaya yönelik olduğunu belirtti. Duruşma savcısı sanığın cezai ehliyetinin olup olmadığının belirlenmesi için rapor alınmasına, tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.Mahkeme başkanı, sanığın cezai ehliyetinin belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'na sevk edilmesine, gözetim altında tutularak rapor hazırlanmasına, duruşmaya gelmeyen tanıkların bir sonraki celsede dinlenmesine ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verip duruşmayı erteledi.

"EN BÜYÜK CEZAYI ALMASINI İSTİYORUZ"

Duruşma öncesinde açıklama yapan baba İsmail Tütüncü, "Biz adalet için buradayız ve sonuna kadar arkasındayız. Bu caninin en büyük cezayı almasını istiyoruz" dedi. Anne Bedriye Tütüncü ise gözyaşlarını tutamadı ve konuşamadı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu adına açıklama yapan Sanem Deniz Kural ise, "Zülal'i öldüren sanığa indirim uygulanmadan en ağır cezanın verilmesini istiyoruz" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

Duruşma öncesi açıklamalardan görüntü

Genel ve detay görüntü

Haber: Mehmet CANDAN - Kamera: Tekin GÜRBULAK/ İZMİR,

============================================

Kars'ı dolu vurdu

Kars'ta etkili olan dolu yağışı şehir merkezini kısa sürede beyaza bürüdü.

Kentte günlerdir etkisini sürdüren sağanak yağmurun ardından bugün akşam saatlerinde dolu yağışı etkili oldu. Fındık büyüklüğündeki dolu vatandaşlara zor anlar yaşattı. İşyerlerine sığınan vatandaşlar dolunun dinmesini beklerken işi acele olanlar ise dolu altında koşuşmaya başladı.Dolu yağışı yaklaşık 10 dakika sürdü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

-Dolu yağışı ve kaçışanlar

-Genel ve detaylar

256 MB - 2 DK 36 SN

Haber-Kamera: Bedir ALTUNOK/ KARS,

===========================================

Ayakkabı hırsızlığı güvenlik kamerasında

Denizli'nin Pamukkale ilçesindeki bir apartmandan 2 çift ayakkabı çalan 3 kişinin, güvenlik kamerası tarafından görüntülendiği ortaya çıktı. Polis, ayakkabı hırsızlarının yakalanması için çalışma başlattı.

Geçen 11 Mayıs'ta, Sitler Mahallesi'nde 5 katlı bir apartmandan kapının önünde bırakılan 2 çift ayakkabı çalındı. Sabah ayakkabıların çalındığını farkeden apartman sakinleri durumu polise bildirdi. Polis, apartmanın güvenlik kamerası kayıtlarını incelediğinde ayakkabıların çalan şüphelirinin 3 kişi olduğunu tespit etti. Polis, görüntülerden, katları dolaşıp, kendi ayaklarına uyan 2 çift ayakkabıyı çaldıkları belirlenen 3 şüphenin yakalanması için çalışma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-----------------------------

-Hırsızlık anının  güvenlik kamerası

Haber-Kamera: Ramazan ÇETİN/ DENİZLİ,

===========================================

Altınova'da maden karşıtı eylem

Balıkesir'in Ayvalık ilçesinin Altınova Mahallesi sahilinden demir madeni çıkarmak isteyen şirket, Ayvalık Belediye Başkanı CHP'li Rahmi Gençer önderliğinde toplanan Ayvalık, Altınova ve Küçükköy halkı tarafından protesto edildi. Sahilde insan zinciri oluşturulan protestoda, 'Altınova'da madene geçit yok, yaşam alanlarımızı hep birlikte koruyacağız' mesajı verildi.

Maden karşıtı eyleme Ayvalık Belediye Başkanı Rahmi Gençer ile birlikte, Başkan Yardımcıları Gökay Bacan ve İbrahim Mühürdaroğlu, Belediye Meclis üyeleri, Çevre Koruma ve Ayvalık'ı Güzelleştirme Derneği, Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Ayvalık Temsilciliği, TEMA Ayvalık Şubesinin yanı sıra, çok sayıda dernek, tatil köyü ve site yöneticileri ile sakinleri katıldı. Altınova Mahallesi SSK Sitesi önünde toplanan yaklaşık 500 kişi, ellerinde 'Yaşam alanlarında maden aramasına karşıyız', 'Mavi Ayvalık'ın huyudur', 'Ayvalık'ta madene geçit yok', 'Dağları talan ettiniz, dereleri kirlettiniz, sıra denizlerde mi?', 'Balıklar maden mi yiyecek?', 'Mavi kararmasın maden kanserdir', ' Altınova'nın geleceğine dokunma' yazan pankartlar ile kumsala yürüdü. 'Maden şirketi Altınova'dan defol' sloganı attı.

'BİZE RAĞMEN BURADA KİMSE ALTIN ARAYAMAZ'

Altınova sahilindeki maden çalışmalarını başından buyana takip eden Ayvalık Belediye Başkanı Rahmi Gençer, "Densa diye bir maden şirketi demiş ki; Altınova'nın bu güzel denizinde, sahilinde maden var. Burada önce gizli gizli çalışma yapmışlar. Sonra demişler ki; demir madeni var. ya kardeşim, burada bir kere bir hayat var. Türkiye'nin en güzel balıkları, en güzel sualtı yaşamı buradadır. Bulamadınız mı başka yer, geldiniz maden için Altınova'ya. Binlerce insan yıllardır burada yaşamını sürdürüyor, tatilini yapıyorlar. Doğal yaşama saygılı olarak yaşıyor. Burada insanlarımız doğal yaşamlar bir hayat sürüyor. Denize giriyor, balıkçılar ekmek parasını kazanıyorlar. Siz şimdi burayı katledip gideceksiniz, buranın enkazını bu insanlara vereceksiniz, böyle şey olmaz" dedi. Başkan Gençer, bölgenin haritasını göstererek, yapılacak maden çalışmasının tüm Altınova sahilini kapsadığını söyledi. Bölgeye dalgıçların geldiğini ve araştırma yaptığını ifade eden Başkan Gençer'in, "Burada amforalar ve batıklar bulundu. Acaba, o kazmak istedikleri  batıklar mı diye düşünüyor insan. Bu maden olayına hep beraber hayır diyoruz. Bize rağmen kimse burada altın arayamaz" diye konuştu. Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Ayvalık Temsilcisi Bülent Özgen ise "Daha ÇED süreci başlamadı. Üniversitedeki akademisyen tanıdığımdan buradaki madenin ekosisteme zarar vereceğine yönelik rapor aldım. Ayvalık'taki tüm yaşam savunucuları hep birlikte çalışıyoruz ve maden şirketine pabuç bırakmayacağız" dedi. Ayvalık Tabiat Platformu adına Tülay Karakaş tarafından yapılan açıklamada, maden çıkarma faaliyetinin öğrenildiği anda gerekli itirazların yapıldığı belirtilerek, "Ayvalık hep birlikte karşı çıktı. Firmanın başvuru dosyası Valilikçe incelendi ve projenin çevresel etkilerinin daha teferruatlı değerlendirilmesi amacıyla konu bakanlığa gönderildi. Ancak kapıdan kovduğumuz şirket bacadan girmek istiyor. Şirkete Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nca bir yıllık ön arama ruhsatı verildiğini öğrenmiş bulunuyoruz. Arama faaliyetlerinde kullanılacak ekipmanların bölgeye intikal ettiği sosyal medya paylaşımlarında gösterildi. ÇED izni alamayan firmanın bir takım yan yollara başvurarak arama faaliyetlerinde bulunması kabul edilemez. Bilim insanların raporlarıyla da tespit ettirdiğimiz gibi, bölgemize hiçbir yarar sağlamayacak, aksine geri dönüşü olmayan yıkımlar yaratacak bu projeyi istemiyoruz. Denizimizi, kumsalımızı, yaşam alanlarımızı hep birlikte korumaya kararlıyız" diye konuştu. Denizde maden arama ve çıkarma faaliyetlerini durdurmak amacıyla daha önce de girişimlerde bulunduklarını kaydeden Çevre Koruma ve Ayvalık'ı Güzelleştirme Derneği Başkanı Havva Taylan da "Şirketin yakın zaman önce ön arama ruhsatı aldığını ve maden arama faaliyetine başlayacaklarını öğrendik. Bu sırada Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'nden gelen dalgıçların yaptığı ve derneğimizin de takip ettiği çalışmalar sonucu, Altınova sahilinin doğal bir tarih müzesi olacak kadar zengin olduğunu öğrendik. Müzeden gelen arkeolog dalgıçların yazacakları rapora göre Altınova sahilinin SİT alanı ilan edileceğine inanıyoruz" dedi. Altınova'nın turistik bir bölge olduğunu söyleyen Havva Taylan, "Sahil bölgesi yaz aylarında binlerce misafiri ağırlayan, her yaş grubundan insanın denize girdiği, kumsalından yararlandığı bir mahallemizdir. Maden arama ve çıkarma faaliyetleri bölgeye zarar verecek, doğal yapısını bozacaktır. Bu tür faaliyetlerin olumsuz etkileri bilinmesine rağmen inatla, ısrarla halkın itirazlarına rağmen maden çıkarma faaliyetleri devam ettirilmeye çalışılmaktadır. Halka sorulmadan,sağlığa zararlı olup olmadığı net bir şekilde ortaya konulmadan, doğada ya da bu durumda denizlerimizde yaratacağı tahribat detaylı olarak incelenmeden Altınova'mızdan maden çıkarılmasına karşıyız. Ön arama izni alan Orhan Kandemir Dersan Madencilik yalnızca aramamı yapacaktır? Hiç sanmıyoruz. Maden çıkarma faaliyetlerine devam edebilmeleri için ruhsat alanının genişletilmesine ihtiyaçları vardır. Ruhsat alanının genişletilmesini değil, iptalini istiyoruz" dedi. Altınova Mahallesi'ndeki maden protestosu, 1,5 kilometrelik kumsalda insan zinciri oluşturularak tamamlandı.

'PROJE, DENİZE VE KUMSALA ZARAR VERMEYECEK'

Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde sahilden demir çıkarmak için ön arama izni alan firma yetkilisi Salih Ünal, projenin denize ve kumsala zarar vermeyeceğini savundu. Ünal, "Metalik madenin deniz dibinden arındırılması, canlı ortamının renklenmesine yardımcı olacaktır. Daha çok canlı türünün yaşamasına olanak sağlayacaktır" dedi. Ayvalık ilçesi Altınova Mahallesi açıklarında denizden ve kumsaldan demir madeni çıkarmak için İzmir Aliağa merkezli şirket tarafından ön arama izni alınmıştı. Bölgede incelemelerde bulunarak açıklamalar yapan şirket yetkilileri Orhan Kandemir, Salih Ünal ve Nüvit Yarar, çevreye kesinlikle zarar verilmeyeceğini savunmuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

-Protesto yürüyüşünden genel ve detay görüntü

-Türkü eşliğinde onayanlardan detaylar

-İnan zinciri oluşturulması

-Rahmi Gençer'in açıklaması

Haber: Kadri KAYA Görüntü: Hüsnü EVREN/ AYVALIK(Balıkesir),

===========================================

Latmos'ta yeni kaya resimleri bulundu

Aydın ve Muğla illeri arasında bulunan, antik adı Latmos olan Beşparmak Dağı'nda, duvarlarında 8 bin yıllık tarih öncesi kaya resimleri bulunan  2 yeni mağara ve fresklerle süslü kaya sığınağı tespit edildi.

Alman arkeolog Dr. Anneliese Peschlow'un  ilk defa 1994 yılında, antik adı Latmos olan Beşparmak Dağı'nda, tespit edilen kaya resimlerine yenileri eklendi. Aydın ve Muğla illeri arasında bulunan, Latmos Dağı'nın sarp kayalık bölümünde duvarlarında 8 bin yıllık tarih öncesi kaya resimleri bulunan 2 yeni mağara ve yine duvarları fresklerle bezenmiş bir kaya sığınağı ortaya çıkarıldı. Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü, tespit edilen iki ayrı mağaradaki resimlerin de bilinçsiz kişilerce tahrip edildiğini söyledi. Sürücü, "Mağaranın birindeki resimler, oldukça iyi durumda. İnsan olmayan değişik bezeme ve göz alıcı süsler gibi figürlerden oluşuyor. Diğer mağaradaki resimlerde zaman içinde iklim koşulları nedeni ve mağara içinde yakılan ateş sonucu bozulmalar meydana gelmiş. Bilinen SİT alanları dışında hiçbir koruma statüsü bulunmayan Latmos Dağı'ndaki mağaralarda avcı ve  meraklılar tarafından ateş yakıldığı, bunun sonucunda da mağaranın duvarlarında bozulmalar meydana geldiğini yöre insanlarından öğrendik" diyerek  kaya resimlerinin korunması gerektiğini söyledi.

'BİZANS FRESKLERİ DE VAR'

EKODOSD Başkanı Sürücü, mağaraların birinde yer alan fresklerin de bilinçsiz ellerce tahrip edildiğine dikkat çekerek, "Yeni bulunan bir diğer resim ise bir kaya sığınağının altında yer alan Bizans Dönemi'ne ait freskler oldu. Ne yazık ki burada da definecilerin resimler üzerinde yarattığı tahribatlar ve bazı bilinçsiz kişilerin resimlerin üzerine seramik parçalarıyla çizdikleri şekiller ve yazılarla doluydu" diye konuştu. Latmos Dağı'ndaki kaya resimleri ve fresklerin sadece avcı ve define avcılarının değil maden ocaklarının da tehditi altında olduğunu söyleyen Sürücü, şöyle devam etti: "Bizans Dönemi'ne ait birçok manastır, kilise yapısı ve savunma kalelerinin bulunduğu Latmos Dağı'nın gizemli coğrafyasında, daha keşfedilmeyen birçok insanlık mirası bulunuyor. Binlerce kaya yapısının içinde bunların tespitinin yapılabilmesi, onlarca yıl sürecek yüzey araştırmalarına bağlıdır. Ancak insanlığın ortak mirası olan Latmos'un bakir coğrafyası, benzerine pek rastlanmayan jeolojik yapısı, doğal ve kültürel varlıkları yeni maden ocaklarının açılması talepleriyle tehdit altındadır. Mevcut maden ocaklarının yarattığı tahribatlar göz önündeyken, yeni talepler Latmos'un doğal ve kültürel değerlerini yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakacaktır. Batı Anadolu'nun en eski insanlık miraslarını barındıran, doğal ve kültürel varlıklar açısından zenginliklerle dolu olan Latmos Dağı, keşfedilmeyi bekleyen bir gezegen gibidir.  İçine girip araştırdıkça her an yeni bulgular, yeni kültürler, yeni türler bulmak mümkündür. Latmos'un korunması için, sadece Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu, Aydın ve Milet Arkeoloji Müzeleri değil, diğer ilgili bakanlıklara bağlı kurumlarda aynı hassasiyeti göstermelidir."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

--------------------------------

-Bulunan yeni kaya resimlerinden görüntü

-Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD)  Başkanı Bahattin Sürücü ile röp.

Haber-Kamera: Latif  SANSÜR/ SÖKE (Aydın),